30 Mayıs 2024 Perşembe

Dedeman, Antalya’daki ikinci oteli olan Dedeman Kemer Resort’un açılışını gerçekleştirdi.

 


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



DEDEMAN, ANTALYA’DAKİ 2’NCİ OTELİ İLE YAZ TURİZMİNDEKİ İDDİASINI BİR KEZ DAHA ORTAYA KOYDU

Büyüme stratejisini hız kesmeden sürdüren Türkiye’nin en büyük yerli otel zinciri Dedeman Hotels & Resorts International, otelciliğin her alanında sürdürdüğü iddiasını, 2024 yılında gerçekleştirdiği otel açılışları ile yaz turizminde de büyüttü. 

İki günde Antalya’ya 2 otel

Geçtiğimiz günlerde Dedeman kalitesi ile kapılarını açan Dedeman Olympos Health Resort ile 11 yıl aradan sonra Antalya’ya dönen marka, bu açılıştan bir gün sonra Antalya’daki ikinci oteli olan Dedeman Kemer Resort’un açılışını gerçekleştirdi. 19 Mayıs 2024 tarihinde Dedeman ve yatırımcı firma EG Hotel Turizm’in ev sahipliğinde açılışı gerçekleştiren Dedeman Kemer Resort, zincirin35’incihalkası ve markanın dördüncü resort oteli olmuş oldu. 

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda gerçekleşen açılış törenine, Dedeman Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Banu Dedeman, Dedeman Hotels & Resorts International Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Demiray, Başkan Vekili Murat Özmestçi ile otelin yatırımcısı EG Hotel Turizm Ticaret Limited Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atalay ve çok sayıda davetli katıldı. 

Turizmin başkenti Antalya’nın yıldızı konumunda olan Kemer’de misafirlerini ağırlamaya başlayan Dedeman Kemer Resort, “Herkesin Dedeman’ı” olma misyonu ile yolculuğuna devam eden markanın önemli bir parçası olacak.

Kemer’de Dedeman Farkıyla Tatil Deneyimi

Türkiye’nin özellikle yaz turizmi açısından oldukça dinamik bir destinasyonu olan, aynı zamanda tarih ve kültürle iç içe bir yapıya sahip Kemer’in bu çok yönlü dokusu, Dedeman’ın turizm, hizmet ve otelcilik alanındaki tecrübesiyle birleşerek misafirlerine Dedeman farkıyla bir tatil deneyimi sunuyor. Modern mimarisi, ferah iç tasarımı ve yenilikçi hizmet anlayışıyla Dedeman Kemer Resort, Antalya turizminde Dedeman kalite ve deneyimini misafirlerine kusursuz bir biçimde yaşatacak.

Yurt içi ve yurt dışından misafirlerini ağırlamaya başlayan, Kemer’in merkezinde yer alan otel; Antalya şehir merkezine 35, havalimanına 65, Kemer marinaya ise 2 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Yenilikçi hizmet anlayışıyla birbirinden farklı ve çok çeşitli konaklama ihtiyaçlarına cevap veren otel, aile dostu konaklama seçenekleri ile de dikkat çekiyor. 



Dedeman Kemer Resort, farklı büyüklüklere sahip 360 adet oda, 1 açık ve 1 kapalı yüzme havuzu, SPA merkezi, 2’si alakart olmak üzere 3 restoran, 3 bar, 4 snack bar gibi alanlarıyla misafirlerine konforlu bir tatil imkanı sunuyor. Yenilenen ferah ve modern mimarisi, birbiriyle bağlantılı kolay erişilebilir üniteleri ile Kemer’de tatil deneyimine üst düzey bir boyuta taşıyan Dedeman Kemer Resort, 200 kişilik toplantı salonuyla birçok farklı etkinliğe de ev sahipliği yapmaya hazır. 

‘Turizm Sektöründe Aynı Dili Konuşmak Çok Önemli’


Dedeman Kemer Resort’un açılış töreninde konuşan Dedeman Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Banu Dedeman, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda Kemer’de olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Son 2 yıldır Ergün Demiray’ın destekleri, Şubat ayında resmi olarak aramıza katılması ve liderliğiyle, Dedeman olarak bu büyüme hamlesinin içerisindeyiz. Hepimiz turizmciyiz. Aynı dili konuşmak, aynı yöne bakmak,keyif almak ve huzur içerisinde çalışmak çok önemli. Yatırımcımız Serdar Atalay,ailecek turizmci ve yatırımlarını turizm sektörüne yapıyor. Bu büyüme hamlesinde yer almalarından ötürü kendilerine teşekkür ederim” dedi. 

‘Dedeman Kemer Resort Kemer Turizmine Ayrı Bir Değer Katacak’

Dedeman Hotels & Resorts International Yönetim Kurulu Başkanı Ergün Demiray ise, “Kemer’i çok seviyoruz. Grup olarak da böyle bir yerde olmaktan çok mutluyuz. Bize en çok deniz turizminde de yer almamız yönünde talep geliyordu. Özellikle Loyal Club müşterilerimiz en çok puanı bu alanda kullanacaklarını belirtiyordu. Bu puanlar ‘Rammos Managed by Dedeman Bodrum ve Dedeman Kemer Resort’ta da kullanılabilecek. Kış aylarında bu otelimizin bir binasını daha açacağız. Bu otel Kemer’e ayrı bir değer katacak. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda 1 gün arayla 2 açılış birden gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Gençleri çok seviyoruz. Onlar bizim potansiyel ve uzun vadeli müşterimiz. Alacağımız geri bildirimlerin de katkısı ile Dedeman markası dünyanın her yerinde duyulacak. Sadakat programı ile markamızı hızla hedeflerine ulaştıracağız. Biz birlikteysek güçlü oluruz. Birlikte başaracağımıza, büyüyeceğimize ve kazanacağımıza inanıyorum” diye belirtti.  

Dedeman Hotels & Resorts International Yönetim Kurulu Başkan Vekili Murat Özmestçi de“19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını kutluyorum. Ben de gencim ve şirket olarak kendimizi genç görüyoruz. Bu konuda yanımızda oldukları için çalışma arkadaşlarımın hepsine çok teşekkür ederim. Peşpeşe 2 otel açmak, Antalya’ya dönmek bizim için çok kıymetli” dedi. 

‘İnsana Yapacağımız Yatırım Gücümüzün Yettiğince Devam Edecek’

Törende söz alan EG Hotel Turizm Ticaret Limited Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Atalay,bu yola çıkarken Kemer ve Antalya için bir semte ismini vermiş Dedeman markasını buraya getirmeyi istediklerini kaydetti. Dedeman topluluğunun içerisinde olmaktan duydukları memnuniyeti dile getiren Atalay, şunları söyledi: “Bu yola ilk çıktığımızda Ergün Demiray bizi öyle bir karşıladı ki, gerçekten bir aile olduğumuz, bu işi beraber yapacağımızı ve Dedeman’ı tekrar Antalya’ya getireceğimizi hissettik. 15 Şubat’ta imza attık ve o günden beri otelimizi Dedeman standartlarına getirebilmek için bütün ekibimizle çalıştık, elimizden gelen her şeyi yaptık. Ergün Bey insana yatırım yapmaktan söz etmişti. Binaya yaptığımız yatırım tamamlandıktan sonra, insana yapacağımız yatırım, gücümüzün yettiğince devam edecek.”


T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy:“Türk turizmi gastronomi ile büyüyecek”


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Turkuvaz Medya Grubu lezzetleri ve kültürleri buluşturuyor

T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy:“Türk turizmi gastronomi ile büyüyecek”

Turkuvaz Medya Grubu ve Gastronomi Turizm Derneği iş birliğiyle düzenlenen Gastroshow, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy katılımıyla başladı. 

 Açılış konuşmasını gerçekleştiren Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, ülkemizin turizm gelirinin 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 12 artarak yaklaşık 56 milyar dolara ulaştığını belirterek, Türkiye’nin dünya turizminde ilk 5 içinde yer aldığını söyledi.

Turkuvaz Medya Grubu ve Gastronomi Turizm Derneği iş birliğiyle düzenlenen Gastroshow, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açılış konuşmasıyla başladı. Ülkemizin turizm geliri 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 12 artarak yaklaşık 56 milyar dolara ulaştığını belirten T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye’nin dünya turizminde ilk 5 içinde yer aldığını söyledi.

Gastronomi ile turizm arasında son yıllarda giderek güçlenen bağa dikkat çeken Ersoy, “Gastronomi dünyasının temsilcileri, turizm pazarının gerçek aktarımları arasında yer almakta, turizmin gelişmesine büyük katkılar sağlamaktadır” dedi. 

T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy “İstanbul, İzmir ve Bodrum gastrocity olarak öne çıkıyor”

Zengin bir gastronomi kültürüne sahip olan ülkemizin, bu zenginliğinin uluslararası kuruluşlar tarafından da tescil edilmesinin önemine dikkat çeken Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bu alanda 6 yılda tamamlanacak çalışmaların iki yılda tamamlanarak Michelin Rehberi’nde yer alındığını belirtti. Bakan Mehmet Nuri Ersoy sözlerini şöyle devam etti: “Mutfak zenginliğimizin ve yaratıcı rehberliğimizin uluslararası bağımsız bir kuruluş tarafından tescillenmesiyle, gastronomi turizminde ortaya koyduğumuz iddia daha da ileri bir boyuta taşınmış oldu.Yapmış olduğumuz bu çalışmalar ve tanıtım faaliyetleri ile İstanbul, İzmir, Bodrum gibi destinasyonlarımız birer gastrocity olarak öne çıkmaktadır.”

Turkuvaz Medya Yazılı Basın Reklam Genel Müdürü ve İcra Kurulu Üyesi Ceyda Uzman, ülkemizin zengin bir mutfak kültürüne sahip olduğunu belirterek, “Bugün Türkiye’de gastronomi sektörünün gelişimi ve yenilikçi fikirlerini herkese yaymak için bir aradayız. Bu zengin mutfak kültürü sadece yemekle değil aynı zamanda kültürel zenginlik açısından da son derece özel bir yere sahiptir. Bugün burada bu zengin kültürün dünyaya olan katkılarını konuşacağız. Gastronomi aynı zamanda doğal kaynakların verimli kullanımı ve turizmin geliştirilmesi açısından büyük önem taşıyor” dedi. 

Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe, Anadolu’nun yemek ve lezzet kültürüne değinerek, “Buraya gelen her davetli bizim için çok kıymetli. Bugün T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Turkuaz Medya desteğiyle yapılan bu organizasyonun çok kıymetli olduğuna inanıyorum. Buraya gelen misafirlerimiz dünyanın çeşitli yerlerinden gelerek ülkemizin gastronomi turizmine büyük katkıda bulunuyor. Burada dikkat edilmesi gereken temel konu misafirlerimizin çoğu Anadolu’yla bağlantılı olması. Burası sadece fine dining şeflerinin olduğu bir yer değil aynı zamanda global olarak da kültürümüzü yaydığımız bir konumda bulunuyor” dedi. 


Perakende Günleri 2024 sektörü dijitalleşme odağında buluşturdu


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Perakende Günleri 2024 sektörü dijitalleşme odağında buluşturdu

Perakende sektörünün dijitalleşmesine, e-ticarete ve e-ihracata odaklanan Perakende Günleri, bu yıl 29-30 Mayıs tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinlikte perakende sektörünün en prestijli ödülü olarak kabul edilen Perakende Güneşi Ödülleri de sahiplerini buldu.

Soysal tarafından bu yıl 23. kez düzenlenen olan Perakende Günleri,  perakendeciler, AVM’ler, tedarikçiler ile sektöre en yeni çözümlerini sunan teknoloji, e-ticaret ve lojistik firmalarını 29-30 Mayıs 2024 tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde bir araya getirdi. Akinon ve Atış Yapı ana sponsorluğunda düzenlenen Perakende Günleri 2024, Türkiye ve dünyanın dört bir yanından sektör lideri konuşmacıların katıldığı konferans ve oturumların yanı sıra, eşsiz bir network olanağı sunan fuar alanı ve B2B görüşmelerin gerçekleştiği özel bölümü ile sektörün ve dijital ticaretin geleceğine ışık tuttu.  

Perakedende Güneşi Ödülleri sahiplerini buldu 

Sektörün en prestijli ödülleri olan Perakende Güneşi Ödülleri, bu yıl Ecco sponsorluğunda Sektörün Başarılı Liderleri Ödülleri ve E-Ticaret Başarı Ödülleri olmak üzere iki kategoride verildi. Sektörün Başarılı Liderleri Ödülleri’ne Tepe Emlak Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı Hayal Olcay, Flo Mağazacılık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ziylan ve İpekyol Grup Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Ayaydın layık görüldü. 

