Phaselis’in büyülü atmosferinde notalar yankılandı

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Phaselis’in büyülü atmosferinde notalar yankılandı

Martı Myra Hotel’in sponsorları arasında yer aldığı 14. Phaselis Festivali’nde tarih, sanatla bütünleşti. Bölge sakinlerinin yanı sıra yerli ve yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği festival kapsamında, 4 gün boyunca Phaselis Antik Kenti’nin büyülü atmosferinde notalar yankılandı. Türkiye'nin en genç yeteneklerinden Piyanist İlyunBürkev’in Cameratalia Oda Orkestrası eşliğindeki konseri ile başlayan festival, Endülüs’ten Anadolu’ya Flamenko başlıklı konser ile sona erdi. 

Kemer Yöresi Tanıtım Vakfı (KETAV) tarafından bu yıl 14. düzenlenen Phaselis Festivali ile tarih ve sanat bir kez daha büyülü bir atmosferde buluştu. 

Martı Myra 14. yılda da kesintisiz desteğini sürdürdü

Olympos ve Phaselis Antik Kenti arasındaki eşsiz konumuyla yerli ve yabancı turistlerin gözde tatil adresi olan Martı Myra Hotel’inde 14 yıldır kesintisiz bir şekilde sponsorluk desteği verdiği festival, Türkiye’nin en genç yeteneklerinden Piyanist İlyun Bürkev ve keman sanatçısı Can Özhan liderliğindeki 12 kişilik Cameratalia Oda Orkestrası konseriyle başladı.Mozart’ın Piyano Konçertosu ile Sarasate, Massenet, Bregovic ve Kaptanızade Ali Rıza Efendi’nin eserlerinin çalındığı konser, izleyicilerden uzun süre alkış aldı. Ayakta alkışlanan genç piyanist İlyunBürkev, bis yaparak Mozart ve Liszt’in eserlerini çaldı.

Sanatı tarihle buluşturan Phaselis’e ilgi yoğun oldu

M.Ö. 7. yüzyıldan günümüze ulaşan tarihi Phaselis Antik Kenti’nin büyülü atmosferindeki açılış konserine Antalya Vali Yardımcısı Tahsin Aksu, Kemer Belediye Başkan Vekili Mehmet Baytekin, Kemer Sahil Güvenlik Komutanı Soner Tuna, KETAV Başkanı Volkan Yorulmaz, Başkan Yardımcısı Burak Orkut, yönetim kurulu üyeleri, STK temsilcileri katıldı.Tarihin büyülü ortamında notaların yankılandığı konsere, vatandaşların yanı sıra bölgedeki yerli ve yabancı turistlerin de ilgisi yoğun oldu.Festivali 14. kez düzenlemekten çok mutlu olduklarını belirten KETAV Başkanı Volkan Yorulmaz, “Destek veren turizmcilerimize çok teşekkür ederiz" diyerek, Martı Myra’nın da aralarında bulunduğu sponsorların katkısına dikkat çekti.

Sanatseverler birbirinden eşsiz parçalarla müziğe doydu

İlk gün görkemli açılış konseriyle başlayan Phaselis Festivali, ikinci günde Keman Virtüözü Can Özhan ve Piyanist Iraz Yıldız “Film Gibi Bir Gece” konseriyle devam etti. İzmir Devlet Opera- Balesi’nin Solisti “Teyfik Rodos ile 45’lik  Şarkılar” konseriyle müzikseverlerin nostalji yolculuğuna çıkarttığı festivalin son gününde ise “Endülüs’ten Anadolu’ya Flamenko” konseri yer aldı. 4 gün süren festival boyunca sanatseverler, Mozart’tan Flamenko’ya eşsiz müzikler dinleyerek sanatın iyileştirici gücünü içlerinde hissetti..

Xiaomi 14T Serisi, Gelişmiş Donanım Özellikleriyle Tanıtıldı

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Xiaomi 14T Serisi, Gelişmiş Donanım Özellikleriyle Tanıtıldı

Leica iş birliğiyle geliştirilen Xiaomi 14T Serisi’nin küresel lansmanı Berlin'de gerçekleşti. Lansmanda üstün fotoğrafçılık özellikleri sunan 14T Serisi’nin yanı sıra ilk katlanabilir Xiaomi modeli MIX Flip tanıtıldı. Kullanıcılar, Türkiye'de ön satışa sunulan yeni modelleri 26 Eylül ve 3 Ekim tarihleri arasında,ön siparişe özel stoklarla sınırlı ekosistem ürün hediyeleriyle beraber mi.com/tr'den satın alabilecek.

Küresel teknoloji devi Xiaomi, fotoğraf tutkunu kullanıcıları için üst düzey fotoğrafçılık özellikleriyle tasarlanan en yeni akıllı telefon amiral gemisi Xiaomi 14T Serisi’ni tanıttı. Olağanüstü gece çekimlerine odaklanarak akıllı telefon fotoğrafçılığının sınırlarını yeniden belirleyen Xiaomi 14T Serisi, güçlü yapay zeka özellikleriyle tamamlanıyor. Kullanıcılar, Gelişmiş AI destekli görüntüleme teknolojisiyle günün her saatinde net ve canlı çekimler yapmanın keyfini çıkarıyor. Şık tasarım, güçlü MediaTek işlemcisi ve çarpıcı AMOLED ekran yeni seride bir araya geliyor.Seri, yapay zekanın kusursuz entegrasyonuyla kullanıcısına benzersiz bir verimlilik sunuyor. 

Xiaomi, en yeni akıllı telefon serisinin yanı sıra, son derece şık ve dayanıklı Xiaomi MIX Flip'i de dünya genelinde satışa sunuyor. Gücünü en yeni Xiaomi HyperOS'tan alan cihaz, hem iç hem dış ekranında kusursuz bir kullanıcı deneyimi sunuyor. Profesyonel sınıf Leica görüntüleme ve amiral gemisi düzeyinde performansa sahip Xiaomi MIX Flip, kompakt bir formda olağanüstü işlevsellik sunarak katlanmayan telefonların standartlarını yakalıyor.

Yeni nesil Leica optik bileşenleriyle gece fotoğrafçılığını yeniden tanımlıyor

Xiaomi 14T Serisi, tüm kullanıcılar için olağanüstü fotoğrafçılık deneyimi sunuyor. Düşük ışıkta dahi üst düzey kalitede fotoğraflar çekmeye olanak tanıyan Xiaomi 14T ve Xiaomi 14T Pro, nefes kesici gece sahnelerini ve canlı şehir manzaralarını üstün netlikle yakalıyor.

FusionLM tabanlı, AI LM hesaplamalı fotoğraf platformu Xiaomi AISP tarafından desteklenen Xiaomi 14T Serisi, zorlu ışıklarda bile ayrıntıları ve canlı renkleri yakalamayı kolaylaştırıyor. FusionLM'nin geniş ham verilerinden yararlanan bu seri, UltraHDR formatı desteği sayesinde HDR deneyimini geliştiriyor. AISP platformundaki PortraitLM, 23 mm ila 75 mm odak aralığını kapsayan Ana Portre modu ile daha gelişmiş derinlik, netlik ve doğal bokeh efektine sahip katmanlı, ayrıntılı portre fotoğrafları çekilmesini sağlıyor.

Xiaomi 14T Pro, 15 mm'den 120 mm'ye kadar beş odak uzaklığını kapsayan, farklı çekim koşullarını karşılamak için ek esneklik sağlayan çok yönlü bir üçlü kamera kurulumu içeriyor. 50 MP ana kamerası, Light Fusion 900 görüntü sensörü ile eşleştirilmiş geniş bir ƒ/1.6 diyafram açıklığı ve en yeni Leica Summilux optik lens sunuyor. 1/1,31 inç sensör boyutu, Dual Native ISO Fusion Max ve 13,57EV yüksek dinamik aralığı ile bu gelişmiş kurulum, önceki modele göre10%32'ye kadar daha fazla ışık yakalayarak canlı ve ayrıntılı görüntüler sağlıyor. Ayrıca, daha fazla ışık yakalamak ve yüksek dinamik aralıklı çekimi desteklemek için 7P asferik yüksek geçirgenliğe sahip bir lens içeriyor.

Xiaomi 14T, gelişmiş Sony IMX906 görüntü sensörüne ve 15 mm ile 100 mm arasında değişen dört odak uzaklığına sahip üç lens ile donatılan çok yönlü bir üçlü kamera sistemi içeriyor. Geniş ƒ/1.7 diyafram açıklığına ve en yeni Leica Summilux optik lense sahip 50 MP ana kamerası, düşük ışıkta bile canlı renkler ve olağanüstü ayrıntılar sunuyor. 15 mm eşdeğer odak uzaklığına sahip 12 MP ultra geniş kamerası da net ve ayrıntılı manzara çekimleri sağlıyor.  

Xiaomi 14T Serisi sadece fotoğrafçılıkta değil, aynı zamanda sinematik video çekimini kusursuz hale getirerek videografide de yeni bir standart belirliyor. Film Modu’nda, varsayılan 2,39:1 en boy oranı, Sinematik Bulanıklık ve Odak Kaydırma (Rack Focus) gibi özelliklerle birleşerek gerçek bir sinematik deneyim sunuyor. Yönetmen Modu, her çekimde ince ayar yapmak için mükemmel olan gelişmiş parametre kontrollerine sahip profesyonel düzeyde bir arayüz sunuyor. Ayrıca MasterCinema, HDR videoları 10 bit Rec. 2020 formatında kaydediyor ve 30 fps'de 4K kaydı destekleyerek hem ışık hem de gölgede karmaşık ayrıntıları yakalayarak insan görüşünü yansıtan dinamik bir aralık sunuyor. 

Xiaomi 14T SerisiGelişmiş AI’dan yararlanıyor

Xiaomi 14T Serisi, arama, ses, metin, görüntü ve video genelinde Gelişmiş AI özellikleriyle yeni bir üretkenlik ve yaratıcılık düzeyi getirerek günlük görevleri geliştiriyor ve rahatlığı artırıyor.⁴ Hem cihaz hem de bulut tabanlı bilgi işlemin gücünden yararlanan Xiaomi 14T Serisi’nin yapay zeka özellikleri, kullanıcıların üretkenliklerini artırmalarını, daha akıllı seyahat etmelerini ve kolaylıkla içerik oluşturmalarını sağlıyor.  

Google ile işbirliğini yeni bir boyuta taşıyan Xiaomi 14T Serisi, Google Seçerek Arat³ (Circle to Search) özelliğini sunarak bu yenilikçi özelliği kullanan ilk Xiaomi cihazlarından biri oldu. Kullanıcılar, uygulama değiştirmeye gerek kalmadan telefonlarında gördükleri her şeyi anında arayabiliyor. Ayrıca Xiaomi 14T Serisi, Google Gemini uygulamasıyla birlikte geliyor.² Yazma, öğrenme, planlama ve daha fazlası için yardım almak isteyen kullanıcılar Gemini ile sohbet edebilecek.11

Daha fazla üretkenlik için AI tercüman (AI Interpreter), toplantılar ve aramalar sırasında dil engelinin üstesinden gelerek iletişimi iyileştiriyor.19 AI Notes ve AI Recorder, konuşmadan metne transkripsiyon, doğru konuşmacı tanıma ve hızlı özetler ile verimliliği artırırken, gerçek zamanlı çeviriler çok dilli etkileşimlerin sorunsuz olmasını sağlıyor.19

Yaratıcılık tarafında, AI Image Editing (Yapay Zeka Görsel Düzenleme) görsel hikaye anlatımını geliştirmek için görüntüleri akıllıca geliştirirken, AI Eraser Pro kusursuz fotoğraflar için istenmeyen öğeleri ortadan kaldırıyor.20 AI Film sinematik kısa videolar oluşturmayı çocuk oyuncağı haline getirirken,19 AI Portrait kişiselleştirilmiş avatarlar oluşturarak kullanıcıların benzersiz tarzlarını kolayca sergilemelerini sağlıyor.

Xiaomi 14T Serisi, yazılım deneyimini sürekli olarak iyileştiriyor. Ocak 2024'ten bu yana gerçekleştirilen 600'den fazla yazılım iyileştirmesiyle sistem hızında %9,8'lik bir artış sağlandı.7 İyileştirmeler arasında gelişmiş çoklu dil optimizasyonu, Android ile özellik senkronizasyonu ve daha temiz, daha sorunsuz ve daha duyarlı bir deneyimle sonuçlanan azaltılmış giriş yolları ve uygulama fazlalığı yer alıyor. Xiaomi 14T Serisi ayrıca, cihazlar arasında kesintisiz bağlantı ve zahmetsiz geçişler sağlayarak üretkenliği ve rahatlığı önemli ölçüde artıran üç yenilikçi özellik (çağrı senkronizasyonu, uygulama aktarımı ve oynatma aktarımı) sunuyor. Ayrıca, Link to Windows özelliği kullanıcılara entegre bir PC bilgi işlem ortamı sunarak mobil ve masaüstü deneyimleri arasındaki boşluğu dolduruyor.

