31 Ağustos 2022 Çarşamba

Patronlar Okulu, Swissôtel Resort Bodrum Beach’te bir araya geldi.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



Patronlar Okulu üyeleri, Swissôtel Resort Bodrum Beach’te buluştu

Türkiye’nin seçkin iş insanlarının deneyimlerini aktarmak  ve paylaşmak üzere bir araya geldiği Patronlar Okulu, Bodrum turizminin simge markası Swissôtel Resort Bodrum Beach’te bir araya geldi. Buluşmada Zülfü Livaneli, yeni kitabı “Kaplanın Sırtında”nın hikayesini özel bir davetli grubuyla paylaştı… 

Bodrum’un simge turizm adresi Swissôtel Resort Bodrum Beach, 27 Ağustos Cumartesi akşamı çok özel bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Türkiye’nin en başarılı iş insanlarının bir araya geldiği Patronlar Okulu üyeleri; Ege Denizi’nin manzarasında, Bodrum’un kendine özgü doğasının modern mimariyle harmanlandığı Swissôtel Resort Bodrum Beach’tekiözel bir gecede buluştu. 



Swissotel Resort Bodrum Beach ve Çağdaş Holding ev sahipliğinde Brezza Restaurant’ta düzenlenen gecenin konuğu ise Zülfü Livaneli oldu. Patronlar Okulu Kurucusu Sibel Kaya’nın davetiyle geceye katılan Livaneli,son kitabı Kaplanın Sırtında’nın çıkış hikayesini, geçmiş siyasi kariyeri, yaşam tecrübeleri ve anılarını, iş dünyası ve cemiyet hayatının seçkin konuklarıyla paylaştı. Özel buluşmaya; Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Hakan Ateş, İlkay Demirdağ, Ahmet Parseker, Pınar Sabancı,  ve Piraye Erdoğan gibi isimler katıldı. 

Konuklara kısa bir hoş geldin konuşması yapan Bodrum Beach Otel Müdürü Barış Gençoğlu, “Bu gece sizler şehir hayatının yoğun temposundan uzaklaşıp Ege’nin engin maviliklerine karşı Sayın Zülfü Livaneli’nin keyifli sohbetini dinlerken, şeflerimizin farklı tat ve kültürleri harmanlayarak hazırladığı özel menü sizlere eşlik edecek” dedi. Gençoğlu, konuşmasını Livaneli’nin “En güzel deniz henüz gidilmemiş olandır. En güzel çocuk henüz büyümedi. En güzel günlerimiz henüz yaşanmadı. Ve sana söylemek istediğim en güzel söz henüz söylememiş olduğum sözdür”” dizeleriyle tamamladı. 

Sibel Kaya tarafından referansla üye alan, özel bir grup olarak kurulan Patronlar Okulu’nun üyeleri arasında; Hüsnü Özyeğin, Sani Şener, Ahmet Dördüncü, Nihat Özdemir Abdullah Kiğılı, Mustafa Taviloğlu, Gamze Cizreli, Tuba Yazıcı, Sina Afra, Jaklin Güner gibi isimler yer alıyor.Bugüne kadar yüzlerce buluşmaya imza atan Patronlar Okulu, misafirlerini Swissôtel Resort Bodrum Beach’in terasında yer alan ünlü İtalyan Brezza Restoran’da ağırlarken, Şef Erol Akayay imzasıyla hazırlanan enfes menü misafirlerin beğenisini kazandı.


Çağdaş Holding Hakkında

1987 yılında kurulan ve 1997 yılında faaliyetlerini Bodrum’a taşıyan Çağdaş Holding, bugün Türkiye’nin ve Bodrum’un en önemli yatırımcıları arasında yer alıyor. Yıllardır sürdürdüğü gayrimenkul ve turizm yatırımlarıyla, Bodrum’un dünya markası yolculuğuna katkıda bulunan Çağdaş Holding, 2015 yılında Turgutreis’te hizmete açtığı Swissôtel Resort Bodrum Beach’in ardından Bodrum Merkez’de konumlanacak Swissôtel Residences Bodrum Hill için de çalışmalarını sürdürüyor. 

Turizm alanındaki yatırımlarının yanı sıra Çağdaş Cennet Koyu Evleri ve Şalvarağa Homes gibi projelerle de Bodrum’a değer katan Çağdaş Holding, bünyesinde barındırdığı 8 farklı şirketle bölge ekonomisinin itici gücü konumunda. 

Kişiye özel villa kiralama ve teknoloji perakendesi gibi alanlarda da büyümesini sürdüren Çağdaş Holding, bünyesinde barındırdığı Bitci Teknoloji ile de blockchain teknolojileri konusunda araştırma ve geliştirme faaliyetleri yürütüyor.


Turizmdeki canlanma doluluklara yansıdı.



HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



Turizmdeki canlanma doluluklara yansıdı

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB), Türkiye'nin Temmuz 2022 otel doluluklarının 2021’in aynı ayına göre yüzde 7.9 artışla ortalama yüzde 71.3’e yükseldiğini açıkladı. Dolulukların yanı sıra oda fiyatları da yükseldi. İstanbul ve kıyılarda doluluklar artarken, Anadolu’da geriledi

Pandeminin etkilerinin büyük ölçüde ortadan kalkmasıyla birlikte turizmde başlayan canlılığın otel doluluklarına olumlu yansıması devam ediyor. Dünya çapında veri ve analiz şirketlerinden STR'nin Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) için hazırladığı Temmuz 2022 Ülke Performans Raporu belli oldu. TÜROB tarafından yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin Temmuz 2022 otel dolulukları, 2021 yılının aynı ayına göre yüzde 7.9 artışla yüzde 71.3 olarak kaydedildi. Geçen yılın aynı ayında bu oran yüzde 66.1, henüz pandeminin etkilerinin hissedilmediği Temmuz 2019’da yüzde 75.6 olmuştu. Buna göre, aylık bazda otel doluluklarının az da olsa Temmuz 2019’un altında kaldığı görüldü. 

Fiyatlar da arttı

Temmuz ayında Türkiye genelinde ortalama oda fiyatları dageçen yılın aynı ayına göre yüzde 35 artışla 158 Euro’ya yükseldi.Söz konusu araştırmaya veri aktaran otellerin ağırlıklı olarak üst segment otellerden oluşması ve Antalya, Bodrum, İstanbul gibi turizm bölgelerindeki fiyat artışları Türkiye ortalamasının da yükselmesini sağladı.

Öte yandan yılın ilk 7 ayında, yani Ocak-Temmuz 2022 döneminde Türkiye genelinde doluluklar geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 55.4 artışla yüzde 63.3, ortalama oda fiyatları ise yüzde 33 artışla 104 Euro’ya yükseldi.

Anadolu geriledi 

Destinasyon bazında bakıldığında İstanbul’da Temmuz 2022 otel dolulukları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 15 artarak yüzde 80 oldu. Bu oran geçen yılın aynı ayında yüzde 69.6, Temmuz 2019’da yüzde 81.7 olmuştu. İstanbul, Ocak-Temmuz 2022 döneminde ise yüzde 70 doluluk yakaladı.

Antalya’da Temmuz 2022 otel dolulukları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4.8 artışla yüzde 74.1, Ocak–Temmuz 2022  döneminde ise yüzde 38 artışla yüzde 59.8 oldu.

Anadolu otellerinde ise Temmuz 2022 ortalama dolulukları bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5.6 düşüşle yüzde 53.7, Ocak-Temmuz döneminde yüzde 28 artışla yüzde 51.2 olarak gerçekleşti.

İyimser beklentiler

Dolulukları değerlendiren TÜROB Başkanı Müberra Eresin, turizmde ziyaretçi sayısı ve doluluklar açısından yükselişin devam ettiğini belirterek, şu görüşleri dile getirdi: “2022 yılı için bugüne kadar devam eden yükselişin devam edeceğini izliyoruz. Henüz kesin rakamları veremesek de Ağustos 2022’nin yılın en iyi sonuç veren aylarından biri olacağını düşünüyoruz. İstanbul özelinde Eylül ayı bugün için hiç fena görünmüyor. Özellikle tüm dünyada okulların açılış tarihiyle birlikte kültür turları ağırlıklı misafir ağırlamaya başlayacağız ve her yıl olduğu gibi misafir milliyetleri açısından baktığımızda istediğimiz çeşitliliği Eylül ayından itibaren daha net göreceğiz.

Ortadoğu kökenli turistlerin ilgisi devam etmekle birlikte Eylül itibariyle yoğunluğu Avrupalı misafirlere bırakacaktır. Rusya, İran, İngiltere, Balkanlar, Bulgaristan, Latin Amerika, ABD ve Azerbaycan gibi turizm pazarlarımızda dikkat çekici oranlarda artışlar bekliyoruz.”


29 Ağustos 2022 Pazartesi

ATF22, ANFAŞ’ta Dördüncü kez kapılarını açmaya hazırlanıyor.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR




ANTALYA TURİZM FUARI 27-28 EKİM’DE

27 -28 Ekim 2022 tarihlerinde Antalya Expo Center ANFAŞ’ta gerçekleşecek olan ATF22, 20 ülkeden davetli 15 bin  turizm profesyonelleri ağırlayacak olmanın heyecanı içinde. Dördüncü kez kapılarını açmaya hazırlanan ATF22, yine birbirinden farklı seçkin markaları ve profesyonelleri buluşturacak. 2023 yılına dair ilk sözlerin söyleneceği ilk fuar olma özelliği ile dikkat çeken ATF22, yeni yıl için sektöre motivasyon ve güç katacak.

Her şey dahil konseptiyle ön plana çıkan ATF, her yıl olduğu gibi bu yıl da ulusal-uluslararası tur operatörleri, offline-online seyahat acenteleri, konaklama sektörü markaları, havayolları, ulaşım firmaları, etkinlik firmaları, ulusal-uluslararası turizm destinasyonları, bilişim teknolojileri, hizmet ve finans sektörü gibi turizm sektöründe yer alan aktörlere ev sahipliği yapacak.


REKOR B2B GÖRÜŞME 

Antalya Turizm Fuarı, 4. kez Türkiye turizminin çalıştığı tüm pazarların önemli aktörlerini ve segmentlerini kurumsal olarak yerinde pazarlama temasıyla Antalya’da buluşturarak, Türkiye turizmi adına inovatif yapısıyla fark yaratmaya devam edecek.

ATF ile bir araya gelen tüm paydaşlar “yerinde pazarlama” prensibiyle Türkiye turizmi için çok önemli bir pazarlama faaliyeti, network imkanı bulacak. İki gün boyunca B2B görüşmelere ev sahipliği yapacak olan fuar bugüne kadar 500 bin üzerinde B2B görüşme hacmi yaratmış olup bu yıl da 150 bin rekor görüşme sayısına ulaşmayı hedefliyor. 

KAYNAK PAZARLARDAN ÖNEMLİ PARTNERLER ATF’DE

ATF22'de CIS pazarı, Avrupa pazarı, Balkan & Baltık pazarı, İç pazar ve Ortadoğu pazarlarının en önemli operatörleri ile kurumsal temsiliyet sağlayacak. ATF 2022’ye, 20 ülkeden toplam 10 bin turizm sektörü profesyoneli bir araya gelecektir.  

TURİZM SEKTÖRÜNÜN ÖNDE GELEN İSİMLERİ ATF22 PANELLERİ’NDE...

ATF 2019 yılında ilk defa sivil inisiyatif ile gerçekleştirilmiş olan Swot analizlerine yenilikleri ile devam edecek. Bu doğrultuda Antalya Turizm Fuarı panellerinde uzmanlık alanlarında önemli isimleri ağırlayarak durum değerlendirmeleri yapılacak. İki gün boyunca sürecek olan ATF analizleri yurt içi ve yurt dışından gelen ve sektöre yön veren isimler ile 10 farklı konu başlığında uzmanlıklarını ve Türk turizminin gelişimi için durum değerlendirmelerini katılımcılar ile paylaşacaklar. 

