30 Ocak 2015 Cuma

HERITAGE 2015 Restorasyon, Arkeoloji ve Müzecilik Teknolojileri Fuarı başlıyor..

HABER MERKEZİ- ARTİN ŞİRİNPINAR


Türkiye’de ilk kez düzenlenecek olan fuarda yapılacak konferansların teması “Yeni Perspektifler, Yeni Teknolojiler, Yeni Uygulamalar” olarak belirlendi.Arkeoloji ve restorasyonda yeni teknolojiler, onarım ve sergileme tekniklerini mercek altına alacak olan HERITAGE 2015,  T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun destekleriyle düzenleniyor.



Kültürel mirasla ilgili tüm sektörün buluşma noktası HERITAGE 2015, sosyal adalet ve kültürel paylaşımın güçlendirilmesi için müzelerin platform olarak kullanılması üzerine olan çalışmaları ile gündeme imzasını atan Kopenhang Müzesi eski direktörü Jette Sandahl, Arkeometri, inorganik ve organik ürünlerin restorasyonu uzmanı Vittorio Bresciani, İspanya’da müzecilikte devrim yapan Çek mimar Boris Micka, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi tarafından yılın en iyi müzesi seçilen Baksı Müzesinin kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, dünyada kültür varlıklarına yönelik destek sağlayan Kanada Lord Vakfı sergiler bölümü başkan yardımcısı Maria Piacente, Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi- ICOMOS Kanada eski genel sekreteri Dinu Bumbaru ve dünya çapında işlere imza atan mimarımız Emre Arolat gibi isimleri ağırlayacak.

All Fuarcılık, Türkiye’de bir ilke daha imza atıyor. HERITAGE 2015 Restorasyon, Arkeoloji ve Müzecilik Teknolojileri Fuarı ve Konferansları ülkemizin tarih ve sanat varlıklarının korunması, saklanması ve geleceğe aktarılmasına yönelik çalışan kurumlar ile sektörle ilgili tedarikçilerin bir araya getirilmesini sağlamak üzere 5-7 Şubat 2015 tarihleri arasında Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda gerçekleştirilecek.

ALL Fuarcılık A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Murat Akan’ın ev sahipliğinde, Baksı Müzesi Kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) Danışma Kurulu Başkanı Suay Aksoy ve Ahmet Yeşiltepe’nin katılımıyla düzenlenen ön basın toplantısında HERITAGE 2015 Fuarı hakkında bilgi verilmesinin yanı sıra güçlü konferanslar dizisi de vurgulandı.

Türkiye’de bir ilki temsil ediyor
Restorasyon, müzecilik ve arkeoloji sektörlerinin ilk kez bir arada ve önemli bir platformda buluşacağına dikkat çeken All Fuarcılık Yönetim Kurulu Üyesi Murat Akan basın toplantısında, “Ülkemiz tarih konusunda büyük bir potansiyele sahip fakat sektörel gelişiminin henüz başında olması nedeniyle her üç konuda ne yazık ki ayrı birer fuara sahip olabilecek gücü ve oluşumu henüz bulunmuyor. Bu nedenle biz Türkiye’de bu üç sektörü bir araya getirip “Kültürel Miras” adı altında topladık. Böyle bir fuar ve konferans, Türkiye’de bir ilki temsil edecek.” dedi.

Baksı Müzesi Kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, "İletişim koşullarının hızla gelişmesine rağmen hala kültürel paylaşım konusunda ideal bir noktaya ulaşıldığını söyleyemeyiz. Kültürel demokrasiyi merkeze koyduğumuz andan itibaren insanın yaşamakta olduğu coğrafyanın her noktasına sanatı götürmek gerekiyor. Bu vesileyle götürdüğümüz bu potansiyel insanın katılımına açık bir ilişki boyutu sunmalıdır. Bu anlamda müzecilik önem kazanıyor. Ancak müzeciliği merkezi kentler bağlamında ele almak bu soruna yeterli yanıt değildir. Müzeciliğin yeni boyutu yaşam neredeyse orada olmak ve olduğu bölgedeki insanların ekonomik ve kültürel katılımlarını sağlamak olmalıdır. HERITAGE 2015 fuarı gibi çalışmalar bu doğrultuda bir bilinç oluşturma adımıdır ve değerlidir." diye belirtti.

Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) Danışma Kurulu Başkanı Suay Aksoy da, “Türkiye bugün müzecilik alanında büyük bir hamle içinde. HERITAGE 2015, doğru zamanda doğru bir girişimi gerçekleştiriyor. Arkeoloji, restorasyon ve müzecilik gibi birbirini besleyen  temel uzmanlıkların yerli ve yabancı temsilcilerini bir platformda buluşturuyor ve karşılıklı bilgi ve fikir alışverişi için bulunmaz bir fırsat yaratıyor. Etkinliğe bir fuarın eşlik etmesi de uygulamalı bir disiplin olan müzecilik için teknolojik gelişmelerin izlenmesi açısından son derece yararlı olacaktır.  HERITAGE 2015, duyulduğu andan itibaren müzecilik ve ilgili çevrelerde bir heyecan yarattı. Bu heyecanın önümüzdeki yıllarda artarak devam edeceğini düşünüyorum.”dedi.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı –Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, T.C. Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu, Marmara Belediyeler Birliği, ICOMOS Türkiye, Europa Nostra ve üniversitelerin destekleriyle düzenlenen organizasyonda, Türkiye’de ‘Kültürel Miras’ eğitimi-yönetimi, belgelemede yeni yöntemler, sergilemede ve teşhirde yeni araçlar, arkeolojide yeni teknikler, konservasyon ve restorasyon teknikleri, yeni uygulamalar ve müzecilik teknolojileri gibi ana başlıklar yer alıyor.

HERITAGE 2015’de konferansların yanı sıra sergiler de yer alıyor. Moda tasarımcısı Hatice Gökçe’nin “Leather Age Anatolia” adlı fotoğraf sergisi organizasyonu renklendirecek.Fuarın yanı sıra zengin bir konferanslar dizisi de programlandı. Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne bağlı birimler 9 konu başlığında sunum yapacak. Türkiye’de kültürel mirasın korunması, yaşatılması ve kamuoyuna sunulmasında bakanlık tarafından nasıl irdelendiğini ortaya koyacaklar. Vakıflar Genel Müdürlüğü de bir sergi ve 2 seminerle fuardaki yerini alacak. Dünyada kültür varlıklarına yönelik destek sağlayan Lord Vakfı, Europa Nostra ve Dünya Anıtlar ve Sitler Konseyi ICOMOS ve Dünya Müzeler Konseyi ICOM, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ve Müzecilik Meslek Kuruluşu Derneği de HERITAGE 2015’e destek veren önemli kurum ve kuruşlar arasında yer alıyor.  Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Bursa Büyükşehir Belediyesi, Beşiktaş Belediyesi, İBB iştiraki BİMTAŞ, Orman ve Su İşleri Bakanlığı-Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ve sektör temsilcisi firmalar stand katılımlarıyla HERITAGE 2015’de yer alıyorlar.

Dünyayı etkileyen isimler HERITAGE 2015’de olacak
HERITAGE 2015’de Türkiye’den ve dünyadan müzecilik, restorasyon ve arkeoloji çevrelerinin etkili isimleri konuk edilecek. Akademisyenler ve dünyaca ünlü isimlerce restorasyon, arkeoloji ve müzecilik alanında yeni akımlar, teknolojik yaklaşımlar gündemi belirleyecek.Geleneksel olmayan akademik geçmişi ile müzecilik alanında şiirsel, psikolojik ve duygusal bir yaklaşımla müze çalışmalarını yorumlayan Jette Sandahl Heritage 2015’de olacak. Kopenhang Müzesi eski direktörü, Müzebilimci Jette Sandahl sosyal adalet, kültürel paylaşımın güçlendirilmesi için müzelerin platform olarak kullanılması üzerine yeni paradigmalar geliştiren çalışmaları ile gündeme imzasını atıyor.
Doğal afetler, silahlı çatışmalar ya da modern metropolün gelişimi gibi sıra dışı durumlar çerçevesinde kültürel mirası korumak konusuyla ilgilenen Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi ICOMOS Kanada eski genel sekreteri ve Montreal Miras Vakfı direktörü Dinu Bumbaru, mimarinin tüm alanlarını kapsayan çalışmaları ile dikkat çeken ICOMOS Yöresel Mimarlık Komitesi  Başkanı mimar Gisle Jakhelln ve dünyada kültür varlıklarına yönelik destek sağlayan ve ülkeler düzeyinde yardım yapan Kanada Lord Vakfı Sergiler Bölümü Başkan Yardımcısı Maria Piacente, konferansın beklenen isimlerinin başında geliyor.

Arkeometri, inorganik ve organik ürünlerin restorasyonu uzmanı Vittorio Bresciani, Türkiye’de ve dünyada iz bırakan projelere imza atan Emre Arolat, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi ‘Yılın En İyi Müzesi’ ödüllü Baksı Müzesi’nin kurucusu Prof. Hüsamettin Koçan, gelişmekte olan teknolojileri kullanan medya tabanlı sahneografi, anlatı mekanları ve interaktif uygulamalar ajansı Tamschick Media+Space’in kurucusu Mark Tamschick ve uluslararası sergi tasarımı alanında lider olarak kabul edilen Atelier Brückner’in kreatif yönetmeni, sahneograf Prof.Dr. Uwe Brückner’ de konferansa konuşmacı olarak katılarak kendi alanlarındaki yeni perspektifler, teknolojiler ve uygulamaları ziyaretçiler ile paylaşacaklar.