Xiaomi 14T Serisi kullanıcıları, 6 ay boyunca 100 GB Google One bulut depolama alanının ve YouTube Music'e reklamsız erişim sağlayan 3 aylık YouTube Premium'un keyfini çıkarabiliyor.17 Belirli pazarlarda kullanıcılar ayrıca Spotify Premium ile ek ücret ödemeden 4 aylık reklamsız müzik dinleme imkanından da yararlanabiliyor.18

Sürükleyici görseller ve ultra akıcı etkileşimler 

Xiaomi 14T Serisi, 446 ppi piksel yoğunluğuyla çarpıcı 1,5K çözünürlük (2712 x 1220) sunan 6,67 inç AMOLED CrystalRes Ekran içeriyor. Bu gelişmiş ekran, etkileyici 12 bit renk derinliği ile geliştirilmiş canlı görseller ve akıcı etkileşimler sunuyor. Kullanıcılar, 144Hz'e varan yüksek yenileme hızıyla¹ ultra akıcı kaydırma ve duyarlı dokunuşun keyfini çıkarırken, üst düzey bir kullanıcı deneyimi için akıcı animasyonlar ve kusursuz geçişler sağlıyor. DCI-P3 renk kapsamı ve 4000 nit tepe parlaklığı10 sunan ekran, hem iç hem de dış mekanlarda sürükleyici görseller sağlayarak her türlü etkileşimi daha ilgi çekici ve keyifli hale getiriyor. Yeni nesil yapay zeka destekli ekran, kullanım senaryolarına ve günün saatine göre renk sıcaklığını ve parlaklığı akıllı bir şekilde ayarlayarak optimum göz konforu sağlıyor.

Xiaomi 14T Serisi, Hi-Res Audio Wireless sertifikası ve sürükleyici ses için stereo hoparlörler ile olağanüstü ses kalitesi sunuyor. Dolby Atmos® teknolojisi ile kullanıcılar zengin, üç boyutlu ses deneyimi yaşayarak film, müzik ve oyunlardan daha fazla keyif alıyor.

Kusursuz hız ve verimlilik ile yeniden tanımlanan performans 

Xiaomi 14T Serisi, son teknoloji işlemciler ve gelişmiş soğutma sistemleri ile üstün performans sunarak günlük görevlerin benzersiz hız ve verimlilikle yapılmasını sağlıyor.  

Xiaomi 14T Pro, çok çekirdekli işlemci performansında yüzde 37'lik kayda değer bir artış sağlayan yeni nesil amiral gemisi MediaTek Dimensity 9300+ işlemci ile performansı yeniden tanımlıyor. 16 Grafik performansında yüzde 44'lük bir iyileşme sunan gelişmiş Immortalis-G720 GPU ile eşleştirilen bu güçlü kombinasyon, yapay zeka uygulamaları ve oyunlarda üstünlük sağlayarak kusursuz bir deneyim sunuyor. İstikrarlı bağlantı ve gelişmiş mobil bağlantı performans için Xiaomi Surge T1 Tuner ve etkili ısı yönetimi için Xiaomi 3D IceLoop sistemi ile geliştirilen Xiaomi 14T Pro, aşırı ısınma olmadan en yüksek performansı sağlayarak mobil oyuncular ve güçlü kullanıcılar için en iyi seçenek olarak öne çıkıyor.

Gücünü yeni yapay zeka işlemcisi MediaTek Dimensity 8300-Ultra'dan alan Xiaomi 14T, işlemci performansında %20 artış ve GPU performansında % 60 iyileşme sunarak⁵ çoklu görevleri daha akıcı ve verimli hale getirirken gelişmiş güç verimliliği ile pil ömrünü uzatıyor.

Xiaomi 14T Serisi, hızlı şarj ve güvenilir kullanım sağlayan güçlü piller ve hızlı şarj özellikleri içeriyor. Xiaomi 14T Pro, 5000 mAh bataryasına ek olarak 50 W kablosuz şarj özelliği sağlayarak Xiaomi T Serisi’nde kablosuz şarj özelliğini sunan ilk cihaz olarak öne çıkıyor. 

Ayrıca, 120W HyperCharge⁷ sadece 19 dakikada tam şarj imkanı sağlıyor.¹º Diğer taraftan Xiaomi 14T güçlü 5000 mAh pil ve hızlı kablolu şarj için 67W HyperCharge⁶ ile birlikte sunuluyor.

Güçlü performans şık ve sofistike tasarımla buluşuyor

Xiaomi 14T Serisi, şık metalik dekor tasarımı ve ekran deneyiminin sürükleyiciliğini artıran ultra dar 1,7 mm çerçeve ile performansı zarif tasarımla kusursuz bir şekilde harmanlıyor. IP68 derecesine⁹ sahip her iki cihaz da dayanıklılık ve gönül rahatlığı için suya ve toza karşı dayanıklılık sunuyor. Xiaomi 14T Pro, sofistike bir dokunuş katan ve önceki nesle kıyasla bükülme ve hasara karşı yüzde 116'ya kadar daha fazla esneklik¹º sunan zarif bir metalik çerçeveye sahip. 3D kavisli arka kısım konforu ve tutuşu artırırken, metalik dekor lüks bir dokunuş katıyor. Xiaomi 14T Pro'nun üç renk seçeneği bulunuyor: Titan Grisi, Titan Mavisi ve Titan Siyahı⁸. Xiaomi 14T'nin Titan Grisi, Titan Mavisi, Titan Siyahı ve Limon Yeşili renk seçenekleri bulunuyor.⁸ Limon Yeşili seçeneği, limon lifi ve yüzde 100 geri dönüştürülmüş PET dahil olmak üzere yüzde 50 biyo-bazlı malzemeler içeren dört katmanlı bir yapıya sahip biyo-bazlı PU malzemeden üretiliyor ve bu da cihazı çevre dostu bir seçim haline getiriyor.¹º

Fiyat ve bulunabilirlik

Titan Grisi, Titan Mavisi ve Titan Siyahı olmak üzere üç farklı renk seçeneğiyle piyasaya sunulan Xiaomi 14T Pro'nun 12GB+1TB versiyonu 46,999 TL, 12GB+512GB versiyonu 42,999 TL ve 12GB+256GB versiyonu 39,999 TL tavsiye edilen son kullanıcı fiyatıyla ön satışa açıldı. 

Titan Grisi, Titan Mavisi, Titan Siyahı ve Limon Yeşili⁸ olmak üzere dört farklı renk seçeneğiyle piyasaya sunulan Xiaomi 14T'nin 12GB+512GB versiyonu 32,999 TL ve 12GB+256GB versiyonu 29,999 TL tavsiye edilen son kullanıcı fiyatıyla ön satışa açıldı. 

Siyah ve Mor iki renk seçeneğiyle piyasaya sunulan Xiaomi MIX Flip'in 12GB+512GBversiyonu66,999 TL fiyatıyla ön satışa sunuldu.

26 Eylül - 3 Ekim tarihleri arasında ön satışa özel Xiaomi 14T ve Xiaomi 14T Pro satın alan kullanıcıları stoklarla sınırlı bir ekosistem ürünü ve 500 TL değerinde sinema kuponu bekliyor. Ön satış dönemine özel Xiaomi MIX Flip ise stoklarla sınırlı iki ekosistem ürünü seçeneğiyle beraber satın alınabilecek. 

İsmail Tirali, Divan Talya Otel’in Genel Müdürü oldu

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

İsmail Tirali, Divan Talya Otel’in Genel Müdürü oldu

Divan Grubu sektörün deneyimli bir ismini daha kadrosuna kattı. İsmail Tirali,

Divan Talya Otel’de Genel Müdür olarak göreve başladı. Konaklama sektörünün deneyimli ismi İsmail Tirali,turizm sektöründe 25 yıllık deneyimiyle Divan Talya Otel’in mevcut ve stratejik büyüme hedeflerine katkıda bulunacak.

Açılış hazırlıklarını sürdürmeye devam eden Antalya’nın ilk 5 yıldızlı oteli Divan Talya’nın Genel Müdürlüğü görevine İsmail Tirali getirildi. Tirali,Divan Grubu’nun Talya Otel’i için mevcut ve stratejik büyüme hedeflerine katkıda bulunacak.

1972 doğumlu İsmail Tirali, Ankara Başkent Üniversitesi, Turizm ve Otel Hizmetleri Programı’ndan 1998 yılında mezun oldu. 2001 yılında ise Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü’nü tamamladı. 2002-2005 yılları arasında da Hollanda Christelijke Hogeschool, Leeuwarden(Stenden University)’de Uluslararası Otel İşletmeciliği bölümünde yüksek lisansını yaptı. Tirali, Türkiye’nin önde gelen otel zincirlerinde Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Yiyecek ve İçecek Müdürü gibi pekçok üst düzey stratejik görevleri üstlenmiştir.  Üniversite Öğretim Görevlisi pozisyonlarında da bulunan Tirali, Başkent Üniversitesi, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu’nda Turizm ve Otel Hizmetleri Programında görev aldı.

Kariyer yolculuğunda turizm sektörünün önde gelen otellerinde görev alan İsmail Tirali; Divan Grubu’na katılmadan önce Concorde Tower Hotel & Casino Lefkoşa, Elexus Hotel Resort & Convention & Spa & Casino Girne, Susesi Luxury Resort Hotel Belek, Gloria Golf & Resort Hotel Belek, Vogue Avantgarde Hotel Göynük, Rixos Premium Belek, Concorde Resort and SPA Antalya, Hilton Hotel Ankara, Grand Hotel Anlara otellerinde görev almıştır.

İleri seviyede İngilizce bilen Tirali, evlidir.

TAV Havalimanları’na Atlanta’dan hizmet kalitesi ödülü

 

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

TAV Havalimanları’na Atlanta’dan hizmet kalitesi ödülü

TAV Havalimanları tarafından işletilen İzmir Adnan Menderes, Milas-Bodrum, Üsküp ve Zagreb  havalimanları, Dünya Havalimanları Konseyi (ACI World) Havalimanı Hizmet Kalitesi (ASQ) ödüllerinde en iyi havalimanları arasında yer aldı. Yolcu değerlendirmeleriyle belirlenen ödüller, ABD’nin Atlanta kentinde düzenlenen törende sahiplerine teslim edildi.

Havalimanı işletmeciliğinde Türkiye'nin dünyadaki lider markası TAV Havalimanları’nın işlettiği İzmir Adnan Menderes, Milas-Bodrum, Üsküp ve Zagreb havalimanları, yolcu değerlendirmelerine göre kendi kategorilerinde "en iyi havalimanı" seçildi. Ödüller bu yıl ABD, Atlanta’da düzenlenen ACI Müşteri Deneyimi Zirvesi kapsamında gerçekleştirilen törenle verildi.

TAV Havalimanları Havalimanı İşletmelerinden Sorumlu Grup Başkanı Kürşad Koçak, “TAV Havalimanları olarak 8 ülkede 15 havalimanı işletiyoruz. Servis şirketlerimizle birlikte, 33 ülkede 110 havalimanında küresel ayak izimiz bulunuyor. Hizmet verdiğimiz her alanda yolcularımızın ihtiyaçlarını ve beklentilerini yakından takip ederek, onlara en iyi seyahat deneyimini sunmak için çalışıyoruz. Dört havalimanımızın, yolcu değerlendirmelerine göre müşteri deneyimi açısından dünyanın en iyileri arasında yer alması bizi gururlandırıyor. Bu başarıyı, deneyimli insan kaynağımızın ve bilgi birikimimizin bir sonucu olarak görüyoruz. Havalimanı işletmeciliğinde global çapta tercih edilen bir marka olmamızda emeği geçen tüm çalışanlarımıza teşekkür ediyorum”, dedi.

İzmir Adnan Menderes, Üsküp ve Milas-Bodrum havalimanları, yolcu kapasitelerine göre “Avrupa’nın En İyi Havalimanı” seçildi. İzmir Adnan Menderes ayrıca “Avrupa’nın En Kolay Havalimanı Yolculuğu”, “En Temiz Havalimanı”, “En Keyifli Havalimanı” ve “En Adanmış Personele Sahip Havalimanı” kategorilerinde ödül aldı ve toplam beş kategoride ödüllendirilen dokuz havalimanından biri oldu. Zagreb Havalimanı ise “Avrupa’nın En Kolay Havalimanı Yolculuğu” kategorisindeki ödülüyle, son 10 yıl içinde beş yıllık bir süre zarfında birden fazla ASQ ödülü kazanan havalimanlarının yer aldığı ACI World Genel Direktörü’nün Mükemmellik Listesi'neki (Roll of Excellence) sekiz havalimanı arasına ismini yazdırdı.

Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI World) tarafından oluşturulan ASQ programı yolcu memnuniyetini, iş performansını ve havalimanı hizmet kalitesini ölçmek ve iyileştirmek için araçlar sunuyor.  2006 yılında başlatılan ASQ, 109 ülkede 400'ün üzerinde katılımcı havalimanı ile dünyanın önde gelen havalimanı yolcu memnuniyeti programı olarak adlandırılıyor. 30’dan fazla temel performans göstergesini kapsayan yaklaşık 600.000 anketle program, havayolculuğunun mevcut durumu ve gelecekteki potansiyeline dair kapsamlı bir bakış sunuyor.

TAV Havalimanları hakkında

Havalimanı finansmanı, geliştirme ve işletmeciliğinde küresel bir marka olan TAV Havalimanları, 2023’te 96 milyon yolcuya hizmet verdi. Şirket Türkiye, K. Makedonya, Gürcistan, Kazakistan, Tunus, Letonya, Suudi Arabistan ve Hırvatistan’da toplam 15 havalimanında faaliyet gösteriyor. TAV Havalimanları iştirakleriyle gümrüksüz mağazacılık, yiyecek-içecek, yer hizmetleri, bilişim, özel güvenlik ve ticari işler olmak üzere havalimanı operasyonun her adımında entegre hizmet sunuyor. Şirket hisseleri Borsa İstanbul’da işlem görüyor ve BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer alıyor. TAV Havalimanları 2050’de net sıfır emisyon hedefiyle hareket ediyor. 