İçeriği ve önemli panelistleri ile fuara damga vuracak olan ATF22 panel konu başlıkları ise;

27  -  28.10.2022

SALES & MARKETING

MANAGEMENT & CAREER

DESTINATION & DEVELOPMENT

TRAVEL TECH

EUROPEAN MARKET

CIS MARKET

DOMESTIC MARKET

EMERGING MARKETS

ONLINE MARKET

ATF22’NİN PARTNER ÜLKESİ KKTC VE PARTNER DESTİNASYON PALANDÖKEN

Antalya Turizm Fuarı, her geçen yıl partnerleriyle daha da güçleniyor. Katılımcı ağını gitgide büyüten ATF, bu yılda hem partner destinasyonu   Erzurum / Palandöken- Ejder 3200 ve KKTC Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile başarı çıtasını yükseltiyor.

GALA GECESİ VE AFTER PARTY İLE EĞLENCELİ VE ŞAŞIRTICI

ATF ilişkileri daha da pekiştirmek adına 27.10.2022 akşamı ATF alanında turizm sektörünü yine iddialı “ATF Welcome Gecesi” ile turizm camiasını şaşırtmaya hazırlanırken fuarın kapanışını da daha öncede olduğu gibi yine 28.10.2022’de çılgın bir parti ile gerçekleştirmek için hazırlanıyor.

ATF NEDİR, MİSYON VE VİZYON

2004 yılında GM Center çatısı altında kurulan ve 18 yıldır turizm profesyonellerinin referans kaynağı olarak aylık yayınlanan GM TURİZM VE YÖNETİM DERGİSİ aynı zamanda 2014 yılından bu yana güncel haber portalı gmdergi.com ile turizm endüstrisine katma değer yaratmaya günümüzde devam ediyor. GM Dergi tarafından 2010 yılında Turizm sektörünün en geniş kapsamlı ödülleri QM Awards’ı sektöre kazandıran GM Center Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Meral, yine sektöre katkı sunmak amacıyla 2019 yılında GMT Fuarcılık şirketini kurarak Antalya Turizm Fuarı’nı turizmin kalbi Antalya’ya kazandırmanın haklı gururunu yaşıyor.

GMT Fuarcılık, GM Center bünyesinde barınan turizminin kalbi Antalya’da, bir vizyon ile turizm fuarlarına yeni bir soluk getirmeyi kendisine amaç edinmiş bir şirkettir. 2019 yılından itibaren başlattığı Antalya Turizm Fuarı, turizm ürünlerinin ‘’yerinde pazarlama’’ ilkesini büyük bir istikrarla devam ettirmektedir. 

TURİZM MEMLEKET MESELESİDİR

Her yıl Ekim ayının son haftasında iki gün boyunca sadece turizm profesyonellerine yönelik gerçekleşen ve kendisini var eden “Turizm memleket meselesidir’’ mottosuyla sektör profesyonellerine turizmin kalbi Antalya’da bir ev sahipliği yapıyor. Her yıl yeni fikirleri ve birliktelikleri kendine has vizyonu ile büyük bir platformda buluşturuyor.

HER ŞEY DAHİL FUAR 

Antalya Turizm Fuarı, bir benzeri daha olmayan “HER ŞEY DAHİL FUAR” konseptine imza atmanın gururunu yaşıyor. Standart dizaynı, sadeliği ve daha önce hiç görülmemiş konsept bütünlüğü ile tüm katılımcılara fuarda benzersiz bir hizmet anlayışı sunuyor. Stant dizaynı, kurulumu, yiyecek – içecek hizmeti, ücretsiz internet hizmetlerini bir paket halinde sunuyor. ATF’de katılımcıları ise iki günlük fuar boyunca sadece iletişim ve işbirliğine konsantre oluyor.

KİMLER KATILIYOR?

ATF’ye konaklama sektörü markaları, ulusal ve uluslararası operatörler, offline ve online pazarlama ve satış acenteleri, seçkin markalar, ulusal ve uluslararası turizm destinasyonları, ülkeler, havayolu ve transfer firmaları, uluslararası teması olan firmalar, bilişim teknolojileri, hizmet ve insan kaynağına dayanan, markasını pazarlamak hedefinde olan profesyoneller katılıyor. 

Antalya Turizm Fuarı, Türkiye ile birlikte tüm dünya pazarlarına misafir üreten seyahat acentelerini ve Türkiye kaynak pazarlarının en etkin tur operatörlerini ve turizm sektörüne hizmet, bilgi, kabiliyet üreten firmalarını bir arada bulabilme imkanı sunuyor. 

Toplamda 21 bin 400 ziyaretçi olmak üzere yirmi ülkeden 6000 ‘in üzerinde seyahat acente yetkilisini Antalya Turizm Fuarı’nda ağırlayan ATF, Türkiye turizm sektörü adına bir Türk markası olarak fark yaratıyor.


28 Ağustos 2022 Pazar

Gastronomi Turizmi Derneği Türk Mutfağını İtalya’da Tanıtacak.



HABER-TALİN ŞİRİNPINAR


Gastronomi Turizmi Derneği Türk Mutfağını İtalya’da Tanıtacak

Gastronomi Turizmi Derneği daha önce gerçekleştirdiği GastroShow New York, İstanbul ve Dubai’den sonra şimdi de İtalya’da Türk mutfağını tanıtmaya hazırlanıyor.


Türkiye Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe, Ticaret Bakanlığı, Türk Hava Yolları ve Türkiye’nin çeşitli illerinin de katıldığı GastroShow İtalya’nın 21-24 Ekim 2022 tarihleri arasında gerçekleşeceğini söyledi.


Türk Gastronomisini ve sağlıklı Türk mutfağını tanıtmak için hazırlıkları sürdürdüklerini belirten Boztepe, Turquality kapsamında bulunan tek dernek olan Gastronomi Turizmi Derneği üyelerinin ürünleri ve mükemmel lezzetlerini İtalyan basınına tattıracak.


Etkinlik hakkında bilgi veren Gürkan Boztepe, “İtalya’nın Perugia eyaletinde konumlanmış olan Spoleto antik köyünde, Ortaçağ geçmişinin modernite ile ustaca birleştiği, eko-sürdürülebilir mimarinin en güzel örneklerinden birinin sergilendiği ortamda ‘Sağlıklı Türk Mutfağını’ tanıtmaya gidiyoruz. Ödüllü şefler ve Dr. Ender Saraç danışmanlığı ile, İtalya ve Türkiye’den VIP konuklara yönelik, Ülkemizin yöresel tatlarının ve sağlıklı Türk Mutfağının tanıtımınızı öne çıkartan özel akşam yemeği gerçekleşecektir. Ayrıca ikili iş görüşmeleri ile ürün ve mal satacak Türk üretici üyeler döviz kazandırıcı hizmetler kapsamında ürünlerini satın alma kararı veren İtalyanlar ile masaya oturacaklar. Gastronomik gezilerin de yapılacağı bu önemli etkinlik iki ülke kültürlerinin tanınması açısından da çok önemli. Ülkemizden sınırlı sayıda Belediye başkanlarının davet edildiği bu organizasyonda İtalya Umbria Belediyesi de hazır bulunacak” diye konuştu.


“Kırmızı Ette Sorun ve Çözümler”etkinliğinde bu ay kırmızı et masaya yatırıldı.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



Et sektöründe tedarik zinciri ıslah edilmeli

Gıda sektörünün sorunlarını tüm yönleriyle tartışılması için İstanbul Ticaret Borsası tarafından düzenlenen Borsa Meydanı toplantılarında bu ay kırmızı et masaya yatırıldı. Yoğun katılım olan toplantıya kırmızı et ve hayvancılıkta yakın dönem düzenlemeler damgasını vurdu.

İstanbul Ticaret Borsasının, Güvenilir Ürün Platformunun desteğiyle düzenlediği “Borsa Meydanı’nda Sektörler Konuşuyor” toplantılar serisinde bu ay kırmızı et sektörü konuşuldu. “Kırmızı Ette Sorun ve Çözümler” başlığı ile gerçekleştirilen etkinliğe geniş bir katılım gerçekleşti.

Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğünde yapılan toplantının açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, Türkiye’nin kırmızı et üretim potansiyelinin mevcut üretimin çok üstünde olduğunu belirterek, “Öncelikle Devletimiz, hayvancılığın gelişmesi için uyguladığı politikalarla üstüne düşeni yapıyor. Nitekim kırmızı et üretiminin sürekli arttığı bir gerçek. Ancak potansiyelimize ulaşmak için çalışmamız gerektiği de ortadadır. Ülkemizde 11 ay boyunca, yem kullanılmadan hayvan beslenebilecek meralar var. Bu nedenle küçükbaş hayvancılığın ülkemiz için çok büyük potansiyel barındırdığına inanıyorum. Özellikle yem fiyatlarının ve üretim maliyetlerinin yükseldiği dönemlerde bu sistemin önemi daha iyi anlaşılıyor. Bizim küçük aile işletmeleri ve mera hayvancılığını geliştirmek için ek tedbirleri gündeme almamız lazım. Sanayide büyük başın, evlerde ise besin değeri de yüksek olan küçükbaş etinin tüketilmesinin yaygınlaştırılması lazım. Yani bir taraftan küçükbaş üretimi için çalışırken, bir taraftan da tüketiminin yaygınlaştırılmasını sağlamalıyız. Buradaki en önemli nokta, mera sistemi sayesinde yapılan üretimin maliyeti düşük olacağı için fiyatların dengelenmesine yapacağı katkıdır. Türkiye tarımsal üretim için gereken her şeye sahip bir ülke: Toprak büyüklüğü ve verimliliği, su kaynaklarımız, teknolojik gelişmişliğimiz, uluslararası tüketim pazarlarına ve ticari birliklere yakınlığımız hep avantaj… İşte bizim yapmamız gereken bu avantajlarımızı kazanca dönüştürmek için çalışmaktır” dedi. 

Et ve Süt Kurumu Genel Müdür Vekili Mustafa Kayhan ise yaptığı konuşmada et sektöründe tedarik zincirini ıslah edecek bir sisteme ihtiyaç olduğunu belirterek, “Bunu temin etmek için sözleşmeli besicilik konusunda çalışmalarımız var. Üretimden itibaren her aşamaya dahil olacağımız bir sistem öngörüyoruz. Bu sistemde maliyettin üstüne belirli bir refah payını üreticiye garanti edeceğiz. Ayrıca ürettiği eti piyasaya satma seçeneği de olacak. Böylece üreticinin önünü görmesini ve et üretiminin sürekliliğini sağlamayı hedefliyoruz” dedi. 

Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdür Yardımcısı Burhan Demirok, süt ve et üretiminin ayrı düşünülmemesi gerektiğini belirttiği konuşmasında, “Süt üreticileri para kazanamazsa et üretimi de aksar. Süt, et üretiminin giderlerinin karşılanması için önemli. Küçükbaş üreticiliği ve tüketimiyle ilgili de güzel gelişmeler var. Son üç yılda küçükbaş hayvan sayısı 20 milyonlardan 26 milyon 800 bin başa ulaştı. Küçükbaş hayvan eti tüketimi de yüzde 25’lere çıktı” dedi.

Ulusal Kırmızı Et Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hacıince, sanayiye tahsis edilen arazilerin yüzde 80’inin meralardan oluştuğunu belirterek, “Bu büyük sorunlar doğurabilecek bir durum. Hayvan yetiştiriciliğinde kapalı sistem bizim için çözüm değil. Hayvancılığın gelişmesi için aile işletmelerinin zarar etmeyeceklerine inanmaları gerekir” şeklinde konuştu. 

Türkiye Kasaplar Besiciler Et ve Et Ürünleri Esnaf ve Sanatkarları Federasyonu Başkan Vekili Saruhan Yağmur ise et sektörünün problemlerinin ortak platformlarda tartışılarak çözüm aranması gerektiğine inandığını belirtti ve “İthalat da ihracat da iç dengeleri bozuyor. Ayrıca biz kasaplar olarak deterjan ile etin bir arada satılmasına karşıyız. Marketlerde hazır kıyma satışı yasak olduğu halde bu yasak deliniyor. Engellenmesi gerekiyor” dedi.

Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç etçi ırkların geliştirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Hayvancılığa yapılabilecek en büyük saygısızlık etin pahalı olduğunu söylemektir. Yem ve enerji gibi tüm girdilerdeki olağanüstü artışlarla kıyaslandığında et çok ucuz. Fiyatların bu seviyede kalması 5-6 ay sonra sorun yaşamamıza yol açacak” dedi.

