Türk Ralli Pilotu Nazan Zorlu, İtalya Ralli Şampiyonasındaki iki yarışıyla liderliğe yükseldi

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Enplus desteğiyle İtalya Rallisi’nde Türk imzası;  

Türk Ralli Pilotu Nazan Zorlu, İtalya Ralli Şampiyonasındaki iki yarışıyla liderliğe yükseldi

1-2 Eylül tarihlerinde İtalya’daki 3. Yarışa katılacak

Enplus sponsorluğunda TrofeoItalianoRally Şampiyonası’na katılan Nazan Zorlu, 16 Haziran’da gerçekleşen Rally San Martını Castrozza yarışında kadınlar kupasını kazanarak Avrupa’da ralli kazanan ilk Türk kadın pilotu oldu. 20 Temmuz’daki ikinci yarıştan da puanla dönen Zorlu, 1-2 Eylül’de İtalya’daki üçüncü yarışına katılacak. 

Şampiyonada kadınlar kategorisinde lider durumda olan Nazan Zorlu, Eylül ve Ekim ayında gerçekleşecek yarışlar neticesinde, turnuvaya katılımını şampiyonlukla taçlandırmayı hedefliyor.

Premium mutfak ürünleri, küçük ev aletleri ve lüks beyaz eşya sektörlerinde dünya lideri 60’tan fazla markayı tüketicilerle buluşturan ve perakende mağazacılıkta adından söz ettiren Enplus, spora ve kadın sporculara desteğini sürdürüyor. Geçtiğimiz aylarda Türkiye Tenis Federasyonu kadınlar kategorisindeki turnuvalara sponsor olan Enplus; geçtiğimiz yıl Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) tarafından düzenlenen Türkiye Ralli Şampiyonası’nda ikinci olan kadın ralli pilotu Nazan Zorlu ile sponsorluk anlaşmasını yeniledi. 

Bu yıl İtalya Ralli Şampiyonasında ülkemiz adına kupayı kaldırmayı hedefleyen Nazan Zorlu Haziran-Temmuz 2024 tarihlerinde gerçekleşen yarışlardan kadınlar şampiyonasında liderlikle döndü. Toplam 8 yarıştan oluşan ve şampiyonluk için 5 yarıştan puan almaşartı bulunan şampiyonada Nazan Zorlu; bugüne kadar iki yarışta aldığı puanlarla turnuva şampiyonluğunda kadın pilotlarda önemli isimler arasında olarak gözüküyor. 

Uzun yıllar sonra motor sporları camiasında bir kadın sporcuya sponsor ilk Türk perakende markası olan Enplus, her alanda kadın sporcuların yanında olmaya devam edecek. 

“Kadınların gücüne inanıyoruz, onların potansiyelini destekliyoruz”

Enplus CEO’suMurat Hatipoğlu mağazalarındaki premium markalar ve ürünlerle kadınlara renkli bir dünya sunarken diğer yandan onların bakış açılarını geliştirecek ilham verici çalışmaları desteklediklerini belirtti. Nazan Zorlu’nun, ralli gibi erkek sporu olarak anılan bir alanda ve global arenada Türk kadınının gücünü göstermesinden büyük gurur duyduklarını söyleyen Hatipoğlu, “Enplus olarak, Türkiye genelinde yetenekli kadın pilotların gelişimine destek sağlamak amacıyla çıktığımız bu yolculukta, Nazan Zorlu ile ilk olarak geçtiğimiz yıl 

Türkiye Ralli Şampiyonası’na katıldık ve Nazan Zorlu şampiyonayı kadınlar kategorisi 2.’siolarak tamamladı. Haziran ayında İtalya Ralli Şampiyonası’nda kadınlar kupasını kaldırarak Avrupa’da ralli kazanan ilk Türk kadın pilotu oldu. Şimdi de bu sonuçla başarısını taçlandırdı. Özellikle kondisyon ve dayanıklılık açısından bir erkek sporu olarak görülen böyle bir spor dalında başarı yakaladığı için kendisini tekrar tebrik ediyor, Ekim ayında İtalya’dan önemli bir derece ile döneceğine yürekten inanıyoruz. Enplus olarak, motor sporlarına daha fazla katkı sağlamak ve kadınların her alandaki potansiyelini desteklemek için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. 

1-2 Eylül tarihlerinde İtalya’daki 3. Yarışa katılacak

Enplus sponsorluğunda TrofeoItalianoRally Şampiyonası’na katılan Nazan Zorlu, 16 Haziran’da gerçekleşen Rally San Martını Castrozza yarışında kadınlar kupasını kazanarak Avrupa’da ralli kazanan ilk Türk kadın pilotu oldu. 20 Temmuz’daki ikinci yarıştan da puanla dönen Zorlu, 1-2 Eylül’de İtalya’daki üçüncü yarışına katılacak. 

Şampiyonada kadınlar kategorisinde lider durumda olan Nazan Zorlu, Eylül ve Ekim ayında gerçekleşecek yarışlar neticesinde, turnuvaya katılımını şampiyonlukla taçlandırmayı hedefliyor.

Premium mutfak ürünleri, küçük ev aletleri ve lüks beyaz eşya sektörlerinde dünya lideri 60’tan fazla markayı tüketicilerle buluşturan ve perakende mağazacılıkta adından söz ettiren Enplus, spora ve kadın sporculara desteğini sürdürüyor. Geçtiğimiz aylarda Türkiye Tenis Federasyonu kadınlar kategorisindeki turnuvalara sponsor olan Enplus; geçtiğimiz yıl Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) tarafından düzenlenen Türkiye Ralli Şampiyonası’nda ikinci olan kadın ralli pilotu Nazan Zorlu ile sponsorluk anlaşmasını yeniledi. 

Bu yıl İtalya Ralli Şampiyonasında ülkemiz adına kupayı kaldırmayı hedefleyen Nazan Zorlu Haziran-Temmuz 2024 tarihlerinde gerçekleşen yarışlardan kadınlar şampiyonasında liderlikle döndü. Toplam 8 yarıştan oluşan ve şampiyonluk için 5 yarıştan puan almaşartı bulunan şampiyonada Nazan Zorlu; bugüne kadar iki yarışta aldığı puanlarla turnuva şampiyonluğunda kadın pilotlarda önemli isimler arasında olarak gözüküyor. 

Uzun yıllar sonra motor sporları camiasında bir kadın sporcuya sponsor ilk Türk perakende markası olan Enplus, her alanda kadın sporcuların yanında olmaya devam edecek. 

“Kadınların gücüne inanıyoruz, onların potansiyelini destekliyoruz”

Enplus CEO’su Murat Hatipoğlu mağazalarındaki premium markalar ve ürünlerle kadınlara renkli bir dünya sunarken diğer yandan onların bakış açılarını geliştirecek ilham verici çalışmaları desteklediklerini belirtti. Nazan Zorlu’nun, ralli gibi erkek sporu olarak anılan bir alanda ve global arenada Türk kadınının gücünü göstermesinden büyük gurur duyduklarını söyleyen Hatipoğlu, “Enplus olarak, Türkiye genelinde yetenekli kadın pilotların gelişimine destek sağlamak amacıyla çıktığımız bu yolculukta, Nazan Zorlu ile ilk olarak geçtiğimiz yıl 

Türkiye Ralli Şampiyonası’na katıldık ve Nazan Zorlu şampiyonayı kadınlar kategorisi 2.’siolarak tamamladı. Haziran ayında İtalya Ralli Şampiyonası’nda kadınlar kupasını kaldırarak Avrupa’da ralli kazanan ilk Türk kadın pilotu oldu. Şimdi de bu sonuçla başarısını taçlandırdı. Özellikle kondisyon ve dayanıklılık açısından bir erkek sporu olarak görülen böyle bir spor dalında başarı yakaladığı için kendisini tekrar tebrik ediyor, Ekim ayında İtalya’dan önemli bir derece ile döneceğine yürekten inanıyoruz. Enplus olarak, motor sporlarına daha fazla katkı sağlamak ve kadınların her alandaki potansiyelini desteklemek için çalışmaya devam edeceğiz” dedi. 

Akra Hotels’ten engelsiz turizmde Türkiye’de bir ilk

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Akra Hotels’ten engelsiz turizmde Türkiye’de bir ilk

Yüksek çözünürlüklü ‘DANIŞ’ tanıtım videosuna Link üzerinden ulaşabilirsiniz.

Turizm sektöründe 50 yılı aşan köklü geçmişe sahip Akra Hotels, görme engelli misafirlerine daha konforlu ve sorunsuz hizmet vermek adına akıllı bastonun geliştirici olan WeWALK teknoloji şirketi ile iş birliği gerçekleştirerek Türkiye’de bir ilke imza attı.İş birliği kapsamında geliştirilen ‘DANIŞ Profesyonel Görüntülü Destek Servisi’ ile görme engelli misafirler, rezervasyon işlemlerinden tüm konaklama süresi boyunca ihtiyaç duydukları her an ücretsiz bir şekilde görüntülü asistan hizmetinden yararlanabilecek. 

Köklü geçmişinden aldığı bilgi birikimini, sevgi ve sorumluluklarını insana, doğaya, tarihe ve sanata yansıtan Akra Hotels, WeWALK uygulaması içerisinden sunulan DANIŞ servisi ile görme engelli misafirler için erişilebilir turizmi bir adım öteye taşıyor. Görüntülü hizmet asistanı ‘DANIŞ’ servisi ile misafirler erişilebilirlik alanında uzman asistanlardan destek alabilecekler. Örneğin, otele gelmeden önce tesisler hakkında ücretsiz olarak detaylı bilgi alabilecek, rezervasyon adımında da bu hizmetten yararlanabilecekler. Ayrıca tesislerde; resepsiyon işlemlerinden asansörde kat seçimine, oda klima ayarlarından sosyal alanların tarifine, yiyecek ve içecek siparişlerinin yönetimine kadar tatilde ihtiyaç duydukları her konuda destek alabilecekler. Akra Antalya, Akra V, Akra Kemer, Akra Sorgun, Akra Fethiye ve Akra Fethiye TheResidence olmak üzere tüm otellerinde DANIŞ servisini uygulamaya alan Akra Hotels, görme engelli misafirlere daha bağımsız bir deneyim sağlayarak tatildeki engelleri kaldırıyor.

Dr. Şebnem Akman Balta, “Sağlık turizmi acentelerinin rolü ve sorunları göz ardı edilmemeli.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

ŞEBNEM AKMAN BALTA: CİDDİ PLANLAMAYLA 10 MİLYAR DOLAR SAĞLIK TURİZMİ GELİRİ KAÇINILMAZ!

SAĞLIK TURİZM BİRLİĞİ KURULUYOR. HEDEF 10 MİLYAR DOLAR SAĞLIK TURİZM GELİRİ

ŞEBNEM AKMAN BALTA: CİDDİ PLANLAMAYLA 10 MİLYAR DOLAR SAĞLIK TURİZMİ GELİRİ KAÇINILMAZ!

Türkiye, sahip olduğu doğal kaynaklar, iklim ve konum avantajlarıyla sağlık turizmi alanında büyük bir potansiyele sahip. Ancak, bu potansiyelin tam anlamıyla değerlendirilebilmesi için bazı düzenlemelere ihtiyaç olduğunu söyleyen TÜGİAD Üyesi, Sanitas SPA & Wellness'ın kurucu ortağı ve Medulux Health&Travel Turizm Acentesinin Sahibi Dr. Şebnem Akman Balta, “Sağlık turizmi acentelerinin rolü ve sorunları göz ardı edilmemeli. Tanıtım ve Geliştirme Ajansının desteğiyle birlikte Türkiye’de sağlık turizminin dünyada tanıtım ve pazarlamasını iyi bir şekilde yaparsak ciddi gelir elde ederiz. Kültür ve Turizm bakanımız bu konuda destek veriyor önümüzdeki aylarda yasal çerçevede sağlık turizm birliğini kuracağız. Sağlık turizmi yapanların ciddi sorunları var özellikle denetim ve haksız rekabet konusunda sorun yaşıyoruz. Ciddi bir planlama yaparsak 10 milyar dolar sağlık turizminde gelir kaçınılmaz.