Grand Cevahir Hotel ve Kongre Merkezinde görev değişimi,

HABER-TALİN ŞİRİNPINAR

Grand Cevahir Hotel ve Kongre Merkezinde görev değişimi,

Türkiye'nin İlk Beş Yıldızlı Kongre Hoteli ve Avrupa'nın en büyük Balo salonuna sahip Grand Cevahir Hotel ve Kongre Merkezi Genel Müdürlüğü görevini 2003 yılından bu tarafa 21 yıldır yürüten Sn. Ahmet Küçükbaşkan değerli annesinin rahatsızlığı nedeni ile Genel Müdürlük görevinden ayrılarak belirli bir süre kariyer planlamasına ara vermiştir. Bu süre içerisinde turizm sektörüne katkılarını esirgememe adına çalışmalarına danışman olarak devam edecektir.

Görev süresi boyunca Türkiye ve İstanbul turizmine değerli katkıları olmuş özellikle kongre ve etkinlik sektöründe farkındalıklar yaratmış, İstanbul Kongre sektörünün ivme kazanmasına çok büyük emekleri olmuştur. Dünya kongre turizm ve etkinlik sektörü destinasyonunda İstanbul’un ilk 8 büyük şehir arasına girmesine güçlü katkıları bulunmuştur. Turizm sektörünün sivil toplum kuruluşları, turizm dernekleri, il, ilçe kamu kuruluşları ve turizm bakanlığı ile görev süresi boyunca koordinasyon içinde çalışarak sektöre faydalı kanunlarının çıkması görevlerinde yer almıştır. Diğer taraftan turizm sektörüne üst düzey yönetici yetiştirilmesi ve kazandırılması faaliyetlerinde bulunarak gönüllü eğitmenlik görevi üstlenmiştir. Yetiştirdiği yöneticiler üst düzey görevlerde faaliyetlerine devam etmektedirler. Yine sektörün ihtiyaç duyduğu alt kadroların sektöre kazandırılması ve sürdürülebilir bir turizm personeli istihdamı oluşumu faaliyetlerinde bulunmuştur. Otelcilik sektörünün Resort, Tatil köyü, Şehir otelciliği, etkinlik, fuar ve kongre otelciliği yönetimlerinde bulunmuş, Otel açılışı, sezon kapanışı, renevasyon projeleri, teknoloji yatırımları, inşaat ve yeni yatırımlar alanında deneyimlere sahiptir.

Turizm cenneti Antalya şehrinde göreve başlayan 1974 doğumlu Ahmet Küçükbaşkan Antalya Anadolu Otelcilik Turizm Lisesi ile 1989 yılında turizm sektörüne eğitim ve stajları ile adımını atmıştır. Akdeniz Turizm Otel işletmeciliği mezunu ve Almanya MT (Management Tranee) programı ile eğitim sürecini tamamlamıştır. İngilizce turizm eğitimi almış, İngilizce ve Almanca dillerini iyi derecede konuşmaktadır. Sırasıyla Barut Hotels, CorinthiaHotelsİnternational, İntercontinental Hotels, Dedeman Hotels, The Plaza Hotel ve Cevahir Hotels gruplarında görev almıştır.

Ozon Global, Türkiye'deki Satıcıların Maliyetlerini Yüzde 20 Azaltacak ve Ürün Satışlarını Azerbaycan'a Genişletecek

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Ozon Global, Türkiye'deki Satıcıların Maliyetlerini Yüzde 20 Azaltacak ve Ürün Satışlarını Azerbaycan'a Genişletecek

25 Eylül Çarşamba günü, İstanbul'da düzenlenen üçüncü Istanbul COM.E ON Forum 2024 etkinliğinde, Rusya'nın önde gelen sınır ötesi e-ticaret platformu Ozon Global, 2025 yılı için Türkiye'deki önceliklerini açıkladı. Şirketin odak noktaları, satıcı maliyetlerini azaltmak ve Türkiye'deki yerel satıcıların satış coğrafyasını genişletmek olacak.

Lojistik maliyetlerini optimize etmek amacıyla, Ozon Global yakında Türkiye'nin önde gelen lojistik firması Navlungo ile iş birliği yaparak ortak teslimat hizmetini başlatacak. Bu yenilikle, Türk satıcılar ürünlerini Türkiye'nin 7 şehrinde yer alan lojistik merkezlerine sevk edebilecek. Bu genişleme, satıcıların ürün teslimat maliyetlerini ve teslimat sürelerini minimuma indirecek. Ayrıca, satıcılar Pick-up hizmeti ile ürünlerini doğrudan depolarından taşıyıcıya teslim edebilecek.

Ozon Global Türkiye ayrıca TTeconomy aracılığıyla yapılan kara yolu teslimatları için indirim duyurdu. Böylece, lojistik maliyetlerinin önemli ölçüde düşmesi satıcıların satış hacimlerini artırmalarına olanak tanıyacak. Bu sayede, lojistik maliyetleri ortalama yüzde 20 oranında azalacak.

Buna ek olarak, şirket Türk girişimciler için ücretsiz bir satış analiz hizmeti başlatacak. Bu hizmet, satıcıların işlerini daha verimli yönetmelerine yardımcı olacak.

2025 yılında Ozon Global Türkiye, Türk satıcıların satış yaptığı bölgeleri genişletmeyi planlıyor. Girişimciler artık ürünlerini sadece Rusya'da değil, Azerbaycan’daki Ozon müşterilerine de satabilecekler. Azerbaycan pazarına açılmalarıyla, 10 milyonun üzerinde nüfusu olan bu ülkedeki alıcılara ulaşarak ciroyu artırabilecekler.

Ozon Global Türkiye Genel Müdürü Hazal Maraş, “2024'ün ilk yarısında Türk satıcılarımızın platformdaki cirosu 2 katına çıktı ve Türkiye'den verilen sipariş sayısı 2,2 kat arttı. Türk ürünlerinin Rusya ve BDT ülkelerinde tanıtımına yatırım yapmaya devam ediyoruz ve satıcılarımız için daha iyi koşullar yaratmak için sürekli çalışıyoruz. Lojistik maliyetlerini düşürmek ve satış bölgelerini genişletmek, girişimcilerimiz için önceliklerimiz arasında yer alıyor. Navlungo ile ortak teslimatın başlaması ve Azerbaycan pazarına açılma ile Türk girişimcilerimizin işlerini büyütmek için yeni fırsatlar elde edeceklerine inanıyoruz" diye konuştu.

YENİ MÜŞTERİ İADE SİSTEMİ

Türk ürünlerine olan müşteri sadakatini artırmak ve satıcılar için kolaylık sağlamak adına Ozon Global, yeni bir müşteri iade sistemi başlattı. Rusya'daki 51 milyon Ozon müşterisi, Türk satıcıların ürünlerini 50 binden fazla teslimat noktasından ücretsiz olarak iade edebilecek. Bu yeni iade yöntemi, sınır ötesi alışverişlerde müşteri sadakatini önemli ölçüde artıracak.

Hazal Maraş yeni iade sistemi hakkında şunları söyledi: “Yeni iade sistemi ile Ozon'un 51 milyon aktif müşterisi için hizmetimizi iyileştireceğimizden ve bu süreci daha da yaygın hale getireceğimizden eminiz. Bugün itibarıyla müşterilerimizin yüzde 85'i, teslimat ve iade süreçlerinde teslimat noktalarını diğer yöntemlere tercih ediyor.”

Ayrıca, 1000 Euro’dan 200 Euro’ya düşen gümrüksüz alışveriş limitine rağmen, şirket uluslararası vitrini genişletmeye devam ediyor. Ozon Global Türkiye, 200 Euro'dan daha pahalı ürünler için gümrük vergisi ödeme sürecini optimize etti, müşteriler artık bu vergiyi doğrudan Ozon platformunda ödeyebilecek. Daha düşük fiyatlı ürünler satan satıcılar için ise Ozon, küçük ağırlıklı ürünlerin Rusya’ya teslimatında özel lojistik tarifeler başlattı. Bu yenilik, Türk satıcıların düşük fiyatlı ürünlerde lojistik maliyetlerini yarıdan fazla düşürmelerine ve giyim, aksesuar, ev eşyaları, çocuk giyimi ve güzellik ürünleri gibi popüler kategorilerde ciroyu artırmalarına olanak sağlayacak.

Ayrıca, müşteri tarafından zamanında pasaport bilgilerinin verilmemesi nedeniyle yaşanan gümrük sorunlarını ve iptalleri azaltmak amacıyla Ozon GlobalTürkiye, Rus bankalarıyla entegrasyonu duyurdu. Bu entegrasyon, kullanıcıların pasaport bilgilerini platformla tek tıkla paylaşabilmelerini sağlayacak bir süreci otomatikleştirecek.

Ozon Global, Ağustos 2022'de İstanbul ofisini açtığından beri Türk girişimcilerle iş birliğini aktif olarak geliştiriyor. 2024'ün ikinci çeyreğinde, Türk satıcıların platformdaki cirosu yıllık bazda 2 kat arttı ve Ozon müşterilerinin Türkiye’den verdiği sipariş sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla 2,2 kat daha fazla oldu.

AKM’de, Ekim ayında yeni sezonla birlikte sanatseverleri keyifli bir program bekliyor.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

AKM YENİ SEZONA HAZIR "EKİM"

Türkiye’nin en yeni ve benzersiz sahne teknolojisine sahip Atatürk Kültür Merkezi’nde, Ekim ayında yeni sezonla birlikte sanatseverleri keyifli bir program bekliyor.

ANADOLU ATEŞİ - 8 EKİM- 20.30 - TÜRK TELEKOM OPERA SALONU

Kaynağını Anadolu’nun binlerce yıllık mitolojik ve kültürel tarihinden alan Anadolu Ateşi, farklı yörelerden derlenmiş 3000 halk dansı figürü ve halk müziğini içinde barındıran özgün prodüksiyonu ile AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor. Mustafa Erdoğan imzasını taşıyan proje, Anadolu’nun binlerce yıllık kültür ve tarih mozaiğinin barışla harmanlanan ateşini tüm dünyaya tanıtmayı hedefliyor. Anadolu Ateşi 8 Ekim 20.00’de AKM Türk Telekom Opera Salonunda izleyecilere kültürel bir şölen yaşatacak. 

 BİZİM RENKLERİMİZ- DEVLET HALK DANSLARI TOPLULUĞU 8 EKİM- 20.00- AKM TİYATRO SALONU

Devlet Halk Dansları Topluluğu, "Bizim Renklerimiz" adlı halk dansları gösterisini, 8 Ekim saat 20.00'de Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Salonunda sahneleyecek. Gösterinin sanat yönetmenliğini V. Yıldız Çankaya üstleniyor. Etkinlikte orkestra eşliğinde; sıla hasreti, aşkın yüceliği ve sevinçler türkülerle dile gelecek. Etkinlikte, Anadolu’nun farklı yörelerine ait halk danslarının en seçkin örnekleri sahnelenecek. 

CARMINA BURANA - İSTANBUL DEVLET OPERA VE BALESİ -  9-10 EKİM- 20.00- TÜRK TELEKOM OPERA SALONU

İstanbul Devlet Opera ve Balesi, Bayern Kütüphanesi'nde bulunan 11, 12 ve 13. yüzyıldan kalan metinlerden esinlenerek Carl Orff tarafından bestelenen Carmina Burana'yı, 9 ve 10 Ekim'de saat 20.00’de Türk Telekom Opera Salonunda 250 kişilik dev kadrosuyla bir kez daha sahneleyecek. Carmina Burana Latince metinlerle doğayı ve aşkı anlatırken, Ortaçağ Avrupa'sının kültürel ve sosyal yaşamını yansıtıyor. AKM’nin görkemli atmosferinde seyirciyle buluşacak eser, döner sahne ve sahne içindeki dinamik geçişlerle dolu bir seyir sunacak. İzleyiciler, sofito boruları sayesinde sahnedeki dekorların adeta dans ettiğine tanıklık edecek. Her bir parça, zaman kodlarıyla senkronize edilerek izleyicilere görsel bir şölen yaşatılacak. 

AHUDUDU 10 EKİM - 20.30 - AKM TİYATRO SALONU

Tiyatro tarihinin en çok sahnelenen komedilerinden biri olan "Ahududu", 10 Ekim saat 20:00'de AKM Tiyatro Salonunda izleyiciyle buluşuyor. Joseph Kesselring’in yazdığı, Nedim Saban’ın uyarlayıp yönettiği bu eğlenceli oyun, daha önce Cary Grant’ın başrolünde yer aldığı 

"Arsenic and Old Lace" adıyla beyazperdeye de uyarlanmıştı. Yeni versiyonda, Suna Keskin ve Melek Baykal başrolde yer alıyor. Melek Baykal, uzun bir aranın ardından sahneye dönüş yaparken, yönetmen Nedim Saban da oyunun "deli" karakteriyle geri dönüyor. Kadroda ayrıca Cem Güler, Bülent Seyran, Birol Engeler, Murat Turhan, Özgür Yetkinoğlu ve Müge Kement gibi isimler yer alıyor.