ETBİR Başkanı ve İSTİB Meclis Üyesi Ahmet Yücesan da sanayiciler olarak et fiyatlarının düşük olmasından rahatsız olduklarını belirterek, “Bu fiyatlar sektörün sürdürülebilirliği için bir tehdit oluşturuyor. Alım gücünün düşmesi dolayısıyla sektörde yüzde 30 civarı iş kaybı var. Geliri düşen üretici sektörden çıkmaya başlıyor. Ülke olarak kendi içimizde bir sistem kurmalıyız” şeklinde konuştu.

İstanbul Perakendeci Kasaplar Esnaf Odası Başkanı Aydın Tüfekçi İstanbul’da kasapların yüzde 50’ye yakın iş kaybı olduğuna dikkat çekerek, “Bir et halimiz olmadığı için karkas et fiyatları 93 lira ile 103 lira arasında değişiyor. Ayrıca besi kalitesi düştüğü için etlerde ciddi yağlanma var. Besicilerin işi terk etmesinin engellenmesi için de çözüm üretilmeli” dedi.

Nazay Tarım ve Hayvancılık Genel Müdürü Celal Naz ise Ziraat Bankası finansmanında yaşanan sorunlara dikkat çekerek, “Krediyi kullanan üreticilerden millileşme sürecinde cari faizin alınmaması gerekiyor. Mevcut durum üreticilere zarar veriyor” şeklinde konuştu.

İSTİB Canlı Hayvan Ticareti Komite Başkan Yardımcısı Nezir Arslan, Türkiye’de on yıl öncesine göre et fiyatlarının düştüğünü belirterek, “O zamanlar et fiyatları 8-10 dolara tekabül ediyordu. Şu anda biz Avrupa’dan ucuz durumdayız. Bu fırsatı değerlendirebiliriz. Hem ithalatın hem de ihracatın serbest bırakılmasıyla Türkiye’nin üretim hacmini genişletebiliriz” şeklinde konuştu. 

İSTİB Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Tekinaslan da özellikle canlı hayvan fiyatlarının düşüklüğüne dikkat çekerek, “Karkas et fiyatları zeytin peynirin altına düştü. Bu sürdürülebilir değil. Et üretiminin artırılması için cazip hale getirilmesi gerekiyor. Hem hayvancılık desteklenmeli hem de kırsal bölgelerin sosyal imkanları genişletilmeli. Biz de İstanbul Ticaret Borsası olarak kalifiye kasap ihtiyacının karşılanması için Milli Eğitim Bakanlığı ile temas halindeyiz ve bu konuda çalışıyoruz” dedi. 


26 Ağustos 2022 Cuma

TÜRSAB AKADEMİ ÇATISI ALTINDA HAVAYOLU BİLET SATIŞ PERSONELİ YETİŞTİRME VE İSTİHDAM PROGRAMI BAŞLIYOR.

 

HABER-TALİN ŞİRİNPINAR


TÜRSAB AKADEMİ ÇATISI ALTINDA  

HAVAYOLU BİLET SATIŞ PERSONELİ YETİŞTİRME VE İSTİHDAM PROGRAMI BAŞLIYOR 

Turizm sektörünün en köklü meslek kuruluşu olan TÜRSAB’dan Amadeus, Sabre ve Travelport firmalarının iş birliği ile havayolu biletleme alanında çalışmak isteyen ve eğitimini başarı ile tamamlayanlara iş fırsatı!  

“Havayolu Bilet Satış Personeli Yetiştirme ve İstihdam Programı” eğitimine katılım sağlayan çok sayıda personele biletleme alanında istihdam sağlayacak! 

Havayolu biletleme personeli alanında yaşanan acil personel ihtiyacı nedeniyle Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Akademi çatısı altında Amadeus, Sabre ve Travelport firmalarının iş birliği ile yeni personel yetiştirmeye yönelik “Havayolu Bilet Satış Personeli Yetiştirme ve İstihdam Programı” Basın Lansmanı 25 Ağustos Perşembe günü (bugün) gerçekleşti.  

TÜRSAB Genel Merkezi’nde gerçekleşen lansmana, TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz B. Bağlıkaya, TÜRSAB Havayolu Biletleme ve IATA İhtisas Başkanı Numan Olcar, ulusal basın ve turizm basını katılım gösterdi. Gerçekleşen basın lansmanında Amadeus, Sabre ve Travelport firmaları ile iş birliği protokolü imzalandı.  



TURİZM KONUSUNDA EĞİTİMLİ ELEMANLARIN İSTİHDAM İÇİNDEKİ PAYININ ARTMASI GEREKTİĞİNE İNANIYORUZ 

Basın lansmanında açılış konuşması gerçekleştiren TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz B. Bağlıkaya; “Hepinizin yakından bildiği üzere, uzmanlaşmanın öneminin her geçen gün arttığı sektörümüzde kalifiye personel ihtiyacı da günden güne artış gösteriyor. Seyahat acentacılığında, mesleki eğitim almış personel ile müşteri memnuniyetinin sağlanması son derece önemli. Turizm konusunda eğitimli elemanların istihdam içindeki payının artması gerektiğine inanıyoruz. Bu çerçevede aktif hale getirdiğimiz TÜRSAB Akademi çatısı altında sektörümüzün eğitimli personel ihtiyacını karşılanması noktasında gerekli adımları attık, atmaya da devam edeceğiz” diyerek sektördeki eğitimli personel ihtiyacını dile getirdi. 

 TURİZM SEKTÖRÜNDEKİ HAVAYOLU BİLETME PERSONELİ ALANINDA YAŞANAN ACİL PERSONEL İHTİYACINDAN YOLA ÇIKARAK TÜRSAB AKADEMİ ÇATISI ALTINDA HAVAYOLU BİLET SATIŞ PERSONELİ YETİŞTİRME VE İSTİHDAM PROGRAMI’NI BAŞLATMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUZ 

Firuz Bağlıkaya, “Turizm sektöründeki “Havayolu Biletme Personeli” alanında yaşanan acil personel ihtiyacından yola çıkarak TÜRSAB Akademi çatısı altında, global sistem firmalarından Amadeus, Sabre ve Travelport iş birliği ile “Havayolu Bilet Satış Personeli Yetiştirme ve İstihdam Programı”nı başlatmaktan mutluluk duyuyoruz. İkişer aylık periyodlar ile düzenlenecek bu eğitim programında, sektördeki biletleme personeli açığı bitene kadar devam edeceğiz” ifadeleri ile biletleme alanındaki acil ihtiyaçtan dolayı TÜRSAB Akademi çatısı altında başlattıkları projeden duydukları mutluluğu ifade etti.  

 EĞİTİMLER SADECE İSTANBUL İLE SINIRLI DEĞİL, İLERLEYEN ZAMANLARDA ANKARA, İZMİR VE ANTALYA’DA BAŞLAYACAK 

Bağlıkaya;” İstanbul’da başlattığımız biletleme eğitimlerini ilerleyen dönemlerde Ankara, İzmir ve Antalya’da da devam edeceğiz. Havayolu Bilet Satış Personeli Yetiştirme ve İstihdam Programı’mızı bu alandaki açığı kısa sürede kapatacağına inanıyoruz” diyerek eğitim sürecinin sadece İstanbul ile sınırlı kalmayacağını vurguladı. 

 PANDEMİ DÖNEMİNDE PEK ÇOK SEKTÖRDE OLDUĞU GİBİ BİLET SATIŞ SEKTÖRÜNÜ DE ETKİLEDİ 

TÜRSAB Havayolu Bilet Satış ve IATA İhtisas Başkanı Numan Olcar ise imza töreninde yaptığı açılış konuşmasında, “Pandemi dönemi pek çok sektörde olduğu gibi sektörümüzü ve havayolunu da etkiledi. Acentalardaki personel yetersizliği havayolundan paydaşları olan tüm departmanlarda hissedildi. Piyasada gördüğümüz bu sıkıntı çerçevesinde bir plan gerçekleştirildi” cümlelerini kullanarak projenin amacını anlattı.  

BU PROJENİN TEMELİ SEKTÖRE TAZE KAN SAĞLANMASI 

Olcar; “Sektörde liyakat çok önemli, işi bilen insanların yapması çok önemli. Yeni bir personel yetiştirilmesi ve taze kan sağlanması bu projenin temelini oluşturdu. Mevcut olan personele de destek olunacaktır. Ama sektöre yeni girecek olan, meslek olarak sektörü seçen gençleri, taze kanı hedeflemektedir. İlk kez bir masa etrafında bir araya geldik, TÜRSAB olarak bundan memnuniyet duymaktayız. Rakip olan firmalar bu proje ile bir araya geldi.” diyerek eğitimli personelin havayolu bilet satış alanındaki öneminin altını çizdi. 

EĞİTİMLİ PERSONEL VE YETENEKLERİNİN KEŞFEDİLMESİ VE NİTELİKLİ PERSONEL AÇIĞININ KAPATILMASI İÇİN PROJEDE EMEĞİ GEÇEN HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUZ 

Amadeus Pazarlama ve İletişim Müdürü Çiğdem Cengiz ise “Amadeus adına teşekkürlerimi sunuyorum. Projenin başından beri tüm paydaşlarla birlikte çalıştık. Eğitimli personel ve yeteneklerinin keşfedilmesi ve nitelikli personel açığının kapatılması için projede emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Çalışanlarımızı ve teknolojimizi bir araya getirerek öğrenmeye ihtiyaç duyanlar için seyahat ve turizm alanında ihtiyaca yönelik Amadeus eğitimlerine erişimleriyle sektörün canlanmasına katkı sağlayacağına inanıyoruz. Sektör için olumlu etkiler getireceğine inanıyoruz. Sektör adına hayırlı olmasını diliyoruz” ifadelerini kullandı. 

SEKTÖRE KALICI PERSONEL YETİŞTİRMEK HEM TURİZM ADINA HEM DE BİZLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ 

Sabre Satış Müdürü Ferah Banu Altunsoy yaptığı konuşmada; “Projenin içerisinde olmaktan son derece mutluyuz. Eğitim konusu çok önemli, sektörün içerisindeyiz. Ancak her zaman birlikten kuvvet doğar. 2014 yılından bu yana Türkiye’deki acentalarla çalışıyoruz, sektöre kalıcı personel yetiştirmek hem turizm adına hem de bizler için çok önemli. Kazan kazan stratejisi olacaktır diye düşünüyorum. Türkiye’de İstanbul ile başlayan bu projenin tüm Türkiye’ye yayılmasını ve örnek olmasını diliyorum” cümlelerini kullandı. 

SEKTÖRDE BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİK 

Travel Port Bölgesel Ekip Lideri Sunny Gupta ise yaptığı konuşmada “Emeklerinden dolayı tüm paydaşlara teşekkür ediyorum. Sektörde bir ilki gerçekleştirdik. Toplu olarak bunu yapabildiğimiz için TÜRSAB’a çok teşekkür ediyorum. Tek bir çatı altında bunu gerçekleştirmek çok kıymetli. Eğitim sonrasında bizlerin içindeki havayolu ve turizm sektörüne bağlılık umarım sizlere de geçer ve uzun yıllar sizlerle çalışabiliriz” cümlelerini kullandı.   

PROGRAMA KATILIM SAĞLAMAK İÇİN 

Başvuruların online olarak alınacağı programa katılabilmek için gerekli şartlar: 

Lise, ön lisans ya da lisans mezunu olmak. 

Herhangi bir seyahat acentasında çalışmıyor olmak ya da hali hazırda biletleme personeli olarak çalışmıyor olmak. 

Daha önce Amadeus, Sabre, Travelport firmalarına ait bir GDS programı sertifikasına sahip olmamak. 

Kursa katılan, eğitimini başarıyla tamamlayıp sınavı geçen bütün kursiyerlerin işe yerleştirileceği Bilet Satış Yerleştirme ve İstihdam Programı’na, 30 Ağustos 2022 tarihine kadar https://akademi.tursab.org.tr web adresinden online olarak başvurulabilecek.  

25 Ağustos 2022 Perşembe

Balparmak Platin Sponsorluğunda Gerçekleşen Apimondia’ya Yoğun İlgi.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Balparmak Platin Sponsorluğunda Gerçekleşen Apimondia’ya Yoğun İlgi

Balparmak’ın Platin sponsorluğunu üstlendiği 47. Uluslararası Arıcılık Kongresi Apimondia 24 Ağustos’ta gerçekleştirilen bir törenle başladı. 23 Ağustos’ta Apimondia kapsamında düzenlenen teknik turda ise Arjantinli bal üreticileri ve akademisyenleri Balparmak Ar-Ge Merkezini ziyaret etti.