Dr. Şebnem Akman Balta, sağlık turizmine yönelik yapılması gereken düzenlemeleri ve sektörün şu andaki durumunu şu şekilde sıralıyor;

MEVCUT VERGİ KANUNLARINDA YER ALAN İNDİRİM VE İSTİSNALAR

Kurumlar Vergisi İndirimi:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10. maddesinin ğ bendine göre, Türkiye’de yerleşik olmayan kişilere verilen ve münhasıran yurt dışında yararlanılan sağlık hizmetlerinden elde edilen kazancın %80’i kurumlar vergisi matrahından indirilmektedir.

Katma Değer Vergisi (KDV) İstisnası:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 13/l maddesine göre, Sağlık Bakanlığı tarafından izin verilen kişilerce Türkiye’de yerleşik olmayan yabancı uyruklu kişilere verilen koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri KDV’den istisna tutulmuştur.

KANUN DÜZENLEMELERİNDE EKSİKLİĞİ HİSSEDİLEN HUSUSLAR

Sağlık Turizminin Kapsamlı Tanımı:

Vergi kanunlarında sağlık turizminin kapsamlı bir tanımı yapılmamıştır. Hem Kurumlar Vergisi hem de Katma Değer Vergisi Kanunu’nda sağlık turizminin kapsamlı bir şekilde tanımlanması gerekmektedir. Ayrıca, kazancın bulunması halinde indirime konu edilen kazancın, zarar olsa dahi indirilecek istisnalar arasında yer alması sektörün desteklenmesine katkıda bulunacaktır.

Sağlık Hizmetinin Tanımı ve Kapsamı:

Kurumlar Vergisi Kanunu’nda “sağlık hizmeti” olarak belirtilen hizmetin kapsamı detaylandırılmamıştır. Katma Değer Vergisi Kanunu’nda ise sağlık hizmetinin kapsamı koruyucu hekimlik, teşhis, tedavi ve rehabilitasyon hizmeti olarak belirlenmiştir. Bu durum, güzellik ve estetik amaçlı uygulamaların KDV istisnası kapsamı dışında kalmasına neden olmaktadır. Oysa, göz ameliyatı veya saç ekme işlemi gibi hizmetler de sağlık sektörü kapsamında değerlendirilebilir.

Türkiye’de Yerleşik Olma Durumu:

195 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 4 ve 5. maddelerine göre Türkiye’de yerleşik olma durumu belirlenmektedir. Ancak, bu durum karışıklığa neden olabilmektedir. KDV istisnası kapsamında hizmetten yararlanacak olanların yabancı uyruklu ve yurt dışında mukim olma şartları nedeniyle yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları istisna kapsamı dışında kalmaktadır.

Sağlık Kuruluşları Tarafından Sunulan Hizmetler:

Yurtdışından gelen hastaların dil ve yol bulma problemleri nedeniyle sağlık kuruluşları tarafından sağlanan ambulans, hasta nakil, ulaşım ve yemek hizmetlerinin de indirim ve istisna kapsamına alınması gerekmektedir.

Pasaport İstenilmesi:

Yabancı hastalara verilen sağlık hizmetlerinde istisna uygulanırken pasaport istenmektedir. Bunun yerine, MERSİS sisteminden sorgulama yapılarak Türkiye’de ikamet etmeyen yabancılara istisna uygulanması daha pratik olacaktır.

KANUN DEĞİŞİKLİĞİNE İLİŞKİN TEKLİFLER

Kurumlar Vergisi Kanunu:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesine (l) bendi eklenmiştir. Bu bende göre, Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatlandırılan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan Sağlık Turizmi Belgesi alan kişiler tarafından Türkiye’de ikamet etmeyenlere yapılan tüm müdahale ve işlemler ile bu hizmetler kapsamında verilen konaklama, yemek, ambulans ve ulaşım hizmetleri vergi indirim ve istisna kapsamına alınmalıdır.

Katma Değer Vergisi Kanunu:

3065 sayılı KDV Kanunu’nun 13/l maddesi, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde verilen hizmetleri kapsayacak şekilde değiştirilmiştir.

DİĞER ÖNERİLER

Vergi Kanunlarında Sağlık Turizmi Tanımı:

Vergi kanunlarında sağlık turizminin kapsamlı bir tanımı yapılmalıdır. Mali İdare, vergisel teşvikleri teşhis, tedavi, koruyucu hekimlik ve rehabilitasyon hizmetleriyle sınırlayarak, sağlık turizminde önemli bir yere sahip saç ekimi, plastik cerrahi gibi hizmetleri ve sağlık turizmine aracılık eden acenteleri teşvik dışında bırakmaktadır.

Seyahat Acentelerinin Rolü:

Sağlık turizminde seyahat acenteleri büyük öneme sahiptir. Turistleri yönlendirme, ülkeye çekme ve sağlık hizmetlerini sunma süreçlerinde önemli bir rol oynarlar. Sağlık turizminin yurtiçi ve yurtdışı ulaşım, konaklama ve sağlık hizmetini paket halinde sunmaya yönelik vergisel desteklerin verilmesi gerekmektedir.

Vergisel Teşviklerin Kapsamı:

Sağlık turizminin hizmet ihracı olarak kabul edilerek daha kapsamlı ele alınması ve sektörün tüm unsurlarını kapsayacak vergisel destek ve teşvikleri içeren yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Sağlık turizmine katkısı bulunan acentelerin yurtdışı firmalarla rekabet edebilmesi için vergisel teşviklerden faydalandırılması önemlidir.

Bu düzenlemeler, sağlık turizmi sektöründe daha düzenli ve kaliteli hizmet sunulmasına katkı sağlayabilir. Sağlık turizmi sektöründe yapılacak bu düzenlemelerle Türkiye, uluslararası alanda daha rekabetçi bir konuma gelebilir ve sağlık turizmi gelirlerini artırabilir.

DENİZİN PERİ BACALARI YELKENLERLE SELAMLANACAK

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

PHOKAİA YELKEN ŞENLİĞİ KÖRFEZİ RENKLENDİRECEK 300 SPORCU 40 YATLA MAVİ SULARA AÇILACAK

İzmir’in Foça İlçesi merkezli MW Phokaia Beach Resort Yelken Şenliği 28-29 Eylül 2024 tarihlerinde İzmir Körfezi’nin mavi sularında 40 yat ve yaklaşık 300 sporcunun katılımıyla gerçekleştirilecek. Tekneler Foça, Urla, Çeşme ve Çandarlı’dan 4 ayrı grup olarak yola çıkacak. Karaburun’da buluşarak birlikte Foça’ya yelken basacak. 

DENİZİN PERİ BACALARI YELKENLERLE SELAMLANACAK

Yelken sporunu desteklemek, rüzgar ve su sporları alanlarının tanıtımı, ülkemiz ve dünya yelkencilerinin dikkatini çekerek Foça sularında şampiyonaların düzenlenmesini sağlamak ve bölge turizmine katkı amaçlı olarak MW Phokaia Beach Resort ana sponsorluğunda düzenlenen Yelken Şenliği 28 – 29 Eylül 2024 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Çeşitli sınıflarda toplam 40 yat, Foça, Urla, Çeşme ve Çandarlı’dan yola çıkarak 28 Eylül 2024 Cumartesi günü Saat 13.00’te Karaburun’nda toplanacaklar. Yaklaşık 300 sporcuyla yatlar Saat 13.30’da bu kez hep birlikte Foça rotasına yelken basacaklar. Etkinliklerin ilk gün programı teknelerin “Denizin Peri Bacaları” olarak ta tanımlanan, Foça’nın mitolojik efsaneleriyle ünlü “Siren Kayalıkları”nın da  bulunduğu  Orak Adası’nda demir atmasıyla tamamlanacak. 29 Eylül 2024 Pazar günü iki ayrı grup halinde Foça Liman içinde,  tarihi Beşkapılar Kalesi önünde toplanacak yatlar, İncir, Fener, Orak adaları güzergahıyla silueti ulu önderi andıran Atatürk Adası’na (eski adı Hayırsız Ada) ulaşacak. Dönüş rotasında aynı güzergah izlenerek tarihi Beşkapılar Kalesi önlerinde etkinlik tamamlanacak. 

EGENİN DÖRT NOKTASINDAN  FOÇANIN MAVİ SULARINA

Foça ve İzmir Körfezi’ni beyaz kelebekleri andıran yelkenli yatlarla doldurarak görsel bir şölene dönüştürecek şenlikte hazırlıklar son aşamaya geldi. Foça Kaymakamı Mehmet Türköz, Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, ETİK Yönetim Kurulu üyesi ve MW Phokaia Beach Resort Genel Müdürü Bilge Durdu İşler, Foça Belediye Başkan Yardımcısı Yasin Tercanlıoğlu, Türkiye Yelken Federasyonu (TYF) Yönetim Kurulu üyesi Akif Sezer, Foça İlçe Gençlik ve Spor Müdürü Emre Şahin, Liman Başkanı Levent Karalom, Yenifoça Rüzgar Sörfü ve Yelken Kulübü Başkanı Nadir Nizam, Urla Yelken Kulübü Yönetim Kurulu üyesi İlkben Söğütlü Sezer ve sponsor firma temsilcilerinin de yer aldığı organizasyon komitesi Foça’da toplandı. 

Toplantıda konuşan ETİK Yönetim Kurulu üyesi ve MW Phoakai Beach Resort Genel Müdürü Bilge Durdu İşler, Foça ve İzmir Körfezi’nde son yıllarda düzenlenen en büyük yelken etkinliğinin yarış değil görselliği yüksek bir şenlik havasında yapılacağını, etkinlikte ilk gelen teknenin “karayı çok seven”, son gelen teknenin “denizi çok seven” olarak esprili tanımlamalarla ödüllendirileceğine vurgu yaptı. 

Organizasyon Komitesi Üyesi, Yenifoça Rüzgar Sörfü ve Yelken Kulübü Başkanı Nadir Nizam ise önümüzdeki yıllarda hedeflerinin Dünya Şampiyonası’nı Foça’da yapmak olduğunu söyledi. Nadir Nizam; “Burada bu alt yapı var. Rüzgarımız var. En kıymetli değerimiz rüzgar. Biz burada Rüzgar Sörfü’nün Dünya Şampiyonası’nı yapacağız. Dünyanın en iyi sörfçülerini buraya getireceğiz” dedi. 

Foça Belediye Başkan Yardımcısı Yasin Tercanlıoğlu’da ilçe turizmine katkı yapacak her türlü etkinliğe destek verdiklerini belirtti.  Yasin Tercanlıoğlu; “Foça tarihi ve doğal zenginlikleriyle turizmde çok daha ileriye taşımayı hedeflediğimiz çok özel bir kent. Yelken Şenliği tanıtımımıza büyük katkı yapacak. Bizde belediye olarak bu şenliğe ve diğer etkinliklere destek vermeye devam edeceğiz. Her şey Foça için” dedi. 

 Foça Kaymakamı Mehmet Türköz ise ilçelerinin hem turizm hem su sporları alannda öncü bir turizm tesisine sahip olduğu için çok şanslı olduğunu, şenliğin Foça ve İzmir’in tanıtımına büyük katkı yapacağını ve bölge turizmine olumlu etkileri olacağını söyledi. Mehmet Türköz; “MW Phokaia Beach Resort yetkilisi arkadaşlarımız her türlü hazırlığı yapıyorlar. Önümüze koyuyorlar. Bu bir başlangıç. Bu sene birinci amacımız tanıtım. Turizmin T’si de her zaman tanıtımdır.” dedi. 