ASİTANE MEŞKLERİ- İSTANBUL MEYDAN MEŞKLERİ TOPLULUĞU - 11 EKİM- 20.00- AKM TİYATRO SALONU

M. Fatih Çıtlak’ın anlatımıyla İstanbul Meydan Meşkleri Topluluğu tarafından Osmanlı edebiyatının önemli bir parçası olarak kabul edilen “Asitane Meşkleri” dinletisi 11 Ekim Cuma günü saat 20.00’de Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Salonunda izleyiciler ile buluşacak. Medeniyetimizde, talebenin hocasından öğrendiği musiki eserini okumasına “meşk etme” tabiri kullanılmıştır. Türk musikisinde meşk usulü ise tarih boyunca saraylarda, görkemli konaklarda, camilerde ve tekkelerde uygulanmış ve mekâna, üsluba göre farklı tarzları beraberinde getirmiştir.  

ASİ KUŞ- 12 EKİM- 20.00- AKM TİYATRO SALONU

Ali Poyrazoğlu, 12 Ekim saat 20.00'de “Asi Kuş” adlı oyunu AKM Tiyatro Salonunda sahneleyecek. Ünlü sanatçı, “Asi Kuş” oyununda, Bizet'nin ünlü operası Carmen'i kendi yorumuyla ele alarak, opera, tiyatro, bale ve güldürü unsurlarını sanatseverlere bir arada sunacak.

UÇAN HOLLANDALI - İSTANBUL DEVLET OPERA VE BALESİ- 12 EKİM- 16.00- 17 EKİM 20.00- TÜRK TELEKOM OPERA SALONU

Bestesi ve librettosu ünlü Alman besteci Richard Wagner’e ait “Uçan Hollandalı” eseri, 12 ve 17 Ekim tarihlerinde Türk Telekom Opera Salonunda sahnelenecek. Flaman kültüründe ve gemiciler arasında dilden dile dünyaya yayılarak bir efsaneye dönüşen, birçok edebiyat türüne, sanat eserine, halk türkülerine, şarkılara, seremonilere konu olan, denizlerde sonsuza kadar dolaşmaya mahkûm olan “Uçan Hollandalı” adlı denizcinin hikayesi etrafında şekillenen eser, Wagner’in kendi yaşamına dair izler taşıyor. Sanatçının siyasi ve ekonomik zorluklar içinde varoluş mücadelesinin hikayesini konu alan eser, İstanbul Kültür Yolu Festivali kapsamında sanatseverler ile bir kez daha buluşacak. 

BEZM-İ SAFA - İSTANBUL DEVLET TÜRK MÜZİĞİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA TOPLULUĞU-

13 EKİM - 20.00 - AKM TİYATRO SALONU

İstanbul Devlet Türk Müziği Araştırma ve Uygulama Topluluğu, “Bezmi-i Safa” konseri 13 Ekim saat 20.00’de AKM Tiyatro Salonunda dinleyicilerle buluşacak. konser, nihavend makamındaki seçkin eserlerden oluşan bir ince saz faslıyla başlayacak. Ardından solist Güzin Değişmez sahne alacak. Konserin sanat yönetmenliğini Osman Kırklıkçı üstleniyor.

BARTOK’UN İZİNDE- ANADOLU’DA 15 EKİM - 20.00 - AKM TİYATRO SALONU

Béla Bartók, 1936 sonbaharında Türkiye’ye gelerek Türk ve Macar halk müziği arasındaki bağlantıları Adnan Saygun ile birlikte araştıran bir müzik adamı. Bu özel gösteri, Bartók’un mirasına adanmış olup, çeşitli etnik kökenlerin halk müziği ve dans geleneklerini bir araya getiriyor. Gösteride müzik, bale ve diğer sanat disiplinleri, iki halkın ortak tarihine dair yeni kültürel bakış açıları sunacak şekilde zenginleştirilecek. Bartók’un araştırmalarından ilham alan bu unutulmaz deneyim, 15 Ekim saat 20:00’de AKM Tiyatro Salonunda izleyicilerle buluşacak.

70’LER 80’LER 90’LAR - İSTANBUL DEVLET MODERN FOLK MÜZİĞİ TOPLULUĞU - 15 EKİM- 19.00 - AKM MÜZİK PLATFORMU

İstanbul Devlet Modern Folk Müziği Topluluğu, “70’ler 80’ler 90’lar” konseri 15 Ekim saat 19.00'da AKM Müzik Platformunda gerçekleşecek. konserde, Türkçe pop müziğe damga vurmuş 70'lerden 90'lı yıllara kadar unutulmaz eserler seslendirilecek. Sanat yönetmenliğini Bora Kayalar'ın üstlendiği konserde, solist olarak İrem Sağer Güven sahne alacak. 

REZONANS - İSTANBUL DEVLET VE OPERA VE BALESİ - 16 EKİM 20.00 - AKM TİYATRO SALONU 

İstanbul Devlet Opera ve Balesi Modern Dans Topluluğu MDTistanbul’un tarafından sahnelenen, "Rezonans" dans gösterisi 16 Ekim Çarşamba günü AKM Tiyatro Salonunda seyirciyle buluşuyor. Güney Koreli koreograf Dong Kyu Kim'in 2018'de MDTistanbul için sahneye koyduğu "Heyecan", Evrim Akyay'ın "Rutin" ve İtalyan koreograf Erika Silgoner'in "Pasion S" adlı parçalarının yer aldığı gecenin teması olan "rezonans", titreşim, uyum ve etkileşim kavramlarını vurgulayarak derin ve birbirinden farklı atmosferler oluşturmayı amaçlıyor. Eserin müzikleri Jiho Jang, Tuluğ Tırpan ve Onur Seçki-Utku Şilliler'e ait. Erika Silgoner'in "Pasion S" adlı eseri ise, İstanbul Devlet Opera ve Balesi ile İstanbul İtalyan Kültür Merkezi işbirliği ile hazırlandı.

MÜZİK TAKVİMİ EKİM’DEN YANSIYANLAR - CUMHURBAŞKANLIĞI KLASİK TÜRK MÜZİĞİ KOROSU - 16 EKİM - 19.00 - MÜZİK PLATFORMU

Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Müziği Korosu, 16 Ekim saat 19.00’da AKM Müzik Platformunda "Müzik Takvimi Ekim’den Yansıyanlar" adlı özel bir konser sunacak. Konserde, Türkiye ve dünya tarihindeki önemli sosyal, kültürel ve siyasi olaylarla dinleyiciler, müzik arasındaki bağlantılar üzerinden,   perdeye yansıtılan fotoğraf ve belgelerle eşliğinde hem müzikal hem de görsel  bir yolculuğa çıkacak. Mehmet Güntekin’in hazırlayıp sunduğu programda, solist olarak Tolga Şekerci ve Aynur Ezgi Yüksel, saz sanatçısı olarak ise Taner Sayacıoğlu, Mahinur Özüstün ve Murat Aydemir sahnede olacak. 

LA BAYADERE  - İSTANBUL DEVLET OPERA VE BALESİ 16 EKİM - 20.00 - 19 EKİM - 16.00 - 23 EKİM - 20.00 - TÜRK TELEKOM OPERA SALONU

İstanbul Devlet Opera ve Balesi, büyük bale eseri “La Bayadère”i, 16, 19 ve 23 Ekim tarihlerinde AKM Türk Telekom Opera Salonunda sahneleyecek. Romantik ve klasik dönemler arasında köprü kuran bu eser, Hindistan'da geçen büyülü hikayesiyle seyirciye aşk ve entrika dolu bir zaman vaadediyor.  Ayşem Sunal Savaşkurt’un sahneye koyup düzenlediği gösterinin orkestra şefliğini Zdravko Lazarov üstleniyor 

HAMİYET MÜZİKAL - 18 EKİM - 20.30 - AKM TİYATRO SALONU

Deniz Madanaoğlu’nun yazdığı, yönetmenliğini Işıl Kasapoğlu’nun üstlendiği “Hamiyet” müzikali 18 Ekim saat 20:30’da AKM Tiyatro Salonunda seyircisiyle buluşacak. İşçi mahallesinde eşi ve iki kızıyla mutlu sakin bir hayat sürdüren Hamiyet’in yoksulluk ve hayalperestlik arasında sıkışmış bir içsel yolculuğunu anlatıyor. Hikaye 1980 darbesindeki günlere ışık tutuyor. Oyunun müzikal hikayesi ve şarkı sözleri Peyk grubunun solisti İrfan Alış imzası taşıyor. Başrolde Aslı İnandık’ın olduğu “Hamiyet” müzikalinde Bilgesu Kural, Cansu Bahadır, Esra Kızıldoğan, Ezgi Çelik, Sabahattin Yakut, Sermet Yeşil, Uygar Özçelik rol alıyor.

 

CİHAT HIRÇIN SOLO KONSER - İSTANBUL TARİHİ TÜRK MÜZİĞİ TOPLULUĞU - 19 EKİM- 19.00 - MÜZİK PLATFORMU

İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu tarafından dinleyicinin beğenisine sunulacak, “Cihat Hırçın Solo Konseri” 19 Ekim saat 19.00’da AKM Müzik Platformunda gerçekleşecek. Konserde, III. Selim ekolünde yetişmiş Hacı Sadullah Ağa ve Dede Efendi ile başlayan musiki yolculuğu, Hacı Arif Bey, Hacı Faik Bey, Şevki Bey, Medeni Aziz Efendi, Neveser Kökteş, Alaeddin Yavaşca ve Avni Anıl gibi önemli bestecilerin eserleri ile devam edecek. 

AŞK BİTER Mİ? - 19 EKİM- 20.30- AKM TİYATRO SALONU

İzleyicilere aşkın zaman ve mekân tanımayan yolculuğunu sunan “Aşk Biter Mi?” oyunu, 19 Ekim saat 20.30'da AKM Tiyatro Salonunda sahnelenecek. Başrollerinde Kerem Alışık ve Evrim Alasya’nın yer aldığı oyun, İki eski sevgilinin yıllar sonra yeniden bir araya gelerek geçmişle yüzleşme hikâyesini ele alıyor.

SEZON AÇILIŞ KONSERİ ‘ŞEVKUTARAB KAR’- CUMHURBAŞKANLIĞI KLASİK TÜRK MÜZİĞİ KOROSU 20 EKİM- 11.30- AKM TİYATRO SALONU

Cumhurbaşkanlığı Klasik Türk Müziği Korosu’nun, 2024-2025 sezon açılış konseri 20 Ekim saat 11.30’da AKM Tiyatro Salonu'nda Şef Mehmet Güntekin yönetiminde gerçekleşecek. Konserde, Sultan III. Selim’in nadir icra edilen eseri “Şevkutarâb Kâr”, ilk kez koro tarafından seslendirilecek. Solist Neval Güleç, klasik ve neoklasik döneme ait seçkin eserlerle sahne alacak.

MANA MAKAMI- ERAY CİNPİR SOLO KONSER- İSTANBUL MEYDAN MEŞKLERİ TOPLULUĞU

21 EKİM- 19.00- AKM MÜZİK PLATFORMU

İstanbul Meydan Meşkleri Topluluğu’nun sahnede olacağı, Eray Cinpir solistliğindeki “Mana Makamı” konseri 21 Ekim Saat:19.00’da AKM Müzik Platformunda Yüce Gümüş Sanat Yönetmenliğinde dinleyicisiyle buluşuyor.

KONSTANTİN EMELYANOV & FESTIVAL ENSEMBLE- BACH İSTANBUL’DA SONBAHAR

21 EKİM- 20.30- AKM TİYATRO SALONU

Ödüllü piyanist Konstantin Emelyanov, Festival Ensemble ile birlikte "Bach İstanbul’da Sonbahar" konseriyle 21 Ekim Pazartesi günü saat 20.30’da Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Salonunda müzikseverlerle buluşuyor. 

Konserin ilk yarısında solo performans, ikinci yarısında ise Festival Ensemble ile sahne alacak. Programda Jean-Philippe Rameau’nun süiti, Johann Sebastian Bach’ın Fransız Süiti, Re majör BWV 1054 ve Le majör BWV 1055 piyano konçertoları yer alıyor.

PIERRE HANTAI J.S BACH GOLDENBERG VARYASYONLARI- BACH İSTANBUL’DA SONBAHAR 23 EKİM- 20.30- AKM TİYATRO SALONU

Klavsen virtüözü Pierre Hantai, 23 Ekim Çarşamba günü saat 20.30’da Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Salonunda dinleyicisiyle buluşuyor. Müziğin önemli isimlerinden biri olan Hantai, kariyerinin başlangıcından itibaren Johann Sebastian Bach eserlerine olan bağlılığı ve yorumlarıyla tanınıyor. Programda, Bach’ın "Well-Tempered Clavier" (BWV 846-893) adlı eserinden seçilmiş prelüdler ve fuglar ile “Goldberg Varyasyonları" (BWV 988) yer alacak.

TUTAR MISIN ELİMİ - DEVLET HALK DANSLARI TOPLULUĞU 26 EKİM - 17.00 - AKM TİYATRO SALONU

Devlet Halk Dansları Topluluğu tarafından düzenlenen "Tutar Mısın Elimi" dans gösterisi, 26 Ekim saat 17.00'de AKM Tiyatro Salonunda izleyiciyle buluşacak. 

Gösterinin sanat yönetmenliğini V. Yıldız Çankaya üstlendiği oyunda Hacivat ve Karagöz’ün  Anadolu’ya uzanan yolculuğunda yaşanan olaylar sonrasında, birlik ve beraberlikle bütün zorlukların üstesinden gelinebileceği vurgulanmıştır. 

