16 Aralık 2025 Salı

TÜROB’dan Kazakistan turizm pazarına yakın takip

HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



TÜROB’dan Kazakistan turizm pazarına yakın takip

TÜROB Başkanı Müberra Eresin, Türkiye’nin Kazakistan’da turizm pazarındaki lider konumunu sürdürdüğünü, ancak son dönemde bu pazarda bir yavaşlama gözlemlendiğini belirtti. Eresin, “Türkiye, Kazakistan vatandaşlarının yurt dışı tatil seçeneklerinde uzun yıllardır ilk sıralarda yer alıyor. TÜROB olarak bu gerilemeyi durdurmak ve talebi yeniden artırmak amacıyla tanıtım ve pazarlama faaliyetlerimizi hızlandırdık” dedi. 

Turizmciler, pandemi sonrasında en hızlı toparlanan turizm pazarlarımızın başında gelen Kazakistan’dan artış trendinin yavaşlayarak eksiye geçmesi üzerine alarma geçti. Bu pazara yönelik tanıtım atağına kalkan Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), Türkiye’nin bu pazarda lider olduğu, ancak Vietnam ve Mısır gibi ülkelerin gerek sundukları ulaşım olanakları gerekse uygun paket fiyatları nedeniyle Türkiye ile aralarındaki farkı hızla kapattığı uyarısında bulundu.

‘Geçen yılın gerisindeyiz’ 

Kazakistan pazarındaki kaybın büyümemesi için turizmciler harekete geçerken, Kazakistan’ın önde gelen şehirlerinden Almatı’da düzenlenen ‘Almaty Workshop’ etkinliği, iki ülke turizmcilerini bir araya getirdi. 

Etkinlik sonrası bir sonuç raporu hazırlayan TÜROB, iki ülke arasındaki turizm ilişkilerini değerlendirdi. Sonuç raporunda görüşleri yer alan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, Türkiye’nin Kazakistan’da turizm pazarının lideri olduğuna işaret ederek, şunları söyledi: “Türkiye, Kazakistan vatandaşlarının yurt dışı tatili için en çok tercih ettiği ülkelerin başında geliyor. 2024 yılında Türkiye’de tatil yapan Kazak turist sayısı 863 bin kişiyle rekor kırdı.  Ancak 2025 yılında Kazakistan pazarında kayıp yaşamaya başladık. Bu yıl Ocak-Ekim döneminde Kazakistan’dan 698 bin kişi geldi. Geçen yılın aynı döneminde bu sayı 805 bin kişiydi. Yani yüzde 13 düşüş söz konusu. Bu nedenle bu pazarı önemle takibe almamız ve düşüşün önüne geçmemiz gerekiyor. Kazakistan Turizm ve Spor Bakanlığı'nın verilerine göre, yurt dışına seyahat eden Kazakistan vatandaşlarının sayısı 15,6 milyona ulaşmıştır. Yani bu pazarda oldukça ciddi bir potansiyel var.”

Türkiye’den 150 bin kişi gitti

2024 yılında Kazakistan’a giden Türk turist sayısının 130 bin olduğunuifade eden Eresin, “Türkiye’den Kazakistan’a ilginin arttığını gözlemliyoruz. Kazakistan’a seyahat edecek Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları bir ay süreyle vizeden muaf. 2025 yılında yaklaşık 150 bin Türk vatandaşı Kazakistan’ı ziyaret etti” ifadelerini kullandı. 

Kazakistan’da Türkiye rüzgârı 

Diğer yandan Almaty Workshop; Kültür ve Turizm Bakanlığı koordinasyonunda ve TÜROB organizasyonunda, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu (ICVB) ve Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı (TUGEV) iş birliğiyle gerçekleştirildi. ‘Almaty Workshop’ kapsamında TÜROB üyesi 23 otel ve 1 tema parkın yanı sıra İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu, Türk Hava Yolları, Air Astana ve FlyArystan yetkilileri; Kazakistan’da faaliyet gösteren yaklaşık 250 seyahat acentesi temsilcisiyle buluşarak karşılıklı iş birliği ve yeni turizm fırsatlarını değerlendirdi. 

Gala gecesinde renkli görüntüler

‘Almaty Workshop’ kapsamında düzenlenen gala gecesinde, TÜROB Yönetim Kurulu Üyesi Nuri Kalyoncu, İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu Genel Müdürü Cemil Hakan Kılıç ve T.C. Almatı Başkonsolosu Tuğba Alan Özdenfedakar birer konuşma yaptı. Gecede, Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Türk Dünyası Müzik ve Halk Dansları Topluluğu, Türkçe ve Kazakça başta olmak üzere Türk dünyası dillerinden oluşan zengin repertuarıyla sahne alarak katılımcıların büyük beğenisini topladı.Çekilişle katılımcılara uçak biletleri, otel konaklamaları ve tema park giriş biletleri hediye edilirken, iki ülke mutfaklarından seçilen lezzetlerle hazırlanan akşam yemeği de geceye ayrı bir renk kattı. TÜROB Başkanı Müberra Eresin, bu başarılı organizasyonun gerçekleşmesine katkı sunan T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansına, İstanbul Ticaret Odası’na, İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu’na, Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı’na, PegasTouristik’e ve Kazakhistan Hotel yönetimine teşekkürlerini sundu. 