Küresel seyahat pazarında yeni işbirliği BookingAgora ve Hyperguest çözüm ortağı oldu

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Küresel seyahat pazarında yeni işbirliği BookingAgora ve Hyperguest çözüm ortağı oldu

Küresel seyahat pazarının önemli sağlayıcılarından BookingAgora, dünya çapındaki otel ağını genişletmeye devam ediyor. Teknoloji platformu Hyperguest ile işbirliğine imza atan BookingAgora, böylece 50 binden fazla uluslararası oteli daha envanterine ekleyecek. BookingAgora Kurucu Ortağı Kadri Ciga ‘’Bu çözüm ortaklığı sayesinde platformumuza üye olan seyahat acentelerine, daha geniş bir ağda, anlık rezervasyon akışı ve en iyi fiyatlarla doğrudan oda hizmeti sağlamış olacağız’’ dedi. Hyperguest Türkiye Direktörü Ahmet Polat ise işbirliğinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, iki markanın gücü ile küresel seyahat pazarında güçlü bir etkileşim yaratacaklarını söyledi. 

Yerli bir girişim olarak kurulup kısa zamanda etkili bir küresel seyahat tedarikçisi haline gelen ve bugün47 ülkede 5 binden fazla acente ile 12 binden fazla kullanıcıya seyahatin her alanında hizmet veren BookinAgora hizmet ağını genişletmeye devam ediyor. BookingAgora, çözüm ortaklıklarına bir yenisini daha ekledi ve teknoloji platformu Hyperguest ile masaya oturdu. İki marka arasında imzalanan işbirliğinin, küresel seyahat pazarında güçlü bir sinerji yaratması bekleniyor. 

Taraflar arasındaki ortaklık protokolü, BookingAgora İstanbul ofisinde imzalandı. BookingAgora Kurucu Ortağı Kadri Ciga, işbirliğine dair görüşlerini şöyle aktardı: ‘’Güçlü ve hızlı dijital altyapımız, etik kurallara bağlılığımız, kalite ve güvenilirliğimizle bizi tercih eden kullanıcılarımız için çıtayı daha da yükseltiyoruz. Bu yeni işbirliği ile dünya çapında birçok otel zinciri ve oteller ile doğrudan kontrat yapma imkanını elde edeceğiz. Şu anda platformumuzda toplam 2.5 milyondan fazla otele erişimimiz var. Bu işbirliğiyle 50.000 civarında uluslararası yeni otele erişim imkânımız olacak. Hizmet sağladığımız seyahat acentelerine doğrudan, daha iyi fiyatlar ve anında otellere ileten rezervasyon akışı; anlık data ve verilerle hizmet sağlamış olacağız, küresel seyahat pazarındaki gücümüzü daha da arttırıyoruz.’’

 Hyperguest Türkiye Direktörü Ahmet Polat ise BookinAgora ile çözüm ortaklığının önemini şu sözlerle anlattı: ‘’HyperGuest bir teknoloji platformu. Ölçeklenebilir bulut teknolojisi katmanı, sıfır manuel çaba ve en hızlı ve doğrudan rezervasyon süresi ile maksimum verimlilik sunuyoruz. Küresel seyahat ekosisteminde etkin ve kaliteden ödün vermeyen hizmet ağına sahip BookingAgora ile olan bu işbirliğini önemsiyoruz. Böylece BookingAgora tedarik süreçleri kısalacak, hem oteller hem de seyahat sağlayıcıları için geniş bir ölçekte doğrudan rezervasyon akışı sağlanmış olacak. Doğrudan dağıtım konseptimiz, hayati önem taşıyan otel ortaklarıyla ilişkilerin geliştirilmesi açısından kolaylık sağlayacak, yeni fırsatları doğuracak.’’

JW Marriott Istanbul Marmara Sea, Responsible Hospitality VERIFIED™ Sertifikasını Kazanan 12. Otel Oldu

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

JW Marriott Istanbul Marmara Sea, Responsible Hospitality VERIFIED™ Sertifikasını Kazanan 12. Otel Oldu 

JW Marriott Istanbul Marmara Sea, Forbes Travel Guide tarafından verilen Responsible Hospitality VERIFIED™ Sertifikasını alarak, bu prestijli ödülü kazanan küresel çapta 12. otel oldu. 

JW Marriott Istanbul Marmara Sea, Marriott International markaları arasında EMEA (Avrupa-Ortadoğu & Afrika) bölgesinde ve JW Marriott markası global portföyünde bu ödülü kazanan ilk otel olma gururunu yaşıyor. 

JW Marriott Istanbul Marmara Sea Genel Müdürü Okan Karadağ, küresel sürdürülebilirlik sertifikası almaktan dolayı çok mutlu ve gururlu olduklarını belirterek şu ifadeleri kullandı; “Sürdürülebilir bir çevre yaratma konusundaki çabalarımızın tanınması, bizim için büyük bir onur. JW Marriott Istanbul Marmara Sea olarak, sadece lüks konaklama değil, aynı zamanda çevresel ve sosyal sorumluluk standartlarına da yüksek özen gösteriyoruz. Bu başarı, hem olağanüstü misafirperverlik sunma kararlılığımızı hem de çevresel koruma ilkesine olan derin bağlılığımızı yansıtıyor. Bu sertifika, sunduğumuz hizmetlerin kalitesini ve sürdürülebilirlik konusundaki özenimizi bir kez daha gözler önüne serdi. Ekibimizle birlikte misafirlerimize, sorumlu bir konaklama deneyimi sunma yolunda gösterdiğimiz çabanın karşılığını almaktan dolayı çok mutluyuz.”

Forbes Travel Guide tarafından onaylanan Responsible Hospitality VERIFIED™ sertifikası, 80'den fazla ülkede lüks oteller için nihai sürdürülebilirlik standardı olarak kabul ediliyor.Sertifika, çevreyi korumak ve çalışanların, misafirlerin ve daha geniş topluluğun refahını artırmak amacıyla sürdürülebilir uygulamaları en yüksek standartlarda hayata geçiren otellere veriliyor. 

3. Arnica Art Land Sanat Çalıştayı Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde Gerçekleştirildi

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

3. Arnica Art Land Sanat Çalıştayı Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde Gerçekleştirildi

Sanat Bu Kez Bayburt’ta Doğduğu Toprağa Aktı

Sanatın büyük kentlere sıkışmasını önleyerek ülke geneline yayılmasını sağlamak amacıyla hayata geçirilen Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’nın üçüncüsü Kenan Yavuz Etnografya Müzesi iş birliği ile Bayburt Beşpınar köyünde kurulu müzede düzenlendi. 11-18 Ağustos tarihleri arasında “Doğduğu toprağa akan sanat” sloganıyla gerçekleştirilen çalıştaya, farklı disiplinlerden 11 sanatçı katıldı.

Arnica Art Land Sanat Çalıştayı Kurucusu ve Danışma Kurulu Başkanı Senur Akın Biçer’in hayata geçirdiği ve Fırat Neziroğlu’nun küratörlüğünde 11-18 Ağustos tarihlerinde gerçekleşen çalıştayın bu yılki durağı Bayburt oldu. Bayburt Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde farklı disiplinlerden 11 sanatçıyı buluşturan Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’nda sanatçılar, eserleriyle geçmişi bugüne ve geleceğe bağladılar. Doğayla iç içe, farklı teknikleri kullanarak renklerin tuvale ve kumaşa aktarıldığı çalıştayda ortaya çıkan eserler, Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde sergilenmeye başladı. Müze içindeki Loru Han’da ziyaretçilerini bekleyen sergi bir hafta açık kalacak. Eserler daha sonra İstanbul’da ve Mersin’de sanatseverlerle buluşacak.  

İlki 2022 yılında Mersin Borcak Yaylası’nda düzenlenen Arnica Art Land Sanat Çalıştayı’nın “Doğduğu Toprağa Akan Sanat” mottosu, müzenin “Köklere Dönüş” mottosuyla birleşti. Arnica Art Land Sanat Çalıştayı Kurucusu ve Danışma Kurulu Başkanı Senur Akın Biçer, bu yılki çalıştayın geleneksel sanatla çağdaş sanatın, resimle dokumanın, heykelle kök boyaların bir araya geldiği sıra dışı bir sanat buluşmasına ev sahipliği yaptığını belirterek şunları söyledi: “Arnica Art Land Sanat Çalıştayı için yola çıktığımızda sanatı büyük kentlere sıkışmasını önleyerek ülke geneline yayılmasını, Türkiye’nin uluslararası sanat platformlarında daha etkin bir yere gelmesine katkı koymayı ve sanat okuryazarlığını artırmayı hedeflemiştik. Bu hedeflerimize ulaşmak için çalıştayımızı bu yıl, sahip olduğu coğrafi ve kültürel zenginliklerle hepimizi derinden etkileyen Bayburt’ta, prestijli müzecilik ödüllerine layık görülen Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde yapmaktan mutluluk duyduk. Bu çalıştay benim ayrıca sanatçı olarak katıldığım, eser ürettiğim bir çalıştay olduğu için de çok heyecan verici oldu. Çalıştaya katılan akademisyen sanatçılarımız, sürece dair makaleler hazırlayacak. Böylece çalıştayın çıktılarını akademi çevresi ve kamuoyu ile paylaşma fırsatı da bulacağız. Bu vesileyle çalıştaya katılan tüm sanatçılarımıza eşsiz katkıları ve müze kurucusu Kenan Bey’e kıymetli destekleri nedeniyle teşekkür ederim.”

SANAT, HAYATLA EL ELE

Projenin küratörlüğünü geleneksel dokuma alanında geliştirdiği teknikle dünya çağdaş sanat alanında literatüre geçen Bahçeşehir Üniversitesi Tekstil ve Moda Tasarım Bölümü’nün kurucusu Fırat Neziroğlu üstlendi. Sanatçıların eserlerinde Bayburt’un doğasından ve kültüründen etkileri görmenin mümkün olduğuna dikkat çeken Neziroğlu, şöyle devam etti: “Büyük kentlerde atölyelerde üretimde bulunan sanatçılarımız bu kez, bambaşka bir ortamda sanat üretti. Çevreden toplanan bitkilerden elde edilen kök boyalar bile tuvallerde kullanıldı. Bu yönüyle 3. Arnica Art Land Sanat Çalıştayı sanatın, hayatla, doğa ve kültürle el ele olduğu, verimli bir etkinlik oldu.”

KADİM KÜLTÜREL ZENGİNLİĞİN YANSIMASI

Kenan Yavuz Etnografya Müzesi kurucusu Kenan Yavuz da: “Sürdürülebilir kırsal kalkınmaya, unutulan geleneksel sanatlara, bozulan mimari dokuya, köyden kente göç olgusuna, yaşaması gereken güzelliklerimize dikkat çekiyoruz. Anadolu bozkırında kurulu müzemizde kültür ve sanat etkinlikleri düzenlenmesinden büyük mutluluk duyuyoruz. Kadim kültür zenginliğimizi görünür kılan bu çalışmalar sayesinde müzemizin vermek istediği mesajları çok daha güçlü bir şekilde kamuoyu gündemine taşıma imkanı buluyoruz. Çalıştayın müzemizde düzenlenmesini sağlayan Senur Hanım’a ve katılan tüm sanatçılarımıza müteşekkiriz” diye konuştu.

Çalıştay boyunca Bilal Hakan Karakaya, Fırat Neziroğlu, İrem Sena Özen, Melike Kara, Prof. Dr. Mustafa Genç, Özlem Ketenci Çolakoğlu, Pınar Kuseyri, Pınar Tuba Biçmen, Senur Akın Biçer, Doç. Dr. Şehnaz Biçer ve Tuğçe Diri tarafından üretilen eserler, Loru Han’daki serginin ardından İstanbul ve Mersin’de sanatseverlerle buluşacak. 