CUMHURİYET BAYRAMI KONSERİ  - İSTANBUL DEVLET TÜRK MÜZİĞİ TOPLULUĞU - 28 EKİM- 19.00 - MÜZİK PLATFORMU

İstanbul Devlet Türk Müziği Topluluğu, 28 Ekim saat 19.00’da "Cumhuriyet Bayramı Konseri" ile izleyicileriyle buluşuyor. AKM Müzik Platformu’nda gerçekleştirilecek konserde, Alper Ayorak ve Elif İnce solist olarak sahne alacak. Sanat yönetmenliğini ise Ferruh Yarkın üstleniyor.

ŞAHİTLERİYLE CUMHURİYETİMİZ CUMHURİYETİN İLANINA TANIKLIK EDEN BESTEKARLARIN ESERLERİ - İSTANBUL TARİHİ TÜRK MÜZİĞİ TOPLULUĞU- 29 EKİM - 20.00 - AKM TİYATRO SALONU

Cumhuriyet Bayramı’nda İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu, “Şahitleriyle Cumhuriyetimiz Cumhuriyetin ilanına Tanıklık Eden Bestekarların Eserleri” konserini 29 Ekim saat 20.00'de AKM Tiyatro Salonunda gerçekleştirecek. Cumhuriyet'in ilanına tanıklık eden Muallim İsmail Hakkı Bey, Münir Nureddin Selçuk, Selahattin Pınar gibi bestekârların eserleri seslendirilecek, klasik Türk müziğinin çeşitli formlarından örnekler sunulacak. Sanat yönetmenliğini İhsan Özer’in gerçekleştireceği, mehter başı Şükrü Alkan’ın yer alacağı konser Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve bu dönemi yaşamış tüm kuşaklara ithaf edilecek.

ÖZSOY OPERASI - İSTANBUL DEVLET OPERA VE BALESİ 29 EKİM - 20.00- 31 EKİM - 20.00- TÜRK TELEKOM OPERA SALONU

İstanbul Devlet Opera ve Balesi, ilk Türk operası olan “Özsoy”u 29 ve 31 Ekim saat 20.00’de AKM Türk Telekom Opera Salonunda sahneleyecek. Ahmed Adnan Saygun’un bestesi olan opera hem müzikal hem de dramatik açıdan zengin bir içeriğe sahip. İlk kez 1934’te, Mustafa Kemal Atatürk’ün direktifleriyle İran Şahı Rıza Pehlevi’nin Türkiye ziyareti için sahnelenmiş olan eser, iki ülke arasındaki yakınlaşmayı simgeliyor. Opera, orkestra şefi Hasan Niyazi Tura’nın önderliğindeki İstanbul Devlet Opera ve Balesi tarafından sahnelenecek. 

İLYUN BÜRKEV İLE ŞEF İBRAHİM YAZICI VE PERA FİLARMONİ ORKESTRASI - 30 EKİM- 20.30- TÜRK TELEKOM OPERA SALONU

30 Ekim'de Türk Telekom Opera Salonunda gerçekleşecek olan konserde, Şef İbrahim Yazıcı yönetiminde Pera Filarmoni Orkestrası ve ünlü piyanist İlyun Bürkev ile sahne alacak. Konser programında L. V. Beethoven’ın Prometheus Uvertürü, C. Saint-Saens’ın Piyano Konçertosu No: 2 ve W. A. Mozart’ın Senfoni No: 41 Jüpiter L. V. Beethoven’ın Prometheus Uvertürü Op. 43 eserleri AKM Türk Telekom Opera Salonunda sanatseverlerle buluşacak.  

Dünyanın dört bir yanına seyahatte BookingAgora güvencesi!

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Dünyanın dört bir yanına seyahatte BookingAgora güvencesi!

Seyahat alanında kaliteli, hızlı ve güvenilir bir çözüm ortağı olma hedefiyle yerli bir girişim olarak kurulan BookingAgora; bugün 47 ülkede 5 binden fazla acenteye ve 12 binden fazla kullanıcıya seyahatin her alanında hizmet veriyor, çözüm üretiyor. 2.3 milyon otele ve 400’den fazla havayolu ile binlerce destinasyona erişim sağlıyor 

Dijitalleşmeyle birlikte dönüşen seyahat sektöründe güvenilir, hızlı ve kaliteli hizmet sunan bir iş ortağına duyulan ihtiyaç, BookingAgora markasının çıkış noktası olmuş. 2016 yılında kurulan ve bugün ‘’küresel bir seyahat tedarikçisi’’ haline gelen girişimi; kurucu ortaklarından Murat Kahraman anlatıyor: 

‘’Turizmin farklı alanlarında verdiğimiz hizmet ve tecrübeyle, sektöre nasıl bir fayda sağlarız hedefiyle yola çıktık. Seyahat acenteleri müşterilerine en iyi hizmeti sunmak için güvenilir bir seyahat ortağına ihtiyaç duyar. Biz de bu ihtiyacı en iyi şekilde okuyarak markamızı kurduk. Seyahat acentelerine yönelik satış öncesi ve sonrası hizmetlerimizle onlara dünyanın dört bir yanından seyahat tedariği sağlıyor, işlerini kolaylaştırıyoruz. Güvenilirlik, kalite ve ticari etik ilkelerimizle en iyi seyahat deneyimini sunarak acentelerin müşteri memnuniyetini en üst düzeyde tutmalarına katkı sağlıyoruz. Siz bildiğiniz ve güvendiğiniz acenteden bir seyahat satın alırken bilmiyorsunuz ama arkasında BookingAgora güvencesi ve kalitesi yer alıyor; dünyanın her yerinde güvenilir şekilde tatilinizi planlamış oluyorsunuz.’’ 

Gelişmiş algoritma, hızlı entegrasyon, somut hizmet

‘’BookingAgora İngilizcede ‘rezervasyon’ ve ‘pazaryeri’ anlamına gelen kelimelerin birleşiminden oluşuyor. Dünya çapında 21 ofis ve online yapıyla turizm acentelerine seyahat tedariği sağlıyoruz. 47 ülkede hizmet verdiğimiz acente sayısı 5 bin, kullanıcı sayısı ise 12 binin üzerinde. Sektörün en güçlü dijital altyapısına sahibiz. İnternet ve çevrimiçi hizmetin bel kemiği olan teknik altyapımız, turizm yazılımı alanında ülkemizin önde gelen markası ki bizim de grup markamızdır, Kplus Bilişim Teknolojileri tarafından sağlanıyor. Değişen ihtiyaçlara anında uyum sağlıyor ve hızlı entegre oluyoruz. Deneyim ve bilgi birikimimizi, yeni nesil teknolojilere dayalı iş modelimizle somut hizmetlere dönüştürüyoruz. Bu doğrultuda, en yeni gelişmeleri yakından takip ediyor ve öncü firma olmayı hedefliyoruz. İş akışlarında kullandığımız gelişmiş algoritmalar ile yaşamı kolaylaştırmayı ve bireysel hataları en aza indirmeyi amaçlıyoruz. Yazılım, donanım ve yapay zekâ alanındaki en güncel teknikleri ve metotları uyguluyoruz.’’ 

Küresel ticari etik kurallarına sıkı bağlılık

‘’Sektörde bilinen ve sevilen kurucu kadromuz, teknik altyapımız, kaliteli ürün ve ticari etik kurallarına sıkı bağlılığımız hızlı ilerlememizi ve seyahat acenteleri tarafından en çok tercih edilen firma olmamızı sağladı. Kuruluşumuzdan bu yana küresel bir seyahat tedarikçisi ve pazar yeri olma hedefiyle hareket ediyoruz. Misyonumuz, en iyi teknik altyapıya sahip, güvenilir ve kaliteli bir hizmet anlayışıyla en iyi seyahat ürünlerini sunmak. Müşterilerimize uçak biletleri, oteller, tur paketleri, havalimanı transferleri ve araç kiralama gibi çeşitli seyahat ürünleri sunarak, seyahat acentelerinin işlerini kolaylaştırıyoruz. 2.3 milyon otele ve 400’den fazla havayolu ile binlerce destinasyona erişimlerini sağlıyoruz. Hizmet ve ürünlerin en iyilerini sunmak için sürekli olarak teknik altyapımızı ve ürün portföyümüzü güncelliyoruz.’’ 

Havayolu, otel, araç kiralama, tur paketleri

‘’Ayrıca, sektörde bir norm yaratma vizyonumuzla seyahat acentelerinin küresel düzeyde ticari etik ve kaliteli hizmet prensipleriyle çalışmalarını sağlamak istiyoruz. Seyahat acentelerinin büyümesine ve başarısına katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Havayolu biletleri, oteller, araç kiralama firmaları, tur paketleri ve havalimanı transferleri gibi seyahat ürünleriyle seyahat acentelerinin satış ve satış sonrası hizmet akışlarını geliştirerek işlerini büyütmesine katkı sağlıyoruz. Otel ağımız, dünya genelindeki en geniş yelpazeye sahip ve hizmet akışında sorun yaşamaksızın hizmet alabilecekleri şekilde dizayn edilmiştir. Tur paketlerimiz ise satış acentelerimize daha sorunsuz, kaliteli hizmet alarak ve fazla kazanç sağlayacakları şekilde seçilmiş organize edilmiştir. Bu sayede satış acentelerimiz kendi misafirlerine farklı destinasyonlar ve unutulmaz deneyimler yaşatmayı amaçlıyor. Havalimanı transferleri ise müşterilerin havalimanından otellerine rahat ve güvenli bir şekilde ulaşmasını sağlar. Araç kiralama hizmetimizle müşterilerin seyahatlerini tamamen kendi tercihlerine göre planlamalarına olanak tanırız. Tüm hizmetlerimizde olduğu gibi araç kiralama hizmetimizde güvenilirlik ve kalite ön plandadır.’’

Yeşil pasaport yasaklansın..!

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Yeşil pasaport yasaklansın..!

Özellikle Pandemi sonrası, seyahat sektöründe BOOM yani patlama söz konusu. Turizmde her yıl bir önceki senenin rekorları kırılıyor. Avrupa birliği ülkeleri Aşırı Turizm olarak nitelendirdikleri bu durumda, ülkelerinde daha fazla turist istemiyorlar.

Kültürel varlıklarını korumak, turistlerin çevre kirliliğine olumsuz etkilerini azaltmak, turizmin yarattığı suni pahalılığın önüne geçmek için Avrupa Birliği ülkeleri ve bazı şehirler, daha fazla turist gelmesin diye önlemler almaya başladılar.

Örneğin; Airbnb isimli ev kiralama sistemi bir çok şehirde yasaklandı veya kısıtlandı, bir çok ülkede otel konaklamalarına ekstra şehir vergileri konuldu, yetmedi vergileri 2 kat artırdılar. Venedik gibi kimi şehirler, turistlere ya giriş parası ya ekstra vergi koydular, yeni oteller açılmasını zorlaştırdılar. Her gün turist karşıtı protestolar yapıyorlar, turistleri rahatsız edip onların üzerlerine boya, çöp atıyorlar.

Ve finalde, Avrupa Birliği ülkeleri dışından gelen turistlere “örtülü” kısıtlamalar uygulamaya başladılar. Öncelikle, vize uyguladıkları ülkelere sınırlı turist  kontenjanları tanımladılar. Vize prosedürlerini zorlaştırıp, randevu sürelerini uzattılar.

Türkiye'ye karşı uyguladıkları sert uygulamalarda siyasetin ne kadar önemi var bilinmez ama konsolosluk görevlilerinin bu durum hakkında of the record şikayetlerine bakarsak;

·         Çok sayıda sığınmacıya kolayca Türk Pasaportu veriliyor.

·        Sonradan Türk Pasaportu alan mülteciler hemen Schengen vizesine başvuruyorlar.

·         Konsolosluklar, eski sığınmacılar hakkında polisten bilgi istediklerinde, o kişiye ait bilgiler ancak vatandaşlık aldıktan sonraki döneme ait oluyor. (Daha önce terörist miydi, katil miydi bilinmiyor)

·         Belediyelerce çok sayıda GRİ yani hizmet pasaportu veriliyor, bu pasaportla yurtdışına çıkanların bir çoğu geri dönmüyor.

·         Bazı sığınmacıların (her nasılsa) yeşil pasaport sahibi olmaları problem oluşturuyor. Son dönemde birçok yeşil pasaport sahibi eski sığınmacılar, başta Almanya olmak üzere Schengen ülkelerine girmeye çalışırken yakalandılar.

·         AB tarafından resmen açıklanmasa da, Türkiye’ye tanımladığı turist kontenjanını aşan oranda ve sayılarının 1,5 milyon olduğu söylenen yeşil (özel) pasaport sayısı diğer vize başvurularını etkiliyor.

·         Devlet memuru olan yeşil pasaportlunun dışında Avukatlara, Tüccarlara yeşil pasaport verildi.

·         Son günlerde, yeşil pasaport ağının eczacılar, gazeteciler, TIR şoförleri, belde belediye başkanları, serbest muhasebeciler, engelli memurlar, bekçiler, muhtarlar, gardiyanlar, tiyatro sanatçıları, öğretim üyeleri, TBMM danışmanları ile sendika yöneticilerine verilerek genişleyeceği söylentisi yayılıyor…

Kısaca, AB ülkeleri resmi olarak açıklamaktan kaçındıkları Türkiye'ye tanınan Turist kontenjanını aştığımızı düşünmektedirler. Çünkü her bir yeşil ve gri pasaportlu Türk’ü potansiyel turist olarak kabul etmektedirler. Bu durumda haricen vize verilebilecek Türk turist sayısı kısıtlanmakta ve vize prosedürleri zorlaşmaktadır.