Bu yıl 24-28 Ağustos tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşen dünyanın en büyük arıcılık kongresi Apimondia, Balparmak’ın Platin sponsorluğunda başladı. 103 ülkeden katılımcıları ağırlayan Apimondia’nın ilk günü yoğun bir ilgiyle karşılandı.


T.C. Tarım ve Orman Bakanı Sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi’nin katılımıyla gerçekleşen Apimondia’nın açılış töreni büyük ilgi gördü. Balparmak’ın standını da ziyaret eden Bakan Kirişçioğlu, Balparmak Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak’tan sahte balla ilgili yapılan çalışmalar, AR-GE çalışmaları ve ürünler hakkında bilgi aldı.

Başta Türkiye’den olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinden birçok bakanın katılımıyla gerçekleşen açılış töreninde konuşan Balparmak Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak, Apimondia’nın ikinci kez platin sponsoru olmaktan gurur duyduklarını söyledi. “Çam balında dünyanın en önemli üreticisi olan bu coğrafya, bal ve arı ürünlerinde firmamızın 42 yıllık yolculuğunun temelini oluşturdu”. 42 yıldır, doğadan gelen balı kovandan sofraya doğal bir şekilde vermeyi kendilerine görev edindiklerinin altını çizdi.  Altıparmak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya arıcılık sektöründe ilk sıralarda yer alan ülkemizde 10.000’e yakın arıcı ile iletişim halindeyiz. Ar-Ge merkezimizde inovatif ve yeni ürünler, yenilikçi analiz metotları geliştiriyor, bilimsel çalışmalarımızı düzenlenen kongre ve sempozyumlarda tüm dünya ile paylaşıyor ve uluslararası geçerliliği olan bilimsel kaynaklarda yayımlıyoruz. Balparmak Ar-Ge merkezi sadece Balparmak’a değil, Türkiye’ye ait önemli bir değer” olduğunun altını çizdi.


Kamburluğu (kifoz) önlemenin 8 altın kuralı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Yeni kuşakta gizli tehlike kamburluk (kifoz) 

Kamburluğu (kifoz) önlemenin 8 altın kuralı 

Son dönemde duruş bozuklukları şikayeti ile ilgili gelen hastalarımızda skolyozun yanı sıra, sıklıkla kamburluk (kifoz) bulgularına da rastlamaktayız. Aileler omurgadaki yana eğrilikleri (skolyoz) daha kolay görebilmelerine karşın, kifoz bulgularını atlayabiliyorlar. Burada en sık duyduğumuz şikayet ise, başın ileride olması ve çocuğun devamlı yorgun olmasıdır. 

Yeni kuşakta gizli tehlike kamburluk (kifoz) hakkında bilgiler veren Therapy Sport Center Fizik Tedavi Merkezi’nden Uzman Fizyoterapist Altan Yalım, şunları söyledi: 

“Gerek aşırı cep telefonu kullanımı, gerek spor aktivite eksikliği, gerekse de pandeminin çocukları eve aşırı alıştırması, bu soruna kaynak gösterilebilir. Omuzlar içe kapanık, boyun önde, sırt yuvarlak ve çocuk dik durmada zorlanıyorsa, mutlaka profesyonel bir yardım alınmalıdır. Kifozun kız çocuklarındaki görülme sıklığı, erkek çocuklarına göre çok daha fazladır. Burada önemli olan kifozun açısıdır, 45 dereceye kadar olan açılar uygun tedaviyle iyileşebilirken üzeri açılarda cerrahi bile gerekebilmektedir.” dedi.  

Uzman Fizyoterapist Altan Yalım, kamburluk (kifozu) önlemenin basit kurulları hakkında şunları anlattı: 

1-Çocuğu dik postür konusunda uyarmak ve buna alıştırmak önemlidir, ama buradaki en önemli konu çocuğu daha da depresif yapmadan uygun şekilde yapmaktır.


2-Okul çantasını tek omuzda değil, sırt çantası olarak sırtta taşıması önemlidir. Hem sırt kaslarını kuvvetlendirir, hem de çocuğun öne eğilmesini engeller. 


3-Okul sıralarının yüksekliğinin çocuğun boyuna göre olması sağlanmalıdır. Çocuk öne eğili bir şekilde saatler geçirmemelidir. 


4-Düzenli spor alışkanlıkları sağlamak, çocuğu yüzme yada atletizm gibi sporlara yönlendirmek, genel postürü ve kasları kuvvetlendirir.


5-Düzgün beslenme ve sıvı tüketimi de postür için önemlidir. Kemikler ne kadar kuvvetliyse, vücut o kadar diktir. Kalsiyum ve D vitamini en önemli kemik destekleridir.


6-Çocuğun özgüven eksiklikleri de içe kapanıklık yaratarak, postürünü kötü yönde etkileyebilir, bu konuda da destek olmak önemlidir.


7-Kapı barları kifoz için evde en uygun egzersiz aletleri olabilir. Hem kolların ve sırt kaslarının kuvvetlenmesini sağlar, hem de traksiyon etkisi yaratır. 


8-Erken teşhis ve uygun tedaviyle kifozun iyileştirilebileceği bilinmelidir.

23 Ağustos 2022 Salı

10. ACE of M.I.C.E. Antalya’da görkemli bir organizasyonla gerçekleşecek.



HABER-TALİN ŞİRİNPINAR


Turizm ve etkinlik sektörünün devleri  bu yıl da Antalya’da buluşacak

Turizm ve etkinlik sektörünün devleri 10. ACE of M.I.C.E. ile Antalya’da görkemli bir organizasyonla bir araya gelecek. Ulusal ve uluslararası 120’den fazla kurumsal firma;katılımcı otel,acenta, turizm ve etkinlik sektörü profesyoneli ile 3 gün boyunca 5 binin üzerinde B2B toplantı gerçekleştirecek. Antalya’nın MICE alanında marka değerine büyük katkı sağlayacak olan etkinlik, finalde ise global MICE sektörünün en büyük ödül töreni olan ACE of M.I.C.E. Awards ile sonlanacak.

Antalya, etkinlik ve turizm sektörünün en büyük organizasyonuna 10’uncu kez ev sahipliği yapacak. Türk Hava Yolları’nın ulaşım sponsorluğunda, TÜRSAB’ın stratejik partnerliğinde, Nirvana Cosmopolitan Hotel, CosmosTheatre, Antalya Tanıtım Vakfı, Antalya Ticaret Odası, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Profesyonel Otelciler Derneği’nin destekleriyle gerçekleyecek olan etkinlik sektörün ulusal ve uluslararası markalarını bir araya getirecek. 

Bu yıl 30-31 Ekim 2022 tarihlerinde Nirvana Cosmopolitan Hotel’de gerçekleşecek olan Masters of Eventsby ACE of M.I.C.E. Awards kapsamında; incentive ve etkinlikler düzenleyen ulusal ve uluslararası kurumsal şirketlerin satın alma heyetleri ile B2B network toplantılar ve interaktif kaynaşma programları ile yeniden bir araya gelecek. Katılımcı otel,acenta, turizm ve etkinlik sektörü profesyonellerinin ulusal ve uluslararası kurumsal şirketlerle 2 gün boyunca B2B toplantılar yapacağı etkinlikte yeni iş bağlantıları oluşurken, akşam düzenlenecek eğlence organizasyonlarında network bağlantıları kurulmaya devam edilecek.



SEKTÖR PROFESYONELLERİ ÖDÜLLENDİRİLECEK

Davetliler, 30 Ekim akşamı Nirvana Cosmopolitan Hotel’de gerçekleşecek MOE Party’de keyifli bir gece yaşayacak. 31 Ekim akşamı ise CosmosTheatre’da kırmızı halı seremonisi ile başlayacak ve 270 derecelik video mapping şovlar ve gala yemeği ile devam edecek olan ACE of M.I.C.E. Awards Ödül Töreni gerçekleşecek. Sektörün merakla beklediği törende MICE (Meetings, Incentives, ConferencesandEvents) sektörünün en iyileri23 ayrı kategoride sahiplerini bulacak.

ÖNEMLİ BİR DENEYİM YAŞATACAK

ACE of M.I.C.E. Fuarı ile 9 yıldır sektöre önemli katkılar sağladıklarını aktaran Ataman, Antalya’daki bu etkinlik ile bunu bir üst noktaya taşıyacaklarını vurguladı. Masters of Eventsby ACE of M.I.C.E. Awards3 günlük programı ile katılımcılarına farklı bir deneyim sunacağını dile getiren Ataman; bunları şöyle özetledi: “Geçen sene 7-9 Kasım 2021 tarihlerinde Nest Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlik uzun süre konuşulmuştu. Dünyanın önde gelen markalarıyla toplantı, kongre ve etkinlik sektörünün temsilcileri Masters of Eventsby ACE of M.I.C.E. Awards organizasyonu kapsamında Antalya’da bir araya gelmiş, Antalya’nın ticari hacmine çok büyük katkı sağlayan organizasyonun sonunda da MICE alanında en başarılı marka ve projeler görkemli ödül töreniyle sahiplerini bulmuştu.”

“Bu seneki Masters of Eventsby ACE of M.I.C.E. Awards ile yineulusal ve uluslararası çok önemli markaları ve çok değerli isimleri buluşturacağız. Bu büyük organizasyonla etkinlik sektörünün faaliyetlerinin sürdürülebilir büyümesine yön vermeyi, sektörde hizmet veren kurum ve kuruluşlarda daha mükemmele ulaşma arzusu yaratmayı, M.I.C.E. sektörünü ve sektörden hizmet alan kurumsal şirketleri ödül gecesi vasıtasıyla bir araya getirmeyi ve Türk kongre, toplantı ve etkinlik sektörünün bilinirliğini küresel ölçekte arttırmayı hedefliyoruz.”

DOLU DOLU BİR PROGRAM HAZIRLANDI

30-31 Ekim 2022 tarihlerinde Nirvana CosmopolitanHotel’de gerçekleşecek etkinlik, sektörün yerli ve yabancı temsilcileri,5 binden fazlaB2B (Business to Business) toplantısı ve interaktif kaynaşma programları ile yeni iş birliği olanaklarına imkân tanıyacak. 

Masters of Events ACE of M.I.C.E. Awards, alanının önde gelen markalarını ve profesyonellerini 30Ekim akşamı Nirvana CosmopolitanHotel’de gerçekleşecek MOE Party’de ağırlayacak. 

Ardından 31 Ekim akşamı da CosmosTheatre’da kırmızı halı seremonisi, 270 derecelik video mapping şovlar ve gala yemeği ile devam edecek olan ACE of M.I.C.E. Awards, iş ile eğlenceyi bir arada sunacak.

Etkinliğin finalinde ise Masters of EventsbyACE of M.I.C.E. Awards sahiplerini bulacak. Bu yıl 10’uncu kez verilecek olan ödüller, 23 ayrı kategoride alanının en iyilerine verilecek. 1 Eylül itibariyle başlayan ödül başvuruları 30Ekim tarihine kadar devam edecek. 


Lidya Grup SIGN İstanbul 2022’de Teknoloji Şovu yapacak


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Lidya Grup SIGN İstanbul 2022’de Teknoloji Şovu yapacak 

Dijital baskı sektörünün lideri Lidya Grup, 8 – 11 Eylül 2022 tarihleri arasında Büyükçekmece Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan 23. Uluslararası Endüstriyel Reklam ve Dijital Baskı Teknolojileri - SIGN İstanbul 2022 Fuarı’nda temsil ettiği 5 markanın son teknoloji dijital baskı makinelerini sergileyecek. 