Elite World, Elite World Village’ın ilk otelini İstanbul Polonezköy’de açtı

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Elite World, doğa dostu yeni markası Elite World Village’ın ilk otelini İstanbul Polonezköy’de açtı

Elite World Hotels & Resorts’ün franchise iş modeli ile büyüme stratejisi kapsamındaki yeni oteli “Elite World Village İstanbul Polonezköy” kapılarını açtı. Otel, düğün gibi bireysel etkinlikler veya kurumsal organizasyonlara ev sahipliği yapacak 30 dönümlük yeşil alanı,40 odası, farklı büyüklüklerdeki 5 toplantı salonu, Türk ve dünya mutfağından lezzetler sunan restoranı, yüzme havuzları, spa ve fitness alanlarıyla hem tatil hem de toplantı turizmine hizmet verecek.

Türkiye’nin önde gelen otel zincirlerinden Elite World Hotels & Resorts, markasını yeni otellerle yurt içi ve yurt dışına taşımaya devam ediyor. Zincirin franchise iş modeliyle büyüme stratejisi kapsamında “Elite World Village” markasıyla hizmet verecek ilk oteli Elite World Village İstanbul Polonezköy, protokol katılımıyla kapılarını açtı. Açılış töreni Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, CHP Üsküdar İlçe Başkanı İbrahim Çağlar Atalar, İstanbul Belediye Başkan Danışmanı Mert Bahçetepe, Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Turgay Sucuoğlu, Üsküdar Belediye Başkan Yardımcısı Mithat Özdemir, Maltepe Belediye Başkanı Özel Kalem Müdürü Ömer Can Agin, Trabzon Platform Başkanı Ahmet Köksal Öztürk, Elite World Hotels & Resorts CEO'su Orkun Petekçi, İş Geliştirme Müdürü Giray Arıkan, Elite World Village İstanbul Polonezköy Genel Müdürü Dilaver Doğru, Sistemgroup Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yılmaz, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Erol İnce ve Gökhan Türkmen, il ve ilçe protokolü ile basın mensuplarının katılımıyla gerçekleştirildi. Sistemgroup Turizm iş birliğiyle hayata geçirilen otel, farklı büyüklük ve konseptlerde odalardan oluşuyor. Elite World Village İstanbul Polonezköy’de düğün gibi bireysel etkinlikler veya kurumsal organizasyonlara ev sahipliği yapacak 30 dönümlük yeşil alanı, farklı büyüklüklerdeki 5 toplantı salonu, Türk ve dünya mutfağından lezzetler sunan restoranı, yüzme havuzları, spa ve fitness alanları yer alıyor. 

Zincirin “Elite World Village” Markalı İlk Oteli

Elite World Hotels & Resorts CEO'su Orkun Petekçi, “Elite World olarak turizm sektöründeki 50 yıllık deneyimimizle bugüne kadar binlerce misafirimizi otellerimizde ağırladık. Değişen turizm trendlerini dikkate alarak çıkardığımız yeni markalarımızla daha geniş bir kitleye ulaşmak için her gün durmadan çalışıyoruz. Bu stratejimizin bir parçası olarak yeni markalarımızdan Elite World Village, zincirimizin doğa dostu ve sürdürülebilir turizm hedefleri kapsamında büyük önem taşıyor. Elite World Village doğayla uyumlu odaları, bulunduğu bölgenin kültüründen ilhamla tasarlanan restoranları, sağlıklı yaşam tarzının yön verdiği spa merkezleri ve toplantı salonlarıyla doğayla iç içe yaşamın yeniden keşfine fırsat sunuyor.” dedi. 

Sistemgroup Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yılmaz ise, “Hem İstanbul’un içinde hem de çevreyle dost bir konseptte olan otelimiz, bu yönüyle düğün gibi bireysel etkinlikler veya kurumsal organizasyonlara ev sahipliği yapmak ve İstanbul turizmini yepyeni bir deneyimle buluşturmak için misafirlerini bekliyor. Hem tatil hem de iş ve toplantı amaçlı konaklamalar için alternatif sağlayan otelimizle bundan sonra Elite World çatısı altında hizmet vereceğiz. Hem şehrin hem de doğanın içindeki eşsiz konumumuzun sahip olduğu avantajla, Elite World’ün marka gücü ve pazarlama ağının da katkısıyla daha geniş kitlelere hitap etmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu.

Elite World Grand Sapanca’dan Zafer Bayramı’na Özel Hafta Sonu Paketi

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Elite World Grand Sapanca’dan Zafer Bayramı’na Özel Hafta Sonu Paketi

Elite World Grand Sapanca, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı eğlenceli bir hafta sonu tatiliyle yaşamak isteyenler için keyifli bir program hazırladı. Zafer  Bayramı’nın coşkusu, aileler ve çocuklara özel programların yanı sıra 30 Ağustos akşamı, bando gönderisi eşliğinde fener alayıyla kutlanacak.

Elite World Hotels & Resorts bünyesindeki Elite World Grand Sapanca, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı büyük bir coşku ve görkemle kutlamaya hazırlanıyor. Otel, Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesini aileler ve çocuklar eşliğinde eğlenceli etkinlerle kutlamak amacıyla 30 Ağustos -1 Eylül tarihleri arasında keyifli bir bayram programı hazırladı. 

Zafer Bayramı’nın 101. yıl kutlamaları kapsamında otel genelinde hem çocuk hem de yetişkinler için gün boyunca etkinlikler devam edecek. Zaferin coşkusu, 30 Ağustos Cuma akşamı saat 21.15’te açık alanda bando gönderisi eşliğinde fener alayı ile kutlanacak. Yetişkinler,gün boyunca hoş geldiniz kokteylinden trioya, fasıldan DJ Show’a kadar eğlenceli bir programla vakit geçirirken, akşam The Grill Restaurant’ta lezzet şöleninde fasıl müziği eşlik edecek. Türk müziğinin seçkin örneklerinin yer alacağı fasıl, geceye renk katacak.

Çocuklar için gün boyu eğlence

Çocuklar ise akşama kadar devam eden Mini Club, şişme oyunlar, animasyon ve sinema etkinlikleriyle gün boyu eğlenecek. Öğleden sonra bubble show, akşam ise açık hava sineması eşliğinde eğlencenin tadına varacak. Bunun yanı sıra akşam aileleriyle zafer coşkusuna da eşlik edebilecekler. 

Etkinlikler 31 Ağustos Cumartesi günü çocuklar için Mini Club, şişme oyunlar, animasyon ve sinema etkinlikleriyle devam ederken yetişkinler için öğleden akşamüstüne kadar hoş geldiniz kokteyli, akşam ise fasıl ve gitar eşliğinde canlı müzik ve DJ seçenekleri yer alacak. İsteyenler ise 21.00’de açık hava sineması eşliğinde tatilin tadını çıkarabilecek.  

1 Eylül Pazar günü de devam edecek etkinliklerde çocuklar tatil boyunca Kedi Kız, Robot, Kırmızı Başlıklı Kız, Peri, Iron Man kıyafetli animatörler eşliğinde zaferin coşkusuna eğlenceleriyle renk katacak. 

Elite World Grand Sapanca, 30 Ağustos Zafer Bayramı’na özel hazırladığı programla hem bağımsızlık mücadelesinin önemi pekiştiren zafer kutlamalarını renkli bir atmosferde yaşamak hem de keyifli bir hafta sonu geçirmek isteyen herkesi bekliyor. 

6. Uluslararası Meze Festivali gastronomi tutkunlarını ağırlamaya hazırlanıyor.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

6. ULUSLARARASI MEZE FESTİVALİ İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI

Akra Antalya ev sahipliğinde gerçekleşen 6. Uluslararası Meze Festivali gastronomi tutkunlarını ağırlamaya hazırlanıyor. 26 Ekim Cumartesi günü Akra Antalya’nın keyifli bahçesinde gerçekleşecek festival ülkemizin ve dünyanın önde gelen restoranları ve duayen şefleri ağırlayacak.

Akra Antalya ev sahipliğinde 26 Ekim’de gerçekleşecek olan 6. Uluslararası Meze Festivali için geri sayım başladı. Bölgenin ses getiren gastronomi etkinliği için her detayın kusursuzca hayata geçirildiği organizasyon şimdiden geniş bir katılımla gerçekleşeceğinin sinyallerini verdi. Halka açık gerçekleşecek festivale her yıl olduğu gibi bu yıl da ülkemizin ve dünyanın birçok yerinden güçlü mekanlar ve ödüllü şefler katılım gösterecek. 

Mezenin yolculuğu hız kesmeden devam ediyor 

Meze kültürünün keşfedileceği muhteşem festival, Akra Antalya’nın keyifli bahçesinde asırlık meze reçetelerinin yanı sıra modern yorumlarla iştah kabartan farklı meze tadımlarına da ev sahipliği yapacak. Sofraların en özel eşlikçisi mezelerin profesyonel şeflerin sunumlarıyla hayat bulacağı festival ünü sınırları aşan ve ülkemize değer katan birçok Türk restoranı mutfak ekipleriyle birlikte ağırlayacak.

Keyifli oturumlar ve unutulmaz tadımlar festivale damga vuracak

Başarılarıyla ülkemizin adını tüm dünyaya duyuran şeflerimizin yanı sıra dünyaca ünlü şeflerin de dokunuşlarıyla hazırlanan zengin meze tadımı, sektörün ileri gelenleriyle gerçekleşecek gastronomi sohbetleri ve sürpriz etkinliklerin yer alacağı festival Akra Antalya’nın keyifli bahçesinde halka açık katılımla gerçekleşecek.6.Uluslararası Meze Festival bu yıl da her dönem büyük merak uyandıran mezenin gizemli dünyasını seyahat gezginleri ve gastronomi tutkunlarıyla bir araya getirecek. Festival hakkında detaylı bilgi için www.mezefestivali.com web sitesini ziyaret edebilir, biletleri ise çok yakında www.biletix.comveya yurt içinde ve yurt dışında Biletix gişelerinden alabilirsiniz.

Gastronomi sektöründe ParcelaTouchDineKiosk ile dijital dönüşüm başladı

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Gastronomi sektöründe ParcelaTouchDineKiosk ile dijital dönüşüm  

Parcela, “Akıllı Kargo Otomatı” ile başladığı işletmeden tüketiciye iş modelinin dijital ve teknolojik dönüşümünü, Ar-Ge çalışmalarını tamamladığı ve seri üretimine başladığı “ParcelaTouchDineSelf-Servis Kiosk” ile“Yeniliğe Dokunun, Lezzeti Yaşayın” mottosuyla devam ettiriyor. Hızla büyüyen ve müşterilerin ihtiyacına karşılık vermekte zorlanan Gastronomi sektörünü dijital dönüşümle yeniden şekillendiriyor. 

Pandemi döneminde yaygınlaşan dijital iş modellerinin ülkemizde de hız kesmeden yaygınlaştığını anlatan CanovateGroup Parcela Koli Otomasyon Sistemleri AŞ Genel Müdürü Mehmet Ören, şunları söyledi: 

“ParcelaTouchDineSelf-Servis Kiosk uygulaması da, bunun bir uzantısı olarak restoranlarda yerini aldı ve müşteriler tarafından çok sevildi. Nitekim ülkemizde ve yakın coğrafyamızda gastronomi sektöründe oluşan yüksek talebe cevap verecek inovatif bir ürün çok bulunmuyordu. Telekom ve savunma sanayine yüksek teknolojik ürünler sağlayan CanovateGroup’un bir iştiraki olan genç ve dijitalleşmenin öncülüğünü yapacak şirketi Parcela, içinde bulunduğu grubun yaklaşık yarım yüzyıllık dijital altyapı tasarımı ve üretim deneyimini işletmecilerden tüketiciye iş modelinde bu kez gastronomi sektöründe yeni fırsatlar yaratmak için kullanmaya karar verdi. Parcela, sektördeki ihtiyacı doğru planlayarak, yüksek üretim kapasitesi sayesinde işletmelere gecikme yaşatmadan ürün sağlayacak, ürünü güvenilir bir şekilde ulaştıracak, sürekliliğini sağlayacak ve arkasına duracaktır. Parcela, gastronomi sektörünün ihtiyaç duyduğu yerli yüksek teknoloji partneridir.” dedi. 