E-Ticaret Başarı Ödülleri’ni ise “Cossla App” uygulaması ile Baydöner, “Beymen.com ve Beymen Reborn” projeleri ile Beymen, “Boyner Now” projesi ile Boyner Büyük Mağazacılık, “ELVİSA” projesi ile LC Waikiki, yeni nesil e-ticaret sipariş toplama teknolojileri “TARO” ile Miggra Teknoloji, “Migros One Super App“ uygulaması ile Migros, “Teslimatlarda Mükemmeliyet” projesi ile Optiyol - Mediamarkt, “Tıkla Gel Al-Hemen” projesi ile Watsons kazandı. 

PG24 ilham verici oturumlarla perakende sektörünün yeni dönemine ışık tuttu

Siri'nin Yaratıcısı, Siri ve Viv Labs Kurucu Ortağı Adam Cheyer, Siri’nin öyküsünü paylaşarak yapay zeka konusunda etkileyici bir sunum gerçekleştirirken, 14 yaşında hackerliğe başlayan, dev kuruluşların sistemlerine giren ve şu anda Etik Hacker olarak çalışan Tamer Şahin ise siber güvenlikle ilgili kişisel ve kurumsal önerilerini paylaştı. Yakın zamanda Ecco Amerika’nın Başkanı olan Deniz Erda, küresel rekabette nasıl öne çıkılacağını anlattı. Kendisini yaratıcı dönüşüm şirketi olarak tanımlayan dünyanın en büyük iletişim holdingi WPP’nin Global Commerce Lead & VML Chief Digital Commerce Officer’ı Gemma Spence ise “Dijital Omurganız Sağlam mı?” sunumuyla dijital raf oyununu kazanmada zihinsel, fiziksel ve şimdi de dijital erişilebilirliğin oynadığı önemli rolleri, markaların tüm değer zinciri boyunca içerik, medya ve teknolojiyi senkronize etme fırsatlarını ele aldı. 

Perakende sektörü dört ayrı “Uzmanlık Sahnesindeki 34 oturumda masaya yatırıldı

Akinon Kurucu Ortağı ve CEO’su Tolga Tatari dijital ticaretteki son gelişmeleri ve 2024 trendlerini aktarırken, Atış Şirketler Grubu CEO’su Ahmet Atış ise AVM’lerdeki yeni ufukları katılımcılarla paylaştı. Rusya'ya kolay e-ihracat imkanı sunan Ozon Global’in Türkiye Genel Müdürü Hazal Maraş bu pazara ilişkin deneyim ve fırsatları aktarırken, Winfluencer’ın ortakları Funda Yener ve Dila Tarkan en etkili dijital pazarlama kanallarından biri olarak öne çıkan veriye dayalı influencer pazarlamasının inceliklerini, Getir Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Meltem Ersöz ile birlikte anlattı. Suat Soysal’ın Gülben Ergen ile oditoryumda gerçekleştirdiği söyleşi ile radyo ve medyanın geleceğine bakan Kafa Radyo yöneticileri Nihat Sırdar, Candaş Tolga Işık ve Güçlü Mete söyleşisi PG24’ün farklılaşan oturumları arasında yer aldı. 

İşletmelere, altyapı, platform ve yazılım hizmetleri sunarak dijital dönüşümlerini destekleyen Huawei Cloud, üreticiler, perakendeciler ve toptancılar için SaaS üzerinde entegre pazar yeri uygulaması sunan Mirakl, dünyanın lider pazaryeri entegratörü ChannelEngine ile dijital moda ve lifestyle perakendeciliğinde derin iç görülere, gözlemlere ve görüşlere erişim sağlayan Tradebyte gibi alanlarının uzman küresel markalarını da ağırlayan  Perakende Günleri 2024’te katılımcılar, ana sahne dışında, perakende sektörüne yön veren 4 ayrı “Uzmanlık Sahnesinde, geniş bir yelpaze
ye yayılan 40’ı aşkın oturumda sektörün temsilcilerini dinleme şansı yakaladı. 

Perakende Günleri’nde yer alan fuarda ise aralarında Alibaba, ChannelEngine, Ecco, Eva Commerce, Fashion House, Huawei, Hugin, Idis Global, Sunmi, Elo, Salus, Tradebyte, Verifone, Mastercard, SmartPricing, Ozon gibi global firmalarında olduğu 150’yi aşkın firma sektördeki son yenilikleri sergiledi. Perakende Günleri’nin bu yılki kapanışı ise perküsyon sanatçısı Ceren Özdemir’in performansının ardından sahne alan, Türk müziğinin güçlü seslerinden Ebru Gündeş’in konseri ile yapıldı.


Rufat Babayev, Hyatt otelleri Türkiye Bölge Başkanı pozisyonuna atandı.





HYATT HOTELLERİNDEN YENİ ATAMA

Grand Hyatt İstanbul’un Genel Müdürü Rufat Babayev, Türkiye'deki Hyatt otellerinden sorumlu olacak şekilde Türkiye Bölge Başkanı pozisyonuna atandı.

Rufat Babayev, kariyerine 29 yıl önce Hyatt Regency Bakü’de başladı. 2005 yılında Hyatt Regency Warsaw’da görev aldı ve ardından 2012’de Hyatt Regency Kiev’e transfer oldu. 2014 yılında Hyatt'ın Chicago’daki merkez ofisinde çalıştıktan sonra, 2015 yılında Hyatt Regency Thessaloniki'ye Genel Müdür olarak atandı. 2019 yılından bu yana Grand Hyatt İstanbul’un Genel Müdürü olarak başarılı çalışmalara imza atan Babayev, bu süre zarfında otelin sektördeki konumunu güçlendirdi ve misafir memnuniyetini en üst düzeye çıkardı.

Rufat Babayev, yeni görevi ile Hyatt'ın Türkiye'deki otellerinin stratejik yönetiminden sorumlu olacak. Geniş bilgi birikimi ve sektördeki engin deneyimleri ile Türkiye’deki Hyatt otellerinin başarısına katkı sağlamaya devam ederek Hyatt ailesinin bölgede büyümesinde de rol oynayacak. Babayev, Hyatt ailesinin misafirlerine üstün hizmet sunma konusundaki kararlılığını bir kez daha pekiştirecek.


29 Mayıs 2024 Çarşamba

Elite World, Van’daki 2’nci Otelini Elite World GO Markasıyla Açtı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Elite World, Van’daki 2’nci Otelini Elite World GO Markasıyla Açtı

Elite World Hotels & Resorts, markanın doğduğu topraklar olan Van’a ikinci otelini açtı. Zincirin franchise iş modeliyle büyüme stratejisi çerçevesinde, yatırımı Süerler Group tarafından yapılan Elite World GO Van Edremit kapılarını açtı.

Türkiye’nin önde gelen otel zincirlerinden Elite World Hotels & Resorts, grubun doğduğu topraklar olan Van’da ikinci, zincirin ise 10’uncu otelinin açılışını gerçekleştirdi. Elite World GO Van Edremit’in açılışı Van ili ve Edremit ilçesi protokolü, Elite World Hotels & Resorts İcra Kurulu Başkanı Vedat Elik, Elite World Hotels & ResortsYönetim Kurulu Üyesi Emel Elik Bezaroğlu, Elite World Hotels & Resorts CEO’su Orkun Petekçi, Süerler Group Yönetim Kurulu Başkanı Ali Süer katılımıyla yapıldı. 

Zincirin franchise modeliyle büyüme stratejisi kapsamında, yatırımı Süerler Group tarafından yapılan otel, şehrin turizm ihtiyaçları dikkate alınarak hayata geçirildi. Toplam 32 odadan oluşan Elite World GO Van Edremit, güçlü teknolojik altyapı ile donatılan toplantı odalarıyla iş turizmi için bölgeye gelenlere uygun imkânlar sunarken, Elite Marin Restorant ile Türk mutfağının en özel deniz lezzetlerini bölge misafirleriyle buluşturmayı hedefliyor. 

Ekonomik kategorideki konaklama ihtiyacını karşılayacak

Van Gölü manzarasına sahip odaları ile dikkat çeken otel, hem iş hem de tatil amaçlı konaklamalar için planlandı. Van şehri, Türkiye’nin turizmi çeşitlendirme kapsamında yapılan politikalarla iç pazardan daha fazla turist ağırlamayı hedeflerken, bölgeye yakınlığı nedeniyle İran gibi komşu ülkelerden gelen turistlerin de yoğun ilgisini çekiyor. 

Elite World Hotels & Resorts İcra Kurulu Başkanı Vedat Elik, “”Elite World çatısı altında Van’daki ikinci, Elite World GO markamızla ise ilk otelimizi ülkemiz turizm sektörüne kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bölgenin ekonomik turizm ihtiyaçlarını göz önüne alarak oluşturduğumuz strateji kapsamında Van şehrindeki güvenilir yatırımlarıyla tanınan Süerler Group iş birliğiyle otelimizi açıyoruz. Bölge turizmine katkı sağlayacak otelimizin hem şehrimize hem de ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

Süerler Group Yönetim Kurulu Başkanı Ali Süer ise “Van’ın ticari hayatına katkı sunan farklı alanlardaki yatırımlarımıza turizm sektöründe Elite World çatısı altında adım atıyoruz. Şık ve konforlu odaları, akıllı teknolojilerle donatılan altyapısı ve erişilebilir fiyat politikasıyla Elite World GO Van Edremit ile hem şehrimize gelecek yerli misafirlerimize hem de ülkemizi keşfedecek yabancı konuklarımıza ev konforunda rahatlık vadediyoruz.” diye konuştu. 

Van kahvaltısını otelleri aracılığıyla dünyaya tanıtıyor

Elite World, “Dünden Bugüne İz Bırakan Lezzetler: Van Kahvaltısı” projesiyle bölgenin kültürel mirası olan Van kahvaltısının tanıtımını üstlenerek ülkemiz turizmine de katkı bulunacak çalışmaları hayata geçiriyor.

Elite World zincirinin franchise iş modeli ile hem yurt içi hem de yurt dışında büyüme politikası kapsamında 10’uncu oteli olan Elite World GO Van Edremit, aynı zamanda grubun Elite World GO markasıyla açtığı ilk otelini temsil ediyor. Zincirin 11. oteli Elite World Kuşadası Haziran ayında açılacak. Zincir, yurtdışındaki ilk oteli Elite World Grand Yamoussoukro’yu ise Fildişi Sahilleri’nde 2026 yılında açacak.

Elite World zinciri, yurt içi ve yurt dışında toplam 12 oteli, turizmin farklı kategorilerine hitap eden 10 markası ve 5 bine yakın yatak kapasitesiyle hizmet veriyor. Grup, franchise iş modeliyle büyüme stratejisi kapsamında hem yurt içi hem de yurt dışında 2030 yılına kadar toplam 50 otele çıkmayı hedefliyor. 


Yalıkavak Marina Hotel bySocialLivingCollectionTM,Lüksün İncelik ile Buluştuğu Noktada Misafirlerini Bekliyor!


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Yalıkavak Marina Hotel bySocialLivingCollectionTM, 2024 Sezonunda Lüksün İncelik ile Buluştuğu Noktada Misafirlerini Bekliyor!

SunsetHospitalityGroup’un Türkiye’deki ikinci oteli olan, Yalıkavak Marina Hotel bySocialLivingCollectionTM, zarafet ve konfor ile bezeli lüks bir yolculuğa çıkmayı düşleyen misafirlerini 1 Haziran’dan itibaren bekliyor.

Dünyanın önde gelen turizm ve eğlence yatırım gruplarından SunsetHospitalityGroup’un geçtiğimiz yıl hayata geçirdiği ve işletmeciliğini üstlendiği yatırımı “Yalıkavak Marina Hotel bySocialLivingCollectionTM” 1 Haziran’da yeniden Bodrum’un eğlence, gastronomi ve alışveriş merkezi olan Yalıkavak Marina’nın kalbinde açılıyor. 

Konaklama Deneyimini En Üst Seviyeye Taşıyan Ayrıcalıklar

Seçkin misafirlerinin beklentilerini aşmak için özenle tasarlanmış birinci sınıf olanaklar sunmayı sürdürecek olan Bodrum’un en zarif mücevheri olan Otel, konuklarına ayrılmış çok özel bir sonsuzluk havuzu ile nefes kesen etkileyici manzarayı kucaklamak için mükemmel bir fırsat yaratıyor.Bodrum’a ayak bastığı andan,  havaalanından itibaren misafirlerine en iyi premium hizmeti sağlamaya özen gösteren Yalıkavak Marina Hotel, CIP Lounge, VIP transfer, Hızlı Geçiş/Gidiş gibi ayrıcalıklı hizmetler ile ultra lüks bir tatil imkanı sunuyor.