WORKSHOP’A KATILAN TÜROB ÜYELERİ

Accor Hotels

AjwaHotels

AllSeasons Hotel

Armada Hotel

Barın Hotel

Birun Ada Hotel

CVK Park Bosphorus

Elite World Hotels

Eresin Hotels

Hilton İstanbul Bosphorus

Konak Hotel

Lazzoni Hotel

Naz City Hotel Taksim

NG Sapanca

Pera Palace Hotel

Point Hotel Barbaros

Point Hotel Taksim

Radisson BluResidences İstanbul Kartal

Sim Hotel

The Galata Hotel İstanbul-MGallery Collection

The Marmara İstanbul

Tria Hotel İstanbul

VialandTheme Park

Yaşmak Hotel Collection


KERVANSARAY OTELİ YANGINININ ŞÜPHELİ BİLİRKİŞİ RAPORU


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


KERVANSARAY OTELİ YANGINININ ŞÜPHELİ BİLİRKİŞİ RAPORU

Bursa Uludağ’daki Kervansaray Otel’i küle çeviren ve bir ailenin yok olmasına yol açan yangına ait bilirkişi raporu büyük tartışmalara yol açtı. Yangının üzerinden yedi ay geçtikten sonra tekrar hazırlanan 2. bilirkişi raporu, alınan ilk raporla çelişmekle kalmayıp resmi belgeleri de görmezden geliyor. 

Geçtiğimiz Mart ayında çıkan yangında Türkiye Kayak ve Snowboard Öğretmenleri Derneği Başkanı eski milli kayakçı Yahya Üsta ile oğlu milli kayakçı Berkin Üsta ölmüş, eşi Fikriye Üsta ise yaralı olarak kaldırıldığı hastanede altı gün sonra yaşamını yitirmişti.

Kartalkaya yangının ardından başlatılan denetimler neticesinde, 1’inci Oteller Bölgesi’nde bulunan Kervansaray Otel’in “basit konaklama” belgesinin süresinin dolduğu ve Milli Parklar’daki tahsis sürecinin sona erdiği görülmüş, ayrıca “mimari”, “yangın tesisatı” ve “yangın algılama” sistemlerinde tespit edilen 38 eksiklik nedeniyle ruhsatı yenilenmemişti. Valilik otelin konaklama izninin 2 Ocak’ta iptal edildiğini bildirmiş,ayrıca mahkeme otelin tahliyesine karar vermişti. 

 Mart ayının 27’sinde sabaha karşı 05.00 sıralarında çıkan ve bir ailenin yaşamını yok eden yangının çıkış anı otelin güvenlik kamerasına yansımıştı. Kayıtlarda otelin görevli personeliyle, kayak malzemeleri satan çalışanlarının, kafe-restoran bölümünün verandasındabıraktıklarıköz halindeki mangaldan sıçrayan kıvılcımların duvardaki süs bitkilerini tutuşturduğu görülüyordu.Alevler kısa sürede büyümüş ve tüm oteli sarmıştı.

Olaydan sonra Cumhuriyet Başsavcı vekili ile iki Cumhuriyet savcısının görevlendirildiği soruşturmada aralarında işletme sahibi, işletme müdürü ve kayak odası çalışanın olduğu beş şüpheliyle birlikte otelin mülk sahibi de gözaltına alınmıştı. İşlemlerinin ardından “Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan sevk edildikleri adliyede mahkemeye çıkarılan şüphelilerden dördü tutuklanmış, iki kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından görevlendirilen müfettişin incelemelerini tamamlamasının ardından otel, Osmangazi Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından mühürlenmiş, Jandarma’nın geniş güvenlik önlemi aldığı otelde bilirkişi heyeti de incelemelerdebulunmuştu. 

Olaydan yedi ay sonra hazırlanan 74 sayfalık 2. bilirkişi raporunda, eski milli kayak hocasının sahibi olduğu “FB Usta” şirketinin, yangının çıktığı kafe bölümünün kiracısı olduğu ve ‘asli kusurlu’ bulunduğu iddia edilmekte.Yanı sıra, otelin zararının giderilmesi için otel sahiplerinin Yahya Üsta’nın yasal mirasçısı olarak görünen akrabalarından tazminat istediği ve otelin bugünkü masraflarıyla bu rakamın 10 milyon doları bulduğu öğrenildi. 

Bilirkişi raporunda, kardeşi Yahya Üsta’nın, sahibi olduğu şirket bahane edilerek suçlu gösterilmesini tepkiyle karşılayan Feride Gündüz, 

"Benim kardeşim yıllardır Uludağ’da kayak öğretmenliği ve işletmecilik yapıyordu ama otelin sadece kayak odasını ve telesiyeji işletiyordu. Yangın çıkan kafe-barı kardeşim Yahya işletiyor gibi göstermişler. Kardeşimin kesinlikle bar ve kafeyle alakası yoktu. Ölmüş, suçsuz günahsız bir insanı suçlu duruma düşürmek hangi vicdana sığar? Kardeşim ve oğlu Türk Milli Kayak Takımı’na yıllarca hizmet etmiştir. Buradan yetkililere sesleniyorum. Lütfen, sesimizi duyun, bu haksızlığa dur deyin,” dedi.

Maile Üsta da ağabeyinin, yangının çıktığı otel bünyesindeki kafeyle ilgisinin olmadığını, sadece telesiyejle ulaşılan kafenin ona ait olduğunu ve o kafenin başında da kendisinin durduğunu belirtti ve “Ben yedi yıldır ağabeyimin yanında çalışıyordum. Yahya, otelin kiracısı olarak kayak odasını, bir de telesiyeji işletiyordu. Ben yangından bir gün önce Uludağ’dan Bursa’ya geldim. O gece kat çalışanları mangal yakıp yangın çıkarmışlar. Benim ağabeyim, eşi ve oğluyla o sırada odalarında uyuyorlardı. Ağabeyimin yangının çıktığı kafe-barla hiç bir ilgisi bulunmuyor,” dedi.

Üsta ailesinin avukatı İsmail Eray Çokal, söz konusu raporun hazırlanan ikinci rapor olduğunu ve ilk bilirkişi raporu ile arasında çelişkiler bulunduğunu belirtti. Çokal, 

 “Yangın Mart ayında çıktı. O zamandan beri sekiz ay geçti ve bir karar çıkmadı. İlk verilen bilirkişi raporu aylarca dosyaya gelmedi. Şu anda dosyaya gelen raporla, olay yeniyken verilen bilirkişi raporu arasında ciddi çelişkiler var. 