Atina’dan Pire Sualtı Antik Çağlar Müzesi çalışmaları ile gündeme gelen arkeolog-sanat tarihçisi Marlen Mouliou, “Suriye’de Eski Eserlerin Koruması ve Konservasyonu ” tezi ile eğitimini tamamlayan Danimarka - Moesgaard Müzesi’nden konservatör Helle Strehle, ICOMOS Türkiye’den Prof. Dr. Can Binan, Dr. Gülsün Tanyeli, Europa Nostra Türkiye adına Prof. Dr. Nuran Zeren Gülersoy, Yrd. Do. Dr. Alessandra Ricci ve arkeoloji konusunda Prof.Dr. Mehmet Özdoğan, Prof. Dr. Mahmut Drahor, Nezih Başgelen,  “Taşınır Vakıf Kültürel Mirası” konusunda Suzan Bayraktaroğlu, Erupo Nostra 2012 ödüllü “Milet İlyas Bey” projesi ile mimar Cengiz Kabaoğlu, “Müzeler için Dijital İletişim Stratejileri” konusunda Elif Ç. Artan ve Elif Koçak etkinliğin diğer konuşmacıları arasında yer alıyor.
www.expoheritage.com


http://www.turizminsesi.com/haber/turkiyede-ilk-kez-duzenlenecek-17504.htm

SÜTAŞ Türkiye’nin Sütçüsü 40. Yılında


HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




Türkiye’nin Sütçüsü 40. Yılında Sütaşkıyla Büyümeye Devam Ediyor

Sütaş 40. yılını “Çiftlikten Sofralara Doğal Lezzet-Sütaşkı” kampanyası ile kutluyor. Ürünlerini Türkiye’de her 10 hanenin 8’ine ulaştıran Sütaş, 10 yıldır süt ve süt ürünleri sektörünün lider markası olmaya devam ediyor. Son 5 yılda 2 kat büyüyen Sütaş, 2020 yılına kadar 300 milyon dolar daha yatırım yaparak 2 milyar dolar ciroya ulaşmayı hedefliyor.


Süt ve süt ürünlerinde Türkiye’nin lider markası Sütaş, bu yıl kuruluşunun 40. yılını kutluyor. İPSOS’un gerçekleştirdiği marka izleme araştırmasına göre Türkiye’nin en sevilen ve en güvenilen markalarından biri olan Sütaş, her 10 hanenin 8’ine ürünlerini ulaştırmayı başarıyor.
Yenilikçi yaklaşımlarına devam eden Sütaş, 2014 yılında pazar payını yüzde 16’ya ulaştırırken, bir önceki yıla göre yüzde 18 büyüyerek 2,2 milyar TL ciro gerçekleştirdi.
“Doğal Lezzet ve Çiftlikten Sofraya”  iş modeline yatırım yapmaya devam edeceklerini belirten Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, son 5 yılda 2 kat büyüdüklerini ve gelecek 5 yıllık hedeflerinin de 2 kat büyüme olduğunu açıkladı.


Sütten kazandığını süte yatırmaya devam edecek

Son 5 yılda 250 milyon dolar yatırım yaptıklarını, 2020 yılına kadar 300 milyon dolar daha yatırım yapacaklarını açıklayan Yılmaz, Sütaş’ın gelecek planları hakkında şöyle konuştu: “Sütten kazandığımızı süte yatırmaya devam edeceğiz. İnşaat çalışmaları başlayan Tire Fabrikası’nı 2016 başında, üretici ve mesleki eğitim faaliyetleriyle altyapı çalışmalarını başlattığımız Bingöl projemizi de 2017 yılında hayata geçirmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu.
Muharrem Yılmaz, Makedonya ve Romanya’dan sonra yurtdışı yatırımlarına devam edeceklerini belirterek,  Sütaş’ın 50. yılında dünyanın ilk 25 süt ürünleri şirketi arasına girmesini hedeflediklerini açıkladı.
Sürdürülebilirlik vizyonu
“Çiftlikten Sofraya iş modelimizin temelinde sürdürülebilirlik vizyonu var” diyen Muharrem Yılmaz, 2020 yılına kadar kullandıkları enerjinin tümünü çiftliklerinin atıklarından elde etmeyi hedeflediklerini söyledi. 2014 sonu itibariyle gübre ve fabrika atıklardan 5 MWh elektrik üretimine ve yüzde 30 yeterliliğe ulaşan Sütaş, fabrikalarında kullandığı suların tamamını arıtıp geri kazanarak, tarımsal sulamaya ve çiftliklerinin ihtiyacına uygun hale getiriyor.  Öte yandan Sütaş ambalaj atıklarını geri kazanmak üzere gübre çuvalı üretme projesini de 2015 yılında başlatacak.

Önümüzdeki 5 yılda istihdamı da ikiye katlayacak


5 yılda iki kat büyüyen Sütaş’ın çalışan sayısı  4800 kişiye ulaştı.  Sütaş’ın yönetim kadrosunu 200 müdür ve üstü yöneticinin ortalama kıdeminin 11 yıl olduğunu belirten Yılmaz, “yönetim kadromuzun yüzde 70’i şirketimiz bünyesinden yetişmiştir” dedi. Çalışanlarının mesleki ve kişisel gelişimine önem veren Sütaş, geçtiğimiz yıl kişi başına 21 saat olmak üzere toplam 100 bin saat eğitim aldı. Girişimcilik ve inovasyon kültürünü koruyup geliştirmeye önem verdiklerini söyleyen Yılmaz “şirketimizin kuruluş sermayesi innovasyonlar ve yenilikçiliktir” dedi.

28 Ocak 2015 Çarşamba

Kapadokya’da ruhunuz dinlenirken, iç dünyanız zenginleşsin…




HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




Kapadokya’da ruhunuz dinlenirken, iç dünyanız zenginleşsin…

Peri bacalarının arasında, çok özel bir mağara evde kalmak ister misiniz?
Nereye baksanız tarihten bir sahne izliyormuşsunuz hissine kapılacağınız atmosferde adeta zamanı durdurup, büyük şehir stresinden ve koşturmacasından uzaklarda derin bir soluk alıp, lüks ve tarihi aynı anda yaşadığınızı hissedeceksiniz.
Art Residence Cappadocia sizi Güvercinlik Vadisi’nin manzarasına en hakim noktalardan birinde bulunan iki katlı misafir evinde, üç ayrı suite davet ediyor. Birbirinden özenli döşenmiş yerden ısıtmalı suitlerde aileniz veya dostlarınızla otel konforunda müstakil bir evde kalabileceksiniz.
Kapadokya’nın geleneksel mimarisine sadık kalınarak tasarlanan iki katlı misafir evi, üç ayrı süit, ortak kullanımlı mutfak, oturma odası,yemek Odası, nefis bir teras ve iç avludan oluşmaktadır. Geçmişin izlerini taşıyan, mağara içine oyulmuş süitlerin her birinin kendine özel girişi ve banyosu mevcuttur.

Uçhisar’dan Göreme’ye kadar 6 km uzunluğundaki, Kapadokya’nın gezilebilen en uzun vadisi olan Güvercinlik Vadisi’nin, eşsiz manzarasına hakim terasından güneşin doğuşunu seyredebilir, balon turlarının uğrak yeri olan vadide birbirinden renkli balonların yarattığı gökkuşağının tadına varabilirsiniz.Akşamüstleri terasta gün batımında Erciyes dağının romantik görüntüsüyle şarabınızı yudumlayabilirsiniz. Kışın özellikle şömine karşısında dostlarınızla sohbet etmek isterseniz, hicbir otelde bulamayacaginiz bu butik otel ev tam sizin icin...
Kahvaltinizi veya yemeklerinizi ister evde yapin ister Uchisar’in bircok cafe ve restaurantlarından faydalanabilirsiniz. Kuş seslerinden baska hicbir sesin duyulmadigi, sizden başka kimsenin kalmayacağı bu huzurlu evde dilediginiz yardimi lokal hizmetlerle alabilirsiniz.
Mimari çalışmalarına 2006 yılında başlanan evin restorasyonu 4 yıl sürdü. Özellikle doğal dokuya uygun olmasına dikkat edilen ev avlusu, terası, 2 katlı mimarisi ile yaklaşık 400 m2 lik kullanım alanina sahip…



Mimarisine olduğu kadar dekorasyonuna da önem verilen evin eşyalarının çoğu yerel malzemelerden üretilmiştir.

Mutfak tezgahı özel Kayseri taşından, mutfak ve antre dolapları ise 150 yıllık eski tren rayı ahşaplarından restore edilerek yapılmıştır.

Sadeliğin ön planda tutulduğu dekorasyonda değerli sanatçıların tablolarına da yer verilmiştir.

Her odanın mimarisi birbirinden çok farklıdır. Özel kayadam odaların müstakil mağara banyoları vardır.


Otel konforu ile ev sıcaklığını birleştiren Art Residence Cappadocia günlük veya dönemsel olarak kapalı gruplara kiralanabilmektedir.

Bilgi ve reservasyon için:
www.artresidencecappadocia.com

İşi, hobiye dönüştürün

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR 






Mutlu çalışan demek, mutlu müşteri demektir

AL Danışmanlık Genel Müdürü, Marka Yönetimi ve İnsan Kaynakları Danışmanı Ayşen Laçinel, işini hobiye dönüştürenlerin, işine dair ilk günkü heyecanı ve motivasyonu yaşayanların, başarılı olabileceğini söyledi.
İşi hobisi olan bir takımla; doğru hizmet, doğru iş, mükemmel performans gerçekleşeceğini anlatan Ayşen Laçinel, şunları söyledi:
Takım oyuncularının işlerini severek yapmaları, ilgi duydukları, bildikleri işlerde görevlendirilmeleri ve eğitimlerle de desteklenerek verimli çalışma ortamı oluşturulması önemlidir. Eğitimler; hem bilgilendirme, hem bilgi güncelleme, hem de motive eden sosyal ortamdır. Eğitim sonrasında, farkındalık ve liderlik yönetimiyle, eğitimlerin davranışlara yansımaları da takip edileceğinden, başarılı bir takım yaratılmış olunacaktır. Mutlu çalışan demek, mutlu müşteri demektir. Mutlu müşteri de, işletmenin daha çok ciro yapması anlamına gelir” dedi.