Bodrum’un en lüks villası; TheYalıkavak Panoramik Villa…

Otelin sunduğu benzersiz olanakların zirvesinde göz alıcı zerafeti ile Bodrum’un en lüks villası, panoramik deniz manzaralı TheYalıkavak PanoramikVilla sofistike tarzı ile dikkat çekiyor.TheYalıkavak PanoramikVilla,Bodrum’un en lüks villası olmasının yanı sıra Bodrum’da kendi iskelesine tekne yanaşabilen tek villa olma özelliği ile Türkiye’nin en lüks otellerinden olan Yalıkavak Marina Hotel’in sunduğu ayrıcalıklardan bir diğeri olarak karşınıza çıkıyor. Gündüzleri direkt olarak havuza ve denize uzanan odalar ile denizin ve güneşin keyfini çıkarırken geceleri ise en seçkin eğlence mekanlarına yakın konumu ile müzik ve eğlence ile iç içe bir tatil Yalıkavak Marina Hotel’de sizleri bekliyor. 

Yalıkavak Marina Hotel by SocialLivingCollectionTM’ın yanı başında, hemen yürüme mesafesinde bulunan Yalıkavak Marina’da da en premium alışveriş ve yeme içme fırsatları yer alıyor.

Otelin hemen arka bahçesinde konumlanan, Dünyanın en lüks markalarının bir araya geldiği göz alıcı “Ada Bölgesi”nde Dior, Louis Vuitton, Prada, Valentino, Chanel, Dolce&Gabbana, Gucci, Bvlgari, BottegaVeneta gibi ünlü markaların bulunduğu butik mağazaları keşfedebilir, deniz kenarındaki çeşitli restoranlarda dünya mutfağının tadını çıkarabilir, ünlü şeflerin özenle hazırladığı lezzetleri deneyimleyebilirsiniz.

Bodrum'un lüks turizm sahnesinde bir dönüm noktası olan Yalıkavak Marina Hotel by Social Living CollectionTM', Yalıkavak Marina'nın kalbinde, muhteşem bir tatil deneyimi yaşarken zarafet ve konfor ile bezeli lüks bir yolculuğa çıkmayı düşleyenler için bu yazın adresi olmaya hazırlanıyor.


SunsetHospitalityGroup Hakkında

SunsetHospitalityGroup (SHG), Otel ve Resortlar, Restoran, Beach Club ve Gece Kulüpleri, Fitness Merkezleri ve diğer yaşam tarzı konaklama hizmetlerini kapsayan geniş bir portföye sahip, önde gelen çok uluslu bir yaşam tarzı konaklama grubudur. SHG, dünya genelinde insanları bir araya getiren, benzersiz ve çeşitli konaklama deneyimleri sunma hedefiyle 16 ülkede 50'den fazla mekan işletiyor.

SHG'nin portföyünde METT Hotels& Resorts, Azure Beach, SUSHISAMBA, DriftBeach Club, AURA, DREAM, L'Amo Bistro del Mare, Goldfish, Isola, RaiseFitness&Wellness ve daha birçok ünlü konsept bulunuyor.

2023 yılında METT Hotel &Beach ResortMarbella, Yalıkavak Marina Hotel Bodrum, AmmosIbiza, Azure Beach Marbella, Bozneika&Marbella'daki Isola, Bar de LolaMarbella, MOTT32 Dubai, SignorSassi Dubai, Mood Jordan, RaiseMarbella ve Santana Bali'nin açılışı gerçekleşti.


www.sunsethospitality.com

(KAPYAD), kuruluşunun 1. yılını Ürgüp PerissiaHotel’de 31 Mayıs gecesi kutlayacak

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



KAPADOKYA ALANI TURİZM YATIRIMCILARI DERNEĞİ (KAPYAD) BİRİNCİ YILDÖNÜMÜ GALASI VE ‘İZ BIRAKANLAR’ ÖDÜL TÖRENİ GERÇEKLEŞİYOR

Kapadokya Alanı Turizm Yatırımcıları Derneği (KAPYAD), kuruluşunun 1. yılını Ürgüp PerissiaHotel’de 31 Mayıs gecesi düzenlenecek özel bir Gala Gecesi ile kutluyor. Davet kapsamında gerçekleşecek olan ‘İz Bırakanlar Ödül Töreni’ ile bugüne kadar Kapadokya’nın unutulmaz izler bırakan isimlerine de ödülleri takdim edilecek.



Türkiye turizminin önemli bölgelerinden Kapadokya’nın sivil toplum anlamında önemli bir eksikliğini gidermek amacıyla 2023 yılı başında kurulmuş olan, deneyimli turizmci ve yatırımcı Ömer Tosun başkanlığında faaliyetlerini yürüten Kapadokya Alanı Turizm Yatırımcıları Derneği (KAPYAD),1.yılını 31 Mayıs’ta gerçekleşecek özel bir Gala Yemeği ile kutluyor. Kapadokya’nın temel turizm unsurları olan oteller, balon firmaları, restoranlar, halı mağazaları, çanak atölyeleri ve bağcılık firmalarının bölgeye önemli katma değer sağlayan lider yatırımcılarından oluşan üyeleri, Turizm Bakanlığı ile Nevşehir ve çevre illerin protokolü, turizm ve iş dünyasından pek çok saygın isim, Derneğin kuruluş yıldönümünde bir araya geliyor. Özel gecede, bugüne kadar Kapadokya’da unutulmaz izler bırakan, bölgenin önde gelen isimleri de ‘İz Bırakanlar Ödülleri’ne kavuşacak.


Misafirlere özel bir içeriğin sunulacağı gecede, aslen Kapadokyalı olan Rum sanatçı Vasilis Kasouras, Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadesinin 100. yılı olması sebebiyle, mübadele öncesi Kapadokya şarkılarını derlediği ‘Karamanlidika Songs from Cappadocia’ albümünden eserler seslendirecek. Geceyle ilgili KAPYAD Başkanı Ömer Tosun‘KAPYAD olarak,Kapadokya markasının ulusal ve uluslararası alanda güçlendirilmesi, rekabet gücünün artırılması konusunda stratejilerimizi ve çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu sene ilk yılımızı kutlayacağız ve bundan büyük mutluluk duyuyoruz. Davette ayrıca ‘İz Bırakanlar Ödül Töreni’ ile bölgemizin kalkınmasına büyük emekleri geçmiş, bölge için ilkleri hayata geçirmiş isimleri ödüllendireceğiz. Bu sene Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesinin 100. yılı. Bu yıldönümüne de dikkat çekmek istedik ve aslen Kapadokyalı sevilen Rum sanatçı Vasilis Kasouras’ı davet ettik. Kapadokya için değer yaratanları ödüllendirmeye ve KAPYAD olarak bölgemiz ve ülkemiz için yatırımlarımızı sürdürmeye ve çalışmaya devam edeceğiz’diyor.


Türkiye’nin ilk destinasyon festivali Cappadox, 4 bini aşkın katılımcıyı ağırladı.


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



MÜZİK, ÇAĞDAŞ SANAT, GASTRONOMİ VE AÇIK HAVA DİSİPLİNLERİNİ BULUŞTURAN PROGRAMIYLA CAPPADOX, 5. EDİSYONUNDA 4 BİNİ AŞKIN CAPPADOXLUYU AĞIRLADI

Bu yıl 23-26 Mayıs tarihleri arasında “Değişen Gökler” teması altında 5. edisyonu gerçekleştirilen ve bir Pozitif deneyimi olan Türkiye’nin ilk destinasyon festivali Cappadox, 4 bini aşkın katılımcıyı ağırladı. Her sene olduğu gibi bu yıl da merkezi Uçhisar ve Göreme’de olan ve birbirine yürüme mesafesindeki mekân ve vadilerde gerçekleşen Cappadox, katılımcılarını Kapadokya’yı yeniden keşfetmeye davet etti. Cappadox’un 5. edisyonu katılımcılarına dört gün boyunca Kapadokya’nın katmanlı kültürel dokusu ve eşsiz peyzajından ilhamla; Müzik, Çağdaş Sanat, Gastronomi ve Açık Hava programları ile çok-disiplinli bir platform sundu.

Türkiye’nin ilk destinasyon festivali Cappadox’un 5. edisyonu 4 bini aşkın katılımcıya Kapadokya’nın katmanlı kültürel dokusu ve eşsiz peyzajında ilhamla müzik, çağdaş sanat, gastronomi ve açık hava etkinlikleriyle deneyimlenebileceği çok-disiplinli bir platform sunarak tamamlandı.

5. edisyonunda “Değişen Gökler” temasıyla katılımcılarını ağırlayan ve katılımcılarını Kapadokya’yı yeniden keşfetmeye davet eden Cappadox; bu yıl Volkswagen ana sponsorluğunda, Yapı Kredi ve +1 ’in desteği, Doğuş Hospitality Yeme-İçme, Turizm ve Perakende Grubu’nun ağırlama partnerliği ve Argos in Cappadocia, Under Armour, KIKO MILANO, GO ONs, WeAreTheWalkers, Uludağ, Coca-Cola İçecek katkılarıyla, NTV, NTV Radyo, Power FM medya sponsorluğunda hayata geçirildi.

Kapadokya vadilerinin etkileyici manzarasında gerçekleşen Gün Doğumu ve Gün Batımı Konserleri, mağaradan dönüştürülen Argos Müze Crystal Sahnesi’nin samimi odası, Vadi yamacında yer alan Argos Vadi’deki gün batımı buluşması, yeşil doğası ve samimi atmosferiyle Çiftlik Ev +1 Sahnesi ve Perili Ozanlar Vadisi Volkswagen Sahnesi’nde Türkiye ve farklı coğrafyalardan birçok sanatçı sahne aldı.Çiftlik Ev +1 Sahnesi’nin samimi ortamında; 90’ların sonundan bugüne Türkiye’nin en önemli şarkıcı-söz yazarlarından ve rock müzisyenlerinden biri olan Teoman, unutulmaz klasiklerinin yanı sıra en yeni şarkılarına da yer verdiği repertuarı ilekatılımcılara unutulmaz anlar yaşatırken kendine özgü deneysel tarzı ve doğaçlamaya çokça yer veren performanslarıyla Gevende, yağmur altında gerçekleştirdikleri sahnelerine eşlik eden çimen ve toprak kokularının arasında sıcak bir ortam yarattı. Aynı sahnede yer alan ve orijinal kompozisyonlarıyla öne çıkan Mammal Hands ise minimal ve çağdaş klasik müzik, folk ve caz türlerinden beslenen büyüleyici bir performansa imza atarak Cappadox’un unutulmazları arasına adını yazdırdı. Neo-soulcaz ve elektronik müzik sahnelerinde hızlıca yükselen vokalist, prodüktör,multi-enstrümantalist Jordan Rakei ve elektronik ritimlerle blues ve Americana gibi türleri harmanlayan KeralaDust’ın dinleyicilerin duygularına hitap eden performanslarınınyanı sıra yerli müzik sahnesinin en samimi, dinamik ve sevilen ekiplerinden Büyük Ev Ablukada ve Anadolu ezgileriyle 70’lerin arabesk ruhunu, fütüristik bir yaklaşımla buluşturan Lalalar’ın enerjisi bir an olsun eksilmeyen performansları, Perili Ozanlar Vadisi Volkswagen Sahnesi’nin sihirli ve psikedelik atmosferi ile birleşerek katılımcılara hafızalardan silinmeyecek unutulmaz bir deneyim sundu. Gecenin sonunda sahnede yerlerini alan Âme (Live)b2bTrikkveDaniloPlessow (MCDE) ise gecenin sonunu house ve disco setleriyle tamamladılar.





Cappadox boyunca katılımcılar Argos Müze Crystal Sahnesi’nin samimi odasında; müziğin evrenselliğinden ilham alan müzisyen ve şarkı yazarı Maya Perest, gitarist ve çok yönlü besteci Mert Pekduraner’in yanı sıra Ulla ve Danimarkalı grup Efterklang’ın solisti CasperClausen heyecan verici sahnelerine tanık olma fırsatı yakaladı.