Teknolojisiyle dijital baskı sektörünün dünya devleri arasında yer alan Xerox, Epson, Efi, Kongsberg ve kendi markası Sutec makinelerini ülkemizde temsil eden Lidya Grup, fuarın buluşma noktası olacak. Fuarda, 12 Hall’de E-10 / E-12 / F-20 nolu standlarında Xerox, Epson, Efi, Sutec ve Kongsberg markalarından sergileyeceği makineler ile adeta teknoloji şovu yapacak. Fuara özel kampanyalı fiyatları ve uygun finansman çözümleri ile ses getirecek olan Lidya Grup, ülkemizin tüm illerinden ve yurtdışından ziyaretçilerini ağırlayacak. Son iki yıldır yaşanan pandeminin ardından, bu yılki fuara yurtiçinin yanı sıra yurtdışından da yoğun katılımcı bekleniyor. Ülkemizden ve dünyadan yaklaşık 80 ülkeden 25 binin üzerindeki alıcıyı ve 300’ün üzerindeki katılımcı firmayı bir araya getirecek olan SIGN İstanbul Fuarı, endüstriyel reklamcılık ve dijital baskı dünyasının kalbinde yer alıyor. 

Dijital baskı sektörünün en star makinelerini standında sergiliyor  

Katıldıkları tüm fuarlarda standın teknoloji şölenine dönüştüğünü ifade eden Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz, şunları söyledi: 

“Son yıllarda pandemi başta olmak üzere çeşitli konulardaki durgunluğun ardından, SIGN İstanbul fuarına iyi bir katılımın olmasını bekliyoruz. İş dünyası olarak bizler, işimizi ve pazarı hareketlendirmek için elimizdeki kaynakları en iyi şekilde yönetmeye çalışıyoruz. Fuarda, dijital baskı makinelerinin en star 5 markamızdan modellerini, herkesin görebilmesi ve deneyimlemesi için standımızda sergilemeye devam edeceğiz. Reklam sektöründen tekstil sektörüne, copy-centerlardan matbaalara, kobilerden sanayiye hemen hemen tüm sektörlere hizmet verecek geniş bir ürün ailesine sahibiz. Ayrıca, fuarlarda geçerli olan cazip kampanyalar gerçekleştiriyoruz ve yoğun ilgi görüyoruz.” dedi. 

Lidya Grup Dijital Deneyim ve Eğitim Üssü yoğun ilgi görüyor 

Bu yılın Mayıs ayında kapılarını açan Lidya Grup Dijital Deneyim ve Eğitim Üssü’nün ülkemizin yanı sıra yurtdışında büyük ses getirdiğini belirten Lidya Grup Başkanı Bekir Öz, şunları kaydetti:  

“Lidya Grup olarak, sektörümüzde bir ilke daha imza atarak, Türkiye’de ve EMEA (Avrupa, Ortadoğu ve Afrika) bölgesinde ilk ve tek olan Lidya Grup Dijital Deneyim ve Eğitim Üssü’nü 17 Mayıs tarihinde Başakşehir’de açarak ülkemize kazandırdık. Temsil ettiğimiz Xerox, Epson, Efi, Sutec, Kongsberg markalarının, tek çatı altında, yıl boyunca yerinde incelenerek, uygulama sonuçlarının alınabileceği Merkezimizin, yurtiçinin yanı sıra yurtdışında da büyük ses getirdiğini görmekteyiz. Milyon dolarlık makine yatırımı yapacak olan şirketler ve iş insanları, artık dijital baskı makineleri modellerini ve makinelerin çıktılarını kataloglardan görmek yerine, Başakşehir’deki Dijital Deneyim ve Eğitim Üssü’müzde, istediği zamanlarda yerinde yakından incelerken, fiziki sonuçlarını görerek, değişik aplikasyonları deneyerek ve testlerden geçirerek, yatırım kararlarını sağlıklı bir şekilde alabiliyorlar. Temsil ettiğimiz Xerox, Epson, Efi, Sutec, Kongsberg markalarının hepsi baskı sektöründe gözükse de, markaların teknolojileri ve hizmet verdikleri alanlar birbirinden farklıdır ve bu nedenle yatırım kararından önce yakından incelenmesi önemlidir. Lidya Grup olarak bizler, yaptığımız her iş’te, daima en iyisini yapmaya çalışıyoruz ve elde ettiğimiz başarılar neticesinde şirketimizi ülkemizde ve Londra’daki Lydia Digital ltd şirketimiz ile Birleşik Krallık başta olmak üzere bulunduğumuz coğrafyada ve dünyada zirvede tutmaya devam ediyoruz.” diye konuştu. 

İleriye dönük yatırımlar doğru yapılmalıdır  

İş dünyasında stratejilerin ve hedeflerin bir iki hamle sonrasına göre değil, orta ve uzun vadeli olarak planlanması gerektiğinin altını çizen Bekir Öz, iş hayatına dair tecrübelerini paylaşarak, şunları anlattı: 

“Ticarette, kar ve zarar kardeş gibidir. Kar elde etmenin yanında, bazen zarar da edilebilir. Önemli olan, işinizi nereye götürmeyi hedefliyorsunuz ve bu hedeflerin doğrultusunda orta ve uzun vadeli planınız nelerdir, bunları belirlemelisiniz. Yaptığımız her bir işimiz; emeği, bilgiyi, planlamayı, ölçmeyi, strateji geliştirmeyi vs gerektiriyor. Ön hazırlığını kapsamlı bir şekilde yapanların, tekniği ve kondisyonu daha iyi olur, böylece sahaya daha iyi çıkarlar ve başarıyı elde ederler. İleriye dönük yatırımlar doğru yapılmazsa, her şey kaybedilebilir de. Kısaca işinizi suyun akışına bırakamazsınız.” dedi. 

Dijital baskı sektöründe zengin ürün ailesine sahibiz 

Temsil ettikleri 5 marka ile dijital baskı sektöründe zengin ürün ailesine sahip olduklarını kaydeden Lidya Grup Satış Direktörü Adem Öz, şunları söyledi: 

“Dijital baskı sektöründe dünya markaları arasında konumlanan Xerox, Epson, Efi, Kongsberg ve kendi markamız Sutec makinelerini temsil ediyoruz. SIGN İstanbul fuarına, 450 metrekare alanda 2 ayrı stant ile katılıyoruz. 5 markamızdan ürün ailemiz ve yeni lansmanını yapacağımız modellerimiz yer alıyor. Markalarımızın hepsinde, daha yüksek kalitede, daha düşük maliyetle, daha verimli bir şekilde üretim yapabilme imkanı sunuluyor. Ürün ailemizdeki makinelerin hepsi baskı sektöründe olsa da, markaların teknolojileri ve hizmet verdikleri alanlar birbirinden farklıdır. Ürün yelpazesine bakıldığında birbirini tamamlayan bir yapıya sahibiz. Örneğin, Efi 30h modeli ile yüksek kalite ve düşük maliyetle yapılan baskılar, hemen onun tamamlayıcısı olan Kongsberg’de endüstriyel dijital kesimi yapılıyor, böylece ister 1 adet, ister 10 bin adet için baskı ve sonlandırmada hızlı şekilde çözüm sağlanabiliyor. Bu yıl ayrıca, tekstil tarafında zengin bir ürün ailesiyle fuara katılıyoruz. En son Epson tekstil ürünlerinin distribütörlüğünü almamızın ardından fuarda Epson’un yeni F serisi ürünlerinin gösterimini gerçekleştireceğiz ve demolarınını yapabileceğiz. Sutec serisinin 3X2 Uv flat pet modelini sergileyeceğiz ve bu modelimiz düşük baskı maliyeti ile yüksek hızda endüstriyel üreticilere hitap ediyor. Hem Sutec tarafında DTF ve sublimasyon olmak üzere 2 model ve Epson tarafında tekstilde direk tişörte baskı yapan yeni  F-2100 sergilemesini yapacağız. Dolayısıyla geniş bir ürün grubu ile tekstil tarafında da ürünlerimizi sergileyeceğiz. Ayrıca, ilk defa sergileyeceğimiz Epson’un L serisi ile yüksek kalitede geniş format baskı isteyen müşerilerimize, reçineli, herhangi bir ekosolvent kimyasal içermeyen green card sertifikalı R serisinin lansmanını da yapacağız. Yılın ikinci yarısının daha yoğun geçeceğini gözlemliyoruz. Fuara ve fuarın buluşma noktası olacak standımıza yoğun ilgi bekliyoruz.” şeklinde konuştu. 


22 Ağustos 2022 Pazartesi

Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde, harman şenliği etkinliği gerçekleşti.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR


 HARMANDA RESİTAL

‘Yaşayan ve Yaşatan Müze’ mottosu ile, Anadolu’nun modern zamanlar öncesi sosyo-ekonomik

yaşamını günümüze ve geleceğe taşımak için kurulan Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nde,

harman şenliği etkinliği gerçekleşti.

Turizm ve Kültür Bakanlığı Türkiye Turizm Tanıtım veGeliştirme Ajansının (TGA) organizasyonu

ile Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’ne yurt dışından gelen medya mensuplarının da katıldığı

etkinlik, büyük beğeni topladı.

Devlet Sanatçısı Gülsin Onay, buğday başakları arasında piyano resitali verirken, İstanbul Opera

Topluluğu Sanatçıları “Anadolu’dan Ezgiler” konseri ile dinleyenleri köklere uzanan bir yolculuğa

çıkardılar. Dünya’nın her tarafında verdiği konserler ile Türkiye’yi başarıyla temsil etmenin

gururunu yaşayan Devlet Sanatçısı Gülsin Onay, Bayburt’ta ikinci konserini verdiğini hatırlatarak,

“Buğday tarlasında hasat yapılırken, başaklar arasında kendimi ne kadar huzurlu hissettiğimi

kelimeler ile ifade etmem mümkün değil” dedi.

Köy yaşamının, tarımın, hayvancılığın öneminin insanoğlu tarafından yeniden keşfedildiğini ve bu

anlamda Kenan Yavuz Etnografya Müzesi’nin buna öncülük ettiğini ve bulunduğu coğrafyaya her

anlamda değer kattığını bildiren Gülsin Onay, “Ulusal ve uluslararası alanda kazandığı başarıları

büyük bir mutluluk ile takip ediyor ve destek olmaya gayret ediyorum. Bereketin simgesi harmanda

verdiğim bu konser, hayatımın en unutulmazları arasına girdi. Bayburt halkından gördüğüm ilgi ve

sevgi ise, beni ayrıca çok mutlu ediyor. Şimdi Bayburtlular bana diyorlar ki ‘’Bayburt,Bayburt olalı

böyle güzellik görmedi’” dedi.



“Anadolu’dan Ezgiler” konserini veren İstanbul Opera Topluluğu izleyicilerin büyük beğenisini

aldı.Klasik müzik yorumcusu ve Andante Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bali Kenan

Yavuz Etnografya Müzesi’nin Danışma Kurulu Üyesi olarak gurur verici bir projenin içinde

olmanın onurunu yaşadığını belirtti.

“İstanbul Opera Topluluğundaki sanatçı arkadaşlarım ile birlikte Buğday Tarlası içinde, muhteşem

bir atmosferde seyirci ile buluşmak olağanüstü idi” diyen Bali, “Kültür mirasını görünür kıldığı için

ve halkın kültür mirasına farkındalığını artırdığı için iki yıl üst üste Avrupa’nın en büyük ödüllerini

kazanan müzemiz, yolculuğuna devam edecek ve daha birçok başarıya imza atacak. Tüm

sanatçılarımızı, sanatseverleri, yazarları, şairleri müzemize bekliyoruz. Güzellikleri paylaşarak

çoğaltalım ve Anadolu’muzun güzelliklerini tüm Dünya’ya birlikte taşıyalım” şeklinde konuştu.

Kenan Yavuz Etnografya Müzesi Kurucusu Kenan Yavuz “Kadim Anadolu kültürünü Dünyaya

taşımak için kurduğumuz müzemiz, kültür ve deneyim turizminde de öncü bir rol oynuyor.Aynı

etkinlikte tırpan biçtik,düven sürdük,tığ makinasında buğday ile samanı birbirinden ayırdık ve

konserler düzenledik. Devlet Sanatçımız Gülsin Onay’a,İstanbul Opera Topluluğu sanatçılarımıza

ve şenliğimize yurt dışından geniş bir gazeteci topluluğu getiren Türkiye Turizm Tanıtım ve

Geliştirme Ajansına, “Hasattan Harmana” ismini verdiğimiz şenliğe katılan ülkemizin her

tarafından gelen katılımcılarımıza ve müze gönüllüsü dostlarımıza çok teşekkür ediyoruz” dedi.