İşle ilgili donanım sağlayacak sertifika programları hayata geçmelidir

İşle ilgili donanım sağlayacak sertifika programları ve eğitim projelerinin, uzmanlaşmak isteyen ve iş arayanlara ciddi fırsatlar sunacağını kaydeden Ayşen Laçinel, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bir işletmenin en değerli kaynaklarından birisi, insan kaynağıdır. Hem işletme içinde, hem de kurumsal sosyal sorumluluk projesi olarak sektöre; kalifiye insan kaynağı yetiştirmek, kurumlara ciddi değer katmaktadır. 


Nitekim, Ağaoğlu Şirketler Grubu ve Nişantaşı Üniversitesi işbirliği ile hazırladığımız ‘Gayrimenkul Satış Uzmanlığı’ sertifika programı, kurumsal sosyal sorumluluk projesine başarılı bir örnek olmuştur. Proje kapsamında, 8 hafta boyunca,‘Dünya’da ve Türkiye’de gayrimenkul sektörü ne durumda?’, ‘Etkin iletişim ve algı yönetimi’, ‘Müşteri ilişkileri yönetimi’, ‘Konuşma sanatı ve beden dili’, ‘Yüzler ve isimler’, ‘Takım çalışması ve motivasyon’, ‘Sağlıklı yaşam, kişisel trendler’, ‘Pazarlama ve satış teknikleri’, ‘Birebir satış’, ‘Gayrimenkul sektörü mevzuatı’, ‘Gayrimenkul değerlendirme’, ‘Bütçe planlama ve fiyatlandırma’ gibi konularda eğitim alan gençlerin sertifikaları, 24 Ocak 2015 tarihinde yapılan törenle verildi. Bunun gibi başarılı örneklerin, inşaat sektörünün yanı sıra, diğer sektörlerde de yaygınlaşması önemlidir” diye konuştu. 

26 Ocak 2015 Pazartesi

Turob'un Geleneksel Öğle Yemeği, Cvk Hotels & Resorts Park Bosphorus İstanbul'da Gerçekleşti


HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kısa bir süre önce yapılan açıklamaya göre; 2014 yılında ülkemizi ziyaret eden yabancı turist sayısı bir önceki yıla oranla yüzde 5.5 artışla 36.8 milyona, İstanbul’u ziyaret eden yabancı turist sayısı ise yüzde 13 artışla 11.8 milyon’a çıktı.Dünyada ve bölgemizde yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmeler, özellikle bölgemizde başta Suriye olmak üzere cereyan eden siyasi hadiseler dikkate alındığında Türkiye olarak turist sayısında yakaladığımız artış ülkemizin istikrarının yanında güvenlik algısının da üst düzeyde olduğunun bir göstergesidir.


 Ancak, turist sayısında yakaladığımız bu artışın konaklama işletmeleri açısından maalesef yaşanamadığını öncelikle belirtmek isterim. Otellerdeki doluluk oranları ve satış fiyatlarının tespit edilmesi konusunda işbirliği yaptığımız uluslararası STR Global analiz şirketinin yılsonu raporu da geçtiğimiz hafta açıklandı. Rapora göre, sektörümüz açısından zor bir dönem olarak adlandırdığımız 2013 yılını, 2014 yılsonuna kadar toparlayamadığımızı, otel doluluk ve satış fiyatlarında, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından açıklanan verilerin aksine düşüş olduğu tespit edilmektedir.
 Bu durgunluk ve gerilemenin temelinde; plansızca artan otel yatırımları, kayıt dışı veya ruhsatsız olarak faaliyet gösteren kısa süreli kiralık konut, residance gibi konaklama hizmeti sunan mekanlar ve büyük ölçüde de İstanbul Atatürk ve Sabiha Gökçen Havalimanlarında transit yolcu sayısındaki artıştan kaynaklandığını öngörüyoruz. 2014 yılında Atatürk Havalimanı'nı kullanan 23.4 milyon uluslararası yolcunun 11.3 milyonu, Sabiha Gökçen Havalimanını kullanan 4.2 milyon uluslararası yolcunun ise 2.1 milyonu, başka bir anlatımla İstanbul Havalimanların kullanan uluslararası yolcuların yüzde 52’si şehrimize hiç uğramadan transit olarak başka destinasyonlara gitmiştir.2015 yılına sektörümüzü olumsuz etkilemesi muhtemel birtakım hadiselerle girmiş bulunuyoruz. Bu yılın da küresel düzeyde pek kolay geçmeyeceğini bekleyebiliriz. Fransa’da yaşanan terör saldırıları, ülkemizin en önemli ikinci pazarı olan


Rusya Federasyonu para birimi Ruble’nin yüzde 100’e yakın devolasyona tabii kalması, Dünya ekonomisinde ABD Merkez Bankası’nın (FED) ekonomideki iyileşmeye paralel olarak politika faiz artırma beklentisi, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) ekonomik toparlanmayı desteklemek amacıyla parasal genişlemeye devam etme kararı, başta ülkemizin de bulunduğu bölge olmak üzere jeopolitik gelişmeler başlıca gündem maddeleri olmaya devam edecek gibi görünüyorSektörümüz açısından en önemli para birimi konumundaki EURO’da son günlerde hızlanan düşüş sektörümüzü endişelendiriyor.


Yıllar önce Avrupalı misafirlerimiz için fiyatlarımızı onlara göre Euro ya çevirmiş idik. Şimdi, her şeyin fiyatı yükselirken, EURO’daki bu gerileme dikkate alındığında gelirlerimiz de epeyce düşecek gibi görünüyor. Alabileceğimiz tedbir ve önlemleri kısa süre içerisinde sizlerle yapacağımız bir kapalı toplantıda görüşeceğiz. Euro’nun, Dolarla eşitlenmesi (1€=1$) olasılığı bizleri oldukça ürkütüyor. Bu durumda önceden yapılan planlamalar gereği bazı işletmelerin vergi, harç, maaş gibi ödemelerde oldukça zorlanabileceğini düşünüyoruz. Bu nedenle revize planlamalarınızda bu konuyu göz ardı etmeyiniz.Dünya ekonomisindeki gelişmeler her zaman olduğu gibi fırsat ve tehditleri beraberinde getirecektir. Tehditlere önceden alınacak tedbirlerde göğüs germek mümkün. Özellikle hükümetin olumsuz noktalarda alacağı tedbirler bizim de pozisyon almamıza yardımcı olacaktır. Netice olarak, turist sayısındaki istikrarı korumamız için Kamu tarafından sektörümüzün ülke ekonomisindeki önemi, istihdama katkısı ve yarattığı iş hacmi de göz önünde tutularak gerekli adımların atılmasını bekliyoruz.


FUARLARDA YERİMİZİ ALIYORUZ
Sektör olarak tanıtım faaliyetlerimiz devam ediyor. Önceki hafta Hollanda/Utrecht Turizm Fuarı'na katılarak, 2015 yılının ilk uluslararası etkinliğini gözlemleme fırsatı bulduk. Burada en önemli tespitimiz, Rusya Pazarında yaşanan olumsuzluklar sebebiyle, özellikle sejur bölgesinde faaliyet gösteren meslektaşlarımızın, Hollanda ve Benelüks ülkelerinden daha fazla pay almaya yoğunlaştığını söyleyebiliriz. Alışkanlıkları ve sosyal yaşamları gereği turizm açısından önemli bir kaynak pazar olan bu ülkeler, istikrar yolunda sektörümüz için oldukça değerlidir. Bu hafta İspanya’da gerçekleştirilecek FITUR ile akabinde Milano BIT, Berlin ITB ve MITT Moskova Turizm Fuarlarına etkin katılım ile bu fuarlardaki gözlemlerimizi de sizlere aktaracağız. Rusya pazarında yaşanması muhtemel olumsuzluklar karşısında alınacak önlemleri yerinde tespit etmek üzere kısa süre içerisinde

Kültür ve Turizm Bakanlığı başkanlığında TUROB’un da içerisinde yer alacağı bir heyet ile Moskova’ya giderek muadil kuruluşlarla görüşmeler yapacağız.

EMİTT FUARI'NA KATILAN ÜYELERİMİZE TEŞEKKÜR EDERİZ


Öte yandan, henüz sona eren EMITT Fuarı da sektörümüz açısından önemli buluşma noktaları arasına giriyor. Bu yılki etkinliğe çok sayıda üyemiz konaklama sponsoru olarak destek verdi. Bu üyelerimize huzurlarınızda teşekkür ederiz. Sektörümüze dair riskleri dile getirmeyi ve uyarılarda bulunmayı Birliğimizin asli görevlerinden biri olarak görüyorum. Bu çerçevede, planlı ve dengeli büyümenin gerekliliğine, bir kez daha dikkat çekmek istiyorum. Uyarılarımızın, mevcut otellerin karlılığını korumak veya rekabetten kaçınmak gibi algılanmamasını ise özellikle istirham ediyorum. Geliştiren, ölçülü bir rekabetin sektörümüz açısından faydalı olduğunun bilincindeyim. Kalite odaklı rekabet, sektörümüzü geliştireceği gibi rakiplerimiz karşısında bizi daha güçlü hale getirecektir.


"Kazananı Olmayan Rekabet" kavramına her zaman karşı olduğumu belirtmek isterim.