Kapadokya vadilerinin etkileyici manzarasında gerçekleşen Gün Doğumu Konserleri’nde; “gönül müziği” ile Mercan Dede; katmanlı ambient kompozisyonlar ve caz etkisindeki elektronik sularda gezinen müzik paletiyle Ulla ve farklı seslerin, duyguların form bulduğu müziğiyle, Danimarkalı indie rock grubu Efterklang ve Liima’nın grup lideri Casper Clausen, günün ilk ışıklarını müzik eşliğinde karşılamak isteyenleri bir araya getirirken vadi yamacında yer alan ArgosVadi’deki gün batımı buluşmasında; Mercan Dede yüksek ritimli seti “Mercan Dede &SecretTribe”i katılımcılarla buluşturdu.

“Değişen Gökler” teması altında gerçekleştirilen festivalin Çağdaş Sanat Programı, 2022’de kaybettiğimiz küratör Fulya Erdemci'nin değerli anısına düzenlendi.Geçmiş edisyonlardan bir seçkiyle biçimlenen programın küratörlüğünü Kevser Güler üstlenirken programda;AsunciónMolinosGordo, Ayşe Erkmen, ChristophSchaefer, Erdağ Aksel, GuillaumeBijl, Hale Tenger, Halil Altındere, Maider Lopez, Murat Germen, Nermin Er, Nilbar Güreş, Özlem Günyol& Mustafa Kunt, WapkeFeenstra (Myvillages), Yasemin Özcan ve Yaşam Şaşmazer’in eserleri yer aldı. Katılımcılar Cappadox boyunca düzenlenen “Rehberli Sergi Turları”na katılarak sergilenen eserlerin ilgilendiği temalar ve kavramların yanı sıra Kapadokya’yla bağlantılarını da dinledi.  Küratörlüğünü Kevser Güler’in üstlendiği Cappadox’un Çağdaş Sanat sergisi 13 Haziran’a kadar izleyicisini ağırlamaya devam edecek.

Yapı Kredi sponsorluğunda gerçekleşen gastronomi programı ile katılımcılar; kokusunu, dokusunu, tadını başka hiçbir yerde bulamayacakları yerel malzemelerle ve alternatif pişirme yöntemleriyle hazırlanan sofralarda hem karınlarını hem de ruhlarını doyurma fırsatı buldu. Levon Bağış sunumuyla gerçekleşen Gurme Tadım etkinlikleri NahitaArgos’ta dört gün boyunca gerçekleştirilirken Şef Mustafa Otar ve MSA öğrencilerinden oluşan ekibin yürütücülüğünde “Doğada Açık Ateşte Pişirme” deneyimi, katılımcıları modern pişirme yöntemlerinin dışında, tabiatla iç içe ve alternatif bir lezzet yolculuğuna çıkardı. 

Cappadox’un vazgeçilmezleri arasında yer alan babylon@cappadoxher sene olduğu gibi bu sene de farklı Babylonsound’larını yansıtan DJ setler, hafif atıştırmalıklar ve klasikleşmiş kokteyller ile Uçhisar Meydanı’ndaydı. Cappadoxluların gün boyu uğrak mekanları arasında yer alan babylon@cappadox’da festival boyunca Shangri La, BantMag DJ Set, Grand Bazaar, Karaahmetov, Zozo, Undomondo, Eray Düzgünsoy,Maya & Taner, super yakachi, FlüveKaan Düzarat DJ setleriyle akşamüstünden geceye dans pistini hareketlendirdi.

Cappadox’un Under Armour sponsorluğunda gerçekleşen açık hava programında; Aşk Vadisi, Güvercinlik Vadisi, Zemi Vadisi ve Bozdağ’da düzenlenen yürüyüşler ve bisiklet rotalarının yanı sıra birçok seviyeye uygun ve Cüneyt Asi Duru, Dilara Moran, ElifÖzkoç, İrem Greenfield, LeoCosendai ve Zeynep Barut yürütücülüğünde KIKO MILANO sponsorluğunda gerçekleştirilen yoga ve meditasyon seansları ile katılımcılar; bedenleri ve çevrelerini yeniden keşfedecekleri deneyimlerle yeni bağlar kurma imkânı buldu.

Cappadox’un programını zenginleştiren diğer etkinlikler kapsamında atölyeler, buluşmalar ve sohbetler de yer aldı.Ebru, seramik, tohum topu, ileri dönüşüm atölyeleri ve sanatçı sunumlarının yanı sıra, GO ONS sunumuyla gerçekleşen World Class Türkiye 2023 şampiyonu Doğuş Türümen’in miksoloji atölyeleri ve “Yapı Kredi Crystal Sabah Sohbetleri” kapsamında sanatçılar ve küratör Kevser Güler’in katılımıyla“Cappadox Çağdaş Sanat Programı Buluşması” ve Levon Bağış ile Şirin Payzın’ı bir araya getiren “Anadolu Üzümleri ve Şarapları” konuşmaları gerçekleştirildi.


Türk Gastronomi Dünyası Gastroshow’da Biraraya Geliyor


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR




Turkuvaz Medya Grubu lezzetleri ve kültürleri buluşturuyor Türk Gastronomi Dünyası Gastroshow’da Biraraya Geliyor

Turkuvaz Medya Grubu ve Gastronomi Turizm Derneği iş birliğiyle düzenlenen Gastroshow, T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un katılımıyla 30 Mayıs 2024, Perşembe günü başlıyor.

TEM Turkuvaz Medya Merkezi’nde iki gün sürecek olan zirvede, Türk gastronomi dünyasına yön veren isimler, uluslararası mutfaklardan, modern Türk mutfağına, sokak lezzetlerinden sağlıklı beslenmeye, gastronomi turizminden sanat gastronomisine kadar pek çok farklı konuyu derinlemesine ele alacak.

Turkuvaz Medya Grubu ve Gastronomi Turizm Derneği iş birliğiyle düzenlenen Gastroshow, gastronomi dünyasının keşfi ve anlamlandırılması için, yemek kültürü, mutfak sanatları, sürdürülebilir tarım, gıda israfı, yerel gıda hareketi ve daha birçok konuda bilgi sahibi olan uzman isimleri bir araya getiriyor. 

Günün ilk açılış paneli “Dünya’da Gastronomi Turizmi ve Türkiye Gücü” konu başlığında ve Topkapı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Emre Alkin moderatörlüğünde gerçekleşecek. Bu panelin konuşmacıları Azerbaycan Gastronomi ve Aşçılar Federasyonu Başkanı Tahir Amiraslanov, Rusya Restoranlar ve Otelciler Federasyonu Başkanı İgor Bukharov ve Dünya Gastronomi Derneği Başkanı Erik Wolf olacak.

Açılış panelini izleyen Özel oturumun konuşmacılarıysa Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe ve Şef Somer Sivrioğlu olacak. 

Şefler buluşması

Günün panel programı “Uluslararası Mutfak ve Sokak Lezzetleri” paneli ile devam edecek. Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe’nin moderatörlüğünde gerçekleşecek olan panelde, Develi Lokantası Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Develi, Sabırtaşı Restoran Sahibi Mustafa Topçuoğlu ve Başyazıcı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Başyazıcıoğlu konuşmacı olarak yer alacak.

Sofra Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Esra Sinanoğlu tarafından modere edilecek “Modern Türk Mutfağı” panelinde, Şef Murat Bozok, Günaydın Restoran Zinciri Kurucusu Cüneyt Asan, Feriye Lokantası Şefi Birkan Erköylü bir araya gelecek. 

İklim değişikliği ve sağlıklı beslenme konularının ele alınacağı “Sağlıklı Beslenme ve Dünyadaki İklim Değişikliğinin Yemeklere Etkisi” paneli Çevre Mühendisi ve  Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Efsun Dindar’ın moderatörlüğünde gerçekleşecek. Panelin konuşmacılarıysa Demsa Group Yönetim Kurulu Başkanı Demet Sabancı Çetindoğan, INOKSAN Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık, Türk roman yazarı, araştırmacı, köşe yazarı ve iş kadını Sema Soykan ve Koçulu Peynircilik Yönetim Kurulu Başkanı İlhan Koçulu olacak.

Turizimde yeni trend: Gastronomi

Günün son paneli olan “Gastronomi Turizmindeki Yeni Trendler” paneliyse Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe moderatörlüğünde; Pronto Tur Yönetim Kurulu Başkanı Ali Onaran, Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, Gastronomi Yazarı-Kahve Uzmanı ve Öğretim Görevlisi Cenk Girginol, Espressobar Kurucu Ortağı Sam Çeviköz’ü bir araya getirecek.

Zirvenin ikinci gününde sanat, sürdürülebilirlik ve marka şehirler ele alınacak

Sanatçı Tamer Levent, seyahat yazarı Chantal Cooke ve Dünya Gastronomi Derneği Başkanı Erik Wolf’ün özel oturumuyla başlayacak olan zirvenin ikinci günündeki “Sanat Gastronomi ve Sanatın Önemi” paneli, Sabah Gazetesi Gastronomi Köşe Yazarı ve Gastronomi Araştırmacısı İdil Çimrin Açıkalın moderatörlüğünde gerçekleşecek.  Panelin konuşmacıları arasında Eski Turizm Bakanı Bülent Akarcalı, oyuncu Hakan Meriçliler, İzmir Aşçılar Derneği Başkanı Turgay Bucak, Muuto Kurucusu ve Şef Umut Karakuş yer alacak.

Sabah Gazetesi yazarı ve program yapımcısı Funda Karayel’in moderatörlüğünde gerçekleşecek. “UN Women/ Kadın ve Gastronomi” panelinde Eko Turizm Lideri Bedriye Berber Engin, İzbeli Çiftliği Sahibi-Kastamonu Ticaret Borsası Başkanı Serdar İzbelive Hodan Kurucusu ve Şefi Çiğdem Seferoğlu yer alacak. Misyon olarak Anadolu kadınını sahiplenen tek etkinlik olan Gastroshow; onların ürünlerini döviz kazandırıcı hizmet kapsamında Dünya’ya satmak ve dünya markası yapmak için pek çok kurumsal firma, üretici, restoran, kadın kooperatifi, belediye, valilik ve kalkınma ajanslarına bu konuda mesajlar vermeyi amaçlıyor. 

Gastronomi Turizm Derneği tarafından Dünya’da ilk defa “10. Sanat Gastronomi" temasının ön plan çıkartılmasıyla gastronominin bir sanat olduğunu ve resim, heykel, müzik gibi olan dokuz sanat çeşidi sonrası kabul edilmesi gereken 10. sanat olması gerekliliğini aktaran resmi öneri taslağı Birleşmiş Milletler’e Gastroshow’dan sonra sunulacak.  Bu projede sanat ve gastronomi dünyası arasında köprü kuran Sanata Evet Platformu Başkanı ve Sanatçı Tamer Levent’in moderatörlüğünü üstlendiği “Sanat ve Gastronomide Sürdürülebilirlik” paneli T.C. Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdür Yardımcısı Ali Alperen Kaçar, Meat Burger Yönetim Kurulu Başkanı Osman Sağdıçve Tepe Gurme- Crowne Plaza Genel Müdürü Yusuf Mayda’yı bir araya getirecek.

Zirvenin ve günün son oturumunda da “Şehirlerin Markalaşmasında Gastronomi Turizmi” konusu, TÜRSAB Eski Başkanı Başaran Ulusoy moderörlüğünde ele alınacak. Panelin konuşmacılarıysa Tur Andiamo Yönetim Kurulu Başkanı Cem Polatoğlu, HIS Business Solutions President Stephen O’Connor, Plantur Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kurtoğlulları ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin olacak. 


28 Mayıs 2024 Salı

Göz kapağı estetiği ile gözlerinizi gençleştirin


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Göz kapağı estetiği ile gözlerinizi gençleştirin

Göz kapağı estetiği, zamanın etkilerini gösteren, yaşlanmanın belirtilerini taşıyan göz kapaklarına yönelik bir cerrahi müdahaledir. Bu estetik prosedür, hem üst hem de alt göz kapaklarındaki sarkmaları düzeltmeyi amaçlar. Göz kapağı estetiği hakkında bilgiler veren Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Op. Dr. Alper Kurt, operasyonun kişinin yüz ifadesini canlandırarak, gençleştirici bir etki oluşturduğunu söyledi. 