Dünya’nın iki prestijli ödülüne birden sahip olan tek müze

Bayburt’un Beşpınar köyünde, 15 bin metrekare alan üzerinde 26 farklı mekândan oluşan ve

köylerden toplanan taşlar ve ahşaplar ile inşa edilen müze, 2021 yılında Avrupa Müze Forumu

(European Museum of the Year Award/Winner of the Silletto Prize) tarafından kültür mirası

kategorisinde yılın müzesi ödülüne layık görüldü. 2022 yılında ise Avrupa Birliği Kültür Mirası

Europa Nostra Büyük Ödülü’nün (European Union Cultural Haritage Europa Nostra 2022) sahibi

oldu. Kültür Mirası alanında Dünya’nın en prestijli iki ödülüne birden sahip olan tek müze olma

özelliği kazanan müze, Anadolu’nun geleneksel yaşamını düzenlediği etkinlikler ile günümüze

taşıyor.

Wyndham Ortadoğu’daki varlığını güçlendirmeye devam ediyor.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR




95’e yakın ülkede yaklaşık 9 bin oteli bulunan Wyndham Hotels & Resorts, Katar‘ın Doha kentinde açılacak 278 odalı Wyndham Grand Doha West Bay oteliyle Ortadoğu’daki varlığını güçlendirmeye devam ediyor. Doğrudan yönetim (Managed) modeliyle faaliyet gösterecek olan otel, proje geliştirme alanında bölgenin öncü kuruluşlarından Hala Real Estate Development Company iş birliğinde açılıyor ve Wyndham’ın bölgede sunduğu hizmetleri daha da zenginleştiriyor. Wyndham’ın, bölge genelindeki proje stokunda 27 otel projesi yer alıyor.

City Centre Doha Mall’a yalnızca 500 metre, DECC metro istasyonuna ise 600 metre uzaklıkta bulunanWyndham Grand Doha West Bay Beach, prestijli West Bay bölgesindeki plajın hemen yanında yer alıyor.

West Bay bölgesindeki çeşitli kamu kuruluşları ve özel kuruluşların yanı sıra eğlence mekanlarına da otelden yürüyerek ulaşılabiliyor.

Wyndham Grand Doha West Bay Beach, modern ve birinci sınıf odalarının yanı sıra tesis içindeki çeşitli restoranlar, jakuzisi de bulunan bir spa, buhar odası, sauna, açık havuz ve fitness merkezi gibi zengin olanakları da misafirlerinin kullanımına sunuyor. İş için seyahat edenler, otelin toplamda 350’ye yakın kişinin ağırlanabildiği altı adet geniş toplantı odasından yararlanabiliyor.

Wyndham Grand markası altında, ulaşılabilir bir tasarım, incelikle düşünülmüş konaklama deneyimleri, özenli hizmet ve rahat bir ortamı bir arada sunan seçkin oteller yer alıyor. Wyndham Grand Doha West Bay Beach, marka altında İstanbul, Manama, Atina, Chicago, Şanghay ve daha pek çok önemli noktada bulunan otellerin arasına katılıyor.

Wyndham’ın Katar’daki portföyünde, halihazırda faal durumda olan üç otel ve geliştirme aşamasındabulunan iki otel yer alıyor.2022 yılı Katar açısından, Ortadoğu’da ilk kez olmak üzere Kasım ayında düzenlenecek olan 2022 FIFA Dünya Kupası sebebiyle ayrı bir önem daha taşıyor. Turnuva süresince, ülkenin nüfusunun yaklaşıkyarısına denk gelen bir milyondan fazla kişinin Katar’ı ziyaret etmesi bekleniyor. Wyndham Grand Doha West Bay Beach, Dünya Kupası ziyaretçilerini ağırlamak için tam zamanında kapılarını açıyor.

Wyndham Hotels & Resorts Ortadoğu ve Afrika Bölge Direktörü Michel Augier, “Wyndham Grand Doha West Bay Beach, muazzam şehir Doha’yı tecrübe etmek isteyen, hem bölgede yerleşik, hem de uluslararası ziyaretçiler açısından harika bir konaklama seçeneği ve kolaylık sağlıyor. İster iş ister tatil için seyahat etsinler, ister kısa ister uzun süre konaklasınlar, tüm ziyaretçiler bu otelin benzersiz konumu ve tesis içi olanaklarından çok memnun kalacaklar. Bu seçkin otelin açılışıyla birlikte şehrin global bir destinasyon olarak gelişimine katkıda bulunmayı ve Katar’ın Dünya Kupası ve sonrası için iddialı planlarına destek olmayı sürdürmeyi heyecanla bekliyoruz. Bu eşsiz şehirdeki dördüncü otelimizi açmaktan heyecan duyuyoruz ve bunun, seyahat eden herkesin tercihlerine yanıt verecek deneyimler sağlama noktasında önemli bir dönüm noktası olduğuna inanıyoruz” dedi.

Wyndham Grand Doha West Bay Beach Genel Müdürü Hayden Edgtton, “Bu bizim için çok özel bir an.

Kapılarımızı dünyanın her yerinden misafirlerimize açıyoruz. Misafirlerimizi ağırlamaya ve onları Wyndham Grand markasıyla özdeşleşmiş değerler ve yüksek standartlarla buluşturmaya hazır olan harika bir ekibimiz var. Bu yıl 2022 FIFA Dünya Kupası sebebiyle tüm gözler Katar’ın üzerinde olacak ve biz buna tam anlamıyla hazırız. Katar, ekonomi alanında hızla gelişen ve sürdürülebilir planlara sahip olmasıyla tanınıyor ve önümüzdeki yıllarda anlatacak daha da fazla başarı hikayesine sahip olacağından eminiz. Yeni bir otelin açılışı her zaman heyecan verici bir süreçtir ve bu sürece yakından tanıklık etmek, beton ve taştan oluşan bir binayı herkesin kendini ait hissedebileceği ve tadını çıkarabileceği bir alana dönüştürmek gerçekten harika. Wyndham Grand Doha West Bay Beach’in, konumu ve sunduğu olanaklar sayesinde, misafirlerimizden yoğun talep almasını bekliyoruz” dedi.

Wyndham, 2021 yılında Avrupa, Ortadoğu, Avrasya ve Afrika (EMEA) böglesinde 70’e yakın otel projesinin imza süreçlerini tamamladı ve Howard Johnson by Wydnham, Ramada by Wyndham, La Quinta by Wyndham ve BAE pazarıyla ilk kez buluşan Days Hotel by Wyndham gibi çeşitli markaları altında açılışlar gerçekleştirdi. Wyndham aynı zamanda, Umman’ın gözde ve deniz kenarı bölgelerinden birinde açtığı Wyndham Garden Salalah Mirbat ile bu ülkedeki tatile yönelik hizmet çeşitliliğini de zenginleştirdi. Şirket, EMEA genelindeki otel ortaklarının inovasyon ve seyahat kısıtlamalarının devam ettiği bir dönemde talep dengesinde yaşanan değişimlere cevap verme becerilerini desteklemeye ve güçlendirmeye yönelik çok yönlü girişimler de başlattı.

Wyndham’ın Katar ve dünya genelindeki otelleri, dünya çapında binlerce otel, tatil köyü ve tatil kiralama tesisinin dahil olduğu, dünyanın en cömert otel ödül programı Wyndham Rewards kapsamında yer alıyor.

 

18 Ağustos 2022 Perşembe

2022 Yılı Gökyüzü Gözlem Etkinlikleri’nin Son Durağı Antalya


 HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


24 YILDIR SAKLIKENT’TEN GÖĞE BAKIYORUZ 

Türkiye’nin Aktif Haldeki En Büyük Gözlem Evi’nde En Donanımlı Teleskoplarla Gözlem Olanağı

TÜBİTAK’ın her yaştan gökyüzü meraklısını buluşturduğu Gökyüzü Gözlem Etkinlikleri’nin finali Antalya Saklıkent’te yapılıyor. Astronomi meraklıları 18-21 Ağustos’ta Türkiye’nin aktif haldeki en büyük gözlem evi olan ve en donanımlı teleskoplarının bulunduğu TÜBİTAK Ulusal Gözlem Evi’nde (TUG) gerçekleşecek etkinlikte bir araya gelecek.

Bilim Teknik Dergisi tarafından ilk kez 1998 yılında Antalya Saklıkent’te düzenlenen Gökyüzü Gözlem Etkinliği, bu yıl Sanayi ve Teknoloji, Gençlik ve Spor, Kültür ve Turizm bakanlıkları tarafından, Antalya Valiliği, Akdeniz Üniversitesi, Kepez Belediyesi ile Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) katkılarıyla TÜBİTAK’ın koordinasyonunda gerçekleştirilecek. Astronomi meraklıları, 2 bin 500 metre yükseklikteki Saklıkent’te Türkiye’nin gözle inceleme yapılabilen en büyük teleskopu ile uzmanlar eşliğinde gökyüzünü inceleme fırsatı bulacaklar. 

AÇILIŞI VARANK YAPACAK

18 Ağustos’taki etkinliğin açılışı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın yanı sıra Antalya Valisi Ersin Yazıcı, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal,  Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü ile katkı gösteren kurumların temsilcileri ve davetlilerle birlikte yapılacak.

GENÇLERİN BÜYÜK İLGİ GÖSTERDİ

 Milli Uzay Programı vizyonuyla gençlerin uzaya ilgisinin arttırılmasının amaçlandığı Antalya Gözlem Etkinliği’ne astronomi meraklıları büyük ilgi gösterdi. Etkinliğe, Türkiye’nin dört bir yanından başvuran 3 bin 500 kişi arasından 750 kişi kurayla belirlendi. Başvuranların çoğunun 20-40 yaş aralığında olduğu dikkat çekerken,  aileler ve kadınların gökyüzü gözlem etkinliklerine ilgisi Antalya’da da devam etti. Başvuru yapanların en küçüğü 1 yaşında, en yaşlısı ise 72 yaşında olarak kayıtlara geçti. Antalya, İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Konya ve İzmir illeri başvuru sıralamasında öne çıkarken, toplamda 76 ilden etkinliğe katılmak için başvuru yapıldı. 

Etkinliğe katılacak astronomi tutkunları da çadırlarını kurarak teleskop ve çıplak gözle gökyüzünü gözlemleyecek. 

Kepez Belediyesi’nin 19’undan sonra “Çadırını al sen de gel” sloganıyla davet ettiği etkinlik, ikinci gününden sonra halka açık olarak gerçekleştirilecek.

GÖKYÜZÜNÜN BÜYÜSÜNE KAPILMAK

Her yaştan grubundan astronomi meraklılarının katılacağı etkinlik boyunca seminerler, yarışmalar, gök bilim ile ilgili birçok faaliyet düzenlenecek.

Gözlem etkinliği süresince açık alanda gece-gündüz saatlerinde çeşitli atölye çalışmaları, teleskopla gözlemler, deneyler gibi farklı etkinlikler gerçekleştirilecek. Katılımcılar bu etkinliklere, yanlarında getirdikleri fotoğraf makinesi, teleskop, kamera, dizüstü bilgisayar gibi gözlem ekipmanları ile katılabilecek.

Gece ise katılımcılar çıplak gözle binlerce yıldızın görülebildiği gökyüzü altında uzman astronomlar ve profesyonel teleskoplar eşliğinde gökyüzünü gözlemleyecek, yıldızları, galaksileri, nebulaları tanıyacak

Etkinlik boyunca bilim insanları; öte gezegenler, uydu teknolojileri, ay misyonu ve roket çalışmaları, yere yakın geçiş yapan asteroitler, yıldız örtülmeleri gibi farklı başlıklarda katılımcılara birbirinden ilginç sunumlar yapılacak.

GÖKTAŞI YAĞMURLARI İZLENECEK 

14 Temmuz'da başlayıp 1 Eylül'e kadar sürecek olan halk arasında 'yıldız kayması' olarak bilinen gök taşı veya meteor yağmurları ve ayrıca Perseid (Perse) gök taşı yağmuru, yaz mevsimine denk gelmesi nedeniyle ışık kirliliğinin az olduğu yüksek rakımlı alanlarda daha rahat izlenecek.