TABLETLERİ URFA'YA GERİ GETİRELİM
Dünya'nın bilinen en eski mabedi olan Göbeklitepe’nin bulunduğu güzel şehrimiz Urfa'ya ilişkin birkaç önemli bilgi aktarmak istiyorum.  Mozaikler şehri Şanlıurfa'daki Sultantepe Höyüğü’nden çıkartılan 407 tabletin sadece bir kısmı “Anadolu Arkeoloji Müzesi” nde sergilenmektedir. Sergilenmeyen tabletlerin depolarda bekletilmek yerine, anavatanına teslim edilmesi yönünde, Urfa Medeniyet Turizm Araştırma Merkezi'nin yoğun çalışmaları devam etmektedir. Aynı zamanda Birliğimizin yeni üyesi olan Nevali Otel'in Yönetim Kurulu Başkanı ve Urfa Medeniyet Turizm Araştırma Merkezi Başkanı Çetin Aslan Bey'in Urfa destinasyonunun tanıtımına ilişkin bu yöndeki çabaları için teşekkür ediyor ve TUROB olarak ülkemizin kültürel değerlerinin korunması ve doğru bir şekilde sunulması yönündeki tüm girişimlere destek olduğumuzu belirtmek istiyorum.



SPONSORLARA TEŞEKKÜR

Sözü fazla uzatmadan, Konuşmamı noktalandırırken, desteklerini bizden esirgemeyen kurumsal sponsorlarımız Ecolab - Yurtiçi Kargo ve Boyut Yayın Grubuna; Bu güzel ve değerli ev sahipliğinden ötürü, CVK Park Bosphorus Hotel Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Çevik'e ve değerli ekibine teşekkürlerimi sunuyorum.

25 Ocak 2015 Pazar

İstikamet NEPAL....

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR



 Karlı bir İstanbul sabahında hazırlanıp yola koyulduk. 20.25 de kalkacak uçağımız 21.15 de havalandı bu sefer istikamet Nepal Türk Hava Yolları' nın muhteşem misafirperverliğiyle 7 saate varan yolculuğu farkında olmadan bitirdik.



 Katmandu'ya indiğimizde havaalanında bizi Buda heykelleri karşıladı.Üç aşamalı vize işleminden sonra vizelerimizi alarak dışarı çıktık bizi karşılamaya gelen Nepal Tourism Board Ofice yetkilisi, 20 dk. süren yolculuktan sonra otelimize ulaştık.
 Nepal usülü sütlü çaylarımızı içtikten sonra dostumuz ve rehberimiz Sn.Diwakar bizi otelden alarak ilk günkü programımıza başladı.


Patan Durbar Square ile başlayan turumuz Hiryanya Varna Mahabihar  (Golden Temple),Maniga hiti,Big Bell,derken Patan Müzesi dahil tüm bölgeyi detaylarıyla hatmettik.İnanılmaz otantik bir ortamda geçen zamanı dahi unuttuk.Yorgunluğumuzu gidermek için aromatik Masala çayı harikaydı.Daha sonra Katmandu Durbar meydanına gittik,tabi acıkmıştık yöreye özgü bir cafede oturup Momolarımız yedik tavuklu ve bufalolu yanında tabi everest biramızı da tattık.
Yemekten sonra Hanuman-dhoka Durbar Square  gezildi gerekli bilgiler alındı.Yorgunluk başlamıştı doğruca Tourism Booard Ofice'e giderek Sayın Rohini ile tanıştık.Bize daha sonra devam edeceğimiz programımızı verdiler ve hızımızı almadan Monkey Temple 'a doğru yola düştük tabi trafik karmaşası aşırı çalınan kornalar ve uyulmayan trafik kuralları beni benden aldı tabi şunu da belirtmekte yarar var kesinlikle kavga yok herkes sakin işler yetişir modundalar.


 Maymunların yoğun bir şekilde cirit attığı meydanda çanta ve makinelerimizi kollayarak dolaştıktan sonra yorgun argın otelimize doğru yola çıktık hem saat farkı hem tur bizi yormuştu ve ertesi sabah İstikamet Pokhara idi...

24 Ocak 2015 Cumartesi

45 ŞEHİR YARIŞTI… İSTANBUL BİRİNCİ OLDU…

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR







Orta ve Güneydoğu Avrupa toplantı sektörü dergisi ‘’Kongres Magazine’’ tarafından düzenlenen; Toplantı Yıldızları Ödülleri ‘’Meeting Star Awards’’ yarışmasında, 2014 büyük ödülünü İSTANBUL aldı. Jüri, birinciliği doğa ve kültürel faktörler, genel ve ulaşım altyapısı, turizm altyapısı, mekan ve hizmet kalitesi kriterlerine göre belirledi.


İstanbul Birinci, Prag İkinci…

Orta ve Güneydoğu Avrupa şehirleri çapında, toplantı yapılan toplam 45 şehir arasından ‘’En İyi Toplantı Şehri’’ kategorisinde 5 üzerinden 4,71 puanla büyük başarı elde ederek İstanbul birinci, Prag ikinci oldu. 21 Ocak 2015’de Slovenya’nın başkenti Lübyana’da ‘’Conventa Fuarı’’nda gerçekleşen ödül törenine, TUGEV- Turizm Geliştirme ve Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bahadır Yaşık ve ICVB- İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu Genel Müdürü Özgül Özkan Yavuz katıldılar.
Kongre turizminin marka şehri İSTANBUL




Bahadır Yaşık yaptığı konuşmasında; ‘’Meeting Star Awards ödülüyle,  Dünyanın en önemli kongre ve toplantılarına ev sahipliği yapan İstanbul'un doğal güzelliği, kültürel zenginliği ve mekanları, 8500 yıllık tarihi ve hizmet anlayışındaki kalitesini bir kez daha duyurmuş olmaktan ve ’En İyi Toplantı Şehri' ödülü ile taçlandırılmasından dolayı büyük mutluluk duyuyoruz. Uluslararası kongre sektörünün en önemli birliklerinden biri olan ICCA’nın yayınlamış olduğu 2013 yılı istatistiklerine göre dünya kongre şehirleri arasında ilk 10 da yer alan İstanbul, dünya kongre turizminin marka şehirlerinden biri konumundadır, yenilikçi ve dinamik adımlarla bu marka daha da büyüyecektir' şeklinde konuştu. ‘’

Jolly Tur Yeni Binasında....

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




10 kişiyle başladığı turizm yolculuğunu bugün 500’e yakın acenta, 3.000’i aşkın turizm gönüllüsünden oluşan büyük ekibiyle sürdüren Jolly Tur, yeni genel müdürlük binasını çağın son teknolojisiyle donatırken, merkezde yer alan 400 kişilik personeli için sosyal alanlar yarattı.  Yeni genel müdürlük binasının açılışı için düzenlenen kokteylde turizm sektörünün ve basın camiasının önde gelen isimleri bir araya geldi.

Jolly Tur  Onursal  Başkanı Sinan Vardar, Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mert Vardar, Genel Müdür Figen Erkan’ın ve departman müdürlerinin ev sahipliğinde gerçekleşen kokteyl de  Vardar Ailesi, yaptığı açıklamada şu mesajlara yer verdi: “Nişantaşı’nda bir apartman dairesinde başlayan 28 yıllık yolculuğumuzu bugün son teknolojiyle donatılmış ve sosyal alanlarıyla tam bir yaşam alanı haline getirilmiş Esentepe’deki yeni binamız Vardar Plaza ile taçlandırıyoruz.

10 kişi ile başladığımız yolcuğumuza bugün 500’e yakın acentamız, 3.000’i aşkın turizm gönüllüsü ekibimizle devam ediyor olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Alanların ve rakamların büyüklüğü semboliktir, fakat Jolly Tur’un Türk insanın kalbinde aldığı yer büyüktür. 28 yıl boyunca misafirlerimize ve partnerlerimize değer vererek büyüyüp bugünlere geldik. Yenilendik, geliştik, geliştirdik, hep farklılıklar kattık ve katmaya da devam edeceğiz. Çünkü bir hedefimiz var: Bütün Türkiye, Jolly Tur İle Tatile.”

21 Ocak 2015 Çarşamba

Jolly Tur Geleneksel değerlendirme ve motivasyon toplantısı Kıbrıs'ta yapıldı..

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR



Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, müşteri memnuniyeti, yenilik ve yatırım enstrümanlarıyla 28 yıl boyunca belirledikleri tüm hedeflere ulaştıklarını belirterek, Jolly Ailesi’nin yeni ofisler ve yeni bayiliklerle daha da büyüyeceğini açıkladı. Vardar, 2015 yılına da Türkiye’nin önemli noktalarına yeni ofisler ve yeni bayilikler vererek Jolly satış ağını daha da büyüterek girdiklerini söyledi


Turizm sektörünün yenilikçi ve müşteri memnuniyetine odaklanan ismi Jolly Tur, 6 Ocak 2015 - 9 Ocak 2015 tarihleri arasında yurt genelindeki acentalarıyla “değerlendirme ve motivasyon toplantısı” düzenledi.Jolly Tur yönetimi, Kıbrıs Acapulco Resort & Convention & SPA’da Türkiye genelindeki 320 acentasının temsilcileri ve aileleri ile bir araya geldi. 3 gün süren organizasyona Jolly Tur Yönetim

Kurulu Başkanı Mete Vardar, Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mert Vardar, Genel Müdür Figen Erkan ile birlikte tüm departman müdürleri ev sahipliği yaptı.