Yangına müdahale eden itfaiyeci ve hukukçu bilirkişilerin verdiği raporda, Kervansaray Otel’de yangın springlerinin ve duman dedektörlerinin olmaması sebebiyle otel yönetimi “asli kusurlu” bulunurken, sonradan hazırlanan raporda nasıl olmuşsa hiçbir şekilde bu konuya değinilmemiş. Dosya içerisinde iki tane çelişkili rapor var ve iddianamenin bu şekilde hazırlanması imkânsız,” dedi.

“Son raporda yangının başlangıç alanının yanlış tespit edildiği, dosya kapsamındaki tüm raporlar, kamera kayıtları ve diğer evraklardan anlaşılmaktadır. Bilirkişiler tarafından ikinci kez tanzim edilen rapor, yangın sonrası düzenlenen itfaiye ve teknik inceleme raporu ve bilirkişi heyeti ön raporu ile çelişkili olup bu raporlardaki çelişkilerin giderilmesi açısından yeni bir heyet raporu alınması bu dosyada zaruridir,” şeklinde konuştu. 

Yangının çıktığı kafenin işletmesinin başka bir şirkete ait olduğunu ve bununla ilgili bir sözleşmeninbulunduğunu söyleyen Çokal, buna hiç değinilmeyip kafe işletmesinin Yahya Üsta’ya ait gösterildiğini ve bütün suçlu oymuş gibi bir rapor düzenlendiğini belirtti. Otel sahiplerinin asli kusurlu olduklarını söyleyen Çokal, 

“Alt kiralama ilişkisi, binanın asli ve yapısal yangın güvenliği yükümlülüklerini ortadan kaldırmaz. Bu yükümlülükler nitelikleri gereği devredilemediği için denetim yetkisi de bina malikinde kalmaya devam eder. Öte yandan, dosya kapsamında mevcut tüm kamera kayıtları, teknik raporlar ve tanık anlatımları incelendiğinde yangınla illiyet bağı bulunmayan ve Yahya Üsta'nın eşine ait şirketin çalışanları yönünden de herhangi bir kusur ve sorumluluk tespit edilememiştir. Bu nedenle bu şirket ve yetkililerinin olayla bağlantısının bulunması hukuken mümkün değildir. Bu bilgiler ışığında şu anda haklarında bir adli tedbir dahi olmayan otel sahiplerinin asli kusurlu ve sorumlu olduğunu düşünüyoruz,” diye konuştu.

“Yangında yok olan bu ailenin toprağı dahi kurumamışken,yakınlarının acıları henüz tazeyken, Kervansaray Otel'in tazminat talebi ve ara buluculuk başvurusuyla karşı karşıya kaldık. En azından biz Kervansaray Otel ve sahiplerinden destek mesajı ya da bir başsağlığı mesajı beklerken, böyle bir şeyle karşılaşmak aileyi gerçekten derin bir üzüntüye boğdu. Bunun açıklanabilir bir tarafı yok,” diye devam eden Çokal, Türkiye ucuz ölümler ülkesi olmamalıdır, dedi. 

Türkiye’nin ucuz ölümler ülkesi olmaktan çıkacağı, vicdanların ve adaletin ülkemize hakim olacağı günleri hasretle bekliyoruz. 


Murat TÜZEL

CHP İstanbul Kültür ve Turizm Komisyon Başkanı

Şişli Kent Konseyi Turizm Komisyon Başkanı

Dünya Seyahat Gazetecileri ve Yazarları Federasyonu Üyesi

‘’Women in Travel’’ Ödülleri işte bu yükselen kadın gücüne dikkat çekmek amacıyla düzenlendi.

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Women in Travel’ ödülleri Uzakrota zirvesinde sahiplerini buldu

Hilton İstanbul’da gerçekleşen Uzakrota seyahat zirvesi, sadece sektör buluşmasına değil gurur anlarının paylaşıldığı ödül törenlerine de evsahipliği yaptı. Turizmin geleceğine yön veren kadın yöneticilerine verilen ve ilk kez düzenlenen ‘’Women in Travel’’ ödüllleri, sektörde yükselen kadın gücüne ve liderliğine dikkat çekmeyi amaçlıyor. Uzakrota Zirvesi, katılımcılar ve oturumlarda yer alan konuşmacılar olarak da kadınların öne çıktığı bir zirve oldu

Dünyaya açılan zirve markası Uzakrota, turizm ve seyahat dünyasına yön veren, artı değer katan 50 başarılı kadını geçtiğimiz aylarda açıklamıştı. Havayolu, otelcilik, kruvaziyer, seyahat acentesi, tur operatörlüğü gibi pek çok kolda fark yaratan ‘’Turizm Sektörünün Önde Gelen 50 Kadın Yöneticisi’’ne ödülleri, Hilton İstanbul’da gerçekleşen Uzakrota Seyahat Zirvesi’nde törenle verildi.

Son yıllarda kadınların güçlü ayak seslerinin yükseldiği sektörlerden biri de turizm. Turizm ve seyahat alanında rol alan kadınlar son birkaç yılda neredeyse üçe katlandı. Bugün turizmde her 10 çalışandan 4’ü kadın. Yönetim düzeyinde henüz çok yüksek temsiliyet olmasa da son yıllarda karar mekanizmalarında yükselen kadın yönetici sayısında belirgin bir artış gözleniyor.