YILIN SON GÖZLEM ETKİNLİĞİ

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde Anadolu’nun farklı şehirlerine yayılan ve her yaştan gökyüzü meraklısını bir araya getiren gözlem etkinlikleri Antalya ile sona eriyor. Bu yıl Diyarbakır, Van ve Erzurum’da düzenlenen gökyüzü gözlem etkinlikleri 18-21 Ağustos’ta Antalya’da düzenlenen son etkinlikle 2022 yılı için final yapacak.


Kocatepe Coffee 1919 Kastamonu şubesi kapılarını açtı.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



Kocatepe Coffee 1919 Kastamonu şubesi kapılarını açtı 

Kocatepe Coffee 1919 markasının Kastamonu şubesi, 6 Ağustos 2022 tarihinde kapılarını açtı. Barutçuoğlu AVM’nin karşı caddesinde hizmete giren Kocatepe Coffee 1919, Caner Çaycı, Dilaver Barut, Feyyaz Pattabanoğlu ve Cenk Cevheroğlu ortaklığında Kastamonu’ya kazandırıldı. Şehrin merkezinde “take away” konseptiyle bir ilke imza atan işletme, 400 metrekare giriş ve 350 metrekare üst katı ile misafirlerine hizmet veriyor.   

Günlük ve taze ürünlerin bulunduğu işletme; eşsiz tatlı grubu, sandviçleri, Türk kahvesi ve dünya kahve çeşitleri ile çikolatalardan oluşan zengin bir menüye sahip. Mekanda, özellikle San Sebastian Cheesecake’nin müdavimleri oluşmaya başladı bile.  

Örneği ve rakibi olmayan Türk markası olan işletme, bir kahve mekanından çok daha fazlasını ve tüm yelpazeyi bünyesinde barındırıyor. Zengin içecek çeşitleri, unlu mamülleri, taze pastaları, çikolataları, sandviç çeşitleri ve uygun fiyat politikasıyla, Kastamonuluların ve ve şehri ziyaret eden turistlerin uğrak yeri olmaya devam ediyor.  


16 Ağustos 2022 Salı

Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali için İstanbul’da basın toplantısı düzenlendi.




GASTRONOMİNİN KALBİ GAZİANTEP’TE ATACAK

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin, Gaziantep Valiliği koordinasyonunda ve Gaziantep’i Geliştirme Vakfı (GAGEV) iş birliğinde 15-18 Eylül tarihleri arasında, bu yıl 4’üncüsünü “Sürdürülebilirlik” temasıyla düzenleyeceği Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali (GastroAntep) için İstanbul’da ulusal basın temsilcilerinin katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.

Dünya Bankası’nın en rekabetçi 7 şehirden biri olarak seçtiği ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) 116 şehir arasında gastronomi alanında Yaratıcı Şehirler Ağı’nda (UCCN) Türkiye’yi temsil eden ilk şehir olarak listeye aldığı Gaziantep, kadim mutfağıyla tekrar dünya sahnesine çıkmaya hazırlanıyor. Gaziantep gastronomisinin dünyaya açılmasında önemli mihenk taşlarından olan Uluslararası GastroAntep Festivali’nin dördüncüsü bu yıl, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin Gaziantep Valiliği koordinasyonunda Gaziantep’i Geliştirme Vakfı (GAGEV) ile işbirliği içinde, 15-18 Eylül tarihlerinde gerçekleşecek. 

Dünyaca ünlü Michelin yıldızlı şefler, gurmeler, yaşam koçları, diyetisyenler, gıda üreticileri, gastronomi öğrencileri, tarım üreticileri, tedarikçiler, akademisyenler ve sektör temsilcileri bir araya getirecek festivale sayılı günler kala, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, İstanbul’da Atatürk Kültür Merkezi’nde, festivalin 4 gün sürecek olan programı hakkında bilgiler verdi. 

ŞAHİN: “BİZİM GASTROANTEP YOLCULUĞUMUZ ASLINDA BİR İNSANLIK YOLCULUĞU”



Başkan Fatma Şahin, toplantıda yaptığı konuşmada, dünyanın pandemi sonrası durumuna ve Gaziantep olarak neler yapmayı hedeflediklerini anlattı. Şahin, dünyanın zenginlik ölçeğinin artık kültürel zenginliğin korunması, kültürel mirasına sahip çıkılması ve sağlık konuları olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

“Bizim GastroAntep yolculuğumuz aslında bir insanlık yolculuğu. Kişi başına düşen gelire bakmıyor milletler artık. Geçtiğimiz zor dönemde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bize bıraktığı en büyük miras bilim ve akıl. Elimizdeki toprağın bizi nereye götüreceğini iyi analiz edeceğiz. Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nde ekonomik kalkınmayla birlikte insani ve çevresel kalkınmanın mutlaka yapılması gerektiğini, yapılmadığında büyük sorunlar yaşanacağı ifade ediliyor. Söylemlerin eyleme dönüşmediğinde küresel ısınmanın nasıl arttığını, Antartika’ya gittiğimde buzulların nasıl eridiğini gördük. Bu zor zamanda ne yapıp ne yapmamamız gerektiği ile ilgili bir bakışımız var.”

BU YILKİ TEMA: “SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK”

Gaziantep’in UNESCO’nun yaratıcı şehirler ağına girilmesinin uzun bir süreç olduğunu belirten Şahin, “Ama sonunda başardık ve hamdolsun çok farklı bir noktaya getirdik. Bu yılki temamız: Sürdürülebilirlik. Dünya sürdürülebilirliği konuşuyor. Sürdürülebilir kalkınma için gastronomi. O yüzden biz kebap, lahmacun, baklava şehri de değiliz. Vegan, vejetaryan, çölyak hastaları için oluşan özel menüler artık bunlarla da uzmanlaşıyor, uzmanlaştırıyoruz” dedi. 

“ANA VE ATA TOHUMU KÜTÜPHANESİ KURUYORUZ”

Şahin, ata tohumlarına, yöresel ürünlere sahip çıktıklarına dikkati çekerek, şöyle konuştu: “Nizip’te eğer Ege’nin zeytin tohumunu ekmeye devam edersek, gastronomi memleketi olamayız. Bizim bölgenin yağışına ve nemine uygun atalık tohumlarımız var. Bölgede toprak analizi yapıyoruz ve analize göre tohumu belirliyoruz. Ana tohumu ve ata tohumu kütüphanesi kuruyoruz. Bu o kadar önemli ki. Kendi ata tohumumuzu, ana tohumumuzu dağıtmak için Tarım Daire Başkanlığı’nı kurduk. Bu biyoçeşitliliği kullanmamız, toplumla birleştirmemiz, bunu eğitmemiz, çiftçiye bunu iyi anlatmamız ve bunun gereğini yapmamız gerekiyor.” 

“BU FESTİVAL COŞKUSUNU BERABER HİSSEDELİM”

Gastronominin artık bir destinasyon ve bölgesel kalkınma anlamına geldiğini söyleyen Şahin, “Gastronomi artık bir destinasyon, bölgesel kalkınma. Ortak söylem, ortak eylem ve ortak dil, ortak hedef. Artık biz San Sebastian ile yarışıyoruz. Festival içeriğinde her şey var. Hep beraber bu festival coşkusunu beraber hissedelim. Gaziantep artık tam bir doğal eczane, şifa. Michelin yıldızlı şefler geliyor Gaziantep’e. Öğrenciler büyük bir ilgi gösteriyor. Bu ekibimizin sürdürülebilirliğiyle oldu. Kimi görmek, kimi duymak istiyorsanız bizde” diye anlattı.  

Gazi şehrin geniş mutfak kültürünü global arenaya taşıyan festivalde; Michelin yıldızlı şefleri, UNESCO Gastronomi Şehirleri temsilcilerinin Gaziantep’in yöresel ürünleri ile düzenleyeceği workshop etkinliklerinin yanı sıra sürdürülebilirlik ve biyoçeşitlilik üzerine sergiler, Coğrafi İşaret Çalıştayı gibi çok sayıda panel ve seminer düzenlenecek. Festivalde ayrıca geziler, müze ziyaretleri, şovlar, kadın ve çocuklar için atölye çalışmaları, konserler ve pek çok eğlenceli etkinlik yer alacak. GastroAntep Festivali ile Türkiye’deki gastronomi öğrencilerine global platformlarda staj imkânı da sağlanacak.



Basın toplatısına Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in yanı sıra;  AK Parti Gaziantep Milletvekili Derya Bakbak, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Erdem Güzelbey, Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Mehmet Tuncay Yıldırım, Gaziantep Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği  Başkanı İsmet Özcan, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı ve Kültür, Turizm Daire Başkanı Oya Alpay, Şehitkamil Belediyesi Başkan Yardımcısı Murat Özgüler, GBB Gazibel Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Tural, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Mutfaklar Koordinatörü ve Mutfak Sanatları Merkezi (MSM) Başkanı Şef Doğa Çitçi bulundu.

Basın toplantısının sonunda Gaziantep yöresine özgü ikramlardan biri olan “Katmer” yapımı katılımcı basın mensupları ile paylaşılarak, katmerin tanıtımı yapıldı.


QTerminal Antalya 10 bin fidanlık hatıra ormanı oluşturma çalışmalarına devam ediyor.

HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



QTerminal Antalya’dan müşterileri için 10 bin fidan

QTerminals Antalya, orman varlığının artırılması kapsamında Antalya Konyaltı’nda
10 bin fidanlık hatıra ormanı oluşturma çalışmalarına devam ediyor. Aylık olarak en çok tonajda yük taşıyan müşteriler adına fidan dikimi yapılacak olan projede bugüne kadar 3 bin adet fidan dikimi yapıldı. 

Çevreyi koruyan faaliyetler yürütmeyi ilke edinen QTerminals Antalya, erozyonla mücadele ve orman varlığının artırılması için Orman Mühendisleri Odası iş birliğinde Antalya Konyaaltı’nda hatıra ormanı oluşturma çalışmalarına devam ediyor. ‘QTerminals Antalya Hatıra Ormanı’ projesi kapsamında aylık olarak en çok tonajda yük taşıyan müşteriler adına fidan dikimi yapılıyor.

2022 sonuna kadar 10 bin fidan dikimi yapılacak

QTerminals Antalya’nın 2022 sonuna kadar Antalya Konyalaltı’nda 10 bin fidan dikmesi hedefleniyor. Dikimi yapılacak fidanlar arasında kızılçam, karaçam, sedir ve Akdeniz iklimine uygun yapraklı türleri bulunuyor.Q Terminals Antalya proje başlangıç tarihinden bugüne kadar toplamda  61müşterisi adına 3 bin adet fidan dikimi gerçekleştirdi.

‘Daha yeşil bir Antalya için çalışıyoruz” 

Antalya'nın önemli bir ticaret noktası olduğu kadar doğal güzellikleri ile de Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden biri olduğunu ve doğal kaynakların korunmasının çok önemli olduğununun altını çizen QTerminals Antalya Genel Müdürü Özgür Sert, “Antalya’mızın orman alanlarını genişletmek en önemli önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu konuda QTerminals olarak elimizden geleni yaparken Antalya’da daha büyük yeşil alanlar elde etmek için sürece müşterilerimizi de dahil etmiştik. Yıl sonuna kadar 10 bin fidan dikmehedefimiz an itibariyle 61 müşterimizin de destekleriyle3 bin fidana ulaştı.Antalyamızın ormanları için bizimle birlikte olan müşterilerimize teşekkür ederiz.” dedi.


15 Ağustos 2022 Pazartesi

DEDEMAN’DAN “HAYVAN DOSTU” İKİ YENİ UYGULAMA


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


DEDEMAN’DAN “HAYVAN DOSTU” İKİ YENİ UYGULAMA

Geçtiğimiz yıl Türkiye’de yüzde yüz kafessiz yumurta kullanımına geçen, değişimi ilk duyuran turizm markası olarak büyük takdir toplayan Dedeman Hotels & Resorts International, hayvan haklarına yönelik iki önemli adım daha attı. Ağustos ayı itibariyle misafirlerinin evcil hayvanlarını 13 otelinde kabul etmeye başladıklarını duyuran marka, otellerinde kullanılan şampuan ve sabun gibi buklet ürünlerinin tamamının da Cruelty Free olacağını açıkladı. 

Sürdürülebilir turizm anlayışıyla hareket eden Dedeman Hotels & Resorts International,“Kafessiz Yumurta” uygulamasının ardından bu kez de tüm otellerinde sabun, şampuan, duş jeli gibi buklet malzemelerini test aşamasında hayvanlar üzerinde deney yapılmayan
Cruelty Free işaretli ürünlerden temin etme kararı aldı.