 Toplantının açılış konuşmasını yapan Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, 2014 yılı için belirledikleri büyüme, yatırım, müşteri memnuniyeti ve inovasyon hedeflerine ulaştıklarını vurgularken, 2015 yılı için belirledikleri yüzde 25’lik büyüme hedefine doğru satış acentaları ve 3.000 kişiyi aşkın Jolly Ailesi ile birlikte emin adımlarla ilerlediklerini söyledi. Bu ağın giderek büyüyeceğine dikkat çeken Mete Vardar, Türkiye’nin önemli noktalarına yeni acentalıklar vereceklerini ve yeni ofisler kuracaklarını açıkladı. Vardar, şöyle konuştu: “28 yıldır olduğu gibi bu yıl da ödüllerle kanıtladığımız yüzde 100 müşteri memnuniyeti ve trend yaratacak yeniliklerle hedeflerimize ulaşacağız. Sürekli yükselen başarı grafiğimizde Türkiye’nin her noktasında yer alan 500’ü aşkın acenta ağımızla biz, Türkiye’nin en büyük ve başarılı ailelerinden biriyiz.


  Acentalarımızın Jolly Tur Ailesi’ne kattığı değer ve güçle birlikte ‘tüm Türkiye’ye tatil yaptırmak’ misyonumuz ve hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Daha önceki yıllarda olduğu gibi bu misyonu gerçekleştirirken müşteri memnuniyeti ve trend yaratan yenilikler; ana enstrümanlarımız olacak.”

 2 yılda sadece teknolojiye yaptıkları yatırımın 7 milyon TL’ye ulaştığını, müşteri talebiyle 20 olan AVM ofis sayısını 35’e yükselttiklerini ve en üst teknoloji ile donattıkları call center kapasitelerini 100 kişiye çıkardıklarını belirten Mete Vardar, 2015 yılının Türk Tatilcinin yılı olacağını vurguladı.
Diğer yandan Jolly Tur’un departman müdürleri de 2014 yılının genel  değerlendirmesinin yanı sıra 2015 planlamaları konularında 320 acentayla görüşmeler yaptı.Toplantıların ardından düzenlenen gala gecesinde “en iyi çıkışı yapan”, “en çok ciro yapan” ve “Jolly Tur’la 5 yılı aşkın süredir birlikte çalışan” acentalara plaketleri verildi.

Sura Hotels 2014 yılında TripAdvisor’da mükemmellik sertifikası aldı...

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




2014 yılında TripAdvisor’da mükemmellik sertifikası alan ve 2015 yılında bölgenin en beğenilen oteli olmayı hedefleyen Sura Hotels& Tourism Group , farkını yine kanıtladı

Sura Hotels& Tourism Group CEO’ su Nermin Yurtoğlu ,TRIP ADVISOR ‘un Türkiye, İtalya, Yunanistan  gibi ülkelerin de bulunduğu en üst düzey sorumlusu  Gianluca Laterza’yı,  operasyonel takımı ve yöneticileri ile tanıştırma toplantısı gerçekleştirdi.
Gianluca Laterza ,Sura Hotels & Tourism Group un bünyesinde bulunan Sura Hagia Sophia Hotel & Spa ile Sura Design Hotels& Suites ’in tecrübeli ve profesyonel takımını, istikrarı sürdürme, kaliteyi yükseltme ve bunu misafire yansıtma, misafir ağırlama, misafirden geri dönüş alma, geri dönüşlere cevap verme konularında çok verimli ve unutulmaz bir de seminer verdi.


Seminere ilgi büyüktü Sura GroupYönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Kaygısız da bu toplantıda ev sahibi olarak hazır bulundu. Ana konu başlıklarından biri, Sura Hotels olarak TripAdvisor bilinirliğinin ve repütasyonunun nasıl artırılabileceğiydi.
Sura Hotels isminin geldiği başarılı nokta itibariyle, TripAdvisor’da yoğun şekilde alınan misafir yorumlarına verilecek yönetim cevapları konusunda dikkat edilmesi gereken hususlar konusunda da Gianluca, Sura Hotels  ekibini aydınlattı.

The Ritz-Carlton İstanbul aldığı ödüllerle dünyaya örnek oldu...

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR



The Ritz Carlton Genel Müdürü Massimiliano Zanardi, 2015 yılına ilişkin hedeflerini basın mensuplarıyla paylaştı.  Dünyanın en iyilerinden olan otel, 2015’e de yeni hedeflerle giriş yaptı.The Ritz-Carlton İstanbul aldığı ödüllerle dünyaya örnek oldu. Her yıl aldığı ödüllerle dünya çapında büyük başarılara imza atan The Ritz-Carlton İstanbul, 2015’e de yeni hedeflerle giriş yaptı. Her sene 2 milyon dolar yatırım yaparak renovasyon çalışmalarına bütçe ayırdıklarını ve böylelikle misafir memnuniyetini en üst seviyeye çıkardıklarını söyleyen otelin Genel Müdürü Massimiliano Zanardi, 2014’te restoran bölümünün tamamını yenileyerek iddialı girişimleri “Atelier Real Food'u hayata geçirdiklerini vurguladı.
 The Ritz-Carlton İstanbul, yeni yıla yeni hedefler ve planlarla giriş yaptı. Kurulduğundan bu yana sayısız ödül kazanan otel, son 2 yılda aldığı ödüllerle de dünya çapında ses getirmeye devam etti. Son olarak Eylül 2014’te otelin restoran bölümünün tamamı yenilendi, 2015 yılında ise tüm odalar yenilenecek ve otelin teknolojik altyapısı konusunda önemli yatırımlar yapılacak. The Ritz-Carlton İstanbul Genel Müdürü Massimiliano Zanardi, son yıllarda misafir memnuniyetiyle ölçülen birçok ödül aldıklarını ve bu ödüllerle birlikte sürpriz kazanımlar için de iddialı olduklarını belirtti.



 İş seyahatleri için en iyi zincir otel: The Ritz-Carlton Hotel Company
The Ritz-Carlton Hotel Company, 2014 yılında, Travel+Leisure ve Fortune dergileri okuyucularının katıldığı oylamada iş seyahatleri için en iyi zincir otel seçildi. Bu önemli ödülün The Ritz-Carlton İstanbul’a da olumlu yansıdığını söyleyen Zanardi, yakın zamanda Ortadoğu, Avrupa ve Afrika bölgesindeki The Ritz-Carlton otelleri içinde yapılan değerlendirme sonucunda The Ritz-Carlton İstanbul’un “En İyi Satış Ekibi” ödülünü aldığını da sözlerine ekledi.


 Otelde en çok ABD ve Ortadoğu’dan gelen misafirler harcama yapıyor
Zanardi, otel istatistiklerine bakıldığında, ABD’den gelen misafirlerinin 4-6 gün arasında konakladıklarının, otelde ve şehirde önemli miktarda harcama yaptıklarının görülebileceğini belirtti. Ortadoğu’dan gelen konukların ise harcamalarının önemli bölümünün yeme-içme ve alışverişten oluştuğunu söyledi. Avrupalıların ise otelde genellikle iki gün kaldıklarını ve daha az harcama yaptıklarını ifade eden Zanardi, Japonların ise İstanbul seyahatlerinin ardından diğer şehirleri de turlarla gezdiklerini vurguladı. Ayrıca, verilerine bakıldığında Rusların, Arapların ve Azerilerin yiyecek-içecek harcamalarına önemli miktarlar ayırdıklarını sözlerine ekledi. Suudi Arabistan, Kuveyt ve diğer Körfez ülkelerinden krallık delegasyonlarını sıklıkla ağırladıklarını da ifade etti. The Ritz-Carlton İstanbul’un 2014 yılı doluluk oranlarına bakıldığında, ABD ve Kanada’dan gelen münferit misafirlerin, yüzde 27,54 ile en yüksek oranı oluşturdukları görülüyor. ABD ve Kanada’yı yüzde 20,79 ile Suudi Arabistan, yüzde 17,50 ile Türkiye takip ediyor.

 Yılda 120 bin kişiyi ağırlayan The Ritz-Carlton İstanbul’un Genel Müdürü Massimiliano Zanardi, yeniliklerine devam edeceklerini vurgulayarak şunları söyledi: “The Ritz-Carlton İstanbul olarak, her yılı önemli başarılar ve projelerle dolu geçirmenin gururunu yaşıyoruz. Her geçen yıl ödüllerimize yenilerini ekliyoruz. Aon Hewitt’in 2013 yılı için gerçekleştirdiği “Best Employers 2013” araştırmasına göre, “Türkiye’nin En İyi İş Yeri” ödülünü aldık. 2014 yılında ise Travel+Leisure Dergisi tarafından düzenlenen Travel+Leisure 500 anketinde Avrupa bölgesindeki en iyi oteller arasında yer aldık. Ayrıca bizi en çok gururlandıran bir diğer gelişme de, The Ritz-Carlton Hotel Company’nin, Travel+Leisure ve Fortune dergileri okuyucularının katıldığı oylamada iş seyahatleri için en iyi otel markası seçilmesi oldu. Tüm bu ödüller bizim gurur ve kıvanç kaynağımız. Bu başarılardan ilham alarak, çalışmalarımıza hızla devam ediyor, yeniliklerimizi hayata geçirmeyi sürdürüyoruz. 2015’te yatırımlarımıza devam edecek, tüm odalarımızı yenileyecek ve otelimizin teknolojik altyapısında geliştirmeler yapacağız.”
 Mutlu personel, mutlu misafir
Misafirlerinin çoğunluğu Türkiye’nin çeşitli illerinin yanı sıra ABD ve Ortadoğu’dan olan The Ritz-Carlton İstanbul, misafirlerinin istekleri doğrultusunda kendini geliştirerek tüm talepleri yerine getirmek için büyük bir titizlikle çalışıyor. Çalışan bağlılığının misafir bağlılığını yaratmadaki en önemli faktör olduğunu düşünen The Ritz-Carlton İstanbul, “mutlu personel, mutlu misafir” anlayışıyla hareket ediyor. Aon Hewitt’in “Best Employers 2013” araştırmasına göre, “Türkiye’nin En İyi İş Yeri” ödülünü almış olan otel, 2007 ve 2008 yıllarında da bu önemli ödüle layık görüldü, böylece 2013 yılında ödülü 3. kez almış oldu.