‘’Katılımcı ve oturumlarda konuşmacı olarak zirvede öne çıktılar’’

‘’Women in Travel’’ Ödülleri işte bu yükselen kadın gücüne dikkat çekmek amacıyla düzenlendi. Uzakrota Kurucusu Gökhan Erdoğan, ‘’Turizm sektöründe kadın yönetici sayısının artışıyla paralel bir yükseliş yaşandığını düşünüyoruz. Kadın liderliği Uzakrota zirvesinde de kendini gösteriyor. Hem katılımcılarımız hem de oturumlara katılan konuşmacılarımız arasında kadınlar açık ara önde gidiyor. Bu ödülle kadın liderliğinin turizmdeki yükselişinin gözle görünmesine ve turizm seyahat sektöründe yarattığı değere katkı sağlamayı amaçladık.’’ dedi.

110 ülkeden 15 bini aşkın turizm profesyonelini buluşturan Uzakrota’da gerçekleşen ödül töreni zirveye katılanlar tarafından ilgiyle ve gururla izlendi. Törende ödüllerini alan kadın yöneticiler, girişimi çok değerli bulduklarını dile getirerek teşekkür ettiler ve böyle bir ödüle değer görülmekten dolayı onur duyduklarını; kadınların girdikleri her alanda fark yarattığını, turizmin kadınlarla yükseleceğini belirttiler.

Turizm sektöründe liderliğiyle dikkat çeken ve etki yaratan Müberra Eresin, Cansu Varlık, Yulia Kardeşoğlu, Deniz Sümerpalazoğlu, Canan Demir, Çiğdem Cengiz, Mirey Göldağ, Ayşen Tümbay, Aylin Özsavaş, Tuğçe Tanju Atıl, Meltem Özkeskin,  Ayşe Yağcı, Ferzan Ünlüsoy, Elif Balcı Fisunoğlu, Figen Yanık, Gizem Çakı Çolak…. ödül alan isimler arasında yer aldı.


Uzakrota Zirvesi’nde kadınlar; katılımcı ve oturumlarda yer alan konuşmacılar olarak da fark yarattı.


 


 


İşte turizmi yükselten 50 başarılı kadın


Uzakrota Travel Awards kapsamında ‘’Women in Travel’’ başlığıyla ödüle değer görülen ‘’Turizmin Önde Gelen 50 Kadın Yöneticisi’’:

Müberra Eresin – Türkiye Otelciler Birliği Başkanı

Deniz Sumerpalazoğlu – Emirates Airline Türkiye Satış Müdürü

Deniz Selen Kılıçözgürler – Gezinomi Genel Müdürü

Pelin Bengü – Intrepid Travel Türkiye Genel Müdürü

Yulia Kardesoglu – Divan Hotel Genel Müdürü

Nesrin Ceran Sander – Middle East Airlines Genel Müdürü

Nilüfer Aktan – Airfrance-KLM Türkiye Ticari Müdürü

Ayşe Yağcı – Jules Verne Travel CEO’su

Elif Balcı Fisunoğlu – TGA Genel Müdür Yardımcısı

Oya Narin – Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği Başkanı

Yeşim Doğukan – Radisson Hotel Bölge Pazarlama Müdürü

Nuket Angın – Air Arabia Doğu Avrupa Müdürü

Birgül Akgül – Barut Hotels Kıdemli Pazarlama Müdürü

Harika Kızılhan – Türk Ekspres Genel Müdürü

Nevra Onursal Karaagaç – Hitit CEO’su

Aylin Özsavaş – İstanbul Seyahat Acentaları Tanıtım ve Geliştirme Derneği Başkanı

Ferzan Ünlüsoy – APG Network Avrupa Genel Müdür Yardımcısı

Aslı Acarkan – Expedia Türkiye Genel Müdürü

Aslı Erkan – Aviareps Türkiye Genel Müdürü

Mirey Göldağ – Talaviation Genel Müdürü

Tuğba Atay Gücük – Hepstar Genel Müdür Yardımcısı

Cansu Varlık – Wtatil Yönetici Ortağı

Pınar Gökçen Boybeyi – Korean Air Türkiye Satış Müdürü

Sinem Dağtaş – Kuwait Airways Türkiye Genel Müdürü

Meltem Özkeskin – FlyDubai Türkiye Genel Müdürü

Figen Erkan – Jolly Yönetim Kurulu Üyesi

Ece Tonbul – Paloma Hotel Yönetim Kurulu Üyesi

Seda Akter – Etihad Airways Türkiye Ticari Müdürü

Zeynep Mutlu – Skyscanner Destinasyon Ortaklık Müdürü

Nedime Konuksever – Air Canada Doğu Avrupa Müdürü

Derya Pekruh Gerçeker – Singapore Airlines Bölge Pazarlama Müdürü

Çiğdem Cengiz – Amadeus Türkiye Kıdemli Pazarlama Müdürü

Süheyla van Taarling – HotelRunner Kıdemli Pazarlama Müdürü

Canan Demir – Tatilsepeti Pazarlama Direktörü

Nihan Çolak Erol – Enuygun Wingie Group Kurucu Ortağı

Adviye Bergemann – Uluslararası Sürdürülebilir Turizm Derneği Başkanı

Güliz Öztürk – Pegasus Airlines CEO’su

Ece Yiğit – Vista Turizm Genel Müdürü

Eda Serbest – Ejder Turizm Genel Müdürü

Sinem Duygu Oral – Rixos Hotels Pazarlama Direktörü

Tuğçe Tanju Atıl – Honest Holding Pazarlama Direktörü

Nadya Özcan – Air Astana Türkiye Genel Müdürü

Damla Bayık – Katar Turizm Ofisi Bölge Müdürü

Derya Karaagaç – Dubai Turizm Otoritesi Türkiye Müdürü

Nilda Türe – Selectum Blu Cruise Genel Müdürü

Müveddet Utku – Gözden GSA Direktörü

Banu Dedeman – Dedeman Hotel Yönetim Kurulu Üyesi

Hediye Güral Gür – NG Hotel Yönetim Kurulu Başkanı

Işın Hekimoğlu – MSC Cruises Türkiye Genel Müdürü

Şebnem Özlem – Antur Genel Müdürü

 