Şube cirosunun %60’larına varan kullanım oranları görüldü

ParcelaTouchDine’ın, ileri teknoloji ve yenilikçi yaklaşımlarla iş dünyasının sürekli değişen ihtiyaçlarına etkili çözümler sunmak üzere geliştirildiğini ifade eden Parcela Genel Müdürü Mehmet Ören, şunları kaydetti: 

“Parcela olarak, franchise ve tekil işletmeler için sunduğumuz TouchDinemarka Self-Servis Kiosk’umuzla, işletmelerin müşterilerine hızlı, verimli ve kullanıcı dostu çözümler sunarak gastronomi deneyimini yeniden tanımlıyoruz. TouchDine, ülkemizde franchise restoranlara hizmet vermeye başladı ve müşteriler tarafından çok sevildi. Yaptığımız saha ölçümlerinde şube cirosunun %60’larına varan kullanım oranları gördük. Bu da ürünün sağlıklı bir şekilde müşteriyle buluştuğunu, bize ve franchise işletmelere gösterdi. Genç bir nüfusa sahip halkımız, dijitalleşmeye hızlı uyum sağlamaktadır. Bu da, hem bize, hem de işletmelere bu konuda ilerlemek için cesaret vermektedir. Bundan sonra özellikle perakende sektörü başta olmak üzere, otoparklar, eğlence merkezleri gibi dijital dönüşüme uygun alanlar için yeni çalışmalar yürütüyoruz. “Dijital mağazalar” yakın geleceğin en ilgi uyandıran başlıklarından biri olacaktır. Müşteri deneyimini, bir üst noktaya çıkaracak bu yeni teknolojiler hayatı kolaylaştıracaktır.” diye konuştu.

ParcelaTouchDineKiosk’un müşteriye, işletmelere sağladığı avantajlar nelerdir? 

A-Sunduğu müşteri deneyimi ile ParcelaTouchDineKiosk; 

1-Müşterilere ürün ve menü seçeneklerini kolaylıkla keşfetme ve sipariş verme imkânı sunar. Müşteriler, kullanıcı dostu arayüzle siparişleri hızla tamamlayarak zamandan tasarruf eder. Müşteri memnuniyetini artırır ve uzun kuyrukların önüne geçer.

2-Müşteriler kasa önünde yaşadıkları gerginliği ve kafa karışıklığını yaşamaz kendi tercihlerini kolayca seçebileler. Beğendikleri ürünleri seçebilir, sosları ve ekstra malzemeleri ekleyebilirler. Bu, müşterilerin tam olarak istedikleri ürünü elde etmelerini ve kendilerini özel hissetmelerini sağlar, böylece daha mutlu ve sadık bir müşteri tabanı oluşturulur.

3-Kiosk sistemi, menü, fiyatlar, besin değerleri ve promosyonlar gibi kapsamlı bilgileri sunabilir. Bu, müşterilerin daha bilinçli kararlar vermelerini ve işletmenin sunduğu ürünler hakkında daha fazla bilgi edinmelerini sağlar. 

4-Kiosk sistemi, kredi/banka kartı, mobil cüzdan ve hatta ödeme noktasında teslim alma gibi çeşitli ödeme seçenekleri sunar. Bu, müşterilerin tercih ettikleri ödeme yöntemini seçmelerini ve hızlı bir şekilde siparişlerini tamamlamalarını sağlar. Ayrıca, Kiosk uygulaması ile müşteriler hesaplarını yükleyebilir, puan ve kuponlarını kullanabilirler

B-İşletmeler için sağladığı operasyonel avantajlar ile ParcelaTouchDineKiosk;

1-Masalar arasındaki hizmet süresini azaltarak müşterilerin daha hızlı sipariş vermesini sağlar. Çalışanların sipariş almak için harcadığı zaman önemli ölçüde azalır. Bu da müşterilerin daha kısa bekleme süreleri yaşamasına ve personelin diğer görevlere odaklanmasına olanak tanır.

2-Sipariş alma ve ödeme işlemlerindeki insan hatalarını büyük ölçüde azaltır. Müşteriler doğrudan kendileri sipariş vererek ve ödeme yaparak, garson veya kasiyer kaynaklı yanlışlıkları ve suistimalleri önlerler. Bu da daha doğru işlem kayıtları, daha az iade ve şikâyet anlamına gelir. Böylece işletmeler beklenmedik maliyetlerden de korunur.

3-Dikili Tip, Duvar Tipi ve Masa Üstü modelleri, kompakt ve esnek tasarımı, işletmelerin mevcut alanlarının daha verimli kullanılmasına olanak tanır. Daha fazla oturma alanı veya hizmet noktası oluşturulabilir. 

4-Sunduğu veri toplama ve analiz özellikleri, işletmelerin stok ve talep tahminlerini daha doğru yapmasına yardımcı olur. Müşterilerin tercihleri, satış rakamları ve trendler hakkında gerçek zamanlı bilgiler edinen işletmeler, ürün çeşitliliğini ve stoklarını daha etkin yönetebilir. Bu da israf ve kaybın azalmasına, müşteri memnuniyetinin artmasına ve kârlılığın yükselmesine katkı sağlar.Tüm dünyada yiyecek-içecek ve konaklama endüstrisindeki işgücü maliyetleri en yüksek giderlerden biri ve artmaya devam ediyor ve edecek; emek tasarrufu sağlayan teknolojiler üretimden tüketici alışkanlıklarına kadar her alanda hızlı şekilde yayılıyor.

C-Maliyet tasarrufu yönüyle ParcelaTouchDineKiosk;

1-Geleneksel kasiyerlere ihtiyacı azaltarak işgücü giderlerinden tasarruf sağlar.

2-Müşterilerin kendilerinin sipariş vermesini sağlayarak personel ihtiyacını azaltır.

3-Siparişlerin hızla alınması ve doğru işlenmesi ile zaman ve işlem maliyetlerini düşürür.

4-Kompakt tasarımlarıyla daha az yer kaplar ve mekân kullanımından tasarruf sağlar.

WorldFood İstanbul, bu yıl da etkinlik programı ile ses getirecek!

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

WorldFood İstanbul, bu yıl da etkinlik programı ile ses getirecek!

Sektördeki son yenilikleri ve gıda trendlerini sergileme ve keşfetme imkânı sağlayan Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı – WorldFood İstanbul, 3-6 Eylül 2024 tarihlerinde 80 ülkeden 900’ü aşkın satın almacıyı Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde ağırlayacak.

ICA Events tarafından düzenlenen Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı – WorldFood İstanbul, 32.yılında rekora imza atarak katılımcı firma, ziyaretçi sayısı ve etkinlikleri ile adından söz ettirmeye hazırlanıyor. Türk gıda sektörünün en uzun süredir düzenlenen fuarı olma niteliğini taşıyan 32. WorldFood İstanbul, gıda ürünleri ve teknolojileri alanında etkili iş platformu olmasının yanı sıra bilgi alışverişi sağlamak, inovasyonu teşvik etmek ve gıda sektöründe yeni fikirlerin tanıtılmasına ön ayak olmak adına iş geliştirmeye yönelik etkinliklerle dolu bir programa da ev sahipliği yapacak.

20’yi aşkın tematik etkinlikte 100’ü aşkın fikir önderi ve şef, gerçekçi bir gelecek vizyonu göstermek üzere yeni eğilimleri, sektöre dair hedefleri, sürdürülebilir yatırımları, teknolojik gelişmeleri ve ihracat odaklı projeleri yol gösterici pek çok konuyla birlikte FOOD ARENA sahnesine taşıyacak.

4 gün boyunca 4 farklı ana tema altında ziyaretçilerine bilgi vermeye ve ilham olmaya hazırlanan FOOD ARENA Etkinlikleri’nde 3 Eylül Salı günü, “Pazar Potansiyeli: İhracat Fırsatları, Ekonomik Öngörüler, Gıda Trendleri”, 4 Eylül Çarşamba “İklim için Gıda: Sürdürülebilirlik, Çeşitlilik ve İnovatif Üretim Yolları”, 5 Eylül Perşembe “Güvenilir Tatlarda Yenilik: Kalite Parametreleri, Sağlıklı Beslenme ve Esenlik” ve fuarın son günü olan 6 Eylül Cuma tarihinde ise “Geleceğin Tadı: Yapay Zeka, Deneyim Tasarımı ve Dönüşüm Ekosistemi” konuları ile birbirinden değerli sektör profesyonelleri WorldFood İstanbul’da buluşacak.   

FOOD ARENA Etkinlikleri’nin bu seneki içerik ortakları Türkiye Gıda Platformu (TGP), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER), Esmiyor, Yeni Çiftçi Platformu, Unilever Food Solutions (UFS), Gezimanya ve Gıda, İçecek ve Tarım Politikaları Araştırma Merkezi(GİFT)olacak.

Destekleyenler arasında ise AgroTV, Anadolu Efes, Anadolu Meraları, ArkasLine, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye,UN Women,Big Chefs, G2M, Metro, PepsiCo, Sofra/Compass, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı, Neolokal, Alaf, Pulat Çiftliği ve Fezy Çiftliği gibi sektörel firma, dernek, çatı örgütü ve global kurumlar yer alıyor. 

FOOD ARENA, Konferans Sahnesi ile sektörel oturumlara, Mutfak Sahnesi’nde şeflerden tematik söyleşiler, uygulamalı sunumlar, özel reçeteler ve atölyelere, FoodTechGarage ile start-uplar buluşmasına, Master Class ile tematik stant ziyaretleri içeren özel fuar turları ve Röportaj Köşesi ile özel canlı yayın sohbetlerine ve podcast söyleşileri olmak üzere 5 farklı programa ev sahipliği yapacak.

Mutfak Sahnesi’nde şeflerden tematik söyleşiler, uygulamalı sunumlar ve özel reçeteli atölyeler

Gün temalarına uygun olarak usta şeflerle sohbetler, unutulmuş ve sürdürülebilir tariflerin ortaya çıkarılacağı özel reçeteler ve katılımcı firmalardan tedariği sağlanacak ürünlerle sunumlar ile renkli bir program hazırlayan WorldFood İstanbul, Öztiryakiler’in mutfak sponsorluğunda tasarladığı mutfak köşesinde çeşitli söyleşilere ve atölyelere ev sahipliği yapacak.

MYK Gastro Arena Kurucusu, MasterChef Türkiye Jüri Üyesi Mehmet Yalçınkaya, Seyyah, Araştırmacı Ömür Akkor, İşletmeci Şef, Yazar, TV Programcısı Özlem Mekik, FireroomFoodsFastFood Restoran Kurucusu Yönetici Şef Hazer Amani, Neolokal Şefi ve Ortağı Maksut Aşkar, Alaf Kurucu Şefi Murat Deniz Temel, Sanki Atölye Kurucusu Şef Ceyda Artun ve Yemek Kitabı Yazarı-Influencer (Mösyö Şokola) Berat Çokal ağırlanacak şeflerden bazıları olacak.

“Dünya Turu Tabağında” konseptiyle Gezgin Barista, Kahve Danışmanı BrodieVissers, The LaLit Londra Yönetici Şefi Jomon Kuiakose ve Pasta Şefi, Tarif Geliştirici ve Danışman Louise Lindberg WorldFood İstanbul’un konuğu olacak.