Hangi durumlarda uygulanır

Göz kapağı estetiğinin birçok durumda tercih edilen bir estetik prosedür olduğunu kaydeden Dr. Alper Kurt, şunları söyledi: 

“İlk olarak, yaşlanmanın belirtilerini gösteren göz kapaklarına sahip olanlar için ideal bir seçenektir. Üst göz kapaklarındaki sarkmalar, gözleri küçük ve yorgun gösterirken, alt göz kapaklarındaki torbalar da kişinin yaşını olduğundan daha fazla gösterir. Ayrıca genetik faktörler, güneş hasarı ve stres gibi etkenler de göz çevresindeki yaşlanma belirtilerini artırabilir. Bu durumlar göz önüne alındığında, göz kapağı estetiği, bireyin genç ve dinamik bir görünüme kavuşmasına yardımcı olabilir.” Dedi. 

Cerrahi işlemin detayları nasıl oluyor

Göz kapağı estetiğinin genellikle lokal anestezi veya sedasyon altında gerçekleştirildiğini ifade eden Dr. Alper Kurt, şunları anlattı: 

“Üst göz kapağı estetiği, fazla deriyi ve yağ dokusunu çıkartarak göz kapağını sıkılaştırmayı içerir. Alt göz kapağı estetiği ise genellikle torbalanmış görünen dokuyu düzeltir. Cerrahi işlemler sırasında incelikle çalışmak, doğal bir sonuç elde etmek için önemlidir. Göz kapağı estetiği, genellikle kısa bir iyileşme süreci gerektirir ve hastalar, operasyon sonrasında gençleşmiş ve daha taze bir görünüm elde ederler.” diye konuştu. 

İyileşme süreci nasıldır

Göz kapağı estetiğinin iyileşme süreci hakkında açıklamada bulunan Dr. Alper Kurt, konuşmasına şöyle devam etti: 

“Göz kapağı estetiği, yaşlanmanın etkilerini gösteren göz kapaklarına yönelik etkili bir çözümdür. Bu cerrahi müdahale, hem estetik hem de fonksiyonel bir iyileşme sağlar, kişinin genç ve dinamik bir görünüme kavuşmasına yardımcı olur.Göz kapağı estetiği sonrasında hafif şişlik ve morluklar olabilir, ancak bu genellikle birkaç gün içinde azalır. İyileşme süreci bireyden bireye değişebilir, ancak genellikle bir hafta içinde sosyal hayata dönülebilir. Sonuçlar ise genellikle hemen fark edilir ve zamanla iyileşir. Göz kapağı estetiği, kişinin yüzündeki gençleştirici etkiyi uzun vadeli olarak korumasına yardımcı olur.” şeklinde konuştu. 


Cardenas: Bu kongreye gelmeyen çok şey kaybedecek


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Skal International Dünya Başkanı, İzmir'de yapılacak kongreyi dünyaya tanıtmak için çaba harcayacaklarını söyledi


Cardenas: Bu kongreye gelmeyen çok şey kaybedecek

Uluslararası Skal Kulübü'nün Ekim ayında İzmir'de yapılacak 83. Dünya Kongresi öncesi İzmir'de ağırlanan Skal International Dünya Başkanı Annette Cardenas, "Türkiye'yi tanıdığımı sanıyordum ama İzmir'i görünce yeterince tanımadığımı fark ettim" dedi. Kongrenin yapılacağı İzmir'i dünyaya tanıtmak için çabalayacaklarını söyleyen Cardenas, "Bu kongreye gelmeyen çok şey kaybedecek" diye konuştu.

16-21 Ekim 2024 tarihleri arasında düzenlenecek 83. Dünya Kongresi öncesi inceleme ziyareti için İzmir'e gelen Skal International Dünya Başkanı Annette Cardenas, Skal Kulübü İzmir Şube Başkanı Güner Güney'in düzenlediği basın toplantısında gazetecilerle bir araya geldi. Swissôtel Büyük Efes İzmir'de düzenlenen toplantıya Skal Dünya Kulübü geçmiş dönem başkanı Hülya Aslantaş, Türkiye Skal Federasyonu Başkan Vekili Emre Gezgin, Skal İzmir Kulübü Yönetim Kurulu üyeleri Bülent Tercan, Mine Güneş Kaya ve Elif Akşahin ile Swissôtel Büyük Efes İzmir Genel Müdürü Rıza Elibol katıldı.

Deneyim paylaşımları İzmir'i tanıtacak

İzmir Skal Kulübü Başkanı Güner Güney, Skal Dünya Kongresi'nin İzmir'de düzenlenecek olmasının kentin ve ülkemizin tanıtımı için büyük şans olduğuna dikkat çekti. Dünya Kongresi'nin düzenlendiği kentlerde çok kısa süre sonra, yabancı turist ve yatırımcı sayısında yüzde 30 dolayında artış yaşandığını belirten Güney, "Kongreden bir yıl sonra ise tam anlamıyla bir çarpan etkisi görülüyor. Kongreye katılanların deneyim paylaşımlarının da İzmir'in tanıtımı için aynı etkiyi yapacağını düşünüyoruz" diye konuştu.

Aslantaş: İzmir çok iyi saklanan bir hazine

2008-2009 yılları arasında Skal International Dünya Başkanlığı yapan turizmci Hülya Aslantaş, Ekim ayında İzmir'de yapılacak kongrenin Türkiye'de yapılacak dördüncü kongre olacağını söyledi. "Kongreyi 2024 yılında İzmir'e getirmek çok değerli ve önemliydi" diyen Aslantaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İzmir dünyanın henüz tanımadığı çok iyi saklanan bir hazine aslında. Bu kongrenin kentin tanıtımına çok büyük etkisi olacak. Bunu İstanbul kongresinde yaşadık. İstanbul kongresinden sonra tanınırlık, tecrübelerin paylaşımının faydasını gördük. Türkiye'de Skal'ın yaklaşık 700 üyesi var. 15 noktada yaygın. İzmir Skal Kulübü, herkes, Skal Dünya Kongresi'nin başarıyla geçmesi için elbirliğiyle çalışıyor. İzmir'deki arkadaşlarımızın kongre için yaptığı çalışmalardan çok etkilendim."

Swissôtel Büyük Efes İzmir Genel Müdürü Rıza Elibol, Skal'ın 83. kongresini İzmir'de yapmasının bir onur olduğunu söyledi. Elibol, "Özellikle Skal'ın dünyadaki birçok ülkedeki adaylarını elimine edip kongreyi İzmir'in kazanması çok çok önemli. Gelen 500 kişilik katılımcı içinde çok sayıda acente ve mass turizm yöneticisi bulunuyor. Bu kongreye ev sahipliği yaptığımız için mutluyuz" görüşlerini paylaştı.

Cardenas: Bu kongreye gelmeyen çok şey kaybedecek

Skal International'in Dünya Başkanı Annette Cardenas, Ekim ayında yapılacak dünya kongresi etkinlik alan ve mekanlarını denetlemek için geldiği İzmir'den çok etkilendiğini söyledi. "Ben Türkiye'yi tanıdığımı sanıyordum ama İzmir'i görünce yeterince tanımadığımı fark ettim" diyen Panamalı turizmci Cardenas, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geldiğimden beri burada gördüğümüz yerler, toplantı mekanları servis kalitesi, otel hizmetlerinden çok etkilendim. Hepsi beş yıldız. Mükemmel imkanlarınız var. Bu inceleme gezisini şaşırarak yaptım. Kongrenin Skal International'ın 90. yılında İzmir'de yapılıyor olması çok önemli. Kongreye katılımın çok yüksek olmasını ve çeşitli ülkelerden gelecek Skal üyesi turizmcilerin İzmir'i tanımalarını istiyorum. Bu kongreyi dünyaya tanıtmak için hep birlikte çabalayacağız. Bu kongreye gelmeyen çok şey kaybedecek."

Cardenas'ın Atatürk hayranlığı

İnceleme gezisi için 19 Mayıs 2024 günü İzmir'e gelen Annette Cardenas, Atatürk'ü Anma ve Gençlik Spor Bayramı kutlamalarının coşkusuna tanık olduğunu anlattı. "Vefatının üzerinden 86 yıl geçmesine rağmen Atatürk'e büyük bir çoşkuyla bağlı olmanızı hayranlıkla izledim" diyen Cardenas, kendisinin de bir Atatürk hayranı olduğunu belirterek şunları söyledi:

"İnsanların her an onu göğsünde taşımasından çok etkilendim. Gerçekten bu konuda sizlere olan hayranlığımı belirtmek isterim. Bu sevgiyi, bağlılığı, umarım Skal üyeleri bir 90 yıl daha yaşatır. Bu bağlılığı, coşkuyu yaşatan Atatürk hakkında bir kitap okuyorum. Okudukça daha da hayran oluyorum. Bu bir enerji ve dinamizmi insanlara anlatmanız lazım." 

Skal Dünya Başkanı Annette Cardenas, inceleme gezisi sırasında Skal İzmir Kulübü Yönetim Kurulu üyeleriyle kongre sırasında ziyaret edilecek yerleri, Meryem Ana Evi'ni, Efes'i, Agora ören yeri ve Kemeraltı'nı gezdiklerini söyledi. Cardenas, "Özellikle Kemeraltı'nda, tarihi çarşıda gezerken işletmecisi kadın olan, üstelik Michelin yıldızlı Ayşa Restoran'ı görmek çok şaşırtıcıydı" dedi. 

Gezi boyunca çektiği videoları, yaşadığı deneyimleri Skal'ın sitesinde, sosyal medya hesaplarında paylaşacağını anlatan Cardenas, kendisini etkileyen anlardan birinin de İzmir Ticaret Odası'nda gördüğü Tarih Müzesi olduğunu belirtti. Annette Cardenas, "İzmir bir günde 8 bin 500 yıllık gezinti yapabileceğiniz sürprizli bir şehir" diye konuştu.

İzmir Skal Kulübü üyelerinin şehirlerini gönülden sevdiklerini de söyleyen Annette Cardenas, kongrenin hem İzmir hem Türkiye için çok önemli bir organizasyon olduğunu vurguladı. Kendisinin de turizmci olduğunu ve 1975 yılından bu yana Panama'da 17 katlı bir otelin işletmeciliğini yaptığını belirten Cardenas, şu görüşleri dile getirdi:

"Bu konuya getireceği ekonomik ve sosyal faydanın ötesinde bakmak gerek. Bu aynı zamanda ülke tanıtımı için de önemli bir etkinlik. Etkisini hemen değil, ama kongre bittikten sonra uzun vadede daha çok göreceksiniz. Çünkü gelen kişiler deneyimlerini paylaştıkça, birbirlerine anlattıkça İzmir'in güzellikleri daha çok duyulacak. İzmir'i dünyaya taşıyacağız, Türk kültürünü ve gastronomisini de tanıtmış olacağız."

"Stratejinizi değiştirmeniz gerek

Türkiye deyince insanların daha çok İstanbul, Boğaziçi ve Galataport'u anımsadığını söyleyen Annette Cardenas, "Oysa İzmir'de inanılmaz güzel yerler var. Kentin ortasında Kemeraltı'nın ve Agora'nın olması bu turizm çeşitliliğinin olduğu tabakta sunduğunuz zenginlik" dedi. Covid pandemisinden sonra dünyada turizm anlayışının değiştiğine dikkat çeken Cardenas, "İzmir turizminde düşüş varsa stratejinizi değiştirmeniz, İzmir'in kültürel değerlerini öne çıkartmanız, sesinizi daha çok duyurmanız gerek. Burada deniz, güneş, kumun yanı sıra kültür var. 3S turizmi her yerde yapabilirsiniz" diye ekledi. 

Gezgin: Kongre 98 ülkeye hitap ediyor

Basın toplantısında söz alan Türkiye Skal Federasyonu Başkan Vekili Emre Gezgin, Skal Dünya Kongresi'nin sıradan bir kongre olmadığını söyledi. 1934 yılından bu yana katılımcıların karar verici olması ve 98 ülkeye hitap etmesi nedeniyle uluslararası bir öneme sahip bir etkinlik olduğunu vurgulayan Gezgin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kongreye gelecekler turizm sektöründe sürdürülebilirlik ilkelerini benimseyen, sektördeki gelişmeleri en yakından izleyen üyelerle buluşacak. Skal İzmir Kulübü çok önemli bir iş başardı. Turizmde İzmir'siz Türkiye, Türkiye'siz İzmir düşünülemez. İzmir'de Dünya turizm kongresinde turizm profesyonelleriyle buluşmaktan büyük mutluluk duyacağız."

Tercan: 'Elimizden tutun' diyoruz

Skal İzmir Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Tercan, İzmir'in turizmden aldığı payın uzun yıllar yüzde 10'larda seyrederken şimdi yüzde 4'lere düştüğüne dikkat çekti. Tercan, "Bu yıl Türkiye turizmden beklentisi 60 milyon gelir, 60 milyon turist hedefliyor. Bu kongre fevkalade önemli. Kongreyle dışarıya kentimizi, ülkemizi tanıtırken bir yandan da içeriye 'elimizden tutun' diyoruz. Beklemeyelim, artık harekete geçme zamanı" dedi.

Skal International Dünya Kongresi 16 Ekim 2024 günü Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde yapılacak açılış töreniyle başlayacak. Beş gün sürecek etkinlikte Alaçatı, Çeşme, Efes, Bergama, Kemeraltı, Agora turları düzenlenecek. Kongreye Avustralya'dan Peru'ya kadar dünyanın farklı ülkelerinden 500 konuğun gelmesi bekleniyor. Kongre öncesi ve sonrasında katılımcılar için özel UNESCO rotalı, inanç turizminin de yer aldığı kapalı turlar düzenlenecek.


Türk şirketi, Amerika’nın En Eski Kilise Merkezlerinden Birini 6 Yıldızlı Otele Dönüştürüyor


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Türk şirketi, Amerika’nın En Eski Kilise Merkezlerinden Birini 6 Yıldızlı Otele Dönüştürüyor

Amerika’nın tarihi ve mimari mirasını barındıran en eski kilise merkez yönetim binalarından biri, Sagist Group’un yenilikçi dokunuşuyla 6 yıldızlı bir otele dönüştürülüyor.

Atlanta'nın kalbinde yer alan tarihi kilise, Sagist Group tarafından özenle restore edilerek, modern lüksle harmanlanmış bir yaşam alanına dönüşecek.Uluslararası alanda birçok önemli projeye imza atan Sagist Group, Atlanta’daki bu dönüşüm projesinde, tarihi kilisenin özgünlüğünü ve estetik değerini koruyarak, lüks ve konforun en ince detaylarıyla bezenmiş yeni bir kimlik kazandırmayı amaçlıyor. Bu proje, Sagist Group’un estetik anlayışı ve yenilikçi yaklaşımının bir simgesi olarak, Atlanta’nın en dikkat çekici yapılarından birini yeniden canlandıracak. Dönüşüm süreci, sadece bir otel inşası değil, aynı zamanda kültürel ve tarihi mirasın korunması ve yaşatılması misyonunu da üstleniyor.

Sagist Group CEO’su Metin Durmaz, bu önemli projenin sorumluluğunu üstlenmekten büyük bir onur duyduklarını ifade ederek, “Tarihi kilisenin mirasına duyduğumuz derin saygı ve geleceğe yönelik vizyonumuz, bu projede birleşiyor. Atlanta'nın kalbinde, tarihi bir kilise binasını dünya standartlarında bir konaklama deneyimi sunan bir sanat eserine dönüştürmek, bizim için sadece bir proje değil, aynı zamanda bir gurur kaynağıdır. Her detayda, Sagist Group'un yenilikçi yaklaşımını, kalite anlayışını ve estetik vizyonunu yansıtmayı hedefliyoruz. Bu proje, sadece Sagist Group için değil, aynı zamanda global tasarım ve mimarlık dünyası için de yeni bir dönüm noktası olacaktır” dedi.


Sagist Group, projenin tasarım ve dekorasyon süreçlerinde binanın orijinal mimari özelliklerini modern yaşamın gereksinimleriyle ustaca birleştirerek ziyaretçilere benzersiz bir deneyim sunmayı hedefliyor. Her bir detay, bu tarihi mekanın ruhunu ve karakterini yansıtacak şekilde özenle seçilecek. Otelin iç mekanları, konfor ve zarafetin mükemmel bir karışımını sunarken, misafirler aynı zamanda bu tarihi yapının büyüsünü ve geçmişini her köşede hissedebilecek.

Orange County'de Yeni Lüks Mobilya ve Dekorasyon Showroom'u Açılıyor

Sagist Group, Atlanta’daki önemli dönüşüm projesinin yanı sıra, Amerika’daki varlığını genişletmeye devam ediyor. Bu kapsamda, Orange County, Kaliforniya'da yeni bir lüks mobilya ve dekorasyon showroomu açmaya hazırlanıyor. Bu yeni showroom, Sagist Group’un yüksek kaliteli ve zarif tasarımlarını Amerikan pazarına daha geniş bir ölçekte sunma hedefinin bir parçası olarak hayata geçiriliyor.


Metin Durmaz, yeni showroom hakkında şunları söyledi: “Orange County'de açacağımız showroom, Sagist Group’un küresel büyüme stratejisinin bir parçasıdır. Bu yeni mekan, müşterilerimize lüks ve kişiye özel mobilya tasarımlarımızı yakından görme ve deneyimleme fırsatı sunacak. Müşteri memnuniyeti ve kaliteye olan bağlılığımızı burada da en üst düzeyde tutacağız.”


Sagist Group Hakkında

1978 yılında İstanbul'da kurulan Sagist Group, mobilya sektöründe öncü bir rol üstlenmektedir. Kuruluşundan bu yana, mobilya üretimi konusunda uzmanlaşan Sagist Group, zamanla özel yapım mobilya alanında kendini geliştirmiştir. Oteller, hastaneler, okullar ve restoranlar için kişiye ve kuruma özel projeler gerçekleştiren firma, sektördeki çeşitliliği ve yenilikçiliği ile ön plana çıkmaktadır.

Türkiye ve Avrupa'da sözleşmeli mobilya ve özel yapım mobilya üretiminde lider konumda olan Sagist Group, toplam 20 bin metrekarelik alana sahip üç fabrikası ile tasarımları eş zamanlı olarak üreterek dünya çapında hizmet vermektedir. Sektördeki başarısını aldığı ödüllerle de taçlandıran Sagist Group, 2018 yılında "Amerikan Hospitality Sciences Akademisi" tarafından "2018'in En İyi Sözleşmeli Mobilya Fabrikası" olarak ödüllendirilmiş, 2019'da ise "Avrupa'nın En İyi Sözleşmeli Mobilya Üreticisi" unvanını kazanmıştır.

Avrupa ve Orta Doğu'da güçlü bir varlık gösteren Sagist Group, mobilya fabrikaları ve I.T. ARCHITECT adlı mimarlık firması ile sektörde öne çıkmaktadır. ABD başta olmak üzere, California, OMAN Muskat, İngiltere Londra, Katar Doha ve Dubai'de de faaliyet gösteren şirket, global pazarda önemli bir oyuncudur.


AOSB ile Uyumsoft arasında iş birliği yapıldı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



AOSB ile Uyumsoft arasında iş birliği yapıldı

Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) ile Uyumsoft arasında iş birliği yapıldı. İki kurum arasında yapılan iş birliğiyle, AOSB bünyesindeki sanayi tesislerinin uçtan uca dijitalleşme süreçlerine katkı sağlanması hedefleniyor. 

Uyumsoft tarafından, AOSB üyelerine; LioX ERP, Girus, Dijital Damga, Banka Bakiyem, e- Denetmen, e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv, e-İrsaliye, e- Mutabakat, saklama hizmetleri gibi yazılım çözümlerinde, eğitim, bilgilendirme, aktivasyon gibi konularda hizmet verilmeye devam edilecek. 

İş birliğinin AOSB üyelerine faydalı olacağına inanıyoruz

  Konuyu değerlendiren AOSB Bölge Müdürü Ersin Akpınar, şunları söyledi: 

“Teknolojideki gelişmelerin ve dijital dönüşümün tüm sektörler için kaldıraç etkisi yaptığını ve ajandalarda ilk sıralarda yer aldığını görüyoruz. Üretimdeki verimliliğin ve kalitenin artmasında, verilerin bilgisayar ortamına aktarılması ve veriler üzerinden konuşulması dijital çağın gerekliliği oldu. Uyumsoft’unyazılım çözümleri ve hizmetleri kapsamında üretmiş olduğu; iş modelleri, yazılımlar ve e-dönüşüm uygulamalarından, üyelerimiz ihtiyaçları kapsamında yararlanacaktır. Ayrıca, Uyumsoft tarafından verilecek eğitimlerle de gelişen ve dönüşen teknolojiden üyelerimizin anında haberdar olması ve yararlanması sağlanacaktır. İş birliğinin üyelerimize faydalı olacağına inanıyoruz.” dedi. 

Dijital dönüşümde firmalara katkı sağlayacağız 

Konuyu değerlendiren Uyumsoft Ankara Bölge Müdürü Serkan Balcı, şunları anlattı: 

“Uyumsoft olarak LioX ERP, Girus, Dijital Damga, Banka Bakiyem gibi çözümlerimiz ile AOSB üyesi firmaların dijital dönüşümüne rehberlik etmeyi hedefliyoruz.Uyumsoft’un sahibi olduğu Uyum Akademi platformuyla; işletmelere dijital dönüşüm odağında webinar eğitimleri ve ‘Farkındalık Seminerleri’ ile süreci destekliyor olacağız. AOSB ile iş birliği yapmaktan mutluyuz ve anlaşmanın ülkemize ve ekonomimize hayırlı olmasını diliyoruz.” dedi. 

Sektörel iş birlikteliklerine devam ediyoruz

 Sektörel iş birlikteliği ve entegrasyonlarına devam ettiklerine değinen Uyumsoft Bütünleşik Ürünler Satış Yöneticisi Begümhan Usta, şunları belirtti:   

“Yaptığımız iş birliğinin iki kuruma hayırlı olmasını diliyoruz. Uyumsoft olarak, işletmelerin uçtan uca dijital dönüşümünü sağlamak için 30’u aşkın yazılım çözümümüz ile hizmet veriyoruz. İşletmelerin, her alandaki ihtiyaçlarına yazılım çözümleri üretirken, mevzuatlardaki değişikliklere hızlı adaptasyon sağlıyoruz. Müşteri memnuniyeti odaklı7-24 online destek veriyoruz.” dedi. 

27 Mayıs 2024 Pazartesi

Travelshop Turkey’den Tanzanya Safari Fam Trip ve Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi Başarısı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Travelshop Turkey’den Tanzanya Safari Fam Trip ve Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi Başarısı

Travelshop Turkey, Türkiye'nin önde gelen B2B turizm organizasyon şirketlerinden biri olarak, turizm sektörüne değer katmaya devam ediyor. Düzenlediği çeşitli workshoplar ve altyapısını hazırladığı önemli fuarlarla sektörde kendine sağlam bir yer edinen şirketimiz, 20-25 Mayıs tarihleri arasında Tanzanya'da gerçekleştirdiği Safari Fam Trip Programı ve Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi ile büyük bir başarıya imza attı.

Tanzanya Safari Fam Trip Programı

20-25 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilen Tanzanya Safari Fam Trip Programı, katılımcılara Tanzanya'nın büyüleyici doğal güzelliklerini ve zengin yaban hayatını keşfetme fırsatı sundu. Program kapsamında, Serengeti Milli Parkı, Ngorongoro Krateri ve Tarangire Milli Parkı gibi dünyaca ünlü safari bölgeleri ziyaret edildi. Katılımcılar, Afrika'nın muhteşem doğal yaşamını yakından gözlemleyerek, unutulmaz deneyimler yaşadılar.



Bu program, aynı zamanda, turizm profesyonellerine Tanzanya'nın turizm potansiyelini ve benzersiz cazibesini tanıtma amacı taşıyordu. Katılımcılar, Tanzanya'nın sunduğu çeşitli turizm olanakları hakkında bilgi sahibi oldular ve bölgedeki turizm altyapısını yerinde inceleme fırsatı buldular. Travelshop Turkey olarak, bu programın katılımcılar arasında büyük bir memnuniyet yarattığını ve ülkemizin Tanzanya ile olan turizm ilişkilerini güçlendirdiğini belirtmekten gurur duyuyoruz.

Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi

Safari Fam Trip Programı’nın hemen ardından düzenlenen Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi, Tanzanya'da büyük bir katılımla gerçekleştirildi. Zirveye, dünya çapından gelen turizm profesyonelleri, yatırımcılar, tur operatörleri ve medya temsilcileri katıldı. Bu önemli etkinlik, Afrika turizminin geleceğini şekillendiren konuları ele alarak, sektördeki işbirliği ve ortaklık fırsatlarını değerlendirdi.

Zirvede, Afrika'nın turizm potansiyeli, sürdürülebilir turizm uygulamaları, bölgesel işbirlikleri ve yenilikçi turizm projeleri gibi konular tartışıldı. Katılımcılar, sektörün önde gelen isimlerinden değerli bilgiler edindiler ve yeni iş bağlantıları kurma fırsatı yakaladılar. Bu bağlamda, Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi’nin, Afrika turizminin gelişimine büyük katkı sağladığını ve bölgedeki turizm potansiyelini daha geniş kitlelere tanıttığını belirtmek isteriz.

Turizm Sektörüne Katma Değer Sağlayan Yeni Projeler

Travelshop Turkey olarak, keşfedilmemiş yeni projeler ve etkinliklerle turizm sektörüne sürekli olarak katma değer sağlamayı hedefliyoruz. Tanzanya Safari Fam Trip ve Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi, bu misyonumuzun birer örneğidir. İleriye dönük olarak, benzer projeler ve etkinlikler düzenleyerek, Türkiye’nin ve diğer ülkelerin turizm potansiyelini daha geniş kitlelere tanıtmayı amaçlıyoruz.

Bu tür programlar ve zirveler, hem katılımcıların bilgi ve deneyimlerini artırmakta, hem de ülkeler arası turizm işbirliklerini güçlendirmektedir. Travelshop Turkey olarak, bu etkinliklerin turizm sektörünün gelişimine ve sürdürülebilirliğine önemli katkılar sağladığına inanıyoruz.

Travelshop Turkey, 20-25 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirdiği Tanzanya Safari Fam Trip Programı ve Uluslararası Afrika Turizm Zirvesi ile büyük bir başarıya imza atmış olmanın gururunu yaşıyor. Katılımcıların memnuniyeti ve etkinliklerin sağladığı işbirliği fırsatları, gelecekte düzenleyeceğimiz etkinlikler için bize büyük bir motivasyon kaynağı olmuştur.

Bu vesileyle, etkinliklerimize katılan tüm turizm profesyonellerine, yatırımcılara, tur operatörlerine ve medya temsilcilerine teşekkürlerimizi sunarız. Travelshop Turkey olarak, turizm sektörüne yenilikçi ve değer katan projelerle hizmet vermeye devam edeceğimizi bir kez daha belirtmek isteriz.

Sanasaryan Han, A Luxury Collection Hotel, İstanbul Yeni Restoranı Sini’nin Kapılarını Açtı

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Sanasaryan Han, A Luxury Collection Hotel, İstanbul Yeni Restoranı Sini’nin Kapılarını Açtı

‘’Alper Adiller’in İmza Yemekleri Eşliğinde Tarihi Yarımadada Mistik Bir Deneyim Sizleri Bekliyor!’’

Tarihi yarımadada yer alan,lüks misafirperverliğin temsili olan Sanasaryan Han, A Luxury Collection Hotel, İstanbul; yerel mutfağın özgün sunumlarını yansıtan Sini Restaurant ile Türkiye'nin zengin mutfak kültürünü misafirlerle buluşturuyor. 

Semtin mirasını ve şehrin sunduğu çağdaş kültürü bir araya getiren neo-klasik başyapıt Sanasaryan Han bünyesinde misafirlerini ağırlayan Sini Restaurant; İstanbul'un ve Doğu Akdeniz'in imza lezzetleri ile konuklarını tarihi yarımadanın merkezinde epiküryen bir yolculuğa davet ediyor. Sofistike damakları etkilemek için bölgesel lezzetleri ve çağdaş mutfak anlayışını seçkin bir menüde bir araya getiren imza niteliğindeki ‘fine dining’ restoran Sini, Türkiye'nin kendine özgü misafirperverliğiyle konuklarına çeşitli epiküryen deneyimler yaşatıyor.

The Luxury Collection vizyonuyla şehrin gastronomi mirasını harmanlayan ve unutulmayacak bir mutfak deneyimi sunarak öne çıkan Sini Restaurant, Executive Chef Alper Adiller liderliğinde konuklarına modern dokunuşlarla bezeli geleneksel bir lezzet şöleni vadediyor. İstanbul’un ruhunu yansıtan kokteyller ve özgün yemekler eşliğinde konuklarına eski şehrin merkezinde bir araya gelebilecekleri yeni bir buluşma noktası sunuyor.

İstanbul’un Zengin Mutfak Mirası: Sini Restaurant 

İstanbul'un kalbinde yer alan Sini Restaurant, imza yemeklerinin yanı sıra, Şef Alper Adiller, yerel şaraplarla eşleştirilen yedi aşamadan oluşan seçkin tadım menüsüyle ‘fine dining’ deneyimini üst seviyelere taşıyor. Bu lezzet yolculuğu, İstanbul'un tarihine dokunan ‘Bizans, Osmanlı, Akdeniz ve Anadolu’ lezzetlerinden ilham alan bir gastronomik deneyim sunuyor.

Eski ve köklü bir İstanbul mezesi olan ‘’Lakerda’’, Sini Restaurant menüsünün imza lezzeti olurken, tadım menüsünün bir başka özgün aşaması ise denizlerin incisi olarak bilinen ‘’Mermer Orfoz’’.‘’Lagos balığı’’ ise; Taşköprü sarımsağı, safran, badem sütlü tereyağı ve kaymak ile birleştiğinde damakta unutulmaz bir his uyandırıyor. Yemek deneyimini tatlı bir nota ile sonlandırmak için, tahin-susam tohumlarını keyifli bir lezzet bileşeninde sergileyen yaban mersini sorbesi, geleneksel tatlı ‘’Pişmaniye’’ ile eşleştirilerek misafirlere sunuluyor.

Executive Chef Alper Adiller'den Sini'de Lezzet Yolculuğu

Sanasaryan Han'ın Executive Chef'i tarafından her ay düzenlenen Epicurean Workshop, konukları lezzet yolculuğuna çıkarıyor. Bu özel buluşmalarda misafirler, Şef Alper Adiller ile  İstanbul lezzetlerinin tadını çıkarıyor. Konuklar Karaköy’deki tarihi balık pazarını ziyaret ederek seçtikleri taze balıkları ve Mısır Çarşısı'ndan aldıkları geleneksel baharatlar ile bir araya getiriyorlar. Şef Alper Adiller liderliğinde yemeklerini hazırlayan misafirler, şehrin gastronomi mirasının ardındaki mutfak sırlarını açığa çıkarırken, dönüştürücü bir gastronomik deneyim yaşıyorlar.

Zamansız Zarafet ve İstanbul’a Şiirsel Dokunuşun Buluştuğu Yer

Sini Restaurant'ın ambiyansı, tarihi yarımadanın cazibesini çağdaş bir dokunuşla harmanlayarak İstanbul'un ruhunu yansıtıyor. Dekorasyondan masa düzenine kadar her ayrıntının özenle tasarlandığı Sini Restaurant, kusursuz bir lezzet deneyimi sunarken şık deri sandalyeleri ve inci beyazı masa örtüleri ile zarif bir atmosfer yaratıyor.

Kendine ait bir teras alanı bulunan Sini Restaurant, konuklarına açık havanın keyfini lezzetli yemekler eşliğinde çıkarmalarına ayrıca olanak tanıyor. Zamansız zarafet ve modern sofistikeliğin bir karışımı olan Sini Restaurant, şık mekan tasarımı ve lezzetli imza yemekleri ile şehrin mimari geçmişini epiküryen bir yetenekle harmanlayarak İstanbul’da bir lezzet durağı olarak öne çıkıyor.

Çoklu Oteller Genel Müdürü Volkan Öztürkler,"Sini Restaurant bir mutfak destinasyonundan çok daha fazlası; zaman içinde bir yolculuk"diyor. Şeflerin yaratıcı aynı zamanda da yaşatıcı ve aktarıcı olduklarını vurgulayan Executive Şef Alper Adiller; ''Odundan köze, közden kömüre, topraktan tabağa... Şefler, geçmişle gelecek arasındaki kavram bağlarının doğru aktarımını sağlamakla yükümlü elçilerdir. Nasıl ki insanlar dillerini ve kültürlerini nesilden nesile aktarıyorsa, konu yemek olduğunda da kültürleri gelecek nesillere aktarmak ve korumakla yükümlüyüz'' diyor. Köklerinden beslenen ve bu deneyimi farklı kültürlerle sentezleyen bir yaklaşımı benimseyen Adiller, ''Ürüne ve hikâyeye sadık kalarak, geçmiş ve gelecek arasındaki kavram bağlarının doğru aktarımından sorumlu elçiler olduğumuza inanıyorum ve bu özgün yaklaşımı anlatıya tam anlamıyla entegre ediyorum'' sözleriyle lezzet dünyasına ilham oluyor.


Mehmet İşler , Kurban Bayramı tatilinin dokuz gün olmasını istediklerini bildirdi.


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


TURİZMCİLERDEN ÇAĞRI: KURBAN BAYRAMI TATİLİ DOKUZ GÜN OLSUN

Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK)Başkanı, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED)Başkan Yardımcısı Mehmet İşler , turizmciler olarak Kurban Bayramı tatilinin Ramazan Bayramı’nda olduğu gibi dokuz gün olmasını istediklerini bildirdi. Ramazan Bayramı’nda hem turizmcinin, hem turizm paydaşı 60 yan sektörün hem de vatandaşın mutlu olduğunu belirten İşler, devletinde önemli bir vergi geliri elde ettiğine dikkat çekti.

VATANDAŞTA SEKTÖRDE DEVLETTE  KAZANACAK

ETİK Başkanı Mehmet İşler ; geçtiğimiz Ramazan Bayramı’nda dokuz günlük tatil kararıyla 35 milyon insanımızın yer değiştirdiğini, ekonomiye 100 milyar liralık ek hacim yaratıldığını, bu yoğunluğa rağmen trafiğin rahatladığını, kazaların azaldığını, turizmcinin, turizmciyle birlikte hareket eden 60 sektörün ve devletin kazandığını söyledi.

KARNE BAYRAM VE TATİLLE SEVİNÇLER KATLANACAK

Mehmet İşler; “Kurban bayramı tatilinin dokuz güne çıkarılmasını istiyoruz. Biliyorsunuz geçtiğimiz Ramazan Bayramı’nda hükümetimiz bayram tatilini dokuz güne çıkarttı. Bu ekonomiye son derece önemli bir katma değer  sağladı. 35 milyon vatandaşımız gerek özel araçlarıyla ve gerekse toplu ulaşım araçlarıyla yollara çıktı. Ama tatil aralığının geniş olması ayrı günlere plan yapabilme ve yola çıkabilme olanağını sağladı.  İstanbul gibi büyük şehirlerimizden giriş çıkışlarda trafik rahatladı. Vatandaşlarımız önce akrabalarına giderek hasret giderdi. Ardından tatillerini yaptı.  Turizm sektörüyle birlikte altmış yan sektör bundan nasiplendi. Ekonomiye ciddi bir katma değer sağlandı. Sadece Ramazan Bayramı tatili ekonomimize 100 Milyar Türk Lirası dolayında bir ek hacim sağladı.”

EKONOMİMİZİNDE İNSANIMIZINDA BUNA İHTİYACI VAR

“ Şimdi önümüzde Kurban Bayramı var. İnsanımızın yine böyle bir araya ihtiyacı var. Geçtiğimiz yıldan beri  önemli süreçler atlattık. Depremden, seçimlerden, bunların ekonomiye olumsuz etkilerinden geçtik. Bu yaz sezonu için dış pazardan gayet iyi ve yoğun talep geliyor. Rezerv satışlarımız çok iyi gidiyor. Temmuz Ağustos’ta otellerde yer bulmak çok zor olacak, bulunsa da fiyatlar çok yüksek olacak gibi görünüyor. Kurban Bayramı tatili vatandaşlarımız için ekonomik yaz tatili anlamında bir son fırsat anlamını taşıyor. Okullar kapanmış olacak. İnsanlarımız hem karne sevincini, hem Kurban Bayramı’nı birleştirerek çifte bayram yaparken, yaz tatiliyle bu mutluluklarını katlayacaklar. Turizmde yaşanacak doluluklar istihdamı da arttıracak. Özetle, bayram tatilinin dokuz güne çıkarılması, insanımızı da trafiği de rahatlatacak, kazaların azalmasını sağlayacak.   Turizmciye ve turizmle ilişkili altmış yan sektöre kazanç sağlarken, bu devlete de  KDV ve vergi geliri olarak yansıyacak.  Ekonomimizin buna ihtiyacı var. Sayın Cumhurbaşkanı ve hükümetimizin bu konuda vakit geçirmeden bir karar alarak vatandaşlarımıza şimdiden planlarını ve rezervasyonlarını yapabilme imkanı sağlamalarını istiyoruz “dedi.

Skål International İstanbul Kulübü Mayıs ayı toplantısı için Lazzoni Hotel’de bir araya geldi.


HABER-TALİN ŞİRİNPINAR



Skål International İstanbul üyeleri Müzeler Haftası’nı kutladı  

Skål International İstanbul Kulübu“İstanbul Tarihi Yarımada Model Sergisi’nde Buluştu  

Skål International İstanbul Kulübü üyeleri ve davetlileri, Mayıs ayı toplantısı için Lazzoni Hotel’de bir araya geldi. Toplantı kapsamında Uluslararası Müzeler Haftası’nı da kutlayan Skål International İstanbul Yönetim Kurulu ve üyeleri, “İstanbul Tarihi Yarımada Model Sergisi’ni ziyaret etti.  



Skål International İstanbul Kulübü Yönetim Kurulu, üyeleri ve davetlileri Mayıs ayı toplantısını gerçekleştirmek ve Uluslararası Müzeler Haftası’nı kutlamak için LazzoniHotel’de bir araya geldi. Lazzoni Hotel Genel Müdürü Gürhan Sayar’ın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantının ardından Müzeler Haftası kutlamaları kapsamında Miniatürk Müzesi’nde yer alan “İstanbul Tarihi Yarımada Model Sergisi’ ziyaret edildi.Dünyada sayılı, Türkiye’de ise bu ölçekte en büyük hareketli model sergisi olan“İstanbul Tarihi Yarımada Model Sergisi’ni gezen Skål International İstanbul Kulübü sergi hakkında detaylı bilgileriyatırımcısı Murat Soysal’dan dinledi.   

Skål International İstanbul Kulübü Yönetim Kurulu ve üyelerin yanı sıra Skål International geçmiş dönem Dünya Başkanı Hülya Aslantaş, Skål International Marmara Kulübü Başkanı Emre Pekin, Uluslararası Skål Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi Ayşe Önen ve geçmiş dönem Başkanlarından Faik Alsaç’ın da katıldığı etkinlikte Skål International İstanbul Kulübü’nün yeni üyeleri Aslı Borakan, İlgen Açıkgöz, Baki İsmail Özarslan, Emre Özarslan ve Alican Özden’e de rozetleri takıldı.

Selma Tatar “Kültürel mirasımızın korumak için müzelerimiz çok kıymetli”  

Skål İstanbul ailesinin geleneksel olarak Müzeler Haftası’nı her yıl bir arada kutlamasının çok değerli olduğuna dikkat çeken Skål International İstanbul Kulübü Başkanı Selma Tatar:“Kültürel mirasımızın, tarihimizin ve milli değerlerimizin korunması için müzelerimiz çok kıymetli bir görevi üstleniyor. Geçmişimize sahip çıkarak gelecek kuşaklara aktarmanın en güvenli yolu olan müzelerimizin gelişmesi ve çoğalması için bizlere de çok önemli görevler düşüyor” dedi. 

Hareketli modeller, ışıklar, dumanlar ve ses efektleriyle özel bir deneyim 

5 yıl süren ve büyük emeklerle hazırlanan İstanbul Tarihi Yarımada Model Sergisi, 16. ve 19. yüzyıllar arasındaki 400 yıllık bir dönemde Topkapı Sarayından Sultanahmet Camii’ne kadar olan bölgede yaşanan hayatı 10.000 figür ve 50.000 led ışığı, yüzlerce insan, at arabası, yangınlar, meşaleler ve dumanları tüten bacalar gibi hareketli figürlerle anlatıyor. 400 bin metrekarelik bir alanı içeren ve 3 bölümden oluşan sergide, tarihi yarımada tüm alanıyla 87 kez küçültülmüş olarak, hareketli modeller, ışıklar, dumanlar ve ses efektleriyle ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor.


26 Mayıs 2024 Pazar

Urumiye, Tebriz, Tahran, Kum, İsfahan, Yezd, Şiraz.



HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


 İRAN’IN ÖTEKi YÜZÜ

Urumiye, Tebriz, Tahran, Kum, İsfahan, Yezd, Şiraz.

Malumunuz, gezi yazılarımda Google’da bulunabilen şehir, ören yerleri ve müzelerin detaylarından çok, insanların yaşam biçimlerini, gastronomisini, sosyolojisini, gelenek ve göreneklerini irdelemeyi tercih ediyorum. 

İran’da ilk görüşte göze çarpanlar; Arabaların %95’i eski, bakımsız ve çarpık. Yani “götürsün yeter” tarzında. Trafikte kural yok, curcuna çok. Motorsiklet taksiler revaçta. Her köprüde, yollarda şehit ve din adamlarının fotoğrafları var. Çoğu ağaçlarda ise ağacın kimliğini gösteren Barkod. Müze giriş biletlerinde yabancılara on kat fiyat farkı var. Uçakta teker yere değince alkış modası burada devam ediyor. Kadınlar yalapşap bir şekilde saçlarını örtüyor. Yani her an başörtüsünü fırlatıp atacakmışcasına. Şehirlerdeki sosyetik! genç kızların çoğu dolgu dudaklı, burunlar estetikli, kirpikler, tırnaklar takma.

Görünen o ki, halkın %80’i bu rejimi istemiyor. Geri kalanların az bir kısmı, gerçek şeriat yanlıları veya bu sistemden çıkarları olanlar. Seçimler hikaye. Zaten yerel seçimler diye bir kavram yok. Yönetim tarafından atanıyor belediye başkanları. Rejim, ancak bir devrimle yıkılabilir ama çok kan dökülür diye kimse buna yeltenmiyor. Münferit protestolar var. Duvar yazıları, sarık düşürme, yarım örtünme hatta bazı bölge ve kapalı alanlarda başını açmak gibi. İsteyen içki de bulabiliyor ülkede. Evlerde kendileri üretiyorlar. Diskotek, kulüp, bar vs yok ama her türlü çılgınlığın yaşandığı söylenen ev partileri revaçta.

Ülkenin yarısı Türk. 40-45 milyon oldukları söyleniyor. Kendileri için Azeri denince kızıyorlar. Biz Türküz diyorlar. İstisnasız hepsi Atatürk hayranı. Çoğunluk, Doğu ve Batı Azerbaycan olarak 2 ayrı eyalette yaşıyorlar. Ancak aşağılara doğru yani Yezd veya Şiraz’a indiğimizde konuştuğumuz bir çok Türk’ün (Azeri) dilini kaybetmek üzere olduğunu, çocukların ise ana dillerini kaybettiğini görüyoruz. Bir nevi kültür kaybı. Şükür ki Türk dizileri çok seyrediliyor da bu kayıp son senelerde biraz gerilemiş.

İran Şiilerinde namaz 3 vakit. Bir öğlen namaz vakti ben de camiye girdim. Nedir fark? Bizde öğlen namazı 4 rekat sünnet, 4 rekat farz ve son 2 rekatı ise son sünnet şeklinde toplam 10 rekat. Orada ise sadece 4 rekat. Bunun dışında, hepsi alınlarını secdeye koydukları yere yuvarlak Kerbela toprağından yapılmış, pişmiş toprak mühür koyuyorlar. Bizler namazda kıyamdayken (ayakta dururken) kollarımızı birleştiriyoruz, onlar birleştirmiyorlar. Bir de, biz Fatiha suresinden sonra amin diyoruz. Onlar amin kelimesini kullanmıyorlarmış. Tabi bunları bilmeyen ben, zeytinyağı gibi açıkta kaldım.

Ülkede internet hızı çok kötü. Yasak olan sosyal medyaya girmek için sürekli VPN kullanmak zorundasınız. Tek bir video veya fotoğraf yüklemek için bazen 1 saat beklemek zorunda kalabilirsiniz.

Akşamları ana caddelerde dükkanlar ve işportacılar gece 11’e kadar açık. Örneğin Tahran’daki Valiasr caddesi alışveriş için muhteşem.

Burada motosikletliler metrobüs yolundan gidebiliyor. Ayrıca bir çok şehirde bisiklet, motorsiklet hatta patenciler için özel, ayrılmış yollar var. Ancak Kask kültürü yok. Ülkede birçok şehirde Türk Lirası geçerli. Karaborsa döviz bozdurmak normalden %15-20 daha avantajlı.

İran turuna katılanlar şunu bilmeli ki, burada zaman mefhumu yok. Turlarda hiçbir zaman vaktine göre hareket edilmiyor. Günde 3, 5 saat kaymalar gayet normal gözüküyor. Öğlen yemeğini akşamüstü saat 5’te akşam yemeğini gece 11’de yiyebilirsiniz. Bence bunları kabul edenler İran turuna katılsınlar. Petrol ülkesinde Türkiye plakalı otobüsümüze mazot bulamadık. Yakıt burada çok çok ucuz ama sadece yerliye ve karneyle. Biz başkalarının karnesiyle mazot alabildik. Ancak 6 istasyon dolaştıktan sonra yalvar yakar bir TIR’ın yakıt parasını ödeyerek kendimize mazot bulabildik. 186 litre için ödediğimiz para sadece 30 Türk Lirası.


İran’a gelmeden önce uzun nefes tutma egzersizleri yapmalı, çünkü umumi tuvaletlere girildiğinde lazım olacak. Buradaki Türkler (Azeriler) İran’ın Azerbaycan-Ermenistan Savaşı’nda Ermeniler’e yardım etmesi nedeniyle yönetime kızgın ve dargın. İnsan düşünmeden edemiyor, nedir bu komşularımızın Türklere ve Türkiye'ye besledikleri düşmanlık diye. Türkiye’de bu oranda (40 milyon) Fars nüfusu olsaydı, şimdiye kadar İran Türkiye’yi çoktan kaşımıştı veya parmağında oynatıyordu.

Aslında İran kendi kendine yeten, dünyadaki Otarşik birkaç ülkeden biri. Bu nedenle, konulan ambargolar ülkeyi çok etkilemiyor. Zaten sınır ticareti ile bu sorunlar bayağı yumuşamış durumda.

Yemeklerine gelince; İran’da içimizden tavuk çıktı. Her gün tavuk, tavuk, tavuk. Aslında evlerinde sulu yemek yapılıyor ama tencere yemeği yapan restoran pek görmedik. Tatlı kültürü ise hemen hemen hiç yok. Her yerde bizim güneyde bici bici diye adlandırdığımız türden veya şerbetli tatlıları var. Dondurmacıların çoğunluğu musluktan akan krema satıyorlar.

Eski İranlılar Zerdüştlermiş. İlk kadın hakları da dünyada o dönemde İran’da yürürlükteymiş. Kadın komutanları bile varmış. Masal gibi. Ancak şimdi tam tersi bir uygulama görüyoruz.

Burada bize ilk uyarı; “Aman Ajanlara dikkat” oldu. Neden dedik; bazı yabancılar ülke aleyhine propaganda yapıyorlarmış, halkı kışkırtıyorlarmış. Aman tanımadığınız kişilere İran aleyhine tek kelime etmeyin dediler.


Farsça, Kürtçeye çok yakın bir dil. %40-50 anlaşılırmış. Çünkü hem iç içe bir coğrafyada ve iç içe benzer kültürdeler hem de gramer açısından Farsça, Kürtçe, Tacikçe, Zazaca aynı kökenden geliyorlar. Örneğin Kürt şoförümüz Farsça bilmediği halde İran’da Kürtçe konuşarak tüm işimizi halletti. 

En çok nereleri beğendin derseniz;

Tebriz’de Behnam Evi, Gök Mescid ve Tebriz Çarşısı. Isfahan’da Çehel Sütun Sarayı, Naqsh-e Jahan Meydanı, Şah Camii, Ali Kapı Sarayı, Khajou Köprüsü. Yezd; Raştian Sarayı, Zerdüşt Ateş Tapınağı, Dakhme – Sessizlik Kulesi. Shiraz’da Pasargaday ve Kuroş’un mezarı, 2500 yıllık Pers/Fars tarihine ait efsanevi antik kent Persepolis, Taht-ı Cemşid, Nakş-ı Rüstem, Eram Bahçesi, Kerimhan Kale, Zengin Çarşı ve Müşir Bedesteni. Tahran’da Milad Kulesi, Serdabat Sarayı, Niavaran Sarayı, Papatya Serai Anahita, Gülistan Sarayı ve Azadi Kulesi’ni beğendim.

Ve işte yine bir gezi yazımız daha ören yerleri, sarayları ve tarihçelerini tam irdelemeden bitti. Detayları Google’a bıraktım.

Sevgiyle kalın.

Cem Polatoğlu

Tur Andiamo