Özel Ödüller ise şöyle:

Ayrıca, sektöre yaptıkları katkılarla öne çıkan kadın liderlere de özel ödüller verilecek:

Didem Kuş – Multinet UP Genel Müdür Yardımcısı

Gizem Çakı Çolak – İstanbul Havalimanı Havacılık Geliştirme Müdürü

Emel Yasemin Akçay – Plaza Premium Avrupa Satış Müdürü

Ayşen Tümbay – Global Tourism and Organization Yönetim Kurulu Başkanı

Güliz Saral – İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı Pazarlama Müdürü

15 Aralık 2025 Pazartesi

Atatürk’ün Onayıyla “Işık” Adını Alan FMV Işık Okulları 140. Kuruluş Yılını Kutladı

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Atatürk’ün Onayıyla “Işık” Adını Alan FMV Işık Okulları 140. Kuruluş Yılını Kutladı

140 YILLIK EĞİTİM MİRASI YOĞUN İLGİYLE KAPILARINI AÇTI

Eğitim dünyamızın en köklü kurumlarından Feyziye Mektepleri Vakfı (FMV) Işık Okulları, 140. kuruluş yıl dönümü kapsamında 14 Aralık 2025 tarihinde; Türkiye’nin eğitim tarihine ışık tutan arşivini sergiye dönüştürerek ziyarete açtı. Kuruluş yıl dönümü dolayısıyla beş yerleşkede eş zamanlı düzenlenen törenlerin ana buluşması Nişantaşı Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. 1940’lı yıllardan 1970’li yıllara uzanan farklı kuşaklardan mezunları, öğrencileri, eğitimcileri ve velileri bir araya getiren tören, anlamlı bir buluşmaya sahne oldu. Aynı gün Galeri Işık Teşvikiye’de açılan ve “Feyziye’den Işık’a – 140 Yıl ve Ötesi” temasıyla hazırlanan sergi; Selanik’te 1885 yılında başlayan ve Cumhuriyet’in aydınlanma süreciyle şekillenen eğitim yolculuğuna ait arşiv belgeleri ile tarihî fotoğrafları bir araya getiriyor. Sergi, 29 Aralık’a kadar ziyaret edilebilecek.


1885 yılında Selanik’te kurulan ve Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün onayıyla “Işık” adını alan Feyziye Mektepleri Vakfı (FMV) Işık Okulları, 140. kuruluş yıl dönümünü 14 Aralık 2025’te beş yerleşkesinde düzenlenen törenler ve aynı gün açılan özel bir sergiyle kutladı. Geçmişle geleceği buluşturan, eğitim hafızasını bugünün değerleriyle yeniden anlamlandıran sergi; kuşaklar arasında güçlü bir bağ kurarak umut veren bir eğitim mirasını gözler önüne serdi. 


Törende mezuniyetlerinin 60., 50., 40. ve 25. yılını kutlayan Işıklı mezunlara anı plaketleri takdim edildi. En küçük Işıklı öğrencilerin, mezunları geleneksel bir şekilde sahnede selamladığı özel an ise Işık topluluğunun kuşaklar arası güçlü bağını simgeleyen en anlamlı anlardan biri oldu.


 7’den 70’e Işıklılar Aynı Çatı Altında


140. yıl kutlamaları, Nişantaşı, Ayazağa, Erenköy, Ispartakule ve Florya yerleşkelerinde düzenlenen etkinliklerle emekli öğretmenleri, yöneticileri, mezunları ve öğrencileri bir araya getirdi. FMV Işık ruhunun yeniden yaşandığı kutlamalar, kuşaklar arası güçlü bağların bir kez daha görünür olduğu anlara sahne oldu.


Nişantaşı Yerleşkesi’ndeki ana tören, Atatürk büstüne çelenk sunumu ve İstiklal Marşı ile başladı. Anaokulu öğrencilerinin “Hoş Geldiniz” konuşmasının ardından, ilköğretim korosu ve Erenköy Yerleşkesi müzik öğretmenlerinden oluşan koro ve orkestra, Atatürk’ün sevdiği eserlerden oluşan özel bir dinleti sundu.


 140 Yıllık Eğitim Geleneği

FMV Yönetim Kurulu Başkanı Av. Akın Süel, törende yaptığı konuşmada FMV Işık Okulları’nın Cumhuriyet’in aydınlanma yolculuğundaki rolüne vurgu yaparak, “Feyziye Mektepleri Vakfı olarak 140 yıldır değişmeyen bir sorumluluğu taşıyoruz, ‘Önce iyi insan yetiştirmek.’ Cumhuriyet’in fikri temellerini yarınlara taşıma görevimizi, Atatürk ilke ve inkılaplarının ışığında kararlılıkla sürdürüyoruz.’’ ifadelerini kullandı.


Ayrıca FMV Işık Okulları’nın son dönemde akademik, sanat ve spor alanlarında elde ettiği başarıları da paylaşan Süel, ‘‘Son bir yıl içinde yüzlerce öğrencimiz ulusal ve uluslararası platformlarda okullarımızı başarıyla temsil etti. Liselerimiz üniversite yerleştirme sonuçlarında ilk 10 bin içinde 82 derece elde ederken, YKS’de Türkiye 24’üncüsü olan öğrencimizle gurur duyduk. Fen liselerimizde uygulanan İleri Düzey Yerleştirme Programı resmî müfredata dahil edildi; yapay zekâ, dijital öğrenme ve dijital vatandaşlık alanlarında yürüttüğümüz çalışmalarla geleceğin bireylerini yetiştirmeye odaklandık. Sanat alanında öğrencilerimiz Avrupa’nın prestijli koro festivallerinde dereceler kazanırken, spor kulüplerimiz lisanslı sporcu ve takım sayısını artırarak millî takımlara sporcular kazandırdı.” dedi.