FoodTechGarage ile start-up buluşması

WorldFood İstanbul, geliştirdikleri yenilikçi ve sürdürülebilir teknolojileri ile ezber bozan işler yapan start-up’ları sektör ile buluşturuyor. 5. yılında olan FoodTechGarage programı bu sene de Yeni Çiftçi Platformu iş birliği ile WorkupAgri Girişimcilik Programı mezunlarından bir seçkiyi ağırlayacak. Gıda üretimi, tarım, tedarik zinciri, enerji ve su yönetimi alanlarında akıllı teknolojileri kullanarak verimliliği artıran, doğayı koruyan, iklim eylemlerine katkı sunan çözümleriyle dikkat çeken start-uplar, fuar boyunca özel tasarlanan FoodTechGarage standında olacak ve fuarın son gününde de maraton sunumlarıyla sahnede yer alacak.

Master Class ile tematik stant ziyaretleri içeren özel fuar turları

Birden çok heyeti ağırlayarak tematik turlar organize eden WorldFood İstanbul, bu sene “Sürdürülebilirlik”, “İnovasyon”, ve “Verimlilik” olmak üzere 3 ayrı özel fuar turuna ev sahipliği yapacak.

Yerinde ürün deneyimi yaşatacak ve iş geliştirme fırsatı sunacak keşif turu Dünyanın Tadını Doğadan Alın! sloganıyla Esmiyor iş birliğinde gerçekleşecek. Esmiyor’un davetlisi olan sektör uzmanları, özenli kürasyonla seçilen firmaların yenilikçi ürün ve servisleri ile tanışacak.

WorldFood İstanbul’un VIP Alım Heyeti programı kapsamında davet edilen yabancı ülke temsilcisi ünlü şef, influencer ve gastronomi uzmanları da fuarda bulunacak. Bu tur ve ikili görüşmeler,fuarı yenilikçi ürünler üzerine gezecek influencerlar için bilgi, ilham ve bağlantı paylaşım aracı olacak.

Food Arena Mutfak’ın yaratıcı tat atölyeleri kapsamında gelecek uzman şefler, “2054’te evde ve sokakta ne yiyeceğiz?”, “Hangi tatlar nasıl değişecek?”, “Menüler ne yönde evrilecek?” sorularından ilhamla özel tabaklar hazırlayacak. Tabakların içeriğini oluşturan malzemeler için şefler, katılımcı firma ziyaretleri ile özel fuar turuna çıkacak. 

Röportaj Köşesi ile özel canlı yayın sohbetleri ve podcast söyleşiler

Gün boyu Youtube’tan yayınlanacak etkinlikler, aynı zamanda Esmiyor ve AgroTV iş birliğindeki uzman röportajlarına da ev sahipliği yapacak. 

Konferans Sahnesi’nde düzenlenecek sektörel oturumlarda konuşma yapacak isimleri tanımak için linkteki web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

DoubleTree by Hilton Bodrum "Yeşil Yıldız" sertifikası ile ödüllendirildi.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

DOUBLETREE BY HILTON BODRUM IŞIL CLUB ALL-INCLUSIVE RESORT “YEŞİL YILDIZ” SERTİFİKASI İLE ÖDÜLLENDİRİLDİ…

DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club All-Inclusive Resort, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından "Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisleri" sertifikalandırma kriterleri sonucunda; çevreye duyarlı konaklama tesislerine verilen "Yeşil Yıldız" sertifikası ile ödüllendirildi.

Bu prestijli sertifika; enerji ve su tasarrufu, atık yönetimi, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ve tüm bunların ışığında karbon ayak izinin azaltılması gibi sürdürülebilirlik ve çevresel sorumluluk alanındaki bağlılığı göstermektedir.2019 yılından bugüne Türkiye’de sadece üç otelin almaya hak kazandığı bu sertifika, çevreye duyarlı hizmet anlayışının bir yansımasıdır.

DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club All-Inclusive Resort; üstün hizmet anlayışı, mavi bayraklı özel plajı, yemyeşil peyzajı ile doğal kaynakların korunmasında geniş kapsamlı çevrecilik ve sürdürülebilirlik anlayışını benimseyerek sahip olduğu Sürdürülebilir Turizm sertifikasına ek olarak "Yeşil Yıldız" sertifikası ile ödüllendirilirken sektördeki farkını da ortaya koymaktadır.

Çevre bilincinin geliştirilmesi ve de karbon ayak izinin azaltılması için sürdürülebilirlik çalışmalarına her yıl yeni projeler ekleyerek devam etmekte olan

DoubleTree by Hilton Bodrum Işıl Club All-Inclusive Resort geleceğimiz olan çocuklarımıza "Yeşil Bir Miras" bırakabilmeyi hedeflemektedir.

Feed the Future yarışması için başvuru tarihi 23 Eylül’e uzatıldı.

 

HABER_ARTİN ŞİRİNPINAR

Gıda ve tarım alanının en prestijli ödülleri arasında gösterilen Feed the Future yarışması için başvuru tarihi 23 Eylül’e uzatıldı.

Güvenilir Ürün Platformu tarafından her yıl düzenlenen Güvenilir Ürün Zirvesi alanının en prestijli yarışmalarından kabul edilen Feed the Future ödül törenine de ev sahipliği yapıyor. Atıştırmalıktan baharata gıda ve tarım ile ilgili 34 kategoride başvuru yapılabilen yarışmada amaç gıdada tüketici sağlığına, ürün güvenilirliğine ve sektöre katkı sağlayanların ödüllendirilmesi. Alanında ilkleri kapsayan yarışma yurtiçindeki gıda ve tarımsal ürün üreticileri ve tedarikçileri ile gıda ve tarım sektörüne yönelik geliştirici hizmet ve çalışma üreten kişi ve kurumları kapsıyor.

Başvuruların Türkiye genelinden büyük, küçük, kurum, firma demeden ücretsiz olarak alındığı yarışmaya bu yıl da yoğun ilgi ve talep var. Zirve komitesinden yapılan açıklamaya göre daha çok üreticiye ulaşmak ve geleceği besleyecek daha çok ürünü ödüllendirmek için  zirve başvuru süresi 23 Eylül’e uzatıldı

Başvurular www.guvenilirurunplatformu.com.tr deki Feed the Future sekmesinden ücretsiz yapılabilecek. Alanında uzman 100’ü aşkın jüri üyesinin değerlendireceği yarışmanın kazananları 8 Ekim’de 3. Güvenilir Ürün Zirvesi’nde açıklanacak ve kazananlar Feed the Future logosunu ürünlerinde 1 yıl süre ile kullanabilecek.

Türkiye İş Bankası Müzesi, Banka’nın 100. Kuruluş Yıldönümünde Yeni Yüzüyle Kapılarını Açıyor

Türkiye İş Bankası Müzesi, Banka’nın 100. Kuruluş Yıldönümünde Yeni Yüzüyle Kapılarını Açıyor

Türkiye İş Bankası Müzesi kapsamlı bir renovasyon çalışmasının ardından kapılarını 24 Ağustos Cumartesi günü ziyaretçilerine “İş’in 100 Yılı” kalıcı sergisiyle yeniden açıyor. Müze belgeler, fotoğraflar, filmler ve koleksiyon parçaları eşliğinde, 100. kuruluş yıldönümünü kutlayan İş Bankası’nın bir asırlık tarihini anlatıyor.

Eminönü’ndeki tarihi binasında 2007 yılından bu yana hizmet veren Türkiye İş Bankası Müzesi, İş Bankası’nın 100. kuruluş yıldönümünde misafirlerinin karşısına çok daha modern bir görünüm ve zenginleştirilmiş bir sergileme düzeniyle çıkmak için bir süredir yenileme çalışmalarını sürdürüyordu. Açıldığından bu yana 2 milyon 600 bin civarında ziyaretçi ağırlayan; 135 bini aşkın öğrenciyi birbirinden nitelikli atölye ve etkinliklerinde ücretsiz olarak misafir eden müze, beş ay süren yenileme çalışmaları neticesinde 24 Ağustos Cumartesi günü “İş’in 100 Yılı” kalıcı sergisiyle yeniden kapılarını açıyor.

“İzmir İktisat Kongresi’nin daha önce görülmemiş fotoğrafları da sergide yer alıyor”

İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye İş Bankası Müzesi’nin bulunduğu binanın 1892 yılında Osmanlı postanesi olarak yapıldığını, 1928 yılında ise İş Bankası şubesi olarak hizmet vermeye başladığını belirterek, “Bina 2004 yılına kadar bu görevini sürdürdü. O dönemde İstanbul’da ihracatın, ithalatın, ticaretin ve finansın çok yoğun olduğu bu bölgede iş dünyasının çok rağbet ettiği bir şube olarak çok uzun yıllar Türkiye ekonomisine hizmet etti,” dedi.

2007 yılında açılan müzenin 31 Mart 2024’e kadar 2 milyon 600 bin civarında ziyaretçi ağırladığına dikkat çeken Sözen, “Avrupa’da banka müzelerine baktığımızda yıl başına binlerle ifade edilen ziyaretçi sayılarına eriştiklerini görüyoruz. Bu yüzden 2 milyon 600 bin ziyaretçi çok büyük bir rakamı, çok büyük bir teveccühü işaret ediyor,” diye konuştu.

Sözen, zaman içerisinde bir ölçüde yıpranan binayı, sergileme tekniklerindeki yeni gelişmeleri, arşivin yeni fotoğraflar ve belgelerle büyümesini göz önünde bulundurarak yenileme sürecine gittiklerini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“100. yılımıza girerken kendi hikayemizi daha iyi anlatabilmenin bir yolu olabileceğini düşündük. İş Bankası’nın kuruluş, gelişme, teknoloji ve bugünkü modern bankaya dönüşüm hikayesini, topluma katkısını yepyeni bir teknikle anlatmayı arzu ettik. Bu sergide ilk kez görülen fotoğraflar da bulunuyor. İzmir İktisat Kongresi’ne dair daha önce hiç görülmemiş bazı fotoğraflar da bunların arasında yer alıyor. Bankamızın ve ülkemizin iktisadi gelişim hikayesini iç içe sunan serginin ziyaretçilerimizin de beğenisini kazanacağını umuyorum.”

Yenilenen Türkiye İş Bankası Müzesi’nin küratörlüğünü, Zekâ, Dikkat ve İffet - İş’in 100 Yılıbaşlıklı kitabın da yazarı Doç. Dr. Y. Doğan Çetinkaya üstlenirken sergileme tasarımını Pattu Mimarlık yaptı.

Binanın iki katına yayılan yeni sergi düzeninde giriş kat İş Bankası’nın kuruluş ve gelişim yıllarına odaklanıyor. Giriş katta 4 ana bölüm yer alıyor:“İktisadi Bağımsızlığın Bankası” bölümünde erken dönem belgeleri eşliğinde İş Bankası’nın kuruluş öyküsü; “İş Bankacısı”nda Banka’nın ilk yıllarında kısıtlı olan insan sermayesini nasıl eğittiği ve dönüştürdüğü; “Büyüme Sermaye Tasarruf”ta kumbaranın hız verdiği tasarruf kampanyalarının yatırımlara zemin oluşturacak birikimleri ortaya çıkarışı ve Anadolu’daki şube ağının yayılımı; “İştiraklerin Bankası”nda ise özellikle Cumhuriyet’in ilk yıllarında sınai kalkınmada İş Bankası’nın üstlendiği öncü rol ve kömürden şekere, sigortadan cama uzanan geniş bir yelpazede faaliyet göstermek üzere kurduğu çok sayıdaki fabrika ve işletmenin detayları ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor.