17 Ocak 2015 Cumartesi

Point Hotel Taksim’de, yeni yılın coşku dolu ilk partisi kutlandı

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR





Point Hotel Taksim’de,
yeni yılın coşku dolu ilk partisi kutlandı


12 Ocak 2015… Nasıl başlarsa yıl, öyle geçer… Yeni yılın ilk partisi, Point Hotel Taksim’de eğlenceli ve coşku bir gecede kutlandı.


Point Hotel Taksim Genel Müdürü Nuri Kalyoncu’nun ev sahipliğinde düzenlenen geceye; Turistik Otelciler İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır, Laleli Otelciler Platformu Başkanı Tarkan Akyüz, Turizm Gazetecileri ve Yazarları Derneği (TUYED) Başkanı Kerem Köfteoğlu, Ramada İstanbul Taksim Hotel Genel Müdürü Ali İmdat Uçar, Thistle Travel Müdürü Osman Öztürk ve Delicias Travel Genel Müdürü İskender Çayla’nın aralarında bulunduğu turizm sektörünün temsilcileri katıldı.


Seyahat acentaları ve otelcilerin yoğun ilgi gösterdiği gecedeki canlı müzik grubu, izleyenlere coşku dolu dakikalar yaşattı. Geceye katılanlar 2015 yılının, barış, huzur, bereket ve bol kazanç getirmesini diledi.


14 Ocak 2015 Çarşamba

Çalışanlar ve işletmeler için, İş’te başarı sağlamanın 5 altın kuralı

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR



Çalışanlar ve işletmeler için,
İş’te başarı sağlamanın 5 altın kuralı
AL Danışmanlık Genel Müdürü, Marka Yönetimi ve İnsan Kaynakları Danışmanı Ayşen Laçinel, çalışanlar ve işletmeler için işte başarı sağlamanın 5 altın kuralını açıkladı.
 Çalışanlar için: İş’te başarı sağlamanın 5 altın kuralı
 1.Görev tanımının ve hedeflerinin farkında ol, yöneticinden teyit al.
Başarılı olmak, kişinin kendini tanıması ve neden orada olduğunu bilmesiyle doğru orantılıdır. Görev tanımı ve performans hedeflerini bilmek, kişi için gideceği yerin yol haritası gibidir.

2.Mesleki ve kişisel gelişim eğitimlerini takip et, kendini yetiştir.
Gelişen dünyada, tüm alanlarda gelişim ve değişim süreci kaçınılmaz. Bilgileri tazelemek, gelişmelerden haberdar olmak, okumak, araştırmak, seminer ve konferansları takip etmek ve bu bilgileri davranışa olumlu yansıtmak gerekir.

3.Bulunduğun ortamda neden olduğunu ve senden ne beklendiğini hep hatırla.
Konu ne?, Amaç ne?, Planın ne?. Bu sorulara, odaklanarak çalış.
İster yüz yüze iletişimde, ister yazılı iletişimde ya da telefonda; kimin ile hangi amaçla ve hangi konuda görüşmekte olduğunuzu bilerek; iletişimini yürütmelisiniz. Konuyu bilerek ve amacına odaklanarak planlı ol.

4.Yıkıcı ve kötümser değil; öneri getiren ve çözüm sunan yaklaşımda olun.
Konuşmalarında, yazışmalarında, 'zaten; ama...' gibi kelimelerle yazmaya ve konuşmaya başlama. Olumsuzluklarda dahi, sizi ayakta tutacak bir dal bulun, tutun ve çözümün bir parçası olun.

5.Toleranslı ve hoşgörülü olun, herkes hata yapabilir ve sen de yapabilirsin. Önemli olan hatayı anlamaktır ve tekrarlamamaktır.
Hata yapmayan, hiçbir şey yapmaz. Tabii ki, hata olabilir, mühim olan hatayı fark etmektir; bunu iyi bir ders olarak görmektir ve hataya neden olan etkenleri anlamaktır. Yapılması gereken, hatayı bir daha tekrarlamamak için önlemleri almaktır.


İşletmeler için: iş’te başarı sağlamanın 5 altın kuralı

1.Sadece bugünkü kazancınızı değil; kalıcı ve lider olmanızı sağlayacak stratejinizi belirleyin.
Bugünkü yerinizi tespit edip, vizyonunuzu belirleyip, vizyona gidecek yol haritasını çıkarmak gerekir.

2.İnsana önem verin, değer yaratmak için insana yatırım yapın ve çalışanlarınızın değer yaratmasına izin verin. Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, insan herşeydir. Her biri ayrı bir değerdir ve o değerleri fark edin. Çalışanlarınızın, değerini ortaya koyabileceği doğru görev tanımını yapın ve enerjisini işe dönük kullanabileceği ortamı hazırlayın.


3.Sosyal sorumluluk projelerinde örnek olun. İşletmelerin ana amacı, para kazanmaktır. Bununla birlikte, sadece para kazanmak ana amaç olursa, işin tek boyutu yani ticari boyutu gerçekleştirilir. Oysaki marka yönetimi ve mühendislik yönetimi ile de eş zamanlı olunmalıdır. İşletmeler; topluma, gençlere, yaşlılara, kadınlara, çocuklara kattıkları değerlerle ve sahip oldukları insan kaynağı potansiyeliyle büyürler.


4.Gençlerin enerjilerini, işe yansıtacak görevlendirmeyi yapın.
Gençleri artık; disiplinle, korkuyla, cezayla yönetmek mümkün değildir. İlkokulda soru soran hareketli çocuklara, ' çiçek ol' diyen yaklaşımın, bugün yeri yoktur. Aslında o dönemlerde de yeri yoktu, adeta ‘ot ol’ diyerek çocukları susturan bir zihniyetin, ne kadar yanlış olduğunu biliyoruz. Yöneticiler; saygı duyan, enerji ve yeteneklerini göreve işe yansıtan, iş sonucu odaklı ve anlayışlı yönetim tarzıyla, başarılı takımlar oluşturabilir. Kimin, kaç saat işte kaldığı değil. Kimin, hangi hedefleri gerçekleştirdiği ve firmaya hangi değerleri kattığıyla ilgilenilmelidir. İş süreci ölçülmelidir; başarı ödüllendirilmelidir ve örnek gösterilmelidir.

5.Vizyon, misyon ve değerlerle ilerleyin.  'Gideceğin yeri bilmiyorsan, nereden gidersen git, senin için farketmez' . Bu söz Alice Harikalar Diyarı masalından.  Hedef ne? Bu hedefe nasıl ve neler yaparak gideceksiniz? Değerleriniz nelerdir? vb gibi, sizi siz yapan ve besleyen sağlam değerlerinizi bilin. Yola çıkmak ve inanmak; başarmanın yarısıdır, ötesi teferruat… 

Uyumsoft ile TPF arasında, iDönüşümde işbirliği protokolü imzalandı

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




Uyumsoft ile TPF arasında, iDönüşümde işbirliği protokolü imzalandı  Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ ile Türkiye Perakendeciler Federasyonu TPF arasında, eFatura, eDefter, eArşiv ve ardından gelecek tüm iDönüşüm süreçlerinde işbirliği protokolü imzalandı.  Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından yönlendirilen üye ve üye olmayan firmalara; Uyumsoft firması tarafından eFatura, eDefter, eArşiv başta olmak üzere tüm iDönüşüm süreçlerinde avantajlı imkanlar sağlanacaktır.  Uyumsoft, 45 sektörde 1500 müşteriye hizmet veriyor  Merkez ofisi Yıldız Teknik Üniversitesi YTÜ Teknopark’ında bulunan Uyumsoft’un, Ankara, İzmir, Bursa ve Bakü’de ofisleri bulunuyor. 19 yıldır yurtiçi ve yurtdışında; otomotiv, makine, gıda, lojistik, tekstil gibi 45 farklı sektörde bin 500’e yakın özel sektördeki firmaların; ERP, CRM, BI vd kurumsal iş sistemlerini başarıyla yöneten Uyumsoft, son yıllarda ülke gündemine giren eFatura, eArşiv, eDefter  gibi tüm iDönüşüm projelerinin merkezinde yer alıyor. Kamu ve özel sektörde başarılı projelere imza atmakta olan Uyumsoft ISO 9001, ISO27001, ISO 22301, ISO 10002, ISO 20000, ISO 22301 vd sertifikalarına sahip olan yazılım sektörünün güvenilir ve lider  firmasıdır. Perakendecilerin çatı örgütü: Türkiye Perakendeciler Federasyonu TPF Tüketici haklarına, sosyal hukuk devleti anlayışına, milli ve manevi değerlere sahip çıkarak; ülke çıkarlarını, perakendecilik sektöründe çalışanların ve onların bağlı bulundukları kurumların haklarını korumayı ve geliştirmeyi kendisine amaç edinen Türkiye Perakendeciler Federasyonu TPF, 12 Eylül 2006 tarihinde Ankara’da kuruldu. 2008 yılında, federasyon merkezi İstanbul’a taşındı.TPF’nin oluşum sürecinde, Türkiye’nin farklı bölgelerinde faaliyet gösteren yerel perakendeciler, en önemlisi de PERDER(Perakendeciler Derneği)’ler yoğun ve takdire değer çalışmalar gerçekleştirdi. 11 Mayıs 2006 tarihinde, Bursa Uludağ’da yapılan ve tüm perakendeci derneklerinin katılımı ile gerçekleşen zirvede, TPF’nin kurulması kararı alındı.Perakendecilerin çatı örgütü konumunda olan TPF’nin, toplam 17 derneği (PERDER) bulunmaktadır. İstanbul, Ankara, Ege, Karadeniz, Batı Karadeniz, Bursa, Konya, Çukurova, Güneydoğu, Kayseri, Akdeniz, İpek Yolu, Van, Doğu Anadolu, KKTC, Almanya PERDER ve BEYPER ülke çapındaki faaliyetlerine aralıksız devam etmektedir.Perakende sektöründe doğabilecek sorunları çözmeyi, yerel perakendeciler arasında dayanışmayı sağlamayı kendine görev edinen TPF, çalışmalarını hayata geçirirken uyum, güven ve işbirliği ilkelerinden hareket etmektedir.