 


140 Yıllık Eğitim Mirası Sergisi Yoğun İlgi Gördü


FMV Işık Okulları’nın 140. yıl etkinliklerinin en dikkat çeken bölümlerinden biri, Galeri Işık Teşvikiye’de kapılarını açan “Feyziye’den Işık’a – 140 Yıl ve Ötesi” sergisi oldu. Sergi; Selanik’te 1885 yılında başlayan eğitim yolculuğunu, Cumhuriyet’in aydınlanma süreciyle şekillenen tarihsel kırılma noktalarıyla birlikte ele alarak, ziyaretçilere çok katmanlı bir zaman yolculuğu sunuyor.


Sergide, Cumhuriyet’in ilk yıllarında kullanılan okul sıraları, ders araç gereçleri ve eğitim materyalleri ile günümüzün çağdaş sınıf donanımları yan yana sergilenerek, eğitim anlayışındaki dönüşüm somut biçimde gözler önüne seriliyor. Erken dönem öğrenci defterleri, karneler, sınıf fotoğrafları, öğretmen ve öğrenci portreleri ile dijital eğitim araçlarının birlikte sunulduğu bu seçki, geçmişle bugünü buluşturan güçlü bir eğitim hafızası oluşturuyor.


Serginin açılışında konuşan ve serginin taşıdığı anlamı ifade eden FMV Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Zeynep Sezerman, “140 yıl bir sergiye sığar mı? Biz bu sergiyi hazırlarken bir zaman tünelinde yolculuk yaptık; güldük, hüzünlendik ama en çok da gururlandık. Bu sergi yalnızca FMV’nin değil, Türkiye’nin eğitim tarihine tutulmuş güçlü bir aynadır.” dedi.


Feyziye’den “Işık” adına uzanan sürecin bir eğitim modeli ve aydınlanma yürüyüşü olduğuna dikkat çeken Sezerman, ‘‘Atatürk’ün 1934 yılında okulun “Işık” adını almasını bizzat onaylamasının, Dil Devrimi’nin ve Cumhuriyet’in aydınlanma idealinin somut bir yansımasıdır. Selanik’te küçük bir okulda başlayan bu yolculuk, bugün İstanbul’un modern yerleşkelerine, binlerce öğrenciye ve on binlerce mezuna ulaşan büyük bir eğitim ailesine dönüştü. FMV, kar amacı gütmeyen bir vakıf olarak tüm kaynaklarını 140 yıldır yalnızca eğitime yatırıyor. Bugün okullarımızda her dört öğrenciden birinin burslu eğitim görüyor olması, bu duruşun en güçlü göstergelerinden biridir. Bugün bu sergiyi gezerken yalnızca geçmişe değil, gelecekte ışığa ihtiyaç duyan çocuklara da bakmanızı diliyorum. Bir öğrencinin elinden tutmak, yalnızca ona değil; ülkemize, toplumumuza ve yarınlarımıza yapılan en değerli yatırımdır.’’ açıklamasını yaptı.


 Prof. Dr. Celal Şengör’den Işıklı Öğrencilere Anlamlı Ödül Takdimi


Törenin dikkat çeken anlarından biri ise dünyaca tanınan bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör’ün katılımı oldu. Işık Okulları mezunu olan Prof. Dr. Şengör, törende yaptığı kısa konuşmada “Işıklı olmak benim için her zaman büyük bir onur oldu” ifadelerini kullanarak, Işık Okulları’nda aldığı eğitimin bilim yolculuğundaki belirleyici rolüne dikkat çekti.


Bilime olan ilgisinin temellerinin ortaokul yıllarında atıldığını vurgulayan Şengör, özellikle biyoloji öğretmeni Nuriye Güneyi’nin kendisi üzerindeki etkisini anlattı. Nuriye Güneyi’nin yalnızca bir öğretmen değil, öğrencilerine bilimi sevdiren güçlü bir rehber olduğunu ifade eden Şengör, jeolojiye duyduğu tutkunun da bu yıllarda şekillendiğini belirtti.


Türkiye’de genç yaşta bilim ödülleriyle tanınan saygın bilim insanı ve doğa tarihçisi Prof. Dr. Celal Şengör, konuşmasının ardından Doğa Bilimleri alanında üstün başarı gösteren üç Işıklı öğrenciye ödüllerini takdim etti. Şengör’ün ödülleri bizzat sunması, salonda bulunan mezunlar, öğrenciler ve eğitimciler tarafından uzun süre alkışlandı.


 Işıklılardan Işıklılara Ödüller


FMV Işık Okulları’nın kuruluş günü anısına düzenlenen tören kapsamında; “Önce İyi İnsan” FMV Özel Ödülleri ile farklı alanlarda üstün başarı gösteren öğrencilere, mezunlara ve bağışçılara verilen akademik, bilimsel ve kültürel ödüller sahiplerini buldu. “140. Yılda Işıklı Olmak” temasıyla gerçekleştirilen “Işıklı Kardeşim Mektubun Var” mektup yarışmasında birincilere ödülleri takdim edilirken; eğitim hayatına ve bilimsel gelişime katkılarıyla hafızalarda yer etmiş isimler anısına düzenlenen ödüller de törende sunuldu. 


Bu kapsamda Dr. Yusuf Ziya Efe Matematik Üstün Başarı Ödülü, Sacit Öncel Onur Ödülü, Fatma Suat Özkartal Kız Öğrenci Teşvik Ödülü, Kemal Üçyiğit Kimya Üstün Başarı Ödülü, Necmettin Bağcı Fizik Üstün Başarı Ödülü, Rauf Mutluay Edebiyat Ödülü (Öykü ve Şiir Yarışması), Nuriye Güneyi Doğa Bilgisi Ödülü ve Osman Şengül Erdemli Davranış Ödülü öğrencilere takdim edildi.