Duyumlara göre, Türkiye yeşil pasaport temininde gevşek davranırsa çok yakında Amerika, Kanada, Avustralya ve İngiltere’nin yaptığı gibi AB birliği ülkeleri de Yeşil Pasaportlu Türklerden vize isteyeceklerdir. Türkiye’yi küçük duruma düşürebilecek bu durumun yaşanmaması için AB yasaklamadan biz Yeşil Pasaportu yasaklamalıyız. Zaten Kırmızı Diplomatik Pasaport’umuz var, görevli memurlara da Gri Pasaport verilirse bu iş çözülür.

Gerçekte de devlette 15 sene çalışmış bir memurla özel sektörde 15 sene çalışmış mimarın, mühendisin veya çalışanın hiçbir farkı olmaması gerekmektedir. Çünkü, Yeşil Pasaport sahibi 1,5 milyon kişi ve aileleri seyahat etmeseler dahi Türkiye'nin turist kontenjanını işgal ettikleri için yüzbinlerce insanın seyahat hakkı kaybolmaktadır.

L.Cem Polatoglu

Tur Andiamo

0212 212 3030

PANDEMİ SONRASI DOĞADA TATİL OLGUSU YEŞERDİ

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

PANDEMİ SONRASI DOĞADA TATİL OLGUSU YEŞERDİ

Mobil ev sektör paydaşları ve tüketicileri için en önemli etkinliklerden biri olan 24-28 Eylül’de İstanbul Fuar Merkezi’nde 3.cüsü gerçekleşen Tiny Home Show Fuarı kapsamında, TÜMEVSİAD (Tüm Mobil Ev Sanayicileri ve Dayanışma Derneği) ve BİFAŞ iş birliğiyle organize edilen “TÜMEVSİAD Mobil Ev Çalıştayı” 3.cü gününde değerli konukları ağırlamaya devam etti. 26 Eylül Perşembe günü TÜMEVSİAD Başkanı Murat Yıldız’ın ev sahipliği yaptığı panelde, Gazeteci-TV Programcısı Güven İslamoğlu, YCK Solar Genel Müdürü Yusuf Can Koçu ve turizm sektörü adına TUYED Başkanı Haluk Özsevim hazır bulundu.

TUYED Başkanı Haluk Özsevim, “Türkiye’de Seyahat Alışkanlıklarının Değişimi ve Mobil Evlerin Turizm Ekosistemine Katkıları” başlığı altında Tiny House (Mobil Ev)’lerin turizmdeki yeri konusunda çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

VİLLA-BUNGALOV TATİLİNİ SEVENLER MOBİL EVLER ALIP DOĞAYA YERLEŞMEYE BAŞLADI

TUYED Başkanı Haluk Özsevim, “Pandemi tüm yaşamı etkilerken ilk olarak seyahatleri de engelledi. Bu nedenle insanlar seyahat ve tatil kavramlarından uzak kaldılar. Ancak hem pandemi zamanı hem de sonrasında izole ve insanlardan uzak tatiller ilgi görmeye başladı. Villalar ve bungalov evler büyük rağbet gördü hatta bu tarzda olan işletmeler rekor sayıda misafir ağırladı. İnsanlardan uzak, doğa ile buluşmak isteyenler küçük mobil evler satın almaya başladı. Ayrıca bu tarz evlerden oluşan konaklama tesisleri de arttı. Doğa ile buluşmak ve minimal yaşam tarzı trend haline geldi. Betondan dört duvar arasında tatil yapmak istemeyenlerin sayısı da hızla artmakta. Doğa ile buluşmak özlemi konusunda pandemi bir milat oldu.”  dedi.

SOSYAL MEDYANIN DA ETKİSİ İLE TATİLLERDE DOĞAYA YÖNELİM HIZLANDI

Özsevim, “Mobil evler minimal yaşamı destekliyor. Sizi toprak ve doğa ile buluşturuyor. İnsanlar şehir hayatından ve beton yığınlarından sıkıldı. Bu nedenle beton yığınları arasında tatil yapmak istemeyenlerin sayısı artıyor. Burada sosyal medyaya da dikkat çekmek isterim. Sosyal medyada karavan, bungalov ve mobil evlerle ilgili çok fazla paylaşım var. Bu paylaşımlar da insanları tetikleyen en önemli unsurlar.” dedi.

DOĞADA MİSAFİR OLDUĞUMUZU BİLEREK TURİZM YAPILMALIDIR

“Öncellikle mobil evler küçük yapılar olduğu için çok fazla yer kaplamıyor. Bu evleri kurmak veya yapmak için doğaya zarar vermiyorsunuz. Zaten bu evleri tercih edenler doğayı seven ve saygı gösteren insanlardır diye düşünüyorum. Bu nedenle bu evlerin doğa içinde olması gerekiyor. Amaç doğa ve toprakla buluşmaksa sürdürülebilirlik otomatikman kendisi geliyor. Ancak şunu da unutmamak gerekiyor. İnsanoğlu istese de istemese de doğaya bir şekilde zarar veriyor. Turizm kontrollü yapılmadığı zaman yarardan çok zarar getirir. Aynı şey mobil evler için de geçerli. Mobil ev tercih ediyorsunuz diye doğa ve toprak sizin olmuyor. Geçici bir süreliğine kiralıyorsunuz. Belli çizgiler içinde ve kontrollü bir şekilde izin verilmeli.”dedi.

ANADOLU TURİZMİNİ CANLANDIRMAK İÇİN MOBİL EVLER İYİ SEÇENEK

Özsevim, “Turizm, Türkiye ekonomisi için çok önemli. Ciddi bir döviz girdisi, istihdam ve yerinde ihracat yapma imkanı veriyor. Türkiye'de turizm, ağırlıklı olarak sahil kesimlerinde yapılıyor. Sahillere olan aşırı ilgi büyük yatırımlara neden oldu. 500 odalı 1000 odalı oteller var. Bir otelde aynı anda 1500 kişi tatil yapıyor. Bodrum, Çeşme, Kemer, Alanya gibi turizm merkezlerinde yatırım ve insan yığılmaları oluşuyor. Bu durum da doğaya zarar verebiliyor. Kıyıdaki turizm merkezlerimiz üzerindeki yükü hafifletmemiz gerekiyor. Bunun için de farklı turizm yatırımlarına ihtiyaç var. Sadece kıyı şeridi değil turizm Anadolu içlerine yayılmalı. Mobil evler bu noktada önemli. Hem turizm hareketlerini yayıyorsunuz hem de yerel ekonomilere katkı sağlamış olursunuz. Milyonlarca dolarlık yatırım yapmak ve milyonlarca dolarlık riske girmeye de gerek yok.” diyerek sözlerini noktaladı.

Mobil Ev Çalıştayı’nın ev sahipliğini yapan TÜMEVSİAD Başkanı Murat Yıldız, panele katılımı ve turizm sektörü adına yaptığı değerli paylaşımlar ve çalıştaya sunduğu katkı için, TUYED Başkanı Haluk Özsevim’e bir hatıra plaketi de takdim etti. 

Foodiefest, yoğun ilgi üzerine ikinci kez kapılarını açıyor!

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

 LifePark Foodiefest Geri Geliyor!

Türkiye'nin en heyecan verici gastronomi ve müzik festivali Foodiefest, yoğun ilgi üzerine ikinci kez kapılarını açıyor! 29 Eylül Pazar günü LifePark’ta gerçekleşecek bu eşsiz etkinlikte hem damaklarınıza hem de kulaklarınıza hitap edecek unutulmaz anlar yaşayacaksınız.

7 binden fazla müzik ve lezzet severin katılımıyla gerçekleşen Foodiefest, yoğun ilgi üzerine ikinci kez düzenleniyor. 29 Eylül Pazar günü LifePark’ta gerçekleşecek olan Foodiefest 2, gastronomi ve müzik tutkunlarını yeniden bir araya getirecek.

Eğer siz de yemek dünyasının sınırlarını zorlamayı seven, yeni lezzetler keşfetmekten hoşlanan ve müzik dolu bir festivali seven bir foodieyseniz, bu etkinliği kaçırmayın. Foodiefest 2, en lezzetli sokak lezzetlerini ve en sevilen sanatçıları bir araya getirerek unutulmaz bir festival deneyimi sunuyor.

Festivalde, yemek dünyasının en lezzetli köşelerinden gelen 50’den fazla hamburger, hotdog, kokoreç, tantuni gibi sokak lezzetlerin yanı sıra vegan tatlar da ziyaretçilere sunulacak. Ayrıca, festival boyunca 5 farklı sanatçı grubunun konserleri ile müzikseverler harika bir gün geçirecek.

Sahne Alacak Sanatçılar:

Foodiefest 2’de, müzik dünyasının en sevilen isimleri sahne alacak. Açılışı yapacak olan Cem Yenel, güçlü sesi ve sahne performansıyla dinleyicilere unutulmaz anlar yaşatacak. Ardından, pop müziğin genç ve yetenekli ismi Melis Fis sahne alacak; dinamik ve enerjik sahne performansıyla izleyicileri coşturacak. Emre Fel ise, "Veda Türküsü" albümü ve "Merhabalar", "Senden Güzeli Mi Var" gibi hit şarkılarıyla Anadolu rock müziğinin yeni temsilcisi olarak sahneye çıkacak ve müzikseverlere enerjik bir performans sunacak. Yeni Türkü, yıllardır hafızalardan silinmeyen şarkıları ve eşsiz sahne performansıyla dinleyicilere nostalji dolu anlar yaşatacak. Festivalin kapanışını ise, Türk pop müziğinin efsanevi ismi Mirkelam yapacak. Mirkelam, sahnedeki enerjisi ve dillere pelesenk olmuş şarkılarıyla izleyicilere unutulmaz bir gece yaşatacak.

Bu eşsiz festivali kaçırmak istemeyenler, biletler ve detaylı bilgi için www.lifepark.com.tr adresini ziyaret edebilirler.

Türkiye Kültür Yolu Festivali İstanbul lansmanı Atatürk Kültür Merkezinde yapıldı

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Kıymetli Misafirler Türkiye Kültür Yolu Festivali İstanbul lansmanımıza hoş geldiniz. 

İstanbul, 2024 yılının 13. durağı ancak bu eşsiz kültür-sanat yolculuğunun başladığı yer olmasıyla da ayrı bir öneme sahip. Ve tabii Türk-İslam medeniyetinin payitahtı ve dünya tarihinin muhtemeldir ki en gözde kenti olarak muazzam bir geçmişi, dünyanın en özel medeniyet miraslarını barındırıyor. Bütün bu zenginliği bir kez daha kültür ve sanatın binbir rengiyle bezeyip gözler önüne sereceğiz.

28 Eylül-6 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek dokuz günlük festival için bu yıl 110’dan fazla etkinlik alanı belirledik. Galataport’tan Atatürk Kültür Merkezine uzanan normal güzergâhımızın dışına da çıkacağız. Zira İstanbul bunu talep ediyor, bu talebe karşılık vereceğiz. Belirlediğimiz bu noktalarda gerçekleştireceğimiz etkinlik sayısı ise bu yıl 500’ü geçecek. 

Bugün, İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçılarımızın eşsiz performanslarıyla sahneleyecekleri Carmina Burana temsili ile festivalimizin galasını yapmış olacağız. Yarın itibarıyla da sahnelerimiz ve salonlarımız adeta yıldız yağmuruna tutulacaklar.

Galataport Saat Kulesi Meydanı ve Ümraniye Millet Bahçesi’ne sahne kurduk.

Galataport sahnesinde Gazapizm, Madrigal, Homeland "Serkan Çağrı - Tuluğ Tırpan", Simge, Aşkın Nur Yengi, Fatma Turgut, Can Bonomo, Norm Ender ve Lvbel C5; 

Ümraniye Millet Bahçesi’nde ise Oğuzhan Koç, Ekin Uzunlar, Gökhan Türkmen, Derya Uluğ, Simge, Haluk Levent, Ferhat Göçer, Ebru Yaşar ve Alişan müzikseverlerle buluşacaklar.

240 yıllık tarihi ile adeta bir sanat simgesi olan Mariinsky Orkestrası, her konseri ayrı bir şölene dönüşen Deutsches Symphonıe Orchester Berlin ve İran’dan dünyaya ulaşan etkileyici sesi ile Alireza Ghorbani konserleri Türk Telekom Opera Salonu’nda gerçekleştirilecek.

Sebastiao Salgado Genesis, Leonardo Da Vinci -Rönesans Dehası, Frida Kahlo’nun Günlükleri, Warhol’un Dünyası – Pop Art’ın İkonu, Resimden Seramiğe Bir Serüven: Pablo Picasso, Refik Anadol “Yeryüzü Rüyaları: Anadolu” ve Bay Sinema Türker İnanoğlu sergileri başta olmak üzere fotoğraftan dijital sanata, resim ve heykelden geleneksel sanatlara eşsiz formların ve dev isimlerin geçit törenine şahit olacağız.

6. Dostluk Kısa Film Festivali, Sinema ve Yapay Zekâ söyleşisi, SinemAnadolu Film Günleri Söyleşileri ve Film Gösterimleri gibi etkinliklerimizde beyaz perde tutkunlarını ağırlayacağız.