Aşkın ömrü kelebeğin ömrü kadar,

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR






Aşkın ömrü kelebeğin ömrü kadar,
aşk evliliklerinde boşanma kaçınılmaz oluyor

Aşk mı evliliği öldürür, yoksa evlilik mi aşkı? Bilinenin aksine; evlilik aşkı değil; aşk evliliği öldürüyor.
Aşk evliliklerini inceleyen 7/24 Terapisti Yaşam Koçu Mehmet Murat Lik, yapmış olduğu araştırmalar neticesinde, günümüzdeki evliliklerin çoğunluğunun, yıldırım aşkıyla yapıldığını ve yıldırım hızıyla da bittiğini ifade ediyor.
Evliliğin aşkı öldürmediğini, aşka zenginlik katarak, aşkı sevgiye dönüştürmesi gerektiğini belirten Mehmet Murat Lik, şunları söyledi:
“Günümüzde ilişkiler, daha rahat yaşanmasına rağmen çok kısa sürüyor. Bunun nedeni ise, sadece tek duygu ile hareket edilmesidir. Tek başına aşk, evliliği öldürüyor. Günümüzdeki evliliklerin çoğunluğu; maalesef, aşk yüzünden yapılmıştır ve bitmiştir. Aile yapısının temel taşları olan sevgi, saygı, sadakat ve sorumluluk bilinci var olmadan, evlilikler asla yürüyemez. Bu saydıklarımdan bir tanesi olmaz ise, evlilik temeli sağlam olmadığından en ufak bir sarsıntıda yıkılır. Yuvalarımızı, sağlam temeller üzerine kurmalıyız” dedi.

Aşkta, hayata duygular yön verir

Aşkın, olmadık bir zamanda geldiğini ve o dakikadan itibaren de, hayata duyguların yön vermeye başladığını kaydeden Mehmet Murat Lik konuşmasına şöyle devam etti:
“Aşk, aşk, aşk, adı büyüleyici ve ne kadar etkileyici değil mi? Adı bile bu kadar etkileyici olduğuna göre, aşık olanlar bilir, kimine göre olmazsa olmaz, kimine göre de mesafeli olunması gereken bir heyecandır aşk... Bana göre, her zaman yaşanmalıdır. Bu kişinin inisiyatifinde değildir, olmadık zamanda gelir bulur sizi… Ancak aşta, hayata genelde sadece duygular yön veriyor.  Aşık olunduğunda akıl, beyinde değil, kalpte oluyor. Biz diyoruz ki, biraz ‘mantığı’ da devreye almak gerekiyor. Allah’ın yaratmış olduğu en değerli varlık insandır. Tek akıl verdiği canlı da insandır. Bu nedenle, aşkta biraz aklımızı da kullanırsak, daha az üzülürüz. Tabi ki, her ilişkide paylaşım olacaktır ve olmalıdır da; ama sadece fedakarlık yapan siz olmayın” diye konuştu.

Aşk evliliğinde sorunlar kaçınılmaz oluyor

Büyüleyen, etkisi altına alan, görme bozukluğuna yol açan aşkın; sağlıklı değerlendirme ve analiz yapmaya da engel olduğunu ifade eden Mehmet Murat Lik, şu konulara dikkat çekti: “Günümüzdeki evliliklerin büyük bir oranı, aşk evliliğidir. Bireyler, gözü kapalı, düşünmeden, planlamadan evliliğin içine giriyorlar. Değer yargılarımız bu kadar başkalaşmışken, evlilik nedir, tam anlamıyla bilmiyorken, bir de aşk evliliği yapanların sorunların içinde kalması ve zor durumlar yaşamaları kaçınılmaz oluyor. Aşk, bir nevi uyku ilacı gibidir, kişileri uyutur ve başka bir aleme götürür. Ancak, aşkın ömrü kelebeğin ömrü kadardır, gelip geçicidir. Bireyler, uyandığında ‘ben ne yapmışım der?’ nelerin içindedir, ama bazen çok geç olabilir. Artık, girdiğimiz o yoldan dönmek, girildiği kadar kolay olmayabilir” şeklinde konuştu.

Aşk: Sevginin kapısını açan bir anahtar olmalıdır

Aşkın, evliliklerde “sevgi”nin kapısını açan bir anahtar olması gerektiğini vurgulayan Mehmet Murat Lik, sözlerine söyle devam etti:
“Düşünün ki, başka bir kapıyı, gözleriniz kapalı bir şekilde açmaya çalışırsanız, başınız derde girer ve kendinizi sorunların içinde bulursunuz. Çünkü görmeden yapılan her adım, bizleri yanlış yola, yanlış kapılara götürür. Doğru kapıyı bulduğumuzda aşk ile kapıyı açarız. Ancak aşk, eğer sevgiye dönüşmez ise, aşk evliliklerin yürümesi mümkün değildir. Etkisi akşama bile değişebilecek tek bir duygu ile aile kurmak, çocuk sahibi olmak risk teşkil eder. Nitekim insan, her tarzda insana aşık olabilir, etkisi altına girebilir. Bu duygu bazen bir davranışla, bazen de bir söz ile tetiklenebilir. Bu durum, aşık olunan her kadın yada erkeğin, bir ailenin sorumluluğunu alabilecek bilince sahip olacağı anlamına gelmez. Bir zamanlar size, mutluluk veren aşk, artık size acı vermeye başlayabilir. Bu öyle bir acıdır ki, bazen sizi canımızdan bile bezdirebilir. Hepimiz, aşkın gözleri kör ettiğini biliriz. Sadece aşk ile evlilik yapılırsa, ayrılık da kaçınılmazdır” dedi.

Görücü usulü evliliklerde, uzun ömrün sırrı

7/24 Terapisti Yaşam Koçu Mehmet Murat Lik, görücü usulü evliliklerinin neden uzun ömürlü olduğuna ilişkin de şunları anlattı:
“Dakikalar içinde aşık olabiliriz, ama yıllarca ne acısını, ne de kendisini unutabiliriz. Yaşam, içerisinde birçok güzelliği ve zorluğu barındırır. Yaşantımızı, sadece tek bir duygu üzerine kuruyor olursak; evlilikten beklentilerimizi karşılayamayız. Çünkü aşk, sevgiye dönüşmediği taktirde bir anlam ifade etmez. Örnek ile anlatmam gerekirse; bana, ‘neden görücü usulü evlilikler daha uzun sürüyor’ diye sürekli soru soruluyor. Çünkü, görücüler ve aileler, kişileri tanır ve aile yapısını bilir. Evliliklerde, örf, adet, gelenek ve görenekler doğrultusunda, adaylar tercih edilirdi. Evlenecek olan bireyler, önce birbirini tanımaya başlar, sonra birbirlerini severlerdi. Burada, aile yapısını oluşturacak birçok etken göz önünde bulundurulduğu için de daha uzun süreli evlilikler olmaktaydı” diyerek sözlerini tamamladı.


Mehmet Murat Lik : 0532 324 85 71

11 Ocak 2015 Pazar

‘ADIM ADIM LEZZETLER’ PROGRAMI BAŞLIYOR

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




TRT Türk’te, yeni bir lezzet serüveni başlıyor: Adım Adım Lezzetler…
Seval Akbaba, Türk sokak yemeklerini kaldırımlar üzerinde keşfettikten sonra, şimdi de Türkiye’nin dört bir yanındaki yerel tatların peşine düşüyor.
Programın ilk bölümünde, Aşıklar diyarı Maşukiye’nin yerel tatlarını sizler için keşfediyoruz…
Yeni lezzet yolculuğunuz ‘Adım Adım Lezzetler’ ilk bölümüyle bu Pazar 12.10’da TRT Türk’te.

Önceki programımız ‘Sokak Lezzetleri’ hakkında bilgi:
http://www.trtturk.com/program/detay/sokak-lezzetleri.html
http://www.youtube.com/watch?v=qgz6wa6MqWk
https://twitter.com/SokakLezzetleri
www.facebook.com/trtsokaklezzetleri

9 Ocak 2015 Cuma

Erken Rezervasyon Kampanyasında ETS TUR tam gaz...

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




Türk turizm sektörünün lider operatörü Etstur, 2014- 2015 erken rezervasyon dönemini 19 Kasım 2014’te %45 indirimle başlattı.  Etstur’un ilk 2 dönem sonunda önceki yılın aynı dönemine oranla 2 katı bir artış yakaladığı görüldü. Etstur Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ersoy,  geçen sene karşılaştırmasında bu sene 2 katı oranında bir artış gözlemlediklerini dile getirdi. Bunda ilk dönemlerde hem en düşük seviyede fiyatlar hem de en yüksek indirim oranı ile misafire avantajlı seçenekler sunmalarının etkili olduğunu belitti. Ersoy, zaman zaman aşırı yüklenme sebebiyle sistemlerinin kilitlendiğine de değindi.Mehmet Ersoy ayrıca Türk misafirinin gelişen seyahat kültürüne bağlanabileceğini işaret ederek, “Misafir artık daha bilinçli, karşılaştırıyor, araştırıyor ve ağırlıklı olarak en avantajlı fiyatları elde ettiği kampanyanın ilk dönemlerinde satın alma yapıyor.” dedi.