Tören programında ayrıca Feyziyeliler Işıklılar Derneği Başkanı Melik Tonguç Okumuş da bir konuşma gerçekleştirdi. Kutlamalar kapsamında, mezuniyetlerinin 60., 50., 40. ve 25. yılını dolduran Işıklı mezunlar adına yapılan konuşmaların ardından; 1964–1965, 1974–1975, 1984–1985 ve 1999–2000 eğitim öğretim yılı mezunlarına anı plaketleri takdim edildi. 


140. yıl kutlamaları; beş yerleşkede düzenlenen geleneksel öğle yemeği, müzik dinletileri, spor müsabakaları ve mezunlar arası basketbol karşılaşmalarıyla gün boyu devam etti. Etkinlikler, anıların tazelendiği ve Işık ruhunun kuşaktan kuşağa aktarıldığı özel anlara sahne oldu.


İş, akademi ve sanat dünyası gençler için el ele vermeye devam ediyor


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



İş, akademi ve sanat dünyası gençler için el ele vermeye devam ediyor

Gençler İçin İyilik Derneği’nden, 2026’ya “İyilikle Birlikte” Başlangıcı buluşması düzenlendi

Gençler İçin İyilik Derneği Başkanı Ayşen Laçinel, Koordinasyon Kurulu ile “İyilikle Birlikte” Yeni Yıl Buluşmasında bir araya geldi. Gençlerin eğitimine, kişisel gelişimine ve geleceğe hazırlanmasına destek olmayı amaçlayan Gençler İçin İyilik Derneği, 12 Aralık 2025 Cuma akşamı düzenlediği 2026 yeni yıl yemeğinde üyelerini, gönüllülerini ve iş–sanat–akademi dünyasının önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Basından önde gelen isimlerin katıldığı gece, derneğin iyilik hareketinin geniş kitlelere ulaşması açısından büyük önem taşıdı.Marka ve insan kaynakları yönetimi danışmanı, AL Danışmanlık Genel Müdürü ve Gençler İçin İyilik Derneği Başkanı Ayşen Laçinel, açılış konuşmasında gençlere yapılan desteğin toplumsal dönüşümün en güçlü yatırımı olduğunu vurguladı.


Koordinasyon Kurulu geceye ev sahipliği yaptı

Etkinliğin ev sahipliğini derneğin koordinasyon kurulundan Prof. Dr. Berat Bir, Tamer Levent, Hale Usmanbaş, Hediye Boztemur, Filiz Bilmiş, Deniz Güler, Kemal Parlak, Nevzat Erdağ, Yıldız Şentürk, Arzu Kavak, Kemal Ömerci ve Ergül Laçinel üstlendi.Sanat, iş, akademi ve basın dünyasından pek çok seçkin isim geceye katılarak gençlere yönelik projelere destek verdi. Gençler İçin İyilik Derneği, Ayşen Laçinel ve üyelerinin liderliğinde, gençlerin eğitim ve gelişim yolculuğunu desteklemeye yeni yılda da kararlılıkla devam edecektir.

6.’cı yıla doğru yeni projeler tanıtıldı

Etkinlikte derneğin gelecek dönem çalışmalarına ilişkin projeler katılımcılarla paylaşıldı. Bu projeler arasında; “Gençlerle Yaşama Sanatı” yarışmaları; Kariyer Okulları;  Derneğin 6.’cı yılına özel sosyal etki programları ile eğitim, sanat ve mesleki gelişime yönelik kapsamlı gençlik projelerinin olduğu bilgisi verildi. 

Genç üyeler söz aldı; neşeli bir gece yaşandı

Gecede genç üyeler Emre Öner, Emre Teküm, Sena Canbaz ve Şevval Tur’da sahne alarak kendi çalışmalarını ve projelerini konuklarla paylaştı. Gençlerin aktif katılımı, derneğin çok kuşaklı iyilik vizyonuna güçlü bir katkı sunmaktadır. 2026 Yeni Yıl etkinliği; hediye çekilişi, müzik ve neşeli sohbetlerin eşlik ettiği sıcak bir atmosferde gerçekleşti. Katılımcılar, yeni yılda gençlere verilen desteğin daha da büyütülmesi konusunda görüş alışverişinde bulundu. 


13 Aralık 2025 Cumartesi

Nickelodeon Play! Tersane İstanbul, Kapılarını Açtı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Nickelodeon Play! Tersane İstanbul, Kapılarını Açtı

Dünyaca sevilen Nickelodeon karakterleriyle dolu renkli eğlence dünyası, Antalya’daki büyük başarısının ardından şimdi İstanbul’da!

Nickelodeon’un eğlenceli, yaratıcı ve canlı dünyası, İstanbul’un kalbinde hayat buluyor. 28 Kasım 2025’te kapılarını açan Nickelodeon Play! Tersane İstanbul, tarihi Haliç kıyısında konumlanan şehrin en özel destinasyonlarından Tersane İstanbul’da misafirlerini ağırlıyor.

Çocuklar ve aileler için tasarlanan Nickelodeon Play! Tersane İstanbul, yıl boyunca keyifle deneyimlenebilecek konforlu bir kapalı eğlence alanı sunuyor. Sünger Bob Kare Pantolon, Paw Patrol, Dora ve Genç Mutant Ninja Kaplumbağalar gibi ikonik karakterlerle dolu bu benzersiz kapalı tema parkı, Nickelodeon’un hayal gücüyle şekillenen yaratıcı dünyasından ilham alıyor. Her yaştan ziyaretçiyi eğlencenin, keşfin ve hayal gücünün merkezine davet eden Nickelodeon Play!, unutulmaz anılarla dolu bir dünyanın kapılarını aralıyor.