Uluslararası İstanbul Şiir Gecesi, Sultan Bestekârlar Dinletisi, 15. İtalyan Kültür Merkezi Arkeoloji Sempozyumu, Hayal Gücünün Buluşması: Mark Janssen ve Özge Lokmanhekim ile Söyleşi, Minyatüre Alternatif Yaklaşım Paneli ve Söyleşisi gibi etkinliklerimiz ise bilgi ve deneyimin aktarıldığı çok önemli buluşmalardan sadece birkaçı.

Ve elbette Çocuk Köyümüzde kültür ve sanatın geleceği olan çocuklarımızı ağırlayacağız. Farklı etkinlik ve atölyeler aracılığıyla bu önemli değerlerle tanışmalarını; dinleyerek, seyrederek ve deneyerek tecrübe edinmelerini sağlayacağız.

İfade ettiğim gibi 500’ü aşkın etkinlik olacak. İlgi ve beğeni alanlarına yönelik olarak kendilerine festival programı oluşturmak isteyen vatandaşlarımız, bütün etkinlik ayrıntılarına kulturyolufestivali.com adresinden ulaşabilirler. 

Değerli Misafirler,

Bu yılın ilk 8 ayında İstanbul 12 milyon 270 bine yakın ziyaretçiyi ağırlamıştır. Bu tüm yılların ilk sekiz aylarına bakıldığında en yüksek rakam olarak dikkat çekiyor. Bu rakamla aynı zamanda 2023’e kıyasla %7’ye yakın bir artış yakalamış durumdayız. 

Sadece Ağustos ayında İstanbul’da ağırladığımız yabancı ziyaretçi sayısı 1 milyon 802 bini aşmıştır. Bu yükselişte İstanbul Havalimanı ve Galataport oldukça önemli bir yere sahip. İstanbul Havalimanı; kapasitesi, teknolojik ve modern altyapısı ile kelimenin tam anlamıyla dünyadan İstanbul’a ve İstanbul’dan dünyaya açılan bir kapı konumundadır. 

Bu tartışmasız gerçeğin yanında sevindirici olan bir diğer gelişme ise Ağustos ayında deniz yoluyla İstanbul’a gelen misafirlerimizin sayısında neredeyse %44’lük bir artış yaşanmış olmasıdır. 

Son 22 yılda konaklama tesis sayısı 21, yatak kapasitesi sayısı 11 kattan fazla artış göstermiş bir şehir var karşımızda. Bunlar doğru projelerin yine doğru şekilde uygulanmasının bir sonucudur. Türkiye Kültür Yolu Festivali de bu anlamda hayata geçirilmiş güncel projelerden biridir. Etkisini görüyoruz ve daha fazlasını da göreceğiz. Sadece İstanbul’da değil elbette. Festival duraklarımız olan bütün şehirlerimiz kendi özgün değer ve zenginlikleri ölçüsünde bu festivalin getirilerini görüyorlar, yaşıyorlar. Aldığımız istekler ve farklı şehirlerimizden gelen sitemlerin arkasında bu başarı hikâyesinin bir parçası olma ve böylesi muazzam bir organizasyonun sunabileceklerinden faydalanma isteği yatmaktadır. 

Dört yıl önce İstanbul’da başlayıp bu yıl 7 bölgemizdeki 16 şehrimizde festivalimizin düzenleniyor olmasında, insanlarımızın ve gerek yerel yönetimlerin gerekse kültür-sanat paydaşlarımızın bu noktadaki ısrar ve taleplerinin çok ciddi etkisi vardır. Bakanlığımızın değerlendirmeleri doğrultusunda bu istek ve taleplere cevap vermeyi, festival duraklarımızın sayısını artırmayı sürdüreceğiz. 

Bu doğrultuda 2025 yılı için yapmış olduğumuz hazırlık çalışmalarımızı tamamladık. Önümüzdeki yıl festival rotamıza ekleyeceğimiz dört yeni şehrimizin adlarını da buradan açıklamak istiyorum. 2025 Türkiye Kültür Yolu Festivali 20 şehirde gerçekleştirilecek. Bu yıl ki rotamızı oluşturan 16 şehrimize ek olarak Malatya, Manisa, Mardin ve Kayseri de festival takvimimizde yerini alacak. Şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. 

Şüphesiz bu şehirlerimiz, muazzam tarih ve kültürleriyle festivalimize yeni değerler, zenginlikler katacaktır. Amacımız şehir sayımızı artırarak, özellikle uluslararası alanda ülkemizin eşsiz kültür ve sanat varlığını, tarihini ve medeniyet mirasını bütünüyle ortaya koyacağımız muazzam bir sahne oluşturmak. Geldiğimiz nokta bu hedefe ulaşma potansiyelimizin ne denli büyük, önümüzün ne denli açık olduğunun kanıtıdır. Kazanımlarımızı koruyacak, yeni başarı hikâyeleriyle yarınlarımızı da ihya edeceğiz.

Ben, bu muazzam metropolün sosyal hayatında kültür-sanatı zirveye taşımamıza ve bunu yaparken tarihi ihya, yeni eserleri inşa etmemize en güçlü şekilde destek veren bütün paydaşlarımıza; katılımlarıyla Türkiye Kültür Yolu Festivaline hayat veren, renk ve değer katan yerli ve yabancı bütün sanatçılarımıza şükranlarımı sunuyorum. Perde ardında alın teriyle bütün bu organizasyonun var olmasını ve sorunsuz gerçekleşmesini sağlayan mesai arkadaşlarıma, ayrıca ilgi ve katılımınız dolayısıyla siz değerli basın mensuplarımıza ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımızı kültür ve sanatın yol arkadaşlığında İstanbul’la buluşmaya davet ediyor, saygılar sunuyorum.

Otel doluluklarında Türkiye yükseldi İstanbul geçen yıl ile aynı düzeyde

HABER-TALİN ŞİRİNPINAR

TÜROB Başkanı Müberra Eresin, 8 ayda Türkiye genelinde otel doluluklarının

% 61, İstanbul’da ise % 64 olduğunu açıkladı. Dolulukların yaz döneminde aylık bazda gerileme kaydettiğini belirten Eresin, “Yıllık bazda ise Türkiye genelinde 2023’ün yüzde 5 üzerindeyiz. İstanbul’da ise aynı düzeydeyiz. İşler elbette beklediğimiz düzeyde değil. Fiyatlarımızda Euro bazında yüzde 15 civarında gerileme söz konusu. Ancak ‘diplerdeyiz’ şeklinde yaklaşımları da çok doğru bulmuyoruz. Turizmin en büyük yatırımcıları olarak, maliyet artışları ve kurlar bizi zorluyor” dedi.

Konaklama sektörünün Ocak-Ağustos 2024 dönemini kapsayan ilk 8 aylık dönemdeki dolululuk performansı belli oldu. Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Müberra Eresin, 8 aylık dönemde Türkiye genelinde otel doluluklarının yüzde 61, İstanbul’da ise yüzde 64 olarak gerçekleştiğini açıkladı. Ocak-Ağustos 2023’te Türkiye genelinde otel dolulukları yüzde 58, İstanbul’da yüzde 64 olmuştu. 

Fiyatlardaki düşüş önemli

Konaklama sektörünün ilk 8 aylık sonuçlarını değerlendiren TÜROB Başkanı Eresin, “Türkiye’ye yabancı ülkelerden gelişlerde herhangi bir sorun görünmüyor, düşüş yok, aksine yükselme var. Otel doluluklarında ve fiyatlarda ise özellikle yüksek sezon olarak adlandırdığımız yaz döneminde düşüş söz konusu. Yıllık bazda 8 aylık dönem itibariyle doluluklarda 2023’ün yüzde 5 üzerindeyiz. İstanbul’da ise 2023 ile aynı orandayız. İşler elbette beklediğimiz düzeyde değil. Fiyatlarımızda Euro bazında yüzde 15 civarında gerileme söz konusu. Ancak ‘diplerdeyiz’ şeklinde yaklaşımları da çok doğru bulmuyoruz” dedi.

Yüksek sezondaki gerilemenin çeşitli nedenleri olduğunu dile getiren Eresin, şunları söyledi: “Savaşların konuşulduğu bir ortamda turizm hareketliliğinden bahsetmek çok zor. Ukrayna-Rusya ile İsrail-Filistin savaşının bir an önce sonlanması ve barışla sonlanmasını diliyoruz. Dünyadaki savaşların sona ermesi turizm hareketlerini ve bizim doluluklarımızı olumlu yönde etkileyecektir. Dolayısıyla en büyük beklentimiz dünyada barışın sağlanması. Öte yandan UEFA Avrupa Futbol Şampiyonası ve Paris Olimpiyat Oyunları kaynaklı olarak, sadece Türkiye değil, dünya genelinde rezervasyon akışında bir yavaşlama olduğunu da biliyoruz. Tabii ki bu nedenler, yaz döneminde, tüm dünyayı olduğu gibi bizi de olumsuz etkiledi.”

Turizmin en güçlü yatırımcısı otelciler

Konaklama sektöründe yatırımların devam ettiğine işaret eden Eresin, şu ifadeleri kullandı: “Konaklama olarak, turizm sektörünün en önemli yatırım ayağını temsil ediyoruz. Yatırımlar pandemi döneminde bile kesintiye uğramadı. Yerli ve yabancı yatırımcılar ülkenin turizm potansiyeline inanıyor. Sürekli kötümser söylemlerle sektörü demoralize etmek ve yabancı rakiplerimize avantaj sağlamak bize dogru gelmiyor açıkcası. Türk turizmi yıllar öncesinden her türlü zorluğu test ederek bugünlere geldi. Her sektörde iniş ve çıkışlar olması normaldir. Sıkıntılar halının altına süpürülmemeli elbette, ama geçici bazı sıkıntıların kalıcıymış gibi dile getirilmesinin, çok karamsar yaklaşımların hem içeride hem dışarıda sektöre zarar verdiğini düşünüyoruz. Çok sayıda otelin konkordato ilan ettiği ve iflas ettiği yönündeki söylentilerin de teyid edilmemiş verilerle ortaya atılmış, tamamen hayal mahsulü ve spekülatif amaçlı olduğunu düşünüyoruz zira bize ulaşan bu konuya dair hiçbir bilgi yok.”

Maliyet artışı ve kur zorluyor

“Hizmet ihracatcısı olarak, döviz cinsi kazancımız var ve döviz kurunun çok uzun zamandır sabit kalması, TL cinsinden artan maliyetlerin önüne geçilememesi büyük bir sorun olarak karşımıza çıkıyor” diyen Eresin, “Maalesef otellerin maliyetleri artarken kazançları artmıyor ve önceden imzalanmış sözleşmeler nedeniyle eski fiyatların kullanımına devam ediliyor. Düşen oda fiyatlarının nedenlerini anlattım, ama fiyatlar düşmese de bugün döviz cinsinden verilen fiyatların geçen yıl ile aynı TL rakamlar olduğu gayet net izleniyor” diye konuştu.

90 milyar dolarlık sektör

Eresin, şu görüşleri dile getirdi: “Sektör olarak yıllık belirlediğimiz hedefimizi yakalamaya odaklandık. Bu hedefe ulaşmak ve turizm sektörünün sürdürülebilirliğini sağlamak üzere başta Kültür ve Turizm Bakanlığımız olmak üzere kamu ve özel sektörden tüm paydaşlarımızla uyum içerisinde, sektörün sorunlarına kalıcı çözümler bulmak üzere çalışmalarımızı durmaksızın sürdürüyoruz. Her yıl hedefimiz, bir önceki yılı geçebilmek. Bu yıl, Kültür ve Turizm Bakanlığımızla aynı doğrultuda 60 milyar dolar turizm geliri, 60 milyon ziyaretçi sayısına ulaşmak öncelikli hedefimiz. Turizm sektörünün hedeflerine ulaşarak cari açığın kapatılmasına, ülke ekonomisi, istihdamı ve kalkınmasına güçlü desteğini vermeye devam edeceğine inanıyoruz. Bir defa daha altını çizmek isterim ki, Türk turizmi toplam 2 milyon turist sayısından 50 milyona, 85 bin yatak kapasitesinden 1.5 milyon yatak kapasitesine ulaştı. Konaklama sektöründe yatırımların günümüzde toplam maliyeti yaklaşık 90 milyar dolara, istihdamdaki kişi sayısı da tarihi rekora ulaşarak yaklaşık 1.5 milyona çıktı. Turizmde her üç çalışandan biri konaklamada istihdam ediliyor. İşletme başına 8.36 çalışan ile diğer sektörlere göre turizmin açık ara önde olmasının yanında ülke genelindeki toplam istihdamın yüzde 9’una ulaşılmıştır. Direkt olarak 54 sektörü etkileyen turizm bu özelliğiyle, ülkemizdeki her haneden en az bir kişiye doğrudan gelir yaratmaktadır. Turizm sektörümüz yılda yaklaşık 30 milyar doların üzerinde yaptığı satın almanın yüzde 95’ini Türkiye’den yapan, ekonominin lokomotif sektörleri arasındadır. Turizm ve konaklama ile ilgili yorumlar ve çalışmalar yapılırken tüm bu verilerin de göz ardı edilmemesi önemlidir.”