ETS TUR 2015 Erken Rezervasyon Kampanyası Burcu Esmersoy’un sözcüsü olduğu “Tatil Yağmuru Fotoğraf Yarışması” da sosyal mecralarda yapılan benzer kampanyalar arasında yine bir rekorun sahibi oldu.  1 Aralık  – 31 Aralık tarihleri arasında 55.000 adet fotoğraf paylaşımı ve on binleri aşan katılımcı sayısıyla Türkiye’de sosyal medya paylaşımı rekoru kıran yarışmanın ilk kazananları belli oldu. Instagram’da “#kesketatilolsa” ve “#etstur” etiketleriyle paylaşılan fotoğraflar, jüri üyeleri tarafından değerlendirildi ve ödüle layık görülen ilk 3 fotoğraf seçildi. Ersoy, “Bu sene Erken Rezervasyon konusunda bilinci artırmak, farkındalık yaratmak için farklı bir yöntem düşündük. Gerçek gezginleri ödüllendiriyoruz. 5 ay boyunca sürecek Etstur dan Tatil Yağmuru Fotoğraf Yarışması sadece Etstur ile seyahat edenleri değil, tüm tatil sevenleri kapsıyor.. Tatillerinden gerçekten keyif alan insanlar paylaşımlarda bulunur, istedik ki insanlar hem bizimle hem sevdikleriyle gezip gördükleri yerleri, deneyimlerini paylaşsınlar. Ersoy ayrıca bu pozitif ortam içinde asıl amaçlarının Erken rezervasyondaki %45 olan oranın Avrupa standartlarındaki %65'e çıkarmak olduğuna dikkat çekti.

Aralık Ayı Kazananları:
Yarışmanın aralık ayı birincisi Ahmet Seçkin Yılmaz, yurt içinde 5 yıldızlı bir otelde 7 gece çift kişilik konaklama ile özel jet ve helikopter ile transfer kazandı. Ayrıca Yılmaz, business class uçak biletleri dahil olmak üzere çift kişilik Cruise Yunan Adaları turu ve çift kişilik 7 gece konaklamalı Kıbrıs tatili ile üç ayrı tatilin sahibi oldu.Aralık ayı ikincisi Cansu Özgür Aydın, yurt içinde 5 yıldızlı otelde 5 gece çift kişilik konaklama ve business class uçak biletleri kazandı. Aralık ayı üçüncüsü Selen Alaşalvaroğlu ise Yunan Adalarında çift kişilik 4 gece konaklamalı cruise tatili ve İzmir-İstanbul gidiş-dönüş bussiness class uçak biletlerinin sahibi oldu. Etstur’un 2015 Büyüme hedefi ve yolcu sayısı: %20’lik büyüme hedefi 950.000.000 TL ciro, 880.000 misafir  2014 Ciro:  Etstur 766.000.000 TL  2015 Tatil Paketlerine Erken Rezervasyon Sigortası Ekleten Misafir Oranı: %94


Mantı Keyfi Kavacık Şubesi, görkemli bir törenle açıldı


HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR




Mantı Keyfi "En iyi mantıyı anneler yapar, sonra biz!" sloganıyla hizmet veriyor.
Türkiye genelinde 16 franchise şube ile hizmet veren Mantı Keyfi'nin Kavacık Şubesi, 3 Ocak tarihinde görkemli bir törenle açıldı.

Kavacık’ta açılan franchising şubenin görkemli açılışına, İpekyolu Kuyumculuk ve Shura Otel Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Kaygısız, Mantı Keyfi kurucu ortakları Mukadder Aksoy ve Yakup Aksoy ile iş ve sanat dünyasından önemli simalar katıldı. Açılışta ikram edilen Lahana Soslu Kızarmış Hamsili Mantı, damaklarda çok özel bir tat bıraktı. Coşku dolu törene, Semih Aytaç kemençesiyle renk kattı.


Kurucu Ortaklar Yakup ve Mukadder Aksoy'un, Kavacık'da 2005 yılında evlerinin 5 m2 mutfağında başlattıkları Mantı Keyfi, faaliyetleri yenilenen konsept ve menüyle daha çok müşteriyle aynı semtte buluşuyor. "Mantıdan, Fast Food tarzı franchise marka oluşturan firma” olarak yiyecek sektöründe tanınıyor. Mantı Keyfi, önümüzdeki günlerde, Ankara, Bursa, Adana, Bodrum, Marmaris, Diyarbakır, Samsun ve Trabzon'da franchise zincirine yeni halkalar eklemeyi planlıyor.

Mantı Keyfi Kavacık Şubesi
Ayten Durna
Adres: Çubuklu Mah. Vatan Cad. Öztürk Sok.No:29/A Kavacık Beykoz İstanbul
GSM: 0553 604 06 07
Telefon: 0216 693 07 93

Sura Hotels İşbirliği İçinde Bulunduğu İş Ortaklarıyla 2015’e Hızlı Başladı

HABER MERKEZİ-ARTİN ŞİRİNPINAR








 Türkiye'nin önemli turizm merkezi Sultanahmet 'te yer alan Sura Hotels&Turizm Grubu seçkin yatırımlarla büyüyor. Sura Hotels&Turizm Grubun bünyesinde Sura Design &Suites ve Sura Hagia Sophia yer alıyor.Cumhuriyet Gazetesi'nin bulunduğu Kırmızı Köşk'ün de yer aldığı tarihi binayı müze otel olarak 2015’de hizmete açmayı planlıyor. Çemberlitaş civarında ise 80 yataklı bir oteli de alarak Yarımada da yatak kapasitesini yükselmeyi amaçlıyor.


 Sura Hotels &Turizm Grup Başkanı olan Nermin Yurtoğlu, 2015 de keyifli bir başlangıç yapmak için bir aradayız şu anda Tarihi yarımada da 2 otelimiz var. Sura Hagia Sophia otelimiz ve 2015 yılı içinde iki otelimiz de devreye girecek. Yarımada da ihtiyaç olan yatak kapasitesini yatırımlarımızla kapatmaya çalışacağız.


Tarihi Yarımadayı seviyoruz 1000 oda hedefimiz var. Dünya'nın en önemli yabancı ve lüks otel zincirlerinin ciddi yatırımlar yaptıklarını görüyoruz.


Otel ve restoran sektörü son birkaç yıldır ciddi bir değişim ve gelişim içinde. Özellikle Türkiye gibi turizmin en gözde sektörlerden biri olduğu bir ülke de bizde Sura Hotels&Turizm Grubu olarak zincirin halkalarını oluşturmaya başladık dedi.


 Kaygısız Group Onursal Başkanı İbrahim Kaygısız, Gaziantep  merkez kökenliyiz Anadolu beylikleri sırasında yerleşmişiz. 800 yıllık bir soyağacımız var. İstanbul’a 2000 yılında geldik. Çocuklarımın geleceği için İstanbul’da ticaret hayatına başladık. Esas işimiz  Gümüş ve Altın toptancılığı. Kapalı çarşıda kuyumculuk işimiz devam ediyor. Kuyumculuk işine ilkokul yıllarımda çıraklık yaparak başladım.

Hem okula gidiyordum hem de kuyumcu çırağı idim. Ama bu bana yetmedi okul kantinini de ele geçirdim orayı da ben çalıştırıyordum. Yani ben küçük yaşlarda ticarete atıldım. Gaziantep’ de halimiz vaktimiz yerindeydi. Yıllar sonra çoluk çocuğa karışınca İstanbul’a gelme kararı aldım. Çocuklarım Dünya vatandaşı olsun hayatları değişsin istiyordum. Şu andaki durumumuz gösteriyor ki doğru yolda ilerliyoruz.


Kuyumculuğun yanında Turizme de girdik. Bu alanda çok başarılı bir hanımefendiyi Sura Hotels &Turizm Grup Başkanı olarak bünyemize kattık. Nermin Yurtoğlu Sura Hotels&Turizm Grubunun başında bizlere katıldığı günden bu güne kadar her gün yaptığı çalışmalarla göz dolduruyor. Biz çalışkan bir aileyiz ama Nermin Yurtoğlu bizden de çalışkan çıktı.  Nermin Yurtoğlu kendini ailenin bir ferdi olarak gördüğü için daha çok başarılara imza atacağına inanıyorum dedi.Sura Hotels İşbirliği İçinde Bulunduğu İş Ortaklarına plaket takdimi gerçekleştirildi.


Falcon Travel,Tempel Travel,Marvel Travel,Nati Tour,Heysem Turizm, Deha Turizm,Sea Turizm,Morris Turizm,Liberty Turizm,İnsime Turizm,Euro Marmara Turizm,Globalist Dmc,Contrust Pco Dmc,Bontrip Turizm,İntra Turizm plaketlerini Nermin Yurtoğlu’nun elinden aldılar.

Sura Hotel hediye çekilişi ile de Çift kişilik Konaklama , Sura Restorantta çift kişilik yemek,Deraliye Osmanlı  Saray Mutfağı’nda çift kişilik yemek ve Spa bakım seti çekilişi yapılarak sahiplerine davetiyeleri sunuldu.

Canlı müzik ve sucuk partisiyle gece geç saatlere kadar devam etti. Suçuk partisi bahçe terasında olmasıyla mangal katılımcıları ısıtmadığından sucuklarını alanlar şömine başına geçtiler.

Gece geç saatlere kadar kestane kebap mangal sucuk devam etti. Sura Hotels gecesine katılanlara bir de süprizi vardı . Geceden ayrılanla bayanlara çok şık  kolye yüzük küpe seti  verilirken erkek katılımcılara da kol düğmesi hediye edildi.

Nermin Yurtoğlu, Sura Restorantta Turizm Medyasını ağırlayarak seçkin lezzetleri tatmalarına fırsat tanıdı.Turizmin Sesi ekibi olarak Sura Hotels&Turizm Grubu'na teşekkür eder zincir hotel olma yolunda başarılar dileriz.