Ziyaretçiler; interaktif oyun alanları, karakterlerle buluşma etkinlikleri, temalı eğlence alanları ve lisanslı ürün mağazalarıyla dolu sürükleyici bir dünyanın parçası olacak. Parkın en heyecan verici deneyimlerinden biri ise Sünger Bob, Paw Patrol, Dora ve Genç Mutant Ninja Kaplumbağalar eşliğinde misafirleri unutulmaz bir yolculuğa çıkaran yepyeni Nickelodeon Journeys simülasyon alanı. Çok duyulu bir “flying theatre” deneyimi olan bu özel simülasyon; hareket, rüzgâr ve koku efektleriyle zenginleştirilerek ziyaretçilere Nickelodeon’un eğlenceli ve yaratıcı dünyasında süzülüyormuş hissi veren benzersiz bir macera sunuyor.

Parkta ayrıca; kaydıraklar, kuleler ve takım ruhuyla dolu Paw Patrol: Adventure Bay; rengârenk ormanları ve müzik dolu sürprizleriyle Dora’s Rainforest; aksiyonun şehir sokaklarından yer altı tünellerine uzandığı Genç Mutant Ninja Kaplumbağalar alanı ve Sünger Bob Kare Pantolon ile arkadaşlarının eğlenceli su altı dünyası Bikini Bottom gibi farklı temalara sahip bölümler yer alıyor.

Nickelodeon Play! Tersane İstanbul’da her detay, çocukların mutluluğunu artırmak ve ailelerin birlikte geçirdikleri zamanı daha keyifli ve anlamlı kılmak amacıyla özenle tasarlandı.

Nickelodeon Play! Tersane İstanbul, yalnızca eğlence sunan bir mekan olmanın ötesinde, duygusal bağların kurulduğu özel bir deneyim alanı olarak öne çıkıyor. Türkiye’de türünün ilk örneklerinden biri olan bu projenin, kültür, sanat ve şehir yaşamının yükselen merkezi Tersane İstanbul’a yepyeni bir dinamizm kazandırması amaçlanıyor.

Rixos Group İş Geliştirme Direktörü Hande Tezerdi, şu açıklamada bulundu: “Dünyanın en güvenilir eğlence markası Paramount’un güvencesiyle, yaklaşık 5.000 metrekarelik alanda tasarlanan, Türkiye’nin ilk tam temalı kapalı aile parkını hayata geçirmekten gurur duyuyoruz. Nickelodeon Play! Tersane İstanbul; çocukların hayal güçlerini özgürce yaşayabilecekleri, ailelerin güvenle vakit geçirebilecekleri ve herkesin gün boyu sınırsızca eğlenebileceği benzersiz bir deneyim sunmayı amaçlıyor.”

Tersane İstanbul’da yer alan Nickelodeon Play! Tersane İstanbul’un yanı sıra, Tersane İstanbul Winter Town da ziyaretçilerine farklı bir deneyim sunuyor. İstanbul’un köklü denizcilik mirasını modern yaşamla buluşturan Tersane İstanbul, bu kış “Tersane İstanbul Winter Town” ile bambaşka bir dünyaya dönüşüyor. 15 Şubat 2026’ya kadar gerçekleşecek Tersane İstanbul Winter Town, Haliç’in tarihi dokusu ile kış mevsiminin atmosferini bir araya getirerek şehre benzersiz bir sezon deneyimi sunuyor.


Dikili’ye Wyndham dokunuşu geliyor


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Ramada by Wyndham İzmir Dikili’nin 2026 yılı içinde açılması planlanıyor Dikili’ye Wyndham dokunuşu geliyor


İzmir’in gözde sahil ilçesi Dikili uluslararası bir otel markasını ağırlamaya hazırlanıyor. Denize sıfır konumu, yaklaşık 90 odalık kapasitesi ve çağdaş mimarisiyle Ramada by Wyndham İzmir Dikili’nin 2026 yılı içinde kapılarını açması planlanıyor. Tatil, iş ve toplantı amaçlı seyahat eden yerli ve yabancı misafirleri ağırlayacak otelin bölge turizmini bir üst lige taşıması hedefleniyor.


Ramada by Wyndham İzmir Dikili, bir konaklama tesisi olmanın ötesinde restoranları, barları, spa & wellness alanları, toplantı salonları ve sosyal yaşam alanları ile hem bölge halkı hem de ziyaretçiler için yeni bir buluşma noktası olmayı amaçlıyor. Otel, Ege’nin doğasına ve Dikili’nin yerel kimliğine saygılı bir yaklaşım ile tasarlanırken, uluslararası markanın servis standartlarını da beraberinde getiriyor.


Ramada by Wyndham İzmir Dikili projesinin inşaat ve işletme danışmanlığını GCG Hospitality Management üstleniyor. Uzun yıllara dayanan otelcilik deneyimi olan, uluslararası zincirlerle çalışma kültürü ve bölgeyi iyi tanıyan Gülçağ Özmermer, Can Demir ve Güner Güney’in kurucu ortakları olduğu GCG Hospitality Management, Ramada by Wyndham İzmir Dikili projesinde konsept geliştirme, fizibilite, mimari ve operasyonel planlama, marka standartlarının uygulanması, ön açılış hazırlıkları ve açılış sonrası performans takibi gibi tüm kritik süreçlerde yatırımcıya eşlik ediyor.


Yatırımcı yapının ve Wyndham markasının gücüyle GCG Hospitality Management’ın saha tecrübesinin birleşmesiyle Ramada by Wyndham İzmir Dikili’nin kent, bölge ve ülke turizmine katma değer sağlayan örnek bir proje olmasını hedefleniyor. Projenin hayata geçmesiyle birlikte, 2026 yılında açılması planlanan otelin bölgedeki istihdama, yerel ekonomiye ve nitelikli turizm hareketine önemli katkı sağlanması bekleniyor.