Müzenin üst katında ise teknolojik dönüşüme, günümüz bankacılığına ve kurumsal sosyal sorumluluk projelerine ağırlık veriliyor. Yazı ve hesaplamalarda kullanılan daktilolar, hesap makineleri ve ilk bilgisayarlar gibi koleksiyon parçaları aracılığıyla hem bankacılık alanında hem de gündelik hayatta deneyimlenebilen teknolojik dönüşüm ve gelişen dijital hizmet sunumu bu katta izlenebiliyor. İş Bankası’nın sürdürülebilirlik ve toplumsal cinsiyet eşitliği gibi ilkeleri doğrultusunda yürüttüğü çalışmalar, girişimcilik ekosistemi yaratan programlar, Banka’nın kurumsal sosyal sorumluluk projeleri, eğitim, çevre, spor ve kültür-sanat faaliyetleri ve geçmiş reklamlarının yer aldığı renkli bölümler de üst katta yer alıyor.

1928 yılından bu yana binanın ayrılmaz parçaları olan Ana Kasa ve Kiralık Kasa daireleri ile orijinal fotoğraflarından esinlenilerek dekorasyonu yenilenen Atatürk Salonu’nun da geçmiş yıllarda olduğu gibi ziyaretçilerin yoğun ilgisini çekmesi bekleniyor. 

Türkiye İş Bankası Müzesi, pazartesi hariç her gün 10.00-18.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gezilebilir.İş Bankası’nın tüm müzeleri, Banka’nın kuruluşunun 100. yıldönümüne özel olarak 26 Ağustos Pazartesi günü ziyarete açık olacaktır.

“Sürdürülebilir Perakende Zirvesi 2024” bu yıl İstanbul Rahmi Koç Müzesi’nde gerçekleşecek.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

TÜRKİYE’NİN İLK VE TEK “SÜRDÜRÜLEBİLİR PERAKENDE ZİRVEZİ 2024” EKİMDE İSTANBUL’DA GERÇEKLEŞECEK

PERAKENDE VE FİNANS SEKTÖRÜNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE ÖNEM VEREN ŞİRKETLER İLE SÜRDÜRÜLEBİLİR GİRİŞİMLER VE STK’LAR RAHMİ KOÇ MÜZESİNDE BULUŞACAK

Doğayı ve çevreyi koruyarak güvenli ve düşük maliyetli taşıma sağlamak amacıyla yola çıkan LogD'nin hayata geçirdiği Türkiye’nin ilk ve tek “Sürdürülebilir Perakende Zirvesi 2024” bu yıl ekim ayında İstanbul Rahmi Koç Müzesi’nde gerçekleşecek. Sustainable Retail Summit Türkiye’de perakende sektöründe sürdürülebilirlik ve yenilikçiliği teşvik eden öncü bir zirve olarak her yıl daha da büyüyor. 

Zirvede perakende ve finans sektöründe hizmet veren ve inovatif yaklaşımlarla iş süreçlerinde sürdürülebilirliği ön planda tutan şirketler ile sürdürülebilir girişimler, çevre ve sürdürülebilirlikle ilgili Sivil Toplum Kuruluşları, Sürdürülebilir Perakende Zirvesi 2024 de (Sustainable Retail Summit) bir araya gelecek.  Perakende ve finans sektöründe çalışan üst düzey yöneticiler, şirketlerin sürdürülebilir yarınlar için attığı adımları ve geliştirdikleri projeleri katılımcılar ve kamuoyu ile paylaşacak. 

Sürdürülebilir Perakende Her Alanıyla Ele Alınacak

Sürdürülebilir Perakende Zirvesi 2024’de birbirinden önemli konular ve başlıklar ele alınacak. CEO’ların buluşacağı oturumda, perakende sektöründe sürdürülebilirlik konusundaki en son trendler, karşılaşılan zorluklar ve ortaya çıkan fırsatlar kapsamlı bir şekilde konuşulacak. Harvard Business Review Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan’ın moderatörlüğünde gerçekleşecek panel, sürdürülebilir perakende konusundaki farkındalığı artırmayı ve yenilikçi çözümler sunmayı hedefliyor.

Sürdürülebilir Girişimler Vizyon ve Başarılarıyla Zirvede Olacak

Sürdürülebilir Girişimler oturumunun ana başlığı sürdürülebilir inovatif çözümler sunan girişimlerin başarı hikâyeleri ve yenilikçi yaklaşımları olacak. Sürdürülebilirlik alanında fark yaratan girişimler panelde çevre dostu ve yenilikçi çözümlerini paylaşacaklar. Katılımcılar ise sürdürülebilir girişimlerin karşılaştıkları zorlukları nasıl aştıklarını, iş modellerini nasıl şekillendirdiklerini ve gelecek vizyonlarını dinleme fırsatı bulacaklar. Sektörün geleceğini şekillendiren bu ilham verici oturum, yeni fikirlerin doğmasına ve iş dünyasında sürdürülebilirlik konusunda farkındalığın artmasına da katkı sağlayacak.

Sürdürülebilir Girişimler Özel Olarak Seçilecek

Panele katılan girişimler Türkiye’nin en büyük girişim sermayesi (VC) yöneticilerinden oluşan kurul taraftan seçilecek. Katılımcılar, sektörde fark yaratacak spesifik bir ürün veya hizmet sunanlar, toplumsal veya çevresel bir sorunu çözme kapasitesine sahip ve bu süreçte gelir modeli oluşturabilenler, yatırım almış veya satış geliri elde etmiş olanlar, girişimlerini tanıtmak için çeşitli mecraları kullananlar ve sürdürülebilirlik alanında ulusal veya uluslararası etkinliklere, kuruluşlara veya organizasyonlara katılmış olanlar arasından seçilecek. 

STK’lar Deneyim ve Başarılarını Paylaşacak

Sivil Toplum Kuruluşları panelinde gündem sürdürülebilirliğin toplumsal ve çevresel etkileri olacak. Oturumda, sivil toplum kuruluşlarının sürdürülebilirlik projeleri ve bu projelerin topluma ve çevreye sağladığı katkılar tartışılacak. Panelde, sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmak için STK'ların rolü, karşılaşılan zorluklar ve elde edilen başarılar paylaşılacak. 

Başarı Hikâyeleri

Çevre Dostu Başarı Hikâyeleri oturumunda ise firmaların operasyonlarında gezegenimizi koruma yolunda gerçekleştirdikleri sürdürülebilir çözümlere ait başarı hikâyeleri anlatılacak. Sürdürülebilirlik alanında çığır açan projeler ve uygulamalar masaya yatırılacak. Sürdürülebilirlik konusunda harekete geçen markaların yöneticileri operasyonel süreçlerinde oluşturdukları değerleri ve gelecek hedeflerini anlatıyor olacaklar.

LogD'nin hayata geçirdiği Türkiye’nin ilk ve tek “Sürdürülebilir Perakende Zirvesi 2024”’ e başvuru ve katılımlar için tüm bilgileri web sitesi https://sustainableretailsummit.com/ adresinden öğrenebilirsiniz. 

Şişkinlik Yaşamanızın Sebebi Bağırsak Bakterilerimiz Olabilir Mi?

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Şişkinlik Yaşamanızın Sebebi Bağırsak Bakterilerimiz Olabilir Mi?

Günlük hayatımızı olumsuz etkileyen şişkinlik sorunu, birçok kişinin karşılaştığı yaygın bir sağlık sorunudur. Bizim için bazen utanç verici durumlara sebep olan şişkinlik ve bağırsak gazı, aslında daha ciddi semptomlarla ilişkilendirilebilmektedir. Karnın şişmesi, gaz ve kramp gibi rahatsızlıklarla kendini gösteren şişkinlik sadece estetik bir sorun değil, aynı zamanda yaşam kalitesini düşüren bir durumdur. Son yıllarda yapılan araştırmalar, şişkinliğin altında yatan nedenlerden birinin bağırsak bakterilerindeki dengesizlik olduğunu ortaya çıkarmıştır.

“Ne Yersek Oyuz”

Herkes zaman zaman şişkinlik sorunu yaşayabilir ancak sürekli şişkinlik hissi bağırsaklarımızda bir şeylerin ters gittiğinin göstergesi olabilir. Sindirim sistemimiz binlerce bakteri türüne ev sahipliği yapar. Konuyla ilgili yapılan araştırmalar, bağırsak mikrobiyotasının sağlığımız üzerinde doğrudan bir etkiye sahip olduğunu göstermiştir. Konuyla ilgili Infinity Regenerative
Clinic’ten Uzman Moleküler Biyolog& Diyetisyen Dilara Devranoğlu “İnsanların ince ve kalın bağırsağında yaşayan mikroorganizmaların toplam sayısı 100 trilyona kadar ulaşmaktadır. Bacteroidetes ve Firmicutes insan bağırsağındaki en yaygın türler olsa da, beslenmeye karşı çok hassastırlar. Beslenme tipimize göre sayıları ve birbirine olan oranları etkilenir. Örneğin: Asya popülasyonunda deniz yosunu seven bağırsak bakterileri sayıca çok fazla görülürken yüksek yağ, şeker ve tuz içeriği yüksek batı tipi beslenme mikrobiyotamızınpro-inflamatuar potansiyelini artırabilir, Bacteroides ve Firmicutes'in farklı miktarlarda gelişmesine neden olabilir. Bağırsak bakterilerinin miktarı ve türündeki bu dengesizlikler irritabl bağırsak sendromu dahil olmak üzere şişkinliğe, sindirim bozukluklarına ve çok sayıda sağlık sorununa yol açabilir. Yani "Ne yersek oyuz" sözü özellikle bağırsak bakterileri için geçerlidir.“ dedi. 

Bağırsak gazının %99'undan fazlası hidrojen, karbondioksit ve metandan oluştuğuna da değinen Devranoğlu“Bağırsak gazının %1'den azı diğer kokulu bileşiklerden oluşur. Bacteroides, Ruminococcus, Roseburia, Clostridium, Eubacterium, Desulfovibrio ve Methanobrevibacter bağırsak gazından sorumlu en yoğun bulunan bakterilerin başında gelir. Bağırsak gazıyla ilişkili yiyecek grupları arasında baklagiller, sebzeler, meyveler, tahıllar ve bazı kişiler için süt ürünleri bulunur. Bu yiyecekler, rafinoz ailesi oligosakkaritleri, fruktanlar, polioller ve hassas kişiler için laktoz gibi sindirilemeyen karbonhidratlar açısından zengindir. Sindirilemeyen bu karbonhidratlar bağırsak bakterilerimiz tarafından fermente edilerek, gaza sebep olur.“dedi. 

Bağırsak bakterilerinin miktarı ve türündeki dengesizlikler, irritabl bağırsak sendromu (IBS) dahil olmak üzere sindirim bozukluklarına yol açabileceğinden de bahseden Dilara Devranoğlu“Bağırsak bakterilerindeki dengesizlik şişkinlik, kabızlık, gaz gibi semptomlara yol açabilir. Beslenmemizde şekerli, tuzlu trans yağ ile işlenmiş gıdaların yaygınlığı göz önüne alındığında birçoğumuzun sindirim rahatsızlıkları çekmesi şaşırtıcı değildir. Metabolik sendrom ve obezite, çoğunlukla batı tarzı beslenen, Bacteroidesentero tipine sahip bireylerde bulunma eğilimindedir. Firmicutes popülasyonları, yüksek miktarda hayvansal protein, yağ ve basit karbonhidrat varlığında artar ancak bitki bazlı beslenme ile azalır. Aslında, beslenmemize daha fazla bitkisel gıda eklemek, enterotipi faydalı Prevotella'ya doğru kaydırır. Beslenme tarzımızı değiştirmek enterotipi değiştirir ve mikrobiyomun çeşitliliğini artırabilir. Sağlıklı bir mikrobiyom esansiyel amino asitler, vitaminler ve kısa zincirli yağ asitleri sağlayarak ve bağırsak bağışıklık sisteminin normal gelişimini ve işlevini teşvik ederek kişinin sağlığına katkıda bulunur.”dedi.