Elite World, Dünya Turizm Günü’nü Küresel Trendlere Uygun Yeni Markalarıyla Kutluyor

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

Elite World, Dünya Turizm Günü’nü Küresel Trendlere Uygun Yeni Markalarıyla Kutluyor

Türkiye’nin önde gelen turizm zincirlerinden Elite World Hotels & Resorts, değişen seyahat trendlerine farklı turist kitlelerine hitap edecek yeni markalarıyla dinamik bir yanıt veriyor. Zincir,9 markasıyla turistlerin giderek artan “deneyim” arayışına seçenekler sunuyor.

Küresel seyahat alışkanlıklarının hızla değiştiği günümüzde,misafir beklentileri ve turizmdeki trendler de değişiyor. Küresel danışmanlık ve araştırma şirketi Mc Kinsey & Company’nin “Turizm ve Misafirperverlikte 2024” raporu değişen seyahat trenlerine ışık tutuyor. 

Araştırmaya göre turistler, hem tatil hem iş amaçlı seyahatlerde geçmişe göre daha farklı deneyimler arıyor. Rapor, seyahatlerin büyük kısmının yaşanılan ülkelere yakın destinasyonlara olduğunu ortaya koyuyor. Yurtiçi seyahatlerin turizm harcamalarında hala en önemli kalemi teşkil ettiğine dikkat çekilen raporda, bölgesel seyahatlere ilginin arttığı da kaydediliyor.

Değişen bu beklentiler karşısında hızlı hareket eden ve gerekli aksiyonları alan zincirler ise rekabette öne geçiyor.Türkiye’nin önde gelen otel zincirlerinden Elite World Hotels & Resorts, dünya turizm trendlerini yakından takip ederek oluşturduğu marka çeşitlendirmesiyle büyüyor. Turizm sektöründe 50 yıla yaklaşan deneyime sahip olan zincir, ev konforunda uzun bir konaklamadan, doğanın içinde bir tatil deneyimine, daha ekonomikten daha lükse kadar farklı konseptlerdeki marka açılımıyla her hedef kitleye hitap edecek seçenekler yaratıyor.Bu kapsamda 4 olan marka sayısını 9’a çıkaran zincir, Elite World, Elite World Grand, Elite World Collection, Elite World Residence, Elite World Village, Elite World Comfy, Elite World Nest, Elite World INN ve Elite World GO markalarıyla farklı kategorilerdeki konaklama ihtiyaçlarını karşılıyor.

2022 yılından bu yana franchise ile büyüme iş modelini sürdüren Elite World, 2030 yılına kadar 50 otel ulaşma hedefine emin adımlarla ilerliyor. Elite World, İstanbul’dan Sapanca’ya Van’dan Kuşadası’na Marmaris’ten Yamoussoukro’ya
kadar daha geniş bir coğrafyaya markalarını taşıyor. Zincir, Dünya Turizm Günü’nü, daha geniş hedef kitlelere hitap eden ve turistlerin farklı deneyim arayışlara yanıt veren yeni markalarıyla kutluyor. 

Yeni anlaşmalar yolda

Elite World, büyüme hedefleri kapsamında bu yıl içinde Van’daki ikinci oteli olan Elite World GO Van Edremit, Kuşadası’nda 12 ay hem tatil hem de iş turizmine hitap eden Elite World Kuşadası ve İstanbul’da tatil ve toplantı turizmine yeni bir soluk kazandıran 

Elite World Village İstanbul Polonezköy otellerinin açılışını gerçekleştirdi. Ayrıca ilk yurtdışı oteli olacak Elite World Grand Yamoussoukro’yu Haziran 2026’da açmak üzere anlaşma imzaladı. Son olarak ise “residence” turizmine hitap edecek Elite World Residence İstanbul Yeni Levent için sanatçı İbrahim Tatlıses’e ait Tatlıses Group, Eko Yapı Grup iştiraklerinden Heperz Yapı ile iş birliğine gitti. Bunun yanı sıra grubun Türkiye’nin ve dünyanın farklı yerlerinden yatırımcılarla son aşamaya gelen veya halen devam eden çok sayıda görüşmesi de bulunuyor.

“Farklı deneyimlere hitap eden seçenekler sunuyoruz”

Elite World Hotels & Resorts Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Emel Elik Bezaroğlu, “Dünya seyahat trendleri incelendiğinde turistlerin yeni deneyimler arama eğiliminin arttığı görülüyor. Biz de Elite World Hotels & Resorts olarak dinamik iş anlayışımızla, değişen trendler yönünde stratejiler geliştiriyor ve misafirlerimize farklı deneyimler sunacak marka çeşitliliği yaratıyoruz. Sektördeki yarım asırlık tecrübemiz, tecrübeli ekip arkadaşlarımız, bu işe gönül veren çalışanlarımızla birlikte tüm bu hedefleri gerçekleştirmek için durmadan çalışıyoruz. Bu kapsamda marka sayımızı 9’a çıkararak hem daha geniş bir coğrafyada hem de daha fazla konaklama seçeceğiyle hizmet veriyoruz. Bu şekilde misafirlerimize daha farklı deneyimler sunarken hızla büyüyen markalarımızla istihdamımızı artırıyor ve ülke turizmine katkı sağlıyoruz. Hem Elite World zinciri hem de sektör olarak Türkiye’yi turizmde en çok tercih edilen destinasyon haline getirmek için durmadan çalışıyoruz. Turizmin bir ülkenin geçmişine sahip çıkmak ve geleceğin izinde ilerlemekte kritik rol oynadığı düşüncesinden hareketle sektöre emek veren ve ülkemizi dünya turizminde zirveye taşıma yolunda çalışan herkesin Dünya Turizm Günü’nü içtenlikle kutluyorum.” dedi. 

Wyndham Hotels & Resorts, Ramada by Wyndham Dalaman’ın açılışını duyurdu.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR

95’ten fazla ülkedeki yaklaşık 9 bin 200 oteliyle dünyanın franchise veren en büyük otel şirketi Wyndham Hotels & Resorts, Ramada by Wyndham Dalaman’ın açılışını duyurdu.

Ramada by Wyndham Dalaman, Dalaman Havalimanı’na yalnızca 5 kilometre mesafedeki konumuyla seyahat edenlere önemli bir kolaylık sağlıyor. Otelin modern olanakları, şık tasarımı ve görülmesi gereken yerlere yakınlığı, hem iş hem de tatil amaçlı seyahat edenlere bölgenin güzelliklerini keşfetme fırsatı sunuyor.

Mülkiyeti Dalaman Airport Palace Turizm’e ait olan ve aynı şirket tarafından işletilen Ramada by Wyndham Dalaman, Wyndham’ın Muğla’da ve Türkiye’nin diğer kıyı bölgelerinde yakın zamanda yaptığı bazı önemli açılışların son halkasını oluşturuyor. Otelin Dalaman Havalimanı’na yakınlığı hem yurt içinden hem de yurt dışından gelen ziyaretçiler için kolaylık sağlarken; çağdaş tasarımı, birinci sınıf olanakları ve Wyndham’ın dünya çapında sağladığı güvenilirlik de oteli misafirler açısından daha cazip kılıyor.

Türkiye genelinde açık durumdaki yaklaşık 120 oteliyle ülkedeki en büyük uluslararası otel şirketi konumuna sahip olan Wyndham, bu yeni açılışla Türkiye’de büyümeye devam etme kararlılığını da tekrar vurguluyor.

“Ramada by Wyndham, dünya genelindeki tanınırlığı, olağanüstü hizmet anlayışı ve misafirlere çok çeşitli destinasyonlarda unutulmaz deneyimler sunmasıyla marka portföyümüzde önemli bir yere sahip olmaya devam ediyor. Dalaman’daki ilk otelimizin açılışını, incelikle düşünülmüş tasarımı ve günümüzün ihtiyaçlarına cevap veren birinci sınıf olanaklarıyla öne çıkan bu tesisimizle gerçekleştirmekten heyecan duyuyoruz. Türkiye’nin kıyı bölgeleri bizim için çok önemli bir pazar ve burada büyümeye devam ederek, bölgedeki otel sahiplerini destekleme ve hem misafirlerimiz hem de ortaklarımız için değer yaratma kararlılığımızı ortaya koymuş oluyoruz.”

 Panos Loupasis, Wyndham Hotels & Resorts Türkiye, Orta Doğu ve Afrika Pazar Yönetici Direktörü

“Dalaman, harika plajlara kolay erişim imkanı sunması, turistik cazibe merkezleri ve doğa harikalarıyla hem dinlenme hem de keşif açısından çok zengin fırsatlar barındırıyor. Wyndham'ın hacmi ve globaldeki uzmanlığından destek alarak, hızla gelişen bu bölgede dünya standartlarında hizmet sunacağız. Dalaman'daki potansiyeli, Wyndham ile birlikte hem misafirlerimiz için değer yaratacak, hem de ilçenin ve ilçedeki turizm hizmetlerinin gelişimini destekleyecek şekilde harekete geçiriyor olmaktan çok mutluyuz.”

Mehmet Tan, Dalaman Airport Palace Turizm Yönetim Kurulu Başkanı

Türkiye’de yeni açılışlarla büyüyor

Yeni inşa edilen 137 odalı Ramada by Wyndham Dalaman, misafirlerini iki restoran, 7/24 oda servisi ve ailelerin her yaştan üyelerinin keyifli zaman geçirebileceği açık havuz alanıyla ağırlıyor. Otelin sunduğu birinci sınıf olanaklar arasında bir wellness merkezi, spa, fitness merkezi, sauna odaları ve bir buhar odası da bulunan hamam da yer alıyor.

Ramada by Wyndham aynı zamanda konferanslarda 200’e kadar, ziyafetlerde ise 100’e kadar misafirin ağırlanabildiği ve kurumsal etkinlikler, düğünler ve diğer özel kutlamaların düzenlenebildiği geniş etkinlik alanıyla etkinlik sahipleri için de ideal bir seçenek sunuyor.

Wyndham, geçtiğimiz aylarda Muğla ilinde Ramada by Wyndham Fethiye Ölüdeniz ve Wyndham Datça Perili Bay otellerinin de açılışlarına imza atmıştı. Bu yeni açılışlar, Wyndham’ın stratejik bir önceliği olarak Türkiye’nin önde gelen destinasyonlarında yüksek kaliteye sahip konaklama hizmetleri sunma hedefinin bir parçasını oluşturuyor. Şirketin 11 markası şu anda Türkiye’de bulunuyor ve bunların arasında Haziran ayında açılan Dolce by Wyndham Çeşme Alaçatı ile Türkiye pazarıyla buluşan Dolce by Wyndham markası da yer alıyor. Wyndham, bu yeni açılışlarla üst segmentteki çeşitli konaklama seçeneklerine yönelik talebi karşılıyor ve yüksek talep gören pazarlardaki varlığını büyütme kararlılığını bir kez daha ortaya koyuyor.

Dünyadaki tüm Ramada otelleri, Wyndham’ın dünya genelinde 60 binden fazla otel, resort tatil kulübü ve kiralık tatil evinin dahil olduğu ödüllü sadakat programı Wyndham Rewards® kapsamında yer alıyor. Dünya genelinde yaklaşık 110 milyon kayıtlı üyesi bulunan Wyndham Rewards, üyelerine her bir geçerli konaklama karşılığında en az 1.000 puan kazanmayı garantileme imkanı sunan tek otel sadakat programı olarak öne çıkıyor. Wyndham otelleri ile ilgili daha fazla bilgi almak ve rezervasyon yapmak için wyndhamhotels.com adresini ziyaret ediniz.

"Tatlarda Özgürlük: Glutensiz Lezzet Keşfi" workshopu, glutensiz beslenme konusunda doğru bilinen yanlışları ele alacak.

HABER-TALİN ŞİRİNPINAR

Peynirle tatlanan glutensiz reçeteler bu workshopta Muratbey Peynirleri ile glutensiz reçeteler workshopu

Güvenilir Ürün Platformu tarafından gerçekleştirilen 3. Güvenilir Ürün Zirvesi, workshoplarıyla bu yıl da ses getirecek. 8 Ekim'de Muratbey Peynirleri desteğiyle düzenlenecek etkinliklerden biri olan "Tatlarda Özgürlük: Glutensiz Lezzet Keşfi" workshopu, glutensiz beslenme konusunda doğru bilinen yanlışları ele alacak.

Gıda ve tarım sektörünün uzman STK’ları, kurumları ve Tarım ve Orman Bakanlığı ortaklığında, Muratbey Peynirleri’nin desteğiyle gerçekleştirilecek olan "Tatlarda Özgürlük: Glutensiz Lezzet Keşfi"workshopunda, çölyak hastaları ve gluten hassasiyeti olanlar için lezzetli alternatif reçete denemeleri yapılacak. Doğal yapısı gereği gluten içermeyen peynir ile ilgili doğru bilinen yanlışların da konuşulacağı workshop ile önemli farkındalık amaçlanıyor.Glutensiz başlığının trendlerin yanlış yönlendirilmesine neden olabildiği gerçeği ile yola çıkan workshop ekibi,katılımcıları doğru bilgilendirmeyi hedefliyor.

Ünlü Şef ve Gastronomi Uzmanı Özlem Mekik’in peynir çeşitleri ile glutensiz reçete denemeleri yapacağı workshopun moderatörlüğünü ise Analiz Gazetesi Yazarı Kübra Yılmaz üstlenecek. Sohbet ortamında gerçekleşecek etkinliğin konuşmacıları ise İstanbul Aydın Üniversitesi Gastronomi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kamil Bostan, Muratbey İletişim ve İş Geliştirme Direktörü