Sorumlu kaynak kullanımında olumlu ve sürdürülebilir bir değişim sağlamak için çalışmalarını aralıksız sürdüren Dedeman, Ağustos ayı itibariyle evcil hayvan kabulüne başladı. Misafirlerine, hayvan dostlarıyla birlikte seyahat etme konforu sunmayı amaçlayan markanın 13 oteli; Dedeman İstanbul, Dedeman Bostancı Hotel&Convention Center, Park Dedeman Bostancı, Park Dedeman Eskişehir, Dedeman Palandöken, Dedeman Palandöken Ski Lodge, Park Dedeman Gaziantep, Dedeman Konya Hotel&Convention Center, Park Dedeman Denizli, Dedeman Şanlıurfa, Dedeman Tokat, Park Dedeman Elazığ ve Park Dedeman Adıyaman’dauygulamaya geçildi. 

“Sürdürülebilirlik prensibi ile hareket etmeliyiz”

“Sürdürülebilir bir dünya yaratma misyonuyla hayata geçirdiğimiz yenilikçi uygulamalarla örnek olmaya ve önderlik etmeye devam ediyoruz” diyen Dedeman Hotels & Resorts International Operasyon Direktörü Gürkan Kaban, uygulamaya yeni başladıkları projelerle ilgili şunları söyledi: “Biliyoruz ki, gelecek kuşakların da bizimle aynı gereksinimleri karşılayabilmesi için “sürdürülebilirlik” prensibi ile hareket etmeliyiz. Kafessiz Türkiye Platformu iş birliği ile geçen yıl Türkiye’de kafessiz yumurta uygulamasına geçişi tamamlayan, değişimi ilk duyuran turizm markası olmuştuk. Tedarik zincirinde sorumlu ve sürdürülebilir kaynak ilkemiz ile şimdi de buklet ürünlerinde yine hayvan haklarını ve refahını gözeten bir uygulamaya geçiyor olmanın memnuniyetini yaşıyoruz. Ayrıca Dedeman olarak hayvan dostlarımızı konuk edecek olmaktan da son derece mutluyuz. Yarım asrı aşkın süredir turizm sektöründe faaliyet gösteren bir marka olarak attığımız her adımda sunduğumuz hizmeti bir sorumluluk bilinciyle şekillendiriyoruz, bu yaklaşımı aralıksız sürdürmeye de devam edeceğiz.” dedi. 

12 Ağustos 2022 Cuma

Otel yatırımlarında büyük dönüş.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



Otel yatırımlarında büyük dönüş

Otel yatırımları, yatırımcıların en fazla ilgi gösterdiği alanlardan biri oldu. Türkiye Otelciler Birliği’nin (TÜROB) raporuna göre, 6 ayda toplam teşvik değeri 7 milyar 553 milyon TL olan 75 otel projesi için başvuru yapıldı.

Pandemi nedeniyle 2020-2021 yıllarında tarihinin en kötü dönemini yaşayan konaklama sektöründe, bu yılın başından itibaren başlayan canlanmayla birlikte yatırımlar yeniden yükselişe geçti. Yılın ilk 6 ayında otel yatırımları, yatırımcıların en fazla ilgi gösterdiği alanlardan biri oldu. Türkiye Otelciler Birliği’nin (TÜROB), Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ‘Yatırım Teşvik Belgeleri’ verilerinden hareketle hazırladığı Ocak-Haziran 2022 dönemini kapsayan yatırım raporuna göre, ilk 6 ayda toplam teşvik değeri 7 milyar 553 milyon TL olan toplam 14 bin 413 yataklı 75 otel projesi için teşvik başvurusu yapıldı. 

İlk yarıda teşvik belgesi başvurularının parasal tutarı bir önceki yılın aynı dönemine göre göre yüzde 640 artarken, proje sayısı yüzde 39, yatak kapasitesi yüzde 76 artış gösterdi. 2021 yılı ilk 6 ayında toplam 8 bin 200 yatak kapasiteli 54 otel projesi için 1 milyar 21 milyon TL, pandemi öncesi yıl olan 2019 yılının ilk 6 ayında ise 12 bin 500 yataklı 55 proje için 1 milyar 683 milyon TL’lik teşvik başvurusu yapılmıştı.

İstanbul, Muğla, Antalya…

TÜROB’un raporuna göre, ilk 6 ayda30 ilde yeni projeler planlandı. Yeni yatırımlarda İstanbul ve Muğla 9’ar projeyle ilk 2 sırayı alırken, Antalya 8 proje ile üçüncü oldu. Çanakkale 6, İzmir 4 yatırım ile dördüncü ve beşinci sırayı aldı. Kars, Edirne, Nevşehir ve Ankara 3’er, Aydın 2 projeyle ilk 10’da yer aldı. Pandemi öncesinde Karadeniz’de yaşanan yatırım furyasının yavaşlaması dikkat çekerken, Doğu, Güneydoğu ve İç Anadolu illerinde de yatırımlar yavaşladı. 

2022 yılının ilk 6 ayında teşvik belgesi alan oteller içerisinde kapasite bakımından 11 otelde 5 bin 702 yatak ile 5 yıldızlı oteller ilk sırada yer aldı. Otel sayısında ise en fazla başvuru 26 proje ile 3 yıldızlı oteller için oldu. 

Eresin’den Anadolu’ya ekstra teşvik önerisi

Yatırımlarla ilgili bir değerlendirme yapan TÜROB  Başkanı Müberra Eresin, şu görüşleri dile getirdi:“Pandeminin sektörde olumsuz etkileri ve birçok alanda yatırımların ertelendiği bir dönemde dahi yatırımcılar, 2020 ve öncesinde başlattıkları otel yatırımlarını tamamlamak üzere çalışmalarını sürdürmüştü. Bu durum yatırımcıların sektöre yönelik umudunun ve güveninin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Bu yılın ilk yarısına baktığımızda da otel yatırımlarında ciddi bir geri dönüşün başladığını görüyoruz. Sektörde yapılan yatırımları olumlu değerlendirmekle birlikte Antalya ve İstanbul gibi turizm merkezlerinin hâlâ en fazla yatırım talebi alan yerler olması aslında çok tercih ettiğimiz bir durum değil.Turizmin sürdürülebilirliği açısından yatırımların tüm Anadolu’ya yayılması gerektiği görüşümüzü sürdürüyoruz ve bu konuda gerekirse Anadolu’da yapılan yatırımlar için daha da fazla, ekstra teşvikler verilmesi gerektiği inancındayız. Teşviklere, yeni yatırımlar için Anadolu’da; yenileme ve renovasyon için ise İstanbul ve Antalya gibi illerimizde ihtiyaç duyulduğunu düşünüyoruz. Ayrıca, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Afyonkarahisar, Antalya, Aydın, Bursa, Denizli, Erzincan, Hatay, İzmir, Kars, Mersin, Muğla, Niğde, Ordu, Trabzon, Yalova ve Nevşehir illerinde bulunan toplam 50 kamu taşınmazının bu yıl içerisinde ‘Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik’ hükümlerine uygun olarak girişimcilere tahsis edilmesi ile turizm yatırımlarının önemli oranda artmasını bekliyoruz.”


TABLO 1: 

Yatırım zirvesindeki şehirler 


Şehir Teşvik Belgesi alan proje sayısı (Ocak-Haziran2022)

İstanbul 9

Muğla 9

Antalya 8

Çanakkale 6

İzmir 4

Ankara 3

Edirne 3

Nevşehir 3

Kars 3

Aydın 2


TABLO 2: 

Yıllara göre otel yatırımları (Ocak-Haziran dönemi)

Yıl Otel sayısı Yatak sayısı Teşvik  tutarı (Milyon TL)

2014 170 47.650 2.751,9 

2015 134 29.966 1.925,3 

2016 94 19.124 1.480,7 

2017 101 16.020 1.681,2 

2018 92 15.222 1.590,1 

2019 55 12.500 1.683,3

2020 62 13.724 1.796,5

2021 54 8.200 1.021,3

2022 75 14.413 7.553,9



Ayrıntılı rapora aşağıdaki adresten ulaşabilirsiniz; 

https://www.turob.com/tr/bilgi-merkezi/istatistikler/2022/show/844/haziran-2022-turkiye-otel-yatirim-tesvik-raporu

Bursa Gastronomi Turizmi Derneği, Bursa’nın Coğrafi İşaretli lezzetlerini tüm dünyaya tanıttı.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR




BURSA GASTRONOMİ TURİZMİ DERNEĞİ, ŞEHRİMİZİN LEZZETLERİNİ MACARİSTAN’DA TANITTI.

Yaklaşık 300 bin davetlinin katıldığı, 27 Türk boyunu bir araya getiren, Hun-Türk kardeşliğini simgeleyen kurultayda, Bursa Gastronomi Turizmi Derneği (Bursa GTD), Bursa’nın Coğrafi İşaretli lezzetlerini tüm dünyaya tanıttı.

Macaristan’ın Bugac kasabasında yapılacak olan, Büyük Turan Kurultayı’nda, Bursa Gastronomi Turizmi Derneği (Bursa GTD), Bursa’nın coğrafi işaretli lezzet ürünlerini tanıtmaya hazırlandı. Budapeşte’de bulunan Yunus Emre Enstitüsünde gerçekleşen lansmana Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur AKTAŞ, Bursa Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Yüksel AKTAŞ Türk-Soyu Genel Sekreteri Sultan YAREV, Türk Devletleri Teşkilatı Başkanı Baghdad AMREYEV, Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi Gülşen Karanis EKŞİOĞLU ve Yunus Emre Enstitüsü Başkan Yardımcısı Abdullah Kutalmış YALÇIN katılım sağladı. Bursa yerel lezzetlerini, ipek böceğini, el sanatlarını ve coşkulu halk danslarıyla Bursa Kültür ve Sanat Vakfı, Macaristan’da bulunan yerli ve yabancı turistlere Bursa kültürünü tanıttı.

Açılış konuşmalarını yapan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur AKTAŞ; “2022 Yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilen Bursa’dan herkese selamlar getirdik, zengin ve kadim bir kültüre sahip olan, Bursa’nın, bu kurultayda onur konuğu olması, bizlere şeref verdi. Tüm dünyaya hitap eden kültürümüzü ve yerel zenginliklerimizi Bugac’da sergileyeceğiz. Aynı zamanda Türk Kültürünü ve Türk lezzetlerini sadece bölgemizde değil, çeşitli ülkelerde yapacağımız etkinliklerle tanıtmaya devam edeceğiz.”

“BURSA GASTRONOMİSİNİ DÜNYAYA TANITMAYA GELDİK.”

Macaristan’ın Bugac kasabasında yapılacak olan, Büyük Turan Kurultayı için tüm hazırlıklar tamamlandı. Bursa’dan gelen heyet, Yunus Emre Enstitüsünde protokolün katılımıyla lansman gerçekleştirdi. Yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği lansmanda, Bursa Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Yüksel AKTAŞ, şu ifadelere yer verdi; “Bursa Gastronomi Turizmi Derneği (Bursa GTD) olarak, iki yılda bir düzenlenen Büyük Turan Kurultayı’na, derneğimizin yönetim kurulu ve yönetim kurulu içerisinde bulunan şeflerimizle, üzerimize düşen ne görev varsa yapmak için katıldık. Birbirinden hünerli şeflerimiz, Bursamızın coğrafi işaretli lezzetleri olan, Kestaneli Pilavı, Muradiye Çorbası, Tahanlı Pidesi, Cevizli Lokumu, Kemalpaşa Tatlısı, Süt Helvası ve cevizli tatlılarımızı burada hazırlayarak, katılımcılarla buluşturdu.”

Bursa Gastronomi Turizmi Derneği (Bursa GTD), Bursamızın eşsiz lezzetlerini tüm dünyaya tanıtma misyonuyla çalışmalarının ilk durağı olan Macaristan, Budapeşte’de bulunan Yunus Emre Enstitüsünün ardından, sonraki durağı Bugac’da yapılacak olan ve yüzbinlere yerel ve yabancı ziyaretçinin katılım sağlayacağı Büyük Turan Kurultayı olacak.