Beslenme Şeklinizi Değiştirerek Birkaç Haftada Bağırsak Bakterilerini Dengelemek Mümkün! 

Bağırsak bakterilerini nasıl dengeleyeceğimize dair beslenme önerileri de paylaşan Devranoğlu “Meyve, sebze, fasulye, tam tahıllar, kuruyemişler ve yağlı tohumlar açısından zengin bitki bazlı bir beslenmeye geçildiğinde, Prevotella bakterilerinin büyümesini teşvik etmiş oluruz. Bu bakteriler bitki hücre duvarlarında bulunan selüloz ve ksilanlarla beslenir ve daha fazla bitki yemeye başladığımızda Prevotella gelişmek için yakıt almış olur. Aynı zamanda, Batı tipi beslenmeye adapte olmuş bakteriler ölmeye başlarancak mikrobiyom daha çeşitli hale gelir. Bu değişimin bir gün kadar kısa bir sürede gerçekleşmesini beklememek gerekir çünkü bağırsağın yeni beslenme düzenimize tam olarak adapte olması genellikle birkaç hafta sürer.Bağırsak bakterilerimiz bitki ağırlıklı beslenmemiz sonucunda sindiremediğimiz bitki liflerini parçalar ve bağırsakta iyileşmeyi destekleyen kısa zincirli yağ asidi (SCFA) oluşumunu teşvik eder. Bitki ağırlıklı bir beslenmenin inflamasyon önleyici özellikleriyle birlikte, artan kısa zincirli yağ asiti üretimi bağırsak hasarını azaltmış ve sindirim sistemi sağlığımızı olumlu yönde desteklemiş olur.” dedi.

ThePeninsulaIstanbul,Türkiye’de BREEAM sertifikasını alan ilk ve tek otel olmanın gururunu yaşıyor.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

THE PENINSULA ISTANBUL, "EXCELLENT" SEVİYESİNDE BREEAM SERTİFİKASINI ALDI

ThePeninsulaIstanbul,Türkiye’de BREEAM(BuildingResearchEstablishmentEnvironmentalAssessmentMethod) sertifikasını alan ilk ve tek otel olmanın gururunu yaşıyor.Otel, sürdürülebilirlik alanındaki üstün çabalarının bir göstergesi olarak sertifikayı "EXCELLENT" seviyesinde almaya hak kazandı.

 Binaların çevresel performansını ve sürdürülebilirlik standartlarını değerlendiren küresel bir yeşil bina sertifikasyon sistemi olan BREEAM sertifikası, bir binanın veya inşaat projesinin sürdürülebilirlik standartlarını karşıladığını ve çevresel sorumluluk bilinci ile tasarlandığını gösterir. ThePeninsulaIstanbul’un BREEAM sertifikası, otelin çevresel performansını ve sürdürülebilirlik standartlarını en yüksek düzeyde yerine getirdiğini ve bu konuda ne kadar titiz olduğunu gözler önüne seriyor.

BREEAM değerlendirmeleri enerji, sağlık ve iyi hal, tasarımda yenilik, arazi kullanımı, malzemeler, yönetim, kirlilik, ulaşım, atık ve su gibi on temel kriter çerçevesinde yapılan puanlama sistemine dayanıyor. Bu kriterlerin her birinde üstün başarı göstererek "EXCELLENT" seviyesinde BREEAM sertifikası almaya hak kazanan ThePeninsulaIstanbul, çevre dostu uygulamaları ve sürdürülebilirlik taahhüdü ile sektörde örnek teşkil ediyor. Otelin Yalı Balo Salonu'nun çatı terasında yer alan HerbGarden da bu sürdürülebilirlik çabalarının bir parçası olarak, İstanbul Boğazı'nın benzersiz manzarası eşliğinde konuklarının en özel davetlerine de ev sahipliği yapıyor 

ThePeninsulaIstanbul mutfağına günlük günlük taze ürünler sağlıyor. Bu başarı, çevreye olan hassasiyetin ve sürdürülebilirlik konusundaki güçlü bağlılığın bir yansımasıdır. 

ThePeninsulaIstanbul’un BREEAM sertifikası hakkında Genel Müdür Jonathan H. Crook“Birinci yılımızı henüz geride bıraktığımız bu dönemde, ThePeninsulaIstanbul olarak BREEAM sertifikasını alabilmenin gururunu yaşıyoruz. Attığımız her adımda çevresel sorumluluk ve sürdürülebilirlik bilinciyle hareket ettik. Otelimizde, sürdürülebilirlik standartlarını titizlikle yerine getirmeye devam edeceğiz.” dedi.

ThePeninsulaIstanbul, sürdürülebilirlik alanında öncü olmak amacıyla bir dizi yenilikçi önlem ve uygulama hayata geçiriyor. Otelin enerji verimliliğini artırmak, atık yönetimini iyileştirmek ve su kullanımını optimize etmek amacıyla yenilikçi çözümler uygulanıyor. Aynı zamanda, yerel topluluklarla anlamlı ilişkiler kurarak çevresel ve sosyal sorumluluk projelerinde aktif rol alıyor. ThePeninsulaIstanbul, misafirlere sürdürülebilir ve çevre dostu bir konaklama deneyimi sunmak için çalışmalarına devam edecek.

Corendon Airlines’da üst düzey atama gerçekleşti

 HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Corendon Airlines’da üst düzey atama gerçekleşti

Corendon Airlines’ın Kurumsal İletişim ve Pazarlama Kıdemli Müdürü Pınar Pehlivan oldu

Havacılık sektörünün öncü markalarından Corendon Airlines, önemli bir atamayla kadrosunu güçlendirdi. Marka yönetimi alanında zengin bir deneyime sahip olan Pınar Pehlivan, Corendon Airlines’ın Kurumsal İletişim ve Pazarlama Kıdemli Müdürü oldu.

Misafirlerine sunduğu yenilikler ve farklı deneyimlerle "İlkleri Havayolu" olarak bilinen Corendon Airlines’ın marka iletişimi çalışmalarına yeni dönemde Pınar Pehlivan liderlik ediyor.Corendon Airlines’ın Kurumsal İletişim ve Pazarlama Kıdemli Müdürü olan Pehlivan’ın sorumlulukları arasında; Corendon Airlines’ın yurtiçi ve yurt dışı marka yönetim stratejisini oluşturmak ve marka performansını geliştirici faaliyetler planlamak bulunuyor. Bununla beraber Pınar Pehlivan; reklam, halkla ilişkiler, sponsorluk, etkinlik yönetimi, sosyal medya gibi alanların etkin kullanımı için iş ortaklarının koordinasyonunu ve efektif bir kurumsal iletişim yapısının tesis edilmesini sağlayacak. 

Pınar Pehlivan hakkında…

İzmir Amerikan Kız Koleji ardından Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan Pınar Pehlivan, daha önce Alarko Turizm Grubu-Hillside'da Misafir İlişkileri Yöneticisi ve Misafir Hizmetleri Bölüm Müdürlüğü,
Yedi İletişim Ajans Müdürü, Gloria Sports Arena'da Pazarlama Müdürü, The Land of Legends'da Pazarlama ve PR Müdürü ve Band Turizm A.Ş.'de Kurumsal İletişim ve Pazarlama Grup Müdürü olarak görev yaptı. Pehlivan ayrıca Ocak 2018'de kurulan Marka Yönetimi ve Pazarlama Stratejileri Danışmanlığı veren PH Organizasyon’un kurucu üyesi idi.

Kolaysoft Teknoloji’ye Bilişim 500’de birincilik ödülü

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Yılın e-Dönüşüm Sistem Entegratörü İş Ortağı kategorisinde “Yılın e-Fatura e-Defter e-Arşiv / e-Dönüşüm”  birincisi Kolaysoft Teknoloji oldu

Kolaysoft Teknoloji’ye Bilişim 500’de birincilik ödülü 

Kolaysoft Teknoloji, Bilişim 500’e damgasını vurmaya devam ediyor. Türkiye’nin ilk 500 Bilişim Şirketi ödül töreninde, Sistem Entegratörü İş Ortağı başlığında “Yılın e-Fatura e-Defter e-Arşiv / e-Dönüşüm” kategorisinin birinci Kolaysoft Teknoloji oldu.

“Evren Boşlukları Sevmez” mottosu ile bu yıl 25. kez düzenlenen ödül töreni, geçtiğimiz günlerde İstanbul Beyoğlu Grand Pera - Emek Sahne’de (Tarihi Emek Sineması) gerçekleşti ve gecede bilişim dünyasının en iyilerine ödülleri verildi. Her yıl olduğu gibi bu yıl da bilişim sektörünün yıldızları arasında konumlanarak birincilik ödülü alan Kolaysoft Teknoloji’nin ödülünü kurucu ortağı ve Genel Müdürü Kezban Boztürk aldı.

Bilişim 500 Ödül Töreni’ne, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, T.C. Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurul Üyesi Dr. Hakan Yurdakul, KoçSistem Genel Müdürü Mehmet Ali Akarca, Kolaysoft Teknoloji Genel Müdürü Kezban Boztürk, BThaber Başkanı Murat Göçe’nin aralarında bulunduğu kamu ve bilişim sektörünün temsilcileri katıldı.

Kolaysoft, lider teknoloji şirketleri arasında  

 Türkiye’den ve globalden aldıkları ödüllere her yıl yenilerini eklemenin haklı gururunu yaşadıklarını anlatan Kolaysoft Teknoloji Genel Müdürü Kezban Boztürk, şunları söyledi:

“Bugüne kadar ülkemizden ve dünyadan aldığımız ödüllere bir yenisini daha ekleyerek, başarımızı taçlandırmayı sürdürüyoruz. Bilişim 500 araştırması sonuçlarına göre, bu yıl da Sistem Entegratörü İş Ortağında başlığında yılın e-Fatura e-Defter e-Arşiv /e-Dönüşüm kategorisinde birinci olmanın; iş arkadaşlarımız, iş -  çözüm ortaklarımız ve müşterilerimiz adına haklı gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB)’in tüm e-dönüşüm süreçlerinde lisanslı özel entegratör firması olmanın yanı sıra,  18 özel entegratör firmaya e-dönüşüm kapsamında altyapı hizmeti sunuyoruz. Kolaysoft firması olarak ve altyapı hizmeti verdiğimiz 18 özel entegratör ile birlikte, ülkemizdeki e-dönüşüm kullanıcılarının yaklaşık %20’sine hizmet sağlamaktayız.” diye konuştu.

  Kolaysoft Teknoloji zengin ürün ailesi ile hizmet veriyor  

 Kolaysoft Teknoloji, imkansızı mümkün, mümkünü kolay, kolayı zevkli hale dönüştürmek misyonuyla 2014 yılında firmaların dijital dönüşüm yolculuğuna en kolay şekilde eşlik etmek amacıyla kurulan bir yazılım firmasıdır. e-Dönüşüm (e-fatura, e-arşiv, e-irsaliye, e-smm, e-mm, e-defter, e-adisyon vb) düzenlemelerinin iş dünyasına yansımalarına yönelik enformatik sistemleri geliştirme, yerleştirme ve sürdürme hizmetlerinin sağlayıcılığını yapmaktır. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB)’in tüm e-dönüşüm süreçlerinde Kolaysoft, lisanslı özel entegratör firmasıdır. Bunun yanında, 18 özel entegratör firmaya e-dönüşüm kapsamında altyapı hizmeti vermektedir. Kolaysoft ürünleri arasında, e-dönüşüm (e-fatura, e-arşiv, e-irsaliye, e-smm, e-mm, e-defter, e-adisyon vb) uygulamaları; Ziyaretçi Eş Zamanlı Takip Sistemi (ZET); EczacıPOS; PEYK gibi çözümler yer almaktadır.