12 Ocak 2025 Pazar

. “PARLA MARINE”, “PASAJDAYIZ” da yeni bir anlayışla hizmete girdi..

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


“YEME İÇME EĞLENCE CENNETİ” MEZE  ve BALIK KÜLTÜRÜNÜN EN İYİ ÖRNEĞİ  “PARLA MARINE”

MEZE VE BALIK  ANLAYIŞINA YENİ BİR SOLUK  GETİRECEK “PARLA MARINE”

CHEF MURAT BOZOK KOORDİNATÖRLÜĞÜNDE İSTANBUL’ UN KALBİNDE YER ALAN

ATAŞEHİR WATERGARDEN“PASAJDAYIZ”  DA AÇILDI..

Rafine deniz ürünleri vaad eden, beklentileri birer müşteri gözüyle yorumlayıp tatbik eden, müşteri odaklı çözüm yollarını iyi tespit etmiş ve “İşte Bu dur “ dedirtecek “PARLA MARINE”,  “PASAJDAYIZ”  da yeni bir anlayışla hizmete girdi..

Kurucuları Melih ODABAŞI, Hulusi TİRELİOĞLU ve Mehmet Can ARPACI ile birlikte Chef Murat Bozok koordinatörlüğünde balıkseverlere açılan“Parla Marine”,rafine zevkler yaşatacak özgün lezzetler sunarak, yeme, içme ve eğlenmeyi buluşturan güvenilir bir mekan mottosuyla yola çıktı. Meze-Balık ikilisini harmanlayan, spesiyal taze mezeleri ile ara sıcaklarını fantastik bir anlayışla sunan mekan, tecrübesini balık çeşitleri ile de konuşturacak.

“PASAJDAYIZ &PARLA MARINE” gerek işletme maliyetlerinin artması gerekse zorlu operasyonel koşullar nedeniyle, günümüz İstanbul balık restoranlarının ağırlıkla ithal ve çiftlik ürünleri tercih ettiği bir ortamda, yerli ve doğal yetişme ürünleri sunup işleyen, önce lezzet mottosunu benimsemiş, tamamen rafine bir damak kültürü sunan gerçek bir balık restoranı.

Yeşillikler içinde bahçesi de bulunan “Parla Marine”, sadece lezzetli deniz ürünleriyle değil, aynı zamanda misafirperverliği ve özenli hizmetiyle de ön plana çıkacak. Yerel lezzetleri yeniden yorumlayan ChefMurat Bozok koordinatörlüğündeki mönüde, mezeler, başlangıçlar, balık çeşitleri, ızgara çeşitleri ve tatlılar bulunuyor.  Mekanın Şefleri Gültekin Kızılırmak, Erkan Karapınar ve Mehmet Odabaşı   idaresindeki mekanın mönüsünde ki Kaya koruğu, Cibez, Labada  gibi Ege otlarından çeşitlemelerle,  Çıtır patetesli  şakşuka, Şımarık, Pembe düşler, Torik füme ve Bombay pilaki  gibi her daim taze mezelerle masaları şenlendiriyor. Gelen konukların damak tadına uygun Levrek ve Uskumru marin, “Parla Marine” mutfağından çıkmış lakerda ve ve birbirinden sofistike ara sıcaklar favori lezzetlerin arasına girecek. Balık mostrasındaki iddialı balık çeşitleri  ve  Paelle ise Parla Marine mutfağının lezzet duraklarında ki önemli Ana yemeklerinden olacak. 

Alışılmışın dışında lezzetleri ile haftanın her günü saat 10.00 – 00.00 saatleri arasında hizmet veren “ Pasajdayız” “Parla Marine”özel lezzetlerle mekana gelen müşterilerini  cam fanus misali  harika bir sokakta, bahçesinde yeşillikler içinde ağırlayacak. Canlı müziğin olduğu akşamlarına olan yoğun talep dolayısıyla rezervasyon yaptırılması önerilir. Öğlen gelen konularına da hizmet veren mekan, Gecenin ilerleyen saatlerinde “PASAJDAYIZ “da canlı müziğe devam etmek isteyenler için de harika bir alternatif. Aslı Yörükoğlu ve Sera Ahbap organizasyonluğunda “Pasajdayız” a gelen konuklar hem mekanın sofistike lezzetleri ile yemeklerini yerken hem de Türkiye’ nin önemli yıldızları ile müziğin doruklarını yaşayacaklar.

PASAJDAYIZ (PARLA MARINE, KÜP OCAKBAŞI, NORD BRASSERIE)  için www.pasajdayiz.com.tr,  web adresinden,  rezervasyon ve bilgi almak  için 0530 6899800 no’lu telefondan iletişim sağlanıyor.  İlave olarak pasajdayız hesabından  sosyal medyada takip edilebilir. Canlı müziğin olduğu akşamlarda yoğun talep dolayısıyla rezervasyon yaptırılması önerilir. 


Pasajdayız Bilgi ve Rezervasyon Telefon;

0530 6899800

Adres; AtaşehirWatergarden, Barbaros Mah, Kızılbegonya Sok 10/1, 34746 Ataşehir/İstanbul( Duru Tiyatro Yanı )


Sürdürülebilir turizm, son yıllarda şehirdeki turistlerin en çok tercih ettiği trendlerden biri haline geldi.


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


İSTANBUL’DA SÜRDÜRÜLEBİLİR TURİZM DEVRİMİ: YEŞİL SEYAHAT TRENDLERİ YÜKSELİYOR

İstanbul, tarihi ve kültürel zenginliklerinin yanı sıra, çevre dostu uygulamalarıyla da dikkat çekiyor. Sürdürülebilir turizm, son yıllarda şehirdeki turistlerin en çok tercih ettiği trendlerden biri haline geldi. Hem yerli hem de yabancı turistler, karbon salınımını azaltan ulaşım seçenekleri ve çevre dostu konaklama yerlerine olan ilgilerini artırdı. Bu trend, İstanbul’daki turizm hizmeti sağlayıcılarını, doğa dostu alternatifler sunmaya yönlendirdi.

Çevre Dostu Ulaşım Araçlarının Kullanımı Yüzde 20 Oranında Arttı

Son dönemde İstanbul’da, çevre dostu ulaşım araçlarına olan ilgi büyük bir artış gösterdi. Elektrikli araçlarla yapılan VIP transfer hizmetleri, turistlere konforlu bir seyahat deneyimi sunarken, aynı zamanda karbon ayak izini de minimuma indiriyor. Araştırmalar, İstanbul’daki turizm sektöründe çevre dostu ulaşım araçlarının kullanımının yüzde 20 oranında arttığını ortaya koyuyor.

İstanbulTurTransfer.com Genel Müdürü Ahmet Fevzioğlu, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulunuyor: "Elektrikli araçlarla yaptığımız transfer hizmetleri, hem çevreye duyarlı hem de konforlu bir seyahat deneyimi sunuyor. Bu uygulamalarla turistlerin sürdürülebilir bir seyahat tercih etmelerini sağlıyoruz."

Sektördeki Değişim: Yeşil Oteller ve Karbon Salınımını Azaltan İnisiyatifler

Sürdürülebilir turizm yalnızca ulaşım ile sınırlı değil, aynı zamanda konaklama sektöründe de büyük bir dönüşüm yaşanıyor. İstanbul’daki oteller, enerji tasarrufu sağlayan sistemler ve çevre dostu teknolojilerle karbon salınımını azaltmayı başarıyor. Ayrıca, atık yönetimi ve geri dönüşüm uygulamalarıyla çevre bilincine sahip tatilcilerin ilgisini çekiyor.

Fevzioğlu, yeşil oteller ve sürdürülebilir konaklama anlayışı hakkında şunları söylüyor: "İstanbul’daki otellerin çevre dostu hizmetler sunması, turistlerin tercihlerini etkiliyor. Biz de bu alanda sürekli olarak yenilikçi çözümler geliştirerek, İstanbul’un yeşil turizmdeki potansiyelini artırıyoruz."

İstanbul, Sürdürülebilir Turizmde Küresel Öncü Olmayı Hedefliyor

Sürdürülebilir turizm trendi, sadece İstanbul’un yerel ekonomisine değil, aynı zamanda global ölçekteki turizm anlayışına da katkı sağlıyor. Dünya çapında birçok turizm destinasyonu bu yeni anlayışı benimsemeye çalışırken, İstanbul hızla bu alanda öncü şehirlerden biri haline geliyor.

Fevzioğlu, İstanbul’un gelecekteki yeşil turizm hedeflerine ilişkin şunları ekliyor: "Sürdürülebilir turizm, İstanbul’un geleceğinde önemli bir yer tutacak. Hem yerel halkı hem de turistleri bilinçlendirerek, çevre dostu uygulamaları yaygınlaştırmayı hedefliyoruz."

İstanbul’un Sürdürülebilir Turizm Yolu: Gelecekte Daha Yeşil Bir Seyahat

Sürdürülebilir turizm, sadece çevre dostu bir seyahat deneyimi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda İstanbul'un uzun vadeli başarısını da şekillendiriyor. Elektrikli araçlardan yeşil otellere kadar geniş bir yelpazede uygulamalar hayata geçiyor. İstanbul'un turizm sektörü, bu yeşil devrimle birlikte gelecekte daha fazla turist çekmeyi hedefliyor.

Fevzioğlu, "Sürdürülebilir turizm anlayışına yaptığımız yatırımlar, hem çevreyi koruyacak hem de İstanbul’u global turizmde daha rekabetçi bir destinasyon yapacak. Biz de bu değişimin öncüsü olmaktan gurur duyuyoruz," diyerek İstanbul’daki yeşil turizm vizyonunu özetliyor.


11 Ocak 2025 Cumartesi

Sömestirde kayak konseptli dağ otellerine talep arttı

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Sömestirde kayak konseptli dağ otellerine talep arttı

Sömestir otelleri Tatilsepeti’nde son haftaların en çok aranan kategorisi oldu. Termal ve doğa konseptli otellerde 2 çocuk ücretsiz yüzde 50’ye varan indirimler dikkat çekiyor. En çok talep alan Ege, Sapanca, Kıbrıs, Antalya otellerinde 5 gecelik bir aile tatili 18 bin 750 liradan başlarken; kayak konseptli dağ otellerinde 5 gecelik aile tatili için taban fiyat 63 bine çıkıyor. 

Kayak tatiline talepte geçen yıllara kıyasla yüzde 30’a varan artış gördüklerini kaydeden Tatilsepeti Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Karayal, Uludağ, Palandöken gibi kayak merkezlerimizin dışında Bansko gibi yurtdışı merkezli kayak destinasyonlarının da talep aldığını belirtti. Doğu Ekspresi Turları da sömestirdeen çok tercih edilen rotalardan biri

Öğrencilerin ve ailelerin dört gözle beklediği tatile sayılı günler kaldı; okulların 17 Ocak’ta ara karne için zil çalmasıyla birlikte 2 haftalık sömestir tatili başlayacak. Her bütçeye ve her bölgeye özel tatil fırsatlarını derleyen Tatilsepeti’nde, son günlerin en çok arama alan kategorisi sömestir otelleri oldu. Tatilsepeti Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Karayal, sömestir planlamalarında Ege, Sapanca, Kıbrıs, Antalya otellerinin öncelikli tercih edildiğini, kayak konseptli kar tatili rezervasyonlarında ise geçtiğimiz yıllara kıyasla yüzde 30’a varan artış gördüklerini kaydetti:

‘’Tatilsepeti platformunda 10 yaş altı 2 çocuğun ücretsiz olduğu otellere ve yüzde 50’ye varan indirimlere ulaşmak mümkün. 5 gecelik bir aile tatilinin 18 bin 750 TL’dan başladığını söyleyebilirim.  Kış mevsimi nedeniyle sömestre denince önce kayak tatili akla geliyor.  Bu yıl da kayağa talebin yüksek olduğunu söylemek mümkün, geçen yıla oranla bu kayak sezonu satışlarda yüzde 30 artış gözlemledik. Yurt içindeki dağ otellerinde 5 gecelik bir aile tatili 63 bin liralardan başlıyor. Kayakta yurt dışı, özellikle Bansko en çok talep alan destinasyonlardan. Bansko’da 3 gece için 2 yetişkin 1 çocuk oda fiyatı  417 Euro’dan başlıyor. Tatiller ailecek birlikte zaman geçirilen özel anlar.Özellikle kış tatili de yaz tatili kadar bir ihtiyaç. Kar ve kayak konseptli tatil, çocuklu aileler tarafından tercih ediliyor. Tatil rezervasyonunuzu yaptığınız andan itibaren evde bir huzur ve neşe ortamı oluşur; çocuklar için o tatilin hayalini kurar, meraklanır, heyecanlanır, bu duygular bile güzel ve unutulmaz anılar yaratır. Bu bakış açısıyla ailelerin sömestir tatilini önemsediğini ve planladığını söyleyebilirim.’’


10 Ocak 2025 Cuma

GALA GECESİ ‘KARANTİNA’YA ALINDI!


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



GALA GECESİ ‘KARANTİNA’YA ALINDI!

Beyza Alkoç’un en çok satanlar listesinin en başında yer alan ‘Karantina’ kitabının, aynı isimle sinema uyarlaması olan filmin gala gecesi, büyük ilgiyle karşılandı… Sezonun en fazla beklenen filmlerinin başında yer alan, günler öncesinden ön satışları açılan filmin gecesine katılan kalabalık davetli topluluğu ‘Karantina’ya alındı!   Filmin konusu gereği karantinaya alınan bir lisede gecen olayların heyecan dolu bir dille anlatıldığı filmin bu özel gecesinde, lise sırası ve yaşanılan olaylar özel bir dekor ile canlandırıldı.  

Genç şarkıcı Işıl Ayman, Bahar dizisinin oyuncularından Ege Erkan, Devrim Kabacaoğlu, şarkıcı Esra Özmen ve kızı Tanem Özdolgun, oyuncu Rabia Soytürk ve kalabalık bir davetli topluluğunun ilgi gösterdiği film, ayakta alkışlandı. 

Meltem Akçöl ve Demirhan Demircioğlu’nun yanı sıra Onur Bay, Taha Baran Özbek (Mahşerin Dört Atlısı) ile İlker Aksum ve Deniz Uğur’un da rol aldığı Karantina, bu yılın en fazla gişe beklentisi olan filmlerin başında geliyor. Oyuncuların yanı sıra yönetmen Ahmet Topuz ve kitabın yazarı Beyza Alkoç, gösterim öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtladılar….

Yönetmen Ahmet Topuz, galada yaptığı açıklamada, ilk filmi olduğunu söyleyerek, "Çok şanslıydım, böyle bir ekiple çalıştığım için. Bu açıdan kendimi çok şanslı hissediyorum. Özellikle yapımcılarımıza çok teşekkür ediyorum. Böyle güzel bir oyuncu kadrosuyla çalışma fırsatı verdikleri için de ayrıca teşekkür ederim. Güzel bir film oldu. İnşallah karşılığını da alırız." dedi. 

Topuz, setin çok keyifli geçtiğini sözlerine ekleyerek, "Herkesin filmi en az benim kadar, Beyza kadar sahiplendiğini görüyorsunuz zaten. Buradan aldığımız elektrik de hem setin enerjisine hem de ortaya çıkan filme yansıyor." ifadelerini kullandı.

Kitabın yazarı ve senarist Beyza Alkoç, çok heyecanlı olduğunu ve bu duyguyu üçüncü kez yaşadığını söyledi. İlk filmiymiş gibi heyecan duyduğunun altını çizen Alkoç, şöyle konuştu:


"Çünkü Karantina benim için çok başka bir seri. Benim gençlik romanlarına ilk adımım diyebiliriz ve karakterler benim için çok özel. 16-17 yaşlarındayken yazıp bastırdığım bir kitap. O yüzden o yaşlarımı da hatırlatıyor bana. Bu kadar güzel bir ekip tarafından çekilmesi, hayal bile edemeyeceğim bir oyuncu kadrosu tarafından karakterlerimin canlandırılması, benim için rüya gibi gerçekten. O yüzden herkese teşekkür ediyorum. Umarım herkes filmimizi çok sever." 

Oyuncu İlker Aksum, 2025'in ilk filmlerinden birinin Karantina olduğunu aktararak, "Çok ciddi derecede fanları olan bir romanın, sinema versiyonunu seyredeceğiz. İnşallah seyircimizi memnun ederiz. Bu senenin en iddialı işlerinden birisi olacak." diye konuştu. Canlandırdığı karaktere ilişkin pek fazla bilgi veremeyeceğini kaydeden sanatçı, filmin en gizli karakterlerinden birisi olduğuna dikkati çekti. 

Oyuncu Onur Bay ise kendisinin de filmi ilk kez galada izleyeceğini söyleyerek, "O yüzden inanılmaz heyecanlıyım. Ben Burak karakterini canlandırıyorum. Çok eğlenceli bir karakter. Bu arada tüm oyuncu arkadaşlarıma buradan çok teşekkür ederim. Hepimiz birbirimize çok yardımcı olarak, bir olarak çalıştık. O yüzden çok mutlu ve çok heyecanlıyım."

Oyuncu Demirhan Demircioğlu, set sürecinin bir ayda tamamlandığını dile getirerek, "Onur'un da dediği gibi, yönetmenden yapımcıya, A'dan Z'ye herkesin birbirine destek çıktığı bir iş olduğu için çok hızlı bir şekilde geçti. Çok da fazla bilgi vermek istemiyorum. İyi seyirler diliyorum." ifadelerini kullandı.

Oyuncu Meltem Akçöl de güçlü arkadaşlıkların olduğu bir çekim süreci geçirdiklerine vurgu yaparak, "Herkesin birbiriyle yardımlaştığı, İlker abinin, hocamızın, yapımcıların çok yardımcı olduğu, konfor alanımızın geniş tutulduğu bir işin içinde bulunduk. Aynı zamanda İlker abinin de dediği gibi 2025'in ilk filmlerinden biriyiz. Biz çektiğimiz işten çok memnunuz. Umarım seyircimizi de memnun edebiliriz."

"Mert" karakterine hayat veren oyuncu Taha Baran Özbek, çok heyecanlı olduğunu söyleyerek, "Ben de başta yapımcılarımıza olmak üzere teşekkür etmek istiyorum. Oyuncu arkadaşlarıma da teşekkürler. Çok güzel bir iş yaptığımıza inanıyorum ben. Biz daha izlemedik ama çektiklerimiz ve bildiklerimizden dolayı bu kadar söyleyebiliyorum. Umarım herkes çok memnun kalır ve herkes çok sever filmi."

Filmin yapımcısı Melih Dinçer ise "Kadronun gerçekten enerjisi çok iyi oldu. Çok da birbirine yakıştılar. Ben oyuncuların kendi arasındaki enerjinin set haricinde de çok hissedilir olduğunu görüyorum. O yüzden hepsine çok teşekkür ediyorum. Çok güzel bir iş çıkardık hep beraber. Bundan sonra söz seyircinin. İnşallah, güzel bir başarı bekliyoruz." Dedi. 


OTTO Entertainment ve Movie Factory‘nin birlikte yapımcılığını üstlendiği film, 10 Ocak 2025’ten itibaren beyazperdedeki yerini alacak…


Vuslat Dağlı Hilton Istanbul Maslak’ın yeni otel müdürü oldu


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Hilton Istanbul Maslak’ın yeni otel müdürü sektördeki başarılı kariyeriyle dikkat çeken Vuslat Dağlı oldu

2018 yılından bu yana İstanbul’un önde gelen iş ve seyahat otellerinden biri olan Hilton Istanbul Maslak, üst düzey yönetici kadrosunu güçlendirmeye devam ediyor. Lüks otelcilik sektöründe 20 yıllık tecrübesiyle tanınan Vuslat Dağlı, Hilton Istanbul Maslak’ın Otel Müdürü olarak görevine başladı.


Turizm alanındaki akademik kariyerine Akdeniz Üniversitesi Turizm Fakültesi’nde başlayan Vuslat Dağlı, eğitimini Universidad de Sevilla’da tamamladı. Profesyonel kariyerine Hilton markasında adım atan Dağlı, burada geçirdiği 11 yıl boyunca satış ve pazarlama alanlarında önemli projelere imza attı.


Hilton’daki başarılı kariyerinin ardından, Marriott International Türkiye’de Ulusal Satış Direktörü olarak görev yapan Dağlı, Türkiye genelinde 46 otel ile ilgilendi. Bu süreçte eş zamanlı olarak The Ritz-Carlton Istanbul bünyesinde 1 yıllık Genel Müdürlük Eğitim Programı’nı tamamlayarak yönetim yetkinliklerini daha da pekiştirdi.


Son olarak Sheraton Grand Adana’da Genel Müdür Vekili olarak görev yapan Vuslat Dağlı’nın bu önemli pozisyona atanması, Hilton Istanbul Maslak’ın kadın liderlere verdiği önemin ve fırsat eşitliği yaklaşımının bir göstergesi.


Hilton Istanbul Maslak, misafir memnuniyetini en üst seviyede tutmayı hedefleyen yaklaşımı ve güçlü lider kadrosuyla, İstanbul’daki konumunu daha da sağlamlaştırıyor.


MICHELIN Rehberi’nin 2025 Seçkisine Giren 132 Restoran, Plaketlerini Gastronometro’da Düzenlenen Törenle Teslim Aldı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



MICHELIN Rehberi’nin 2025 Seçkisine Giren 132 Restoran, Plaketlerini Gastronometro’da Düzenlenen Törenle Teslim Aldı

Dünyanın en itibarlı restoran derecelendirme sistemlerinden biri olan MICHELIN Rehberi’nin 2025 seçkisinde yer alan restoranlar, gururla sergileyecekleri plaketlerine Metro Türkiye tarafından 9 Ocak’ta Gastronometro’da düzenlenen özel bir törenle kavuştu.

Yeme içme sektörünün 35 yıldır en önemli iş ortaklarından biri olarak Türk mutfağının uluslararası platformlarda hak ettiği yere gelmesi için çalışmalarını sürdüren Metro Türkiye, dünyanın en itibarlı restoran derecelendirme sistemi olarak kabul edilen MICHELIN Rehberi’nin bu yıl da ana partneri olmaya devam ediyor. MICHELIN Rehberi’nin 2025 İstanbul, İzmir ve Muğla seçkisinde yer alan toplam 132 restoran, plaketlerini 9 Ocak Perşembe günü ülkemizin ilk gastronomi keşif platformu Gastronometro’da Metro Türkiye tarafından düzenlenen özel törende teslim aldı. 



MICHELIN Rehberi’nin 2025 İstanbul, İzmir ve Muğla seçkisinde yer alan restoranların şefleri ile yeme içme sektörünün temsilcilerinin katıldığı plaket töreninde yaptığı konuşmada Metro Türkiye CEO’su David Antunes, Türkiye’ye yatırım yapan ilk uluslararası perakendeci olarak ilk günden bu yana Türk mutfağının gelişimi ve hak ettiği yere gelmesi misyonuyla çalıştıklarına dikkat çekerek, "Türk mutfağının tüm dünyada daha fazla tanınması ve şefleriyle birlikte hakettiği değeri görmesi için üzerimize düşen görev ve sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirmek için çalışıyoruz. Bu doğrultuda ana partneri olduğumuz MICHELINRehberi, Türk restoranlarını dünyaya tanıtılması ve gastronomi turizmi açısından da çok büyük bir öneme sahip. Türkiye’deki destinasyonlarının artmasıyla birlikte, Türk mutfağının bilinirliği daha da artıyor. MICHELIN Rehberi 2025 seçkisinde 132 restoranın yer alması çok kıymetli. Sürdürülebilirliğin sektörümüz için git gide daha da önem kazandığı günümüzde 10 restoranın yeşil yıldız alması ise Türk şeflerinin duyarlı yaklaşımının bir sonucu. Şefleriyle, üreticisiyle, servis ekipleriyle bu listenin çok daha genişleyeceğine gönülden inanıyorum” dedi.

Metro, Türkiye’de Gastronomi Sektörünü Geliştirmeye Devam Ediyor

Yerel değerleri evrensel bakış açısıyla ele almanın büyük önem taşıdığına inanan Metro Türkiye, ulusal ve uluslararası yarışmalara verdiği destek, MICHELIN yıldızlı restoranların şefleriyle gerçekleştirdiği eğitimler iledünya mutfaklarının karşılıklı ilham almasına katkıda bulunuyor. Yerel ve coğrafi işaret tescilli ürünlerin Türk mutfağında geleneksel ve modern yorumlarla daha çok yer alması için çalışmalarını sürdürürken, global arenada tanıtılması için de projeler yürütüyor. 

2015 yılında yatırımını gerçekleştirdiği ve bugün 10. yılına giren Türkiye’nin ilk gastronomi keşif platformu Gastronometro’da ise sektör profesyonellerine ve şef adaylarına yönelik organize ettiği eğitimler, buluşmalar ve ürün gelişimine katkı sağladığı ÜR-GE faaliyetleri ile binlerce sektör çalışanına rehberlik etmeye devam ediyor. 


İSATAG başkanı Aylin ÖZSAVAŞ'dan değerlendirmeler

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



TURİZM SEKTÖR DEĞERLENDİRMESİ

2024 yılı, Türk turizminin hem potansiyelini hem de karşılaştığı zorlukları net bir şekilde ortaya koyduğu bir dönem oldu. Pandemi sonrası toparlanma sürecinde, sektör bir yandan artan turist sayılarıyla umut verici bir tablo çizerken, diğer yandan ekonomik ve yapısal sorunlarla mücadele etmek zorunda kaldı.

Türkiye’de yüksek enflasyon, artan işletme maliyetleri ve döviz kurunun baskılanmasıyla, turizm işletmelerinin sürdürülebilir bir hizmet kalitesi sunmasını zorlaştırdı. Özellikle vize sorunları ve nitelikli insan kaynağı eksikliği, tur operatörleri ve seyahat acentalarının uluslararası pazarlardaki etkinliğini sınırlayan temel engeller arasında yer aldı. Bununla birlikte, gastronomi, kültür, sağlık ve doğa turizmi gibi tematik alanlarda yeni projelerin hayata geçirilmesi olumlu bir gelişme. Ancak bu çeşitliliğin uluslararası pazarlarda yeterince tanıtılamaması, potansiyelin tam anlamıyla değerlendirilememesine neden oldu.

Aşırı turizmin etkileri, 2024 yılında hem Türkiye’de ama özellikle de dünyada tartışılan önemli konular arasında yer aldı. Kapasiteyi aşan turist yoğunluğu, popüler destinasyonlarda doğal kaynakların tükenmesine, tarihi mirasın zarar görmesine ve yerel halkın yaşam kalitesinin düşmesine neden oldu. Türkiye’de özellikle Kapadokya, Antalya ve İstanbul gibi destinasyonlarda bu durumun etkileri hissedilirken, çözüm olarak alternatif turizm türlerine yönelim ön plana çıktı.

Agro turizm bu bağlamda dikkat çeken bir alternatif olarak değerlendirilmelidir.Türkiye’nin zengin tarımsal mirası, agro turizmi kırsal kalkınmayı destekleyen ve turizmin daha dengeli yayılmasını sağlayan bir araç haline getirecektir.Kapadokya’da bağcılık deneyimleri, Karadeniz’de çay ve fındık hasadı turları, Ege’de zeytin festivalleri gibi tematik etkinlikler, hem çevresel sürdürülebilirliği destekleyecek hem de turistlere özgün deneyimler sunacaktır.

Dünya genelinde 2024 yılı, turizmin sürdürülebilir bir modele geçiş çabalarının hızlandığı bir yıl oldu. Karbon ayak izini azaltmaya yönelik projeler, döngüsel ekonomi uygulamaları ve yeşil turizm girişimleri, sektörün geleceğini şekillendiren temel unsurlar haline geldi. Dijitalleşme, turist davranışlarını analiz etmek, operasyonel verimliliği artırmak ve müşteri deneyimini geliştirmek adına önemli bir araç olarak kullanıldı. Ancak bu dönüşüm, gelişmiş ülkelerde daha hızlı ilerlerken, gelişmekte olan ülkeler dijitalleşme ve sürdürülebilirlik alanında adaptasyon sorunları yaşadı. Aşırı turizmin etkilerini azaltmak ve turizmi daha sürdürülebilir bir zemine oturtmak için, destinasyon yönetimi ve alternatif turizm türlerinin teşviki global ölçekte öne çıkan stratejiler oldu.

2025 yılı, turizmin bu dönüşüm sürecinde doğru adımların atılması gereken kritik bir yıl olarak karşımıza çıkıyor. Öncelikle, sürdürülebilirlik ve çevre dostu projelere daha fazla öncelik verilmesi gerekiyor. Enerji verimliliği, yenilenebilir enerji kullanımı ve atık yönetimi gibi konularda hem Türkiye’de hem de dünyada somut adımlar atılmalı. Dijital dönüşüm yatırımları hızlandırılmalı ve özellikle küçük ölçekli işletmelerin bu sürece entegrasyonu sağlanmalı. İnsan kaynağına yönelik yatırımlar artırılmalı; nitelikli iş gücünün sektörde tutulması ve gençlerin turizme teşvik edilmesi için kapsamlı programlar devreye alınmalı. Türkiye özelinde, vize kolaylıklarının sağlanması ve uluslararası tanıtım stratejilerinin yeniden yapılandırılması, ülkenin turizmdeki rekabet gücünü artıracak önemli adımlar olacaktır.

2025 yılında, turizmde kısa vadeli kazanç odaklı ve aşırı turizmi destekleyen politikalardan vazgeçilerek, daha sürdürülebilir yaklaşımlara odaklanılmalıdır. Popüler destinasyonlardaki yoğunluğu azaltmak için az bilinen bölgelerin tanıtımına ağırlık verilmesi ve alternatif turizm türlerinin teşvik edilmesi büyük önem taşımaktadır. Turizm politikaları yalnızca ekonomik kazanç sağlamayı hedeflemekle kalmamalı, aynı zamanda yerel kalkınmaya katkı sunmayı ve kültürel değerlerin korunmasını da öncelik haline getirmelidir.

Bu çerçevede, az ama nitelikli turist gruplarını getiren ve/veya iç turizmde az bilinen destinasyonlara yönelik tur düzenleyen orta ölçekli seyahat acentalarının maddi ve manevi olarak desteklenmesi kritik bir strateji olacaktır. Bu destek, hem yerel ekonomilere canlılık kazandıracak hem de turizmin daha dengeli bir şekilde yayılmasını sağlayacaktır.

Böyle bir yaklaşımla Türkiye, hem kendi içindeki zorlukları aşabilir hem de global turizm pazarında güçlü bir konuma ulaşabilir. 2025, turizm sektöründe sürdürülebilir büyüme ve yenilikçi çözümlerin temel taşlarının atıldığı bir yıl olmalıdır.

Dileriz ki bu yıl, turizmin yerel kalkınmayı desteklediği, doğal ve kültürel zenginliklerin korunduğu, insan odaklı bir dönüşüm sürecinin başlangıcı olsun.

Aylin ÖZSAVAŞ

İstanbul Seyahat Acentaları Tanıtım ve Geliştirme Derneği ( İSATAG )

Yönetim Kurulu Başkanı

9 Ocak 2025 Perşembe

Skal Dünya Kongresi ödül getirdi

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Skal Dünya Kongresi ödül getirdi

Dünya turizminin önemli karar vericilerini bir araya getiren 83. Skal Dünya Kongresi İzmir'de yapıldı. 17 yıl sonra üçüncü kez Türkiye'de, ilk kez İzmir'de gerçekleştirilen kongre İzmir Skal Kulübü'ne "Ace of M.I.C.E Başarı Ödülü"nü kazandırdı. 

Skal İzmir Kulübü, 83. Skal Uluslararası Dünya Kongresi‘nin 2024 yılında İzmir'de yapılması için aday oldu. Adaylık sürecinde Romanya’dan Bükreş, Rusya’dan St. Petersburg, Hindistan’dan Kalküta ile yarışa çıkan Skal İzmir Kulübü, yoğun uğraşlar ve çabalar sonucu kongreyi İzmir'e kazandırmayı başardı.

1993 yılında İstanbul’un, 2007 yılında Antalya’nın ev sahipliği yaptığı Skal Uluslararası Dünya Kongresi, 17 yıl aradan sonra  üçüncü kez Türkiye’de gerçekleştirildi. 16 - 21 Ekim 2024 tarihleri arasında ilk kez İzmir’de yapılan kongrede 36 ülkeden 400 dolayında Skal üyesi turizmci ağırlandı.

Ustaca düzenlenen etkinlikleri ödüllendiren Dream Project adlı kuruluş, başarılı organizasyon nedeniyle Skal İzmir Kulübü'ne "Ace of M.I.C.E. Başarı Ödülü" verdi. Skal İzmir Kulübü Başkanı Güner Güney, ödülü geçtiğimiz günlerde Girne'de, Elexus Otel'de düzenlenen törende aldı.



Güney, kulübe ödülü getiren uluslararası kongrenin İzmir'in ve Türkiye'nin tanıtımı için önemli bir fırsat yarattığını söyledi. Kongre nedeniyle ağırladıkları turizm profesyonelleri için Çeşme, Alacatı, Selçuk, Efes, Bergama, Pamukkale, Kapadokya, İstanbul'a tanıtım gezileri düzenlendiklerini anlatan Güner Güney, şu görüşleri dile getirdi:


"Skal Dünya Kongresi'nde karar verici konumda olan turizm profesyonellerini ağırladık. Uluslararası kongre aracılığıyla üke tanıtımına katkıda bulunduğumuz için mutluyuz. Kongre vesilesiyle ülke ve İzmir turizmine katkı sağlaması nedeniyle Skal İzmir Kulübümüze Ace of M.I.C.E. Başarı Ödülü verilmesinden dolayı gururluyuz."

Skal İzmir Kulübü Başkanı Güner Güney, kulübe ödül getiren organizasyonun gerçekleştirilmesi için çaba harcayan başta yönetim kurulu üyeleri olmak üzere herkese, turizm sektörünün paydaşlarına, katkı koyan tüm kurum ve kuruluşlara, destek veren basın - yayın kuruluşlarına, Volkan Ataman ve Dream Project ekibine teşekkür ettiklerini söyledi. 


Bilgi notu: 

Meetings, Incentives, Conferences, Exhibitions sözcüklerinin kısaltmasının oluşturduğu  M.I.C.E. toplantılar, teşvik etkinlikleri, konferanslar ve fuarların birlikte düzenlendiği etkinliği tanımlıyor. 

"Ace of M.I.C.E. Awards" Dream Project adlı kuruluş tarafından sektöre hizmet veren kurum ve kuruluşlara veriliyor. Ödüller ile kongre, toplantı ve etkinlik sektörünün sürdürülebilir büyümesine yön verilmesi, mükemmelliğe ulaşma arzusu yaratılması, sektörün bilinirliğini küresel ölçekte arttırılması hedefleniyor.


AsteriaHotels ulaşılabilir-bütçe dostu ve kaliteli hizmet vaadiyle geliyor.

 HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



ASTERIA HOTELS EFSANESİ YENİDEN CANLANIYOR

Geçtiğimiz günlerde ATG Hotels, bünyesine 9 otel birden ekleyerek,Akdeniz’de en çok yatak kapasitesine sahip zincir otel konumuna yükselmişti. Konaklama sektöründeki iddialı çalışmaları ve liderliğiyle ön plana çıkan Anex Turizm Grubu, 2025 yılında AsteriaHotels efsanesine de yeniden hayat vereceğini duyurdu.

Ülkemize gelen Alman misafirlerin Antalya’daki gözdesi olan ve 1992 yılında kurulan AsteriaHotels, uzun yıllar Side ve Belek bölgelerindeki hizmet kalitesi ve sıcacık misafirperverliği ile ünlenmişti. İşletme değişikliği ve yeniden yapılanma süreci nedeniyle, yedi yıl öncesine kadar sadece AsteriaFamilyResort Side hizmet vermekteydi.

ATG Hotels, dokuz otel yatırımının dördünü Asteria markasıyla sürdürecek

ATGHotels yeni yaptığı otel yatırımları kapsamında, satın aldığı dokuz otelden dördünü Asteria markasıyla hizmete açacak. Aquaworld Belek yeni ismiyle AsteriaFamilyResort Belek, Euphoria Palm Beach yeni ismiyle AsteriaFamilyResort Side, AmaraFamily ve Excelsior Side otelleri birleşimi ileAsteria Collection Side olarak hizmet verecek. Grup bünyesinde yer almakta olan SelectumFor Two markası iseartık Asteria Bloom Side olarak hizmet verecek.

Segmente Ettiği Otelleriyle Farklı Beklentilere Kusursuz Hizmeti Amaçlıyor 

ATG Hotels, Türkiye’nin yanı sıra, global turizm sektöründe de iddialı bir oyuncu olmayı hedefliyor. Yeni yapılan otel yatırımları ile ATG Hotels çatısı altında yer alan otel markalarını farklı beklentilere sahip misafirler için, kusursuz hizmet sunabilmek adına segmente ediyor. Grubun bünyesindeki SelectumHotels, lüks ve aile dostu konseptleriyle öne çıkarken; The Norm Hotels, sofistike ve modern bir hizmet anlayışıyla dikkat çekiyor. AsteriaHotels ise geçmişe dayalı köklü-sağlam markasını modern bir yorumla misafirlerin beğenisine sunuyor.

AsteriaHotels ulaşılabilir-bütçe dostu ve kaliteli hizmet vaadiyle geliyor.

ATG Hotels, sadece otel sayısını artırmayı değil, aynı zamanda misafir memnuniyetinde sektördeki çıtayı daha da yükseltmeyi hedefliyor. AsteriaHotels’in yeniden doğuşu, ATG Hotels’in bu stratejik büyümesinin de önemli bir parçası. AsteriaHotels markasının yıllar boyu sunduğu güvenilirlik, sıcak misafirperverlik  ve hizmet kalitesini birleştirerek, bütçe dostu, tatile daha kolay erişilebilir bir anlayış benimseniyor.

Asteria otelleri özel konseptleri sayesinde mutlu tatiller sunacak  

AsteriaHotels, yeniden doğuşuyla birlikte, Farklı segmentlerde ve farklı beklentilerde olan misafirlerine, 2025 sezonunda yeni konseptiyle hizmet vermeye başlayacak.

İşte AsteriaHotels otelleri-konseptleri ve sunacağı hizmetler :

AsteriaFamilyResort Belek

Markanın isminden de anlaşılacağı üzere, AsteriaFamilyResort Belek çocuklu ve geniş aile gruplarına yönelik kusursuz hizmet anlayışını hedefleyen bir Asteria markası. Çocuk kulübü etkinlikleri, mini disko, aquapark ve su kaydırakları gibi olanaklarıyla küçük misafirlere eğlenceli bir tatil sunarken; geniş aile odaları ve swim-up seçenekleriyle ailelerin beklentilerini karşılamayı amaçlıyor. Restoranlarında uygulayacağı sağlıklı ve özel çocuk menüleriyle de, aileleri mutlu etmeyi hedefliyor.

AsteriaFamilyResort Side

AsteriaFamilyResort Side ise, ebeveynlerin keyif alacağı bir tatile odaklanıyor. Ebeveynlerin tatillerini keyifle geçirmeleri, çocukların da gün boyu çocuk etkinlikleri ile eğlenip, tüm ailenin huzurlu bir tatil geçirmesi amaçlanıyor.

Asteria Bloom Side

Asteria Bloom Side ise gençlere ve eğlenceye yönelik tatil yapmak isteyenler için tasarlandı. 18-35 yaş arası sosyalleşmek isteyen genç tatilciler ile enerjik-eğlenceli ve keyif dolu bir tatil arayanlar için ideal. Canlı DJ performansları, partiler ve etkinlik ağırlıklı hizmet verecek olan Asteria Bloom Side, modern tasarımlı odaları ve gece kulübü ile konfor ve eğlenceyi bir arada sunuyor. Beach club hizmetleri de, genç misafirler için keyifli bir deneyim yaratacak.

Asteria Collection Side

Asteria Collection Side ise, her yaştan tatilciler, aileler ve çiftler için ideal bir otel. Aile dostu hizmetlerin yanı sıra, yetişkinlere özel +18 alanlar, SPA, spor salonu ve wellnessimkanlarıyla aynı otelde farklı beklentileri karşılamayı amaçlıyor.Bungalow ve swim-up odaları, hem dinlenmek hem de tatilin tadını çıkarmak isteyen misafirler için tasarlanmış.

AsteriaHotels, modernize edilmiş otel tasarımları, misafir memnuniyeti odaklı hizmet anlayışı ve yenilikçi konseptleriyle tatilcilere 2025 sezonunda kapılarını açıyor. Geçmişteki güçlü itibarını ATG Hotels’in vizyoner yaklaşımıyla birleştirerek, hem yerli hem de yabancı misafirler için yeniden vazgeçilmez ve güçlü bir tatil markası olmayı hedefliyor.


8 Ocak 2025 Çarşamba

Sofitel Istanbul Taksim, ilham veren organizasyonda ödül almaya hak kazanan sekiz kurum arasında yerini aldı.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



SOFITEL ISTANBUL TAKSIM HAYVAN REFAHINI DESTEKLEYEN ÖDÜLLÜ KURUMLAR ARASINDA YERİNİ ALDI

Türk-Alman Üniversitesi tarafından bu yıl 6’ıncısı gerçekleştirilen ve hayvan refahına öncelik veren kurumların ödüllendirildiği ilham veren organizasyonda "İyi Yumurta" kategorisinin kazananı Sofitel Istanbul Taksim oldu.

Türk-Alman Üniversitesi tarafından ilki 2018 yılında hayata geçirilen ve hayvan refahı alanında fark yaratmak isteyen firmaları destekleyerek kamuoyunda farkındalık yaratma hedefiyle ilerleyen Hayvan Refahı Ödül Töreni’nin bu yıl 6’ıncısı gerçekleştirildi. Sürdürülebilirlik ve hayvan refahı alanlarında öncü uygulamaları hayata geçiren Sofitel Istanbul Taksim, ilham veren organizasyonda ödül almaya hak kazanan sekiz kurum arasında yerini aldı.  Türk-Alman Üniversitesi tarafından düzenlenen Hayvan Refahı Ödül Töreni’nde, "İyi Yumurta" kategorisinde ödüle layık görülen Sofitel Istanbul Taksim, tedarik zincirinde önceliklendirdiği, %100 kafessiz ve serbest gezen tavuk yumurtası kullanımıyla ödülü almaya hak kazandı. Hayvan refahının sadece etik bir yükümlülük değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir geleceğin önemli bir parçası olduğunun bilinciyle hareket eden Sofitel Istanbul Taksim, son yıllarda dünyada ve ülkemizde hem etik hem de kamu sağlığı açısından öne çıkan Hayvan Refahı konusundaki duyarlılığıyla prestijli ödülün sahibi oldu. Sofitel Istanbul Taksim, kafessiz sistemlerin tercih edildiği ve tavuklara doğal hareket alanı sunarak yaşam kalitelerini artıran bir mekanizmanın parçası olarak doğaya ve insan sağlığına pozitif etkiler sunmaya devam ediyor.   Misafirlerine sadece serbest gezen ve organik tavuk yumurtası sunan Sofitel Istanbul Taksim sürdürülebilirlik konusunda kararlı adımlar atmaya devam edecek. 

 

Corendon Airlines Ocak Ayına Özel “İki Biletin Biri Bizden” Kampanyası Başlattı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Corendon Airlines Ocak Ayına Özel “İki Biletin Biri Bizden” Kampanyası Başlattı

Corendon Airlines, 6-12 Ocak tarihleri arasında yapılan rezervasyonlar için bir fırsat sunuyor. 21 Ocak-30 Eylül 2025 tarihleri arasında seçili uçuşlarda bir bilet satın alan yolcuların bir bileti hediye olacak

İlklerin havayolu Corendon Airlines, yeni yıla yeni bir kampanyayla başladı. Corendon bu kampanya ile yolcularına Kanarya Adaları’nın Gran Canaria, Fuerteventura ve Tenerife bölgelerinde doğa maceraları yaşama veya Hurghada’da Kızıldeniz’in renkli su altı dünyasını keşfetme fırsatı sunuyor. “İki Biletin Biri Bizden” kampanyası 12 Ocak 2025 tarihine kadar devam edecek.

Kampanya detayları…

21 Ocak - 30 Eylül 2025 tarihleri arasında geçerli, Corendon Airlines’ın geniş uçuş ağına ait birçok seçili rotada iki kişi için bilet satın alındığında, bir kişinin biletine ücret alınmıyor. Dört kişi seyahat ettiğinde, iki kişi ücretsiz uçabiliyor. Kampanyaya hizmet bedelleri, ek hizmetler, vergiler ve yakıt ücretleri dahil değildir. Kampanya kapsamında yer alan koltuk sayısı sınırlıdır.


Corendon Airlines Hakkında

Hollanda’da bir tur operatörü olarak 2004 yılında kurulan Corendon, zamanla bünyesine havayolu, incoming ve Avrupa, Türkiye ve Karayipler’de bulunan otellerini de katarak büyümüş ve bir turizm grubuna dönüşmüştür. 

Hollanda ve Belçika’nın önde gelen tur operatörlerinden olan Corendon Travel, Danimarka pazarında da operasyonlarını sürdürmektedir. Bu pazarlarda özellikle Türkiye destinasyonu ile adını özdeşleştirmiş olan Corendon, misafirlerine birçok farklı ürün ve destinasyon sunan öncü tur operatörleri arasındadır.

Kurulduğu ilk günden bu yana “Fark Yarat” sloganıyla girdiği havacılık sektöründe birçok örnek uygulamaya ve ilklere imza atan Corendon Airlines, 2011 yılında kurulan Hollanda tescilli Corendon Dutch Airlines ve 2017 yılında kurulan Corendon Airlines Europe iştirakleri ile birlikte başta Almanya, Hollanda, Belçika, Avusturya, İsviçre, Polonya ve Birleşik Krallık olmak üzere birçok Avrupa ülkesinden Avrupa içindeki ve Türkiye'deki popüler tatil destinasyonlarına uçuşlar düzenlemektedir. 2024 yılı itibarıyla 65 ülkede 165 noktaya uçan uluslararası bir havayolu konumuna gelmiştir.

Turizm Grubu bünyesinde yer alan Corendon Hotels & Resorts markası altında Kemer ve Lara bölgeleri olmak üzere Antalya’da 2, Amsterdam’da 5 otel ve Karayip adaları Curaçao’da 4 otel ile hizmet vermektedir.


Uyumsoft’ta üst düzey 2 atama gerçekleşti


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Uyumsoft’ta üst düzey 2 atama gerçekleşti 

Ülkemizin inovasyon lideri Uyumsoft’ta Ocak 2025 tarihi itibariyle üst düzey 2 atama gerçekleşti. Uyumsoft Kurumsal Hizmetler Genel Müdürlüğü’ne bağlı Erp Satış Direktörlüğüne Abdullah Murat atanırken; Müşteri İlişkileri ve Deneyimi Direktörü Nazmiye Güneş Bahar oldu. 


Uyumsoft ERP Satış Direktörü Abdullah Murat, 2011 yılında Erp proje danışmanı olarak Uyumsoft’ta başladığı görevinde, 2014 yılında aynı bölümde Erp proje yöneticiliğinin ardından 2016 yılı itibariyle Müşteri ilişkileri yöneticiliği ve son olarak 2022 yılından 2024 sonuna kadar Müşteri ilişkileri direktörlüğü görevlerini başarıyla yürüttü. Lisans eğitimini 2010 yılında Sakarya Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünde tamamlayan Abdullah Murat, Ocak 2025 tarihiyle birlikte, Erp Satış Direktörü olarak görevine devam edecek. 


Uyumsoft Müşteri İlişkileri ve Deneyimi Direktörü Nazmiye Güneş Bahar, iş yaşamına 2010 yılında IBM Türkiye’de iş geliştirme danışmanı olarak başladı. 2014 yılı itibariyle SAP Türkiye’de sırasıyla eğitim çözümleri danışmanı, eğitim çözümleri satış yöneticisi, servis satış yöneticisi oldu. Ardından Project44’de satış direktörü ve son olarak Vektora’da Satış ve pazarlama direktörü olarak görev yaptı. Lisans eğitimini Oxford Brookes Üniversitesi’nde İşletme ve Yönetim, yüksek lisans eğitimini ise ImperialCollege Business School’da Global MBA bölümünde tamamlayan Nazmiye Güneş Bahar, Ocak 2025 tarihiyle birlikte, Müşteri İlişkileri ve Deneyim Direktörü olarak görevine devam edecek.


7 Ocak 2025 Salı

BİLİŞİM ZİRVESİ YAPAY ZEKA,‘THE FIRST OF A TRILOGY’ temasıyla 18 Şubat’ta düzenlenecek.


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



BİLİŞİM ZİRVESİ YAPAY ZEKA VE YAPAY ZEKA ARF ÖDÜLLERİ 18 ŞUBAT’TA DİJİTAL DENEYİM MÜZESİ’NDE GERÇEKLEŞCEK

Bilişim dünyasının bugününe ve geleceğine teknoloji perspektifinden bakan Bilişim Zirvesi, 2025 yılında TRILOGY konseptinde 3 farklı zirve şeklinde gerçekleşecek. Üçlemenin ilk etkinliği; BİLİŞİM ZİRVESİ YAPAY ZEKA,‘THE FIRST OF A TRILOGY’ temasıyla 18 Şubat’ta düzenlenecek. Bilişim sektörü dışındaki kurumların yapay zeka ile ilgili 200 farklı yöneticisini Dijital Deneyim Müzesi’nde bir araya getirecek etkinliğin sonunda Yapay Zeka Arf Ödülleri de sahiplerini bulacak. Sınırlı katılım ile gerçekleşecek zirvenin kayıtları başladı. Sadece BT sektör firmalarının katılabildiği ödüller için son başvuru tarihi ise 20 Ocak 2025 olarak açıklandı. 

Her yıl geniş bir katılımla gerçekleşen ve bilişim dünyasının dününe, bugününe ve yarınına odaklanan Bilişim Zirvesi, 2025 yılında ‘TRILOGY’ konsepti ile gerçekleşecek. Teknoloji ve bilişimin vizyon, strateji ve yol haritasının belirlenmesi, güncellenmesi ve geliştirilmesi için çeyrek asırdır düzenlenen Bilişim Zirvesi, 2025 yılında bilişim sektörünün en önemli aktörlerini ‘yapay zekâ’, ‘güvenlik’ ve ‘bulut’ teması ile 3 ayrı zirvede bir araya getirecek.18 Şubat’ta Dijital Deneyim Müzesi’nde‘THE FIRST OF A TRILOGY’ile sadece yapay zekâ konusunun ele alınacağı zirve, bu alanda ulusal ve uluslararası çalışmaları değerlendirip, bilişim sektörü dışındaki kurumların yapay zekâ ile ilgili 200 farklı yöneticisi ile geleceğe ışık tutacak.

THE FIRST OF A TRILOGY

Yapay zekânın potansiyelini ve bu alandaki son gelişmeleri keşfetmek için bir araya gelecek katılımcılar, 18 Şubat 2025 tarihinde gerçekleşecek etkinlikte, yapay zekânın iş dünyasından günlük yaşama kadar geniş bir yelpazede sunduğu fırsatları ve beraberinde getirdiği etik ve güvenlik sorunlarının çözümlerini ele alacak.

Birçok uzman ismin konuşmacı olarak yer alacağı etkinlikte; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Teknoloji Grubu Başkanı Dr. Erol Özgüner, Türkiye İş Bankası Yapay Zeka Bölümü Müdürü Gökhanalp Arslan, Borusan Otomotiv Dijital Dönüşümden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Mehmet Gökhan Yoluaçık, Kibar Holding CIO’su Metin Erhan, İBB Kültür A.Ş. Genel Müdürü Murat Abbas,Forenzone CEO’su İnci Abay Cansabuncu, Boyner Büyük Mağazacılık CTO’su Cihan Yıldız, Temsa CIO’su Erdinç Uğurlu, Yapı Kredi Teknoloji Uygulamalı Yapay Zeka ve ArGe Direktörü Bilge Köroğlu ve Ulusal Yapay Zeka Strateji İnsan Kaynakları Danışma Grubu Danışmanı Dr. Seda Çelik Teker gibi bir çok isim,farklı bakış açıları sunacak.

Üçlemenin ilk ayağı olan The First Of A Trilogy;‘Endüstride Yapay Zekâ’, ‘Verimlilik ve İnovasyon’, ‘Yapay Zekâ ve Etik: Sorumluluk ve Şeffaflık’, ‘Sağlıkta Yapay Zekâ’, ‘Yapay Zekâ ve Siber Güvenlik’, ‘Eğitimde Yapay Zekâ: Geleceği Şekillendirmek’, ‘Yapay Zekâ ve İş Gücü: İnsan ve Makinenin Dansı’, ‘Tarımda Yapay Zekâ: Akıllı Tarım Uygulamaları’ ve‘Finansal Yapay Zekâ’gibi konular çevresinde gerçekleşecek.

Sınırlı katılım nedeniyle kontrollü kayıt alınacak “Bilişim Zirvesi Yapay Zeka: The First Of A Trilogy” etkinliğine ve üçlemenin diğer iki etkinliği olacak “Bilişim Zirvesi Güvenlik: The Second Of A Trilogy” ve “Bilişim Zirvesi Cloud: TheLast Of A Trigoly” etkinliklerine dair detaylı bilgilere www.BilisimZirvesi.com.tr  adresinden ulaşabilir, kayıt yaptırabilirsiniz.

Yapay Zeka Arf Ödülleri Sahiplerin Bulacak

Etkinlikte aynı zamanda yapay zeka odaklı çalışmalar ve projeler,Yapay Zeka Arf Ödülleri adı altında düzenlenecek törende ödüllendirilecek. Geleceğin teknolojilerine ışık tutmak ve bu alandaki en iyi uygulamaları ödüllendirmek amacıyla düzenlenen Yapay ZekaArf Ödülleri’ne sadece BT Sektör firmaları katılım gösterebilecek. Jüri değerlendirmesinin yanı sıra halk oylamasının da yer aldığı Yapay ZekaArf Ödülleri için son başvuru tarihi 20 Ocak 2025. Detaylar ve başvurular www.YapayZekaOdulleri.com.tr adresinden yapılabilecek.


MeshRu’da Yeni Sergi: “ŞEYTANIMIZ BOL OLSUN”

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



MeshRu’da Yeni Sergi: “ŞEYTANIMIZ BOL OLSUN”

Gökhan Tüfekçi’nin “Şeytanımız Bol Olsun” isimli solo sergisi 10 Ocak, Cuma günü itibarıyla MeshRu’da İstanbullu sanatseverlerle buluşacak.  

Beyoğlu Meşrutiyet Caddesi 99 numarada eşitlikçi ve çoğulcu bir buluşma noktası yaratma hayaliyle Ekim 2024’te kapılarını açan MeshRu, şimdi sanatçı Gökhan Tüfekçi’nin Galeri Siyah-Beyaz iş birliğiyle hayata geçen “Şeytanımız Bol Olsun” isimli sergisine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 

Gökhan Tüfekçi nam-ı diğer Kara Gözüktü Kaptan, popüler ve arabesk kültüre ait kavramları biçimsel olarak minyatür sanatı ve sokak sanatı pratiğiyle yorumluyor. Eserlerinde, içinde yaşadığımız coğrafyanın mitlerini, masallarını, geçmişin ve günümüzün halk söylencelerini kullanan sanatçı, bu hikayelerden seçtiği kişi ve olayları yeni bir kurguyla bir araya getiriyor. 


Minyatür sanatındaki perspektif ve istifleme biçimini kendi üslubuyla ele alan Tüfekçi, yoğun renk ve figür kullanımıyla tuvallerin dışına çıkarak sergi alanının bütününe yayılıyor. Geleneksel resim üslubunun yanında üç boyutlu eserlerini ve mekânın duvarlarını kullanarak gerçekleştirdiği duvar resimlerini izleyici ile buluşturuyor. Tüfekçi, sokak jargonundan, çocukluk imgelerine, gölge oyunundan slogana varan çeşitlilikte ürettiği eserlerini absürt kavramı etrafında görselleştirdiği bir ironiyle izleyiciyle buluşturuyor. 

Gökhan Tüfekçi’nin “Şeytanımız Bol Olsun”isimli solo sergisi 10Ocak– 16 Mart 2025 tarihleri arasında Pazartesi, Salı ve Çarşamba günleri 11.00-17.00, Cumartesi ve Pazar günleri 12.00-19.00 saatleri arasında MeshRu’da ziyaret edilebilir.


GÖKHAN TÜFEKÇİ

“Şeytanımız Bol Olsun”

10 Ocak 2025 – 16 Mart 2025 

MeshRu: Asmalı Mescit, Meşrutiyet Cd. No:99, 34430 Beyoğlu/İstanbul


MeshRu Hakkında

Eşitlikçi ve çoğulcu bir buluşma noktası olma gayesiyle 2024 yılında İstanbul’un kültür-sanat hayatına eklemlenen MeshRu, Pera’da Meşrutiyet Caddesi üzerindeki eski UnionFrançaise binasında yer alıyor. Sanatın farklı disiplinlerinden gelen yenilikçi isimleri ve ustaları bir araya getirerek, söyleyecek sözü olan her yaştan sanatçının ve sanatseverin özgürce kendini ifade edebileceği bir alan açıyor.


4 Ocak 2025 Cumartesi

Seyidoğlu Gıda TEGV İş Birliğiyle Çocukların Eğitimine Destek Olacak





Seyidoğlu Gıda TEGV İş Birliğiyle Çocukların Eğitimine Destek Olacak 

Geleneksel lezzetlerin 70 yıllık üreticisi Seyidoğlu Gıda, eğitim desteği için bir iyilik hareketi başlattı. Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ve Seyidoğlu Gıda arasında imzalanan protokolle, üretilen özel ambalajlı helvaların satışından elde edilen gelirin bir kısmı eğitime destek için bağışlanacak.

“Bu Helvada İyilik Var!” sloganıyla başlatılan eğitime destek kampanyası kapsamında, ilk etapta 10 bin adet 500 gramlık helva üretilerek market zincirleri, satış noktaları ve tüm online satış platformlarında ürünler sergilenmeye başlandı. Helvaların satışından elde edilen gelirin bir kısmı TEGV’e bağışlanarak nitelikli eğitime destek çalışmalarına katkı sağlanacak. Satışı yapılacak helvalar üzerine TEGV logosu ve bilgilendirme amaçlı QR kod yer alacak. Tüketici aldığı ürün ile doğrudan bağış kampanyasına destek olacak. 2025 yılı kasım ayına kadar kampanyanın 1 yıl boyunca devam edeceği bilgisini veren Seyidoğlu Gıda Genel Müdürü Mehmet Göksu, “Firma olarak gücümüz yettiğince tüm yardım ve destek kampanyalarında, hep ilk sırada yer almaya çalışıyoruz. Bu projeyle amacımız geleceğimiz olan çocuklarımızın daha iyi şartlarda eğitim görmesine destek olmak ve toplumsal bir farkındalık oluşturmak. Türk kültüründe helva sadece bir tatlı değildir. Aynı zamanda iyi günde kötü günde, neşemizde ve kederimizde dağıtılan, derin kültürel anlamlar taşıyan bir semboldür. Yardımlaşma ve bir arada olma geleneklerimizin vazgeçilmez bir parçası olan helvayı bu defa eğitime destek olmak için hayırlı bir amaç için üreteceğiz. Satılan her helvanın gelirinin bir kısmınıTEGV’e bağışlayarak bu kampanyaya herkesin dâhil olmasını sağlamak istiyoruz. Yardımlaşma ruhunu toplumun geneline yayarak kampanyamıza tüketiciyi de dâhil etmek istedik” diye konuştu. 

TEGV’in faaliyetlerinin eğitim alanında büyük önem taşıdığını ifade eden Göksu, “Eğitim faaliyetlerine gönül veren binlerce gönüllü neferin her birine yürekten teşekkür ediyoruz. Firma olarak bizler de çorbada tuzumuz olsun istedik. Bu destek kampanyasını uzun yıllar devam ettirmek ve ülkemizin geleceğine tüketicilerimizle el ele bir tuğla da biz koymaktan büyük onur duyacağız” ifadelerini kullandı. 

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı Genel Müdürü Sait Tosyalı da yaptığı açıklamada; “Bugüne kadar 100 bin gönüllümüzün desteği ile 3.2 milyon çocuğumuza nitelikli eğitim desteği sağladık. 30. Kuruluş yıl dönümümüzü kutlamaya hazırlanırken, ülkemizin dört bir yanındaki 73 etkinlik noktamızda çocuklarımızla buluşmaya devam ediyoruz. Nitelikli eğitime destek noktasında Türkiye’nin köklü markalarından biri olan Seyidoğlu Gıda ile anlamlı ve değerli bir projeye imza atıyoruz. “Bu Helvada İyilik Var!” projemiz kapsamındaki iş birliğimizingüçlü, bilgili ve özgüvenli bireyler yetiştirmek için önemli bir fırsat yaratacak olması bizi çok mutlu ediyor. Seyidoğlu Gıda’nın desteği yalnızca nitelikli eğitime bir katkı değil; aynı zamanda gelecek nesillerimize yapılan uzun vadeli bir yatırımdır. İş birliğimizle çocuklarımıza umut olacağımıza ve toplumsal gelişime katkı sağlayacağımıza inanıyoruz.  Çocuklarımızın eğitimine ve gelişimine gösterdikleri duyarlılık için Seyidoğlu Gıda’ya teşekkür ediyor; daha fazla çocuğumuzun eğitimde fırsat eşitliğinden yararlanabilmeleri adına işbirliğimizin uzun yıllar sürmesini diliyoruz” şeklinde konuştu.  


Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) hakkında:

Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), başta Suna Kıraç olmak üzere, eğitimin her şeyin başı olduğuna yürekten inanan bir grup sanayici, yönetici ve akademisyenin girişimi ile devlet tarafından verilen temel eğitime destek olmak amacıyla 23 Ocak 1995 tarihinde kuruldu. İlköğretim çağındaki çocuklara okul dışı saatlerde ücretsiz eğitim desteği vermeye odaklanan TEGV, yıllar içinde Türkiye’nin eğitim alanında faaliyet gösteren en yaygın sivil toplum kuruluşu oldu. TEGV 2009 yılında Bakanlar Kurulu tarafından “izin almadan yardım toplama” hakkına sahip vakıflardan biri olarak tanındı. Vakıf Türkiye genelinde halen 25 ilde 6 Eğitim Parkı, 41

Öğrenim Birimi ve 26 Ateşböceği ile toplam 73 etkinlik noktasında çocuklara nitelikli eğitim desteği vermeye devam ediyor.

 

Özgü Alnıtemiz, ‘’Limanlarımızda gemi sayısı da binen yolcu da artıyor’’


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Kruvaziyerde 2024 gibi 2025 de parlak bir yıl olacak ‘’Limanlarımızda gemi sayısı da binen yolcu da artıyor’’

Türkiye kruvaziyer sektörü 2024’ü yüzde 30’un üzerinde büyüme ile kapatıyor. Celestyal’in 2024 yılı içinde Türkiye limanlarına düzenli olarak geldiğini ve 100’ün üzerinde sefer düzenleyerek 100 binin üzerinde cruise yolcusu getirdiğini kaydeden Özgü Alnıtemiz, ‘’Ülkemiz 7 denizin tam göbeğinde, kruvaziyer devleri için önemli bir hub konumunda. Dev gemiler için vazgeçilmez bir destinasyondayız. Gemi sayıları daha da artacak, 2025’te hedef 1800 gemi. Hedef yolcu sayısı 2.3 milyon. Cruise seyahatinin avantajları her geçen gün daha çok keşfediliyor, cruise bilinirliği ülkemizde de artıyor. Gelen gemilere limanlarımızdan biniş yapan yolcu sayısı da artıyor, gelen gemiler de buna paralel artmaya devam edecektir’’ dedi.

Kruvaziyer sektörü pandemi sürecinin kayıplarını kapatıyor, 2024 dünyada ve ülkemizde kruvaziyerin yeniden parladığı bir yıl oldu. Türkiye limanlarına kesintisiz ve düzenli olarak gelen kruvaziyer firması Celestyal’in Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz; sektörün 2024 değerlendirmesini şöyle yaptı: ‘’2024 yılını hem sektör hem de marka bazında güzel gelişmelerle kapatıyoruz. Kasım sonu itibarıyla 2024 yılı içinde Türkiye limanlarına toplam 1167 kruvaziyer gemisi gelmiş. Özellikle İstanbul, Galataport’la birlikte artık yeniden dev kruvaziyer gemileri için önemli bir hub haline geldi. Lİmanlarımıza gelen toplam kruvaziyer yolcu sayısı 1 milyon 854 bin 364 oldu. Yolcu sayısındaki bu artış; geçtiğimiz yılla kıyaslayınca özellikle daha büyük kapasiteli gemilerin ülkemize geldiğini gösteriyor.  



Celestyal açısından bakınca 100’ün üzerinde düzenli sefer geçekleştirdik, bu seferlerde ağırlığı Amerikalı ve Avrupalı olmak üzere toplam taşıdığımız yolcu sayısı 100 bini geçti. Yaz boyu haftanın 3 günü Kuşadası limanına bir Celestyal gemisi geldi. 100 bin cruise yolcusu limanlarımıza giriş yaptı. 

2024 giden yolcu açısından da başarılı bir yıl oldu. Türkiye limanlarından gemilerimize 20 bin yolcu bindirdik. Bunların içinde 12 bini Türk, diğerleri yabancı misafirlerimizdi. Onları sadece gemilerimizde ağırlamaktan öte, ülkemizi keşfetmelerine olanak sunduk. Öncesi ve sonrasında yakın bölgeleri gezebilecekleri turlar düzenledik, ülkemizde de konaklamalarına fırsat yarattık, dolayısıyla ekonomiye artı değer sağladık. Bir kruvaziyer operasyonu sadece cruise tur paketini içermez. Limanlarımızda biniş ve iniş yapan her cruise turisti için katma değerli programlar yapıyor, onları ülke turizmimize de kazandırıyoruz. Dolayısıyla 2024 bu açıdan da kazanımlı bir yıl oldu.’’ 

Destinasyon ve memnuniyet DNA’mızda var

Celestyal Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz; Celestyal’in 2024’te atağa geçtiğini, Arap Körfezi gibi önemli bir destinasyonu daha programına aldığını, bu rotayı uçaklı paketler oluşturarak Türkiye pazarına açtıklarını da kaydederek şunları söyledi: ‘’Pandeminin durağan sürecini yatırım planlamarıyla geçiren Celestyal son iki yıldır meyvelerini alıyor. Filomuz yenilendi, filoya eklenen yeni gemiler baştan sona yeniden renove edildi. Son olarak Discovery gemimiz de kat sayısı ve balkonlu süit’lerin eklenmesiyle baştan sona yepyeni bir tasarımla hizmete girdi. Zenginleştirilmiş deneyim, destinasyon odaklı motivasyon ve yüksek memnuniyeti marka DNA’sına yerleştiren Celestyal, tüm pazarlarda ve Türkiye’de sevilen bir cruise şirketi. Yunan Adaları’ndaki uzmanlığımızı şimdi yeni rotalarımız olan Arap Körfezi ve Adriyatik programlarımıza taşıyoruz. 2025’te Arap Körfezi programını 12 aya yaymayı planlıyoruz.’’

Hedeflenen yolcu sayısı 2.3 milyon!

Celestyal Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz; sektör ve marka bazında 2025 tahminlerini ise şöyle aktardı: ‘’2024 Kasım itibarıyla açtığımız erken rezervasyon döneminde hedeferimizin yüzde 50’sini kapattık. 2025 Şubat Mart sonuna kadar yüzde 70’ine kadar tutturmayı hedefliyoruz. 2025 hedeflerimiz Celestyal açısından Türkiye pazarında yine aynı rakamları oluşturabilmek. Türkiye kruvaziyer pazarı açısından da gelişmeler bekliyoruz. Hedeflenen toplam yolcu sayısı 2.3 milyon. Dünyada kruvaziyer sektöründe çok ciddi büyüme var, toplam yolcu sayısının 40 milyona ulaşması bekleniyor. Cruise seyahatinin avantajları her geçen gün daha çok keşfediliyor. Her mevsim çıkabileceğiniz bir cruise programı var çünkü. Cruise seyahati farkındalığı git gide artıyor. Bir kez cruise gemisi ile yolculuk edenler, yüzde 80’in üzerinde bir oranla yeniden binmek istiyor. Cruise’da erken planlamak her zaman daha avantajlıdır. Misafirlerimize avantajlı fiyatlardan yararlanabilmeleri için erken hareket etmelerini öneriyoruz.’’

Huawei’den katlanabilir telefon ve ses teknolojisinde yeni bir devrim


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Huawei’den katlanabilir telefon ve ses teknolojisinde yeni bir devrim

Huawei, katlanabilir telefonlar, ses teknolojileri ve tasarımda yeni standartlar belirleyen ürünlerini teknoloji dünyasına sundu. HUAWEI Mate X6, HUAWEI nova 13 serisi, HUAWEI FreeBuds Pro 4 ve HUAWEI FreeClip Rose Gold, yenilikçi teknolojiler ve üstün kullanıcı deneyimiyle dikkat çekiyor.

HUAWEI Mate X6: Katlanabilir Telefon Deneyiminde Yeni Bir Başlangıç

HUAWEI Mate X6, katlanabilir telefon segmentinde yeni bir dönemi temsil ediyor. Hem tasarım hem de dayanıklılık açısından önemli gelişmelerle gelen Mate X6, yalnızca 239 gram ağırlığında ve katlanmış halde 9.85 mm, açık halde ise yalnızca 4.6 mm kalınlığında. Nebula Kırmızısı ve Siyah renk seçenekleriyle sunulan cihazın kamera tasarımı, geleceğin sınırsız olanaklarını simgeleyen yörünge ilhamlı bir görünüm sunuyor.

50 MP Ultra Diyafram Kamerası, 10 seviyeli fiziksel diyafram, 40 MP ultra geniş açılı kamera ve 48 MP telefoto mikro kamera ile donatılan Mate X6, katlanabilir telefonlarda fotoğrafçılıkta çıtayı yükseltiyor. Ayrıca EMUI 15 işletim sistemi, kullanıcılar için daha akıllı, güvenli ve sorunsuz bir deneyim sağlıyor.

HUAWEI nova 13 Serisi: Modayı ve Fotoğrafçılığı Birleştiren Telefon

Genç neslin yaratıcılığını yansıtan HUAWEI nova 13 serisi, 50 MP Ayarlanabilir Diyafram Kamerası ve OIS destekli optik yakınlaştırma özellikleriyle profesyonel fotoğrafçılık imkanı sunuyor. AI Best Expression özelliği, fotoğraflarda en doğal ifadeleri yakalamayı kolaylaştırıyor. Şık Loden Yeşili renk seçeneği ve Dinamik Kare Desen Tasarımı, cihazın zarafetini ve modernliğini artırıyor.


HUAWEI FreeBuds Pro 4: Üstün Ses ve Çağrı Deneyimi

HUAWEI FreeBuds Pro 4, yüksek çözünürlüklü kayıpsız ses iletimi, Dual-driver True Sound sistemi ve gelişmiş yapay zeka gürültü engelleme özellikleriyle benzersiz bir ses deneyimi sunuyor. 48 kHz/24-bit kayıpsız ses iletimi ve 100 dB'ye kadar dış ses engelleme kapasitesi, kullanıcıların net ve kesintisiz bir iletişim kurmasını sağlıyor.


HUAWEI FreeClip Rose Gold: Şıklık ve İşlevselliğin Buluşması

Rose Gold renk seçeneğiyle öne çıkan HUAWEI FreeClip, yenilikçi tasarımı ve yeni özellikleriyle günlük kullanımda estetik ve konforu bir araya getiriyor. Dinamik Bas Algoritması ve Kafa Hareketi Kontrolleri gibi özellikler, kullanıcıların deneyimini daha da kişiselleştiriyor.

Yeni tanıtılan tüm ürünler yakında Türkiye'de satışa sunulacak.


-*-HUAWEI Tüketici Elektroniği Grubu Hakkında

HUAWEI ürün ve servisleri, 170’ten fazla ülkede, dünya nüfusunun 3’te 1’ine hizmet etmektedir. Almanya, İsveç, ABD, Fransa, İtalya, Rusya, Hindistan ve Çin de dahil olmak üzere 15 Ar-Ge merkezi bulunmaktadır. 2019 yılında HUAWEI, dünya genelinde ve Türkiye’de yapılan akıllı telefon gönderimleri ile ikinci sırada yer almıştır. HUAWEI’nin üç iş grubundan biri olan Tüketici Elektroniği Grubu portföyünde cep telefonları, PC ve tabletler, giyilebilir teknolojiler ve bulut servisleri bulunmaktadır. 30 yıldan fazla bir süre boyunca, bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe elde ettiği zengin deneyim sayesinde, küresel operasyonlarıyla, iş ortakları ve tüketicileri en son teknoloji ile buluşturarak, dünyanın her yerindeki insanlara olağanüstü deneyimler sunuyor.


3 Ocak 2025 Cuma

Tatil Trendlerinde Termal ve Bungalovların Yükselişi


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Tatil Trendlerinde Termal ve Bungalovların Yükselişi

Kış mevsiminin soğuk günlerinde tatilciler, doğa ile iç içe konforlu bir tatil arayışıyla termal oteller ve bungalovları tercih ediyor. Aralık ayında en çok tercih edilen bölgeler arasında Kıbrıs, Muğla, Antalya, Nevşehir ve Sakarya öne çıkarken, termal otellere olan talep kasım ayına göre %244 oranında artış gösterdi. Termal oteller en çok tercih edilen tema olurken, yılbaşı otelleri ve erken rezervasyon otelleri de tatilcilerin favorileri arasında yerini alıyor.

Tatil Planları Hızlandı

Aralık ayıyla birlikte tatil planlarında hareketlilik artıyor. Yılbaşı otellerine olan talep kasım ayına göre %72, kayak otellerine olan ilgi ise %65 oranında yükseldi. Sezon çeşitliliği genişledikçe, tatilcilerultra her şey dahil, her şey dahil ve bungalov tatillerine yoğun ilgi gösteriyor.

2024’ün Tatil Haritası: Kadınlar Öncü, Muğla Zirvede, Ultra Her Şey Dahil Favori!

Neredekal.com CEO’su Gökhan Sivrikaya 2024 tatil trendlerine ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Verilerimize göre, 2024 yılı tatilciler için yoğun bir dönem oldu. En çok tatil planları yapılan ay temmuz olurken, tatil yapılan ay ise ağustos olarak kaydedildi.Kadın tatil severler, %59.13 ile tatil aramalarında öne çıkarken, her şey dahil oteller ise en popüler tema oldu. Muğla, tatil severlerin en çok tercih ettiği bölge olarak öne çıkarken, Fethiye ise bu bölgedeki en çok tercih edilen lokasyon oldu. Aralık ayında ise yılbaşı otellerine olan talep artarken, kayak tatili aramaları da yükseldi. Ultra her şey dahil ve bungalov tatilleri, tatilcilerin favori tatil seçenekleri arasında yer almaya devam ediyor’’ ifadesinde bulundu.


Erken Rezervasyon Fırsatlarını Kaçırmayın

Yaz sezonu için erken rezervasyon fırsatları hızla tükeniyor. Tatil severler, yaz sezonu için rezervasyonlarını yapmaya devam ederken, aralık ayında en çok tercih edilen ay temmuz olarak öne çıkıyor. Popüler tatil bölgeleri arasında ise Antalya ve Muğla ilk sırada yer alıyor.

Popüler ay ve bölgelerde, 4 kişilik bir ailenin gecelik konaklama bütçesi; Antalya'da 2.000 TL ile 

617.000 TL arasında değişirken, Muğla'da ise 4.000 TL ile 78.000 TL arasında değişen fiyatlar söz konusu. Bu dönemde oteller, tatilcilere en yüksek indirim oranlarıyla fiyatlarını sunarak, erken rezervasyon fırsatlarından yararlanma imkânı sağlıyor. Erken rezervasyon fırsatlarını değerlendiren tatilciler, en uygun fiyatlarla tatil planlarını yapma fırsatına sahip.

Oda Fiyatı En Çok Bolu’da Arttı 

Neredekal’da listelenen 23 binden fazla tesis oda fiyatları incelediğinde 2024 Aralık ayının bir önceki yılın aynı dönemine oranla %42 artış gerçekleşmiştir. En çok artış yaşanan il Bolu (%102) oldu. Bolu’yu Antalya (%75), Mersin (%53), Kıbrıs (%50) ve Çanakkale (%49) takip etti. 

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı aralık ayına ilişkin tüketici ve üretici fiyat endekslerine göre en çok üçüncü fiyat artışı%57,13oranıyla Lokanta ve Oteller grubunda görüldü.


2025, dijital baskının öneminin artmaya devam edeceği bir yıl olacak


HABER ARTİN ŞİRİNPINAR



2025, dijital baskının öneminin artmaya devam edeceği bir yıl olacak 

2025 yılı, teknolojik ve ekonomik açıdan dijital baskının öneminin artmaya devam edeceği bir yıl olacak. Yaklaşık 800 milyar dolarlık bir printer pazarı içinde dijital baskının payı 40 milyar dolar iken, bu rakamın gelecek 5 yıl içinde 90 milyar dolara çıkması bekleniyor. Dijital baskı sektörü, son 25 - 30 yılda büyük bir dönüşüm geçirdi. İlk başlarda kağıt ve türevlerine baskı yapılırken, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte baskı medyası genişledi. Bugün, 10-15 cm kalınlığa kadar metal, ahşap, cam, deri ve seramik gibi çeşitli malzemeler üzerine baskı yapılabiliyor.Bu dönüşüm, etiket sektöründen yayıncılığa kadar geniş bir yelpazede etkisini gösteriyor. 

Teknolojik gelişmeler yaşanıyor 

Eskiden baskı denilince akla ilk olarak ofset baskı gelirdi. Ardından dijital baskı, başlangıçta tamamlayıcı bir teknoloji olarak ortaya çıksa da, zamanla ofset baskıya alternatif hale geldi. Ofset baskının ön hazırlık, işçilik ve makine maliyetlerine karşılık, dijital baskı ön hazırlık gerektirmiyor ve maliyetleri önemli ölçüde düşürüyor.Klasik baskı teknolojilerinin yerini, dijital baskı teknolojilerinin almayı sürdüreceğini kaydeden Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz, şunları söyledi:

“Teknolojik gelişmeler, dijital baskıya yeni alanlar açıyor ve bu da pazarın büyümesini sağlıyor. Sektördeki büyüme, hem teknolojik yenilikler, hem de ekonomik değişimlerle destekleniyor.Bu büyüme, klasik baskı teknolojilerinin dijitale kayması ile gerçekleşiyor.” dedi.

Avrupa’ya ihracat yapılabilir

Dijital baskı sektörü, sürekli olarak yenilikleri takip etmeyi ve yaratıcı çözümler sunmayı gerektiriyor. Bu alandaki gelişmeleri yakından izlemek ve adaptasyon sağlamak, başarılı olmanın anahtarı. Amerika ve diğer büyük pazarlarda bu teknolojilerin nasıl kullanıldığını ve hangi yeniliklerin uygulandığını takip etmek, sektördeki rekabet gücünü artırmak için önem kazanıyor. 

Ülkemizin, dijital baskı sektöründe ciddi avantajlara sahip olduğunu ve print üretiminde önemli bir tecrübesi bulunduğunu anlatan Bekir Öz, konuşmasına şöyle devam etti: 

“Avrupa pazarı gibi büyük bir pazara yakın olmak, Türkiye için büyük bir fırsat sunuyor. Ülkemizde işgücünde ciddi bir pazar mevcut. Yalnızca iç pazara değil, dünya pazarlarına da açılabilecek kabiliyete sahibiz. Baskı ürünleri üretip ihraç ederek, bu pazardan pay almak mümkün. Lidya olarak, ülkemizin yanı sıra faaliyet gösterdiğimiz Birleşik Krallık’taprinter pazarı, Türkiye’nin 20 katı büyüklüğünde. Bu pazarda üretim yaparak satış gerçekleştirmek rekabet avantajı sağlıyor. İngiltere’deki üretim tesisimizde ürettiğimiz ürünleri İngiltere pazarının yanı sıra Avrupa ülkelerine ihraç ediyoruz.” diye konuştu. 

Dijital baskının faydaları ve pazar potansiyeli

Dijital baskı sektörü, Kupa, tişört gibi ürünlerde hızlı bir yükseliş gösteriyor. Yurtdışına satış yaparak pazar payını artırmak, verimlilik ve maliyet avantajı sağlamak mümkün. Online satışta en basit ürünlerden biri olan kartvizitler bile en az 50 farklı model ve 20 farklı kağıt çeşidi ile sunulabiliyor. B2B (Business to Business) modeli de büyük bir pazar sunuyor. Seramik ve dijital baskı ile farklı malzemeler kullanılarak verimlilik artırılabiliyor ve maliyetler düşürülebiliyor. Özetle, klasik baskı teknolojileri, dijital baskıya dönüşmeye devam ediyor. Dijital baskının sağladığı hız avantajı, B2B ve B2C modellerinde önemli bir rekabet üstünlüğü sunuyor ve sektörün büyümesini destekliyor. Ülkemizin,dijital baskı sektöründeki potansiyelinin daha da gelişmesi ve dünya pazarlarına açılması, ekonomiye büyük katkılar sağlayacaktır


Engin Kaya RemaxTürkiye Yıldızlar Kulüp Ödülünü aldı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Engin Kaya RemaxTürkiye Yıldızlar Kulüp Ödülünü aldı 

Gayrimenkul danışmanlığı alanındaki başarılarını ödüllerle taçlandıran Engin Kaya, Remax Türkiye Yıldızlar Kulüp Ödülünü aldı. Geçtiğimiz günlerde RemaxMaximum’da Haftanın Danışmanı olan Engin Kaya, başarılarına yenilerini eklemeyi sürdürüyor. İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Bolu, Yalova, Eskişehir, Antalya gibi ülkemizin dört bir yanındaki konut, arsa, residence, mağaza, osb’ler dahil geniş bir yelpazede hizmet veren Gayrimenkul Danışmanı Engin Kaya, ülkemizin yanı sıra uluslararası emlak piyasasındaki gelişmeleri yakından takip ediyor. Bu kapsamda, emlak danışmanlığı alanında sunduğu hizmetler, Türkiye’nin dört bir yanındaki çeşitli illerde büyük bir yankı uyandırıyor.

Gayrimenkul danışmanlığında yükselen yıldız

Meslek hayatına Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda başlayan Engin Kaya, emekli olduktan sonraki süreçte Remax Maximum ailesine katıldı. Kısa sürede emlak sektöründe başarılı bir kariyer inşa eden Engin Kaya, gerek yerli gerek yabancı müşterilerine güvenilir ve profesyonel hizmet sunarak sektörde öne çıkmayı başardı. Gayrimenkul danışmanlığı alanındaki yetkinliği ve tecrübesi, kendisine önemli ödüller ve takdirler kazandırmaya devam ediyor. 

Akademik kariyer ve gelecek hedefleri

Nişantaşı Üniversitesi’nde tezli olarak İşletme Yönetimi bölümünü bitiren Engin Kaya, önümüzdeki dönemde doktora yaparak akademik kariyerine devam etmeyi planlıyor. Akademik hedefleri, emlak danışmanlığı alanındaki bilgi birikimini daha da derinleştirecek ve sektördeki liderliğini pekiştirecektir.

.

2 Ocak 2025 Perşembe

(MESAM), ünlü isimlerin gözdesi oldu.


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Ünlüler MESAM'ı seçti 

Son 5 yılda topladığı telif gelirini 10 katına çıkaran Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM), ünlü isimlerin gözdesi oldu. Sinan Akçıl, Mabel Matiz, Cem Adrian, Mahsun Kırmızıgül, Serdar Ortaç, Ersay Üner, Gökhan Türkmen ve Yusuf Güney gibi isimlerin de olduğu çok sayıda popüler isim, MSG 'den istifa ederek MESAM 'a geçti.

MESAM son 5 yılda topladığı telif gelirini ücretini 10 katına çıkardı. 2021 Temmuz ayında MESAM yönetimine gelen Başkan Recep Ergül, telif toplamak konusunda dünyanın sonuncu bir kaç ülkesinden biri olan Türkiye’yi üst sıralara çıkardı. Meslek birliklerinin çatı kuruluşu CISAC'ın 2023 verilerine göre MESAM onlarca basamak atlayarak 39. sıraya çıktı.

700 milyon TL telif dağıtıldı

MESAM’da 2020’de 85 milyon telif ödemesi yapılırken bu rakam 2024’te 700 milyon TL’ye ulaştı. MESAM aralık ayı döneminde de üyelerine 205 milyon TL telif geliri dağıttı. Recep ERGÜL, MESAM’ın bir kaç yıl içinde CİCAC sıralamasında ilk 20 içinde olmayı hedeflediklerini söyledi.

MESAM’a ünlüler akını  

MESAM'ın telif toplamadaki başarısı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yaptığı ortak çalışmalar, dijital müzik platformlarıyla anlaşmaları dikkate alan birçok ünlü isim 2024’te üyeliklerini farklı müzik birliklerinden MESAM’a taşıdı. Sinan Akçıl, Mabel Matiz, Cem Adrian, Mahsun Kırmızıgül, Serdar Ortaç, Ersay Üner, Gökhan Türkmen ve Yusuf Güney gibi isimlerin de olduğu çok sayıda popüler isim, MSG 'den istifa ederek MESAM 'a geçti

Trabzon Yarı Maratonu 2025 yılında 45.yılını kutlamaya hazırlanıyor

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Karadeniz’in spor şehri Trabzon’da mavinin yeşille buluştuğu eşsiz manzara eşliğinde düzenlenen Trabzon Yarı Maratonu’nun45. yılında her adım barış için atılacak

Trabzon Yarı Maratonu 2025 yılında 45.yılını kutlamaya hazırlanıyor

23 Şubat 2025

Her Adımda Barışa Koş

45. Trabzon Yarı Maratonu son kayıt tarihi: 18 Şubat 2025 Salı

https://yarimaraton.trabzon.bel.tr

Videoya linkten ulaşabilirsiniz:https://drive.google.com/drive/folders/18IAS_pl_mAEg6jfwXevHu4V7b6gHwUjC?usp=drive_link

Her yaştan ve seviyeden koşucunun katılımına açık olan Trabzon Yarı Maratonu, Karadeniz’in büyüleyici doğası ve Trabzon’un tarihi dokusuyla unutulmaz bir spor şöleni yaşatacak.

"Her Adımda Barışa Koş" mottosuyla düzenlenecek Trabzon Yarı Maratonu kayıtları 18 Şubat 2025 tarihine kadar devam edecek olup; sporun birleştirici gücünü barış, dostluk ve dayanışma mesajlarıyla dünyaya yayacak.

Trabzon'un düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen Trabzon Yarı Maratonu, 21K Uluslararası Maratonu, 10K Çeyrek Maratonu, 4K Halk Koşusu ve 1K Çocuk Koşusu parkurlarıyla her yaştan katılımcıyı bir araya getirecek.

Spor şehri Trabzon, spor tutkunlarını 45. Trabzon Yarı Maratonu’na davet ediyor. Geleneksel hale gelen ve her yıl heyecanla beklenen yarı maraton, bu yıl da koşuseverleri benzersiz bir deneyime ortak edecek.

Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Atletizm Federasyonu ve Trabzon Valiliği tarafından desteklenen Trabzon Yarı Maratonu, bu yıl 45. kez spor tutkunlarını bir araya getiriyor. Trabzon Yarı Maratonu’nun kayıtları, 18Şubat 2025 Salı günü saat 00:00’a kadar https://yarimaraton.trabzon.bel.tr adresi üzerinden yapılacak.

Trabzon’un tarihi dokusunun nakış gibi işlendiği sokaklarında atılan her adım, Orta ve Yukarı Hisar’daki surların,manastırların ve Osmanlı döneminden kalma eserlerin arasında geçmişin büyülü atmosferine bir yolculuk sunuyor.Dünya’nın en düz parkurlarından biri olarak kabul edilenyarış parkuru,kentin doğal güzelliklerini gözler önüne sererken, bol yağışlı iklimin sunduğu zümrüt yeşili bitki örtüsü koşuculara adeta görsel bir şölen yaşatacak. 

“Her Adımda Barışa Koş” mottosuyla düzenlenecek

İpekyolu üzerinde, tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış bu kadim şehirde düzenlenen Trabzon Yarı Maratonu, iyiliğin yayılmasına katkı sağlamak isteyen herkese bir fırsat sunacak.  “Her Adımda Barışa Koş” mottosuyla sporun birleştirici gücünü adım adım vurgulayan Trabzon Yarı Maratonu,Karadeniz’in büyüleyici manzarası eşliğinde, sporculara unutulmaz bir deneyim yaşatacak. 

Barış ve dostluk mesajını spor şehri Trabzon'dan dünyaya yaymayı hedefleyen Trabzon Yarı Maratonu, eşsiz rotasıyla geçmişin izlerini de keşfetmeye olanak sağlayacak. Sporcular,yarışta desteklemek istedikleri sosyal sorumluluk projelerine bağışta bulunabilecek. Elde edilecek bağışlar, eğitim, sağlık, barış ve çevresel sürdürülebilirlik gibi önemli alanlarda fark yaratacak projelere aktarılacak.

Trabzon'un Eşsiz Atmosferinde Yeşilin Tüm Tonları Keşfedilecek

Tarihi, kültürel ve doğal zenginlikleriyle bilinen Trabzon, yarı maraton parkuruyla katılımcılara eşsiz bir koşu deneyimi sunuyor. Koşucular, kentin yemyeşil doğası ve tarihi dokusuyla iç içe bir parkurda hem fiziksel hem de zihinsel bir yolculuğa çıkacak.Yarış, Trabzon’un sembolik değerlerinden olan Ayasofya ve eşsiz sahil manzaralarından geçerek katılımcılara hem fiziksel hem de ruhsal bir yenilenme fırsatı kazandıracak.

Folklorik unsurlar ve kemençenin ritmi, koşu heyecanını Karadeniz insanının sıcaklığı ve coşkusuyla buluşturuyor. Trabzon’un kültürel ve doğal mirasını keşfetmek için özel bir deneyim sunan dev organizasyon, sporun birleştirici gücünü Karadeniz ruhu ile harmanlayarak koşuseverlere kültürel keşif yaşatırken, koşu öncesi ve sonrası Trabzon’un muhteşem lezzetleri ile tanışma olanağı sunuyor.

Karadeniz’in büyüleyici manzarası eşliğinde 45.kez gerçekleşecek Trabzon Yarı Maratonu’nda şu kategoriler yer alıyor:

21(K) Uluslararası Trabzon Yarı Maratonu Parkuru: Profesyonel ve uzun mesafe koşucuları için hızlıve bir o kadar da etkileyici bir parkur sunuyor. Koşucular, Trabzon’un masalsı dokusuyla çevrili benzersiz bir rotada yarışacak.

10(K) Koşusu (Çeyrek Maraton) Parkur: Karadeniz’in eşsiz manzarası eşliğinde 10 kilometrelik parkuruyla her yıl yüzlerce sporcuyu bir araya getirecek.

3.7(K) Halk Koşusu Parkuru: Spora ilgi duyan ve daha kısa mesafede koşmayı tercih eden katılımcılar için ideal olacak. Trabzon’un eşsiz sahil şeridi boyunca gerçekleşecek bu koşu, eğlenceli ve erişilebilir bir deneyim sunuyor.

1(K) Çocuk Koşusu Parkuru: Minik sporcular için düzenlenen özel parkur, spor sevgisini aşılamak ve eğlenceli anılar biriktirmek isteyen aileler için kaçırılmayacak bir fırsat.

Trabzon Yarı Maratonu’na Katılım Şartları:

Yarı Maraton ve 10.548M Koşusu: 2007 ve öncesi doğumlu sporcular katılabilir. (18-34 yaş arası normal kategori; 35 yaş ve üzeri master kategori olarak değerlendirilecektir.)

Halk Koşusu: 2012 ve öncesi doğumlu bireyler (13 yaş ve üzeri) katılabilir.

Çocuk Koşusu:

Kategori: 2013-2015 doğumlular (10-12 yaş),

Kategori: 2016-2018 doğumlular (7-9 yaş).

Trabzon Yarı Maratonu, Karadeniz’in zümrüt yeşili doğası, tarihi dokusu ve muhteşem lezzetlerini keşfetmek isteyen herkesi 23 Şubat 2025 tarihinde Trabzon’da bekliyor. Yarı maratona kayıtolmak ve detaylı bilgi almak için https://yarimaraton.trabzon.bel.tr adresi ziyaret edilebiliyor.


Accor Türkiye’de iki önemli atama


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Accor Türkiye’de iki önemli atama

Cinsiyet ve fırsat eşitliği konusundaki kararlı politikasını sürdüren dünyanın öncü konaklama grubu Accor, iki önemli atamaya imza attı.Simge Güzel Öğüt,Accor Sahra Altı Afrika & Türkiye Sadakat Programı Operasyonları ve Pazarlama & İletişim Direktörü olarak atanırken, Berna MeşeliAccor Türkiye, Premium, Orta Ölçekli ve Ekonomi MarkalarıYatırımlar Müdürü oldu. 

Türkiye operasyonundaki ticari departmanınıkadın yöneticilere emanet ederek çeşitlilik ve kapsayıcılık ilkelerinde konaklama ekosistemine öncülük eden Accor’da, üst düzey iki atama gerçekleşti.Turizm ve otelcilik alanında yurt içi ve yurt dışı olmak üzere 26 yılı aşkın sektör deneyimiyle dikkat çeken ve haziran 2022’den bu yana Accor Türkiye Premium, Orta Ölçekli ve Ekonomik Markalar Pazarlama & İletişim Direktörü olarak görev alan Simge Güzel Öğüt, Accor Sahra Altı Afrika & Türkiye Sadakat Programı Operasyonları ve Pazarlama & İletişim Direktörü oldu. Kariyer hayatı boyunca muhtelif geliştirme projelerinde en iyi ve en etkin kullanım analizleri, gayrimenkul yatırım fizibilitesi, finansman amortizasyonu ve kiralama fizibilitesi çalışmalarında görev alan Berna Meşeli ise Accor Türkiye, Premium, Orta Ölçekli ve Ekonomi Markaları Yatırımlar Müdürüolarak atandı. Yeni göreviyle birlikte Meşeli, Accor’un Türkiye’deki otel yatırımlarının yönetilmesinden sorumlu olacak. 


Simge Güzel Öğüt kimdir? 

Kanada Mount Saint Vincent Üniversitesi,Turizm ve Otelcilik İşletmeciliği Bölümü mezunu Simge Güzel Öğüt, aynı üniversitede pazarlama alanında çift ana dal yaptı.Türkiye'de Ceylan Intercontinental, Holiday Inn, Crowne Plazave Milli Saraylar’da çalıştı, Kanada'da Fairmont Hotels & Resorts gibi çok çeşitli coğrafyalarda görev aldı.Güzel, 2007 yılından bugüne kadar Accor Türkiye bünyesinde operasyondan satışa, kaliteden pazarlamaya kadar çeşitli görevlerde yer aldı.


Berna Meşeli kimdir? 

İstanbul Teknik Üniversitesi Şehir ve Planlama Bölümü’nden mezun olan Meşeli, London School of Economics’te Finans Anabilim Dalı Alternatif Yatırım Araçları programını tamamladı. Londra Greenwich Üniversitesi’nde Gayrimenkul Geliştirme ve Yatırımları alanında yüksek lisans yaptı. Kariyer hayatı boyunca otel, alışveriş merkezi, teknopark, öğrenci yurdu, yaşlı bakım kompleksi ve konut gibi çeşitli gayrimenkul projelerinin geliştirilmesinde aktif rol oynadı. Türkiye’nin ilk faaliyet izni almış portföy yönetim şirketinde gayrimenkul yatırım fonlarının kuruluş ve portföy oluşturma süreçlerini yönetti. Türkiye genelinde ve uluslararası platformlarda gayrimenkul yatırımı, yönetimi ve geliştirme konularında danışmanlık hizmeti verdi.


1 Ocak 2025 Çarşamba

İlişki çatlaklarını onarmanın yeni yolu: Bir günlükİlişki Check-Up’ı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Aşkınızı iyileştirin: Bir günlük İlişki Check-up’ı ile aşkınızı sağlık kontrolünden geçirin

Aşkınızı iyileştirmek için bir ilişki terapistirandevusuna ihtiyacınız olabilir. İlişkiler de, tıpkı vücut gibi sağlıklı bir bakıma ihtiyaç duyarlar. Bozulmuş güven, iletişim eksiklikleri veya ilişki sorunları göz ardı edilirse sonuçları trajik olabilir. İlişki check-up'ıile, bir günde ilişkinizi yeniden yapılandırmak ve aşkınızı sağlıklı hale getirmek artık mümkün. Bazen bir ilişkide “her şey yolunda” dediğiniz anda bile aslında bir şeyler kayboluyor olabilir. İlişkinizi “check-up”a sokarak, ilişkinizi yeniden yapılandırarak, aşkınızı sağlıklı hale getirmeniz ve ona ikinci bir şansı vermeniz mümkün. Peki, sizin aşk hayatınız ve ilişkinizin sağlığı ne durumda? 

İlişki Terapisti ve Yaşam Koçu Mehmet Murat Lik, evliliğinizi veya ilişkinizi “bir günlük check-up”ta masaya yatırarak, ilişki sağlığınız için sizlere reçetesini ve çözüm önerilerini sunuyor. İlişkilerde sağlıklı iletişimin ve güven inşasının önemine dikkat çeken İlişki Terapisti Mehmet Murat Lik, ilişkilerin de tıpkı vücut gibi sağlıklı bir bakıma ihtiyaç duyduğunu belirterek, bozulmuş güven, iletişim eksiklikleri veya ilişki sorunlarının göz ardı edilmesi durumunda trajik sonuçlar doğurabileceğini ifade ediyor. İlişki check-up'ı ile çiftlerin bir günde ilişkilerini yeniden yapılandırarak, aşklarını sağlıklı hale getirmelerinin mümkün olduğunu söyleyen Lik, bir günlük check-up ile evlilikleri ve ilişkileri masaya yatırarak, reçete ve çözüm önerilerini sunduğunu açıklıyor. 

Sağlıklı ilişkinin temeli iyi iletişim

İlişki check-up’ı ile,tıpkı bir sağlık kontrolü gibi, ilişkinin önünün görülebilmesi için ışık tuttuğunu ifade eden İlişki Terapisti ve Yaşam Koçu Mehmet Murat Lik, şunları söyledi: 

“Her ilişki zaman zaman darbe alabilir. Ancak önemli olan, o darbenin ilişkiye olan etkilerini en aza indirgemek ve yeniden sağlıklı bir yola girmektir. İlişki check-up’ı ile çiftlerin yaşadığı olumsuzlukları tespit ederek, onları onaracak çözüm yollarını sunuyoruz. Peki, ilişkilerdeki bu “gizli kırılmalar” ne kadar derin olabilir? Burada, doğru iletişim ve güveni yeniden inşa etmenin yollarını anlatıyoruz. Çünkü, ilişkilerdeki krizler giderek daha büyük bir tehdit haline gelirken, boşanma oranları hızla artıyor. Birçok çift, gözle görülmeyen güven sorunları, iletişim eksiklikleri ve kişisel geçmiş travmalarıyla ilişkilerini sabote edebiliyor. İlişki check-up'ı sayesinde, sağlıklı ve güçlü bir ilişkiyi nasıl koruyacağımızı anlatıyoruz. Karşılıklı anlayış ve empati, ilişkilerdeki birçok sorunun çözümüne katkı sağlayacaktır. Empati kurmak, karşınızdaki kişinin duygularını ve düşüncelerini anlamaya çalışmak ve ona saygı göstermektir. Her iki tarafın da birbirini anlaması ve duygusal olarak desteklemesi, ilişkideki bağı güçlendirir ve daha sağlıklı bir iletişim ortamı oluşturur.İyi bir dinleyici olmak, açık ve net bir şekilde konuşmak, duyguları doğru bir şekilde ifade etmek, ilişkilerdeki iletişim kalitesini artırır. İletişim becerilerini geliştiren bireyler, ilişkilerinde daha mutlu ve başarılı olurlar.” dedi.

Sosyal medya ilişkileri çürütüyor ve ilişkilerde “Kullan-At Dönemi” yaşanıyor 

İlişki Terapisti ve Yaşam Koçu Mehmet Murat Lik, günümüzde ilişkilerin sosyal medya, kişisel problemler ve yaşanmışlıklar nedeniyle birçok zorlukla karşı karşıya olduğunu belirtti. Sosyal medyanın etkisiyle ilişkilerin kullan-at dönemine girdiğini vurgulayan Mehmet Murat Lik, insanların duygusal bağlarını derinleştirmek yerine, hızlı ve geçici ilişkiler kurarak, aşkı yüzeysel kıldığını söyledi. Mehmet Murat Lik, sosyal medyanın ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini de vurgulayarak, insanların sanal dünyada yaşadıklarını ve gerçek duygulardan uzaklaştıklarını belirtti. Lik, toplumun içinde bulunduğu bu durumu aşmak için sağlıklı iletişim ve güvenin yeniden inşa edilmesi gerektiğini ifade etti. İlişkilerdeki en büyük tehlikeleri ve bunlardan nasıl korunacağını anlatan Mehmet Lik, sosyal medyanın bir insanları sanal bir dünyaya mahkum ederken, ilişkileri gerçek değerlerinden uzaklaştığını da açıkladı. 

Boşanmaları önlemek için duygusal hasarların onarılması sağlanıyor

İlişki Terapisti ve Yaşam Koçu Mehmet Murat Lik, günümüzde ilişkilerin sosyal medya, kişisel problemler ve yaşanmışlıklar nedeniyle birçok zorlukla karşı karşıya olduğunu belirtti. İstatistiklere göre evliliklerin ilk 5 yılı içinde boşanma oranının %33,4’e kadar çıktığına işaret eden Mehmet Murat Lik, çiftlerin yaşadığı psikolojik ve duygusal zorlukların ön plana çıkabildiğini kaydetti. Çoğu zaman sosyal medya ve kişisel geçmişin etkisiyle, duygusal bağları sağlıklı bir şekilde kurmanın birçok kişi için imkansız hale geldiğini anlatan Mehmet Murat Lik, bu durumda, ilişki uzmanlarının devreye girerek, çiftlerin geçmişteki hasarları onarmalarına ve güven temelli sağlıklı bir ilişki kurmalarına katkı sağladığını ifade etti. Sevgi ve ilgi eksikliği yaşayan birinin sürekli kendini kanıtlama ve güven sağlama ihtiyacı duyacağını da söyleyen Mehmet Murat Lik, bu tür duygusal yüklerin ilişkilerde büyük çatlaklara neden olabileceğini belirtti. İlişkilerin sağlıklı bir temele oturması için sadece sevginin değil, aynı zamanda doğru anlayış, iletişim ve güvenin de gerekli olduğunu vurgulayan Mehmet Murat Lik, şunları belirtti: 

“Bu süreçte, ilişkiler ciddi hasar almadan, uzmanların rehberliğinde sorunların çözülmesi kritik öneme sahiptir. Bir günlük ilişki Check-up’ı projemizde, sevginin ne kadar güçlü olduğunu anlatarak, takıntılar ve güven sorunları gibi derin problemleri de tespit ederek çiftlerin duygusal hasarlarını onarmalarına yardımcı oluyoruz.” şeklinde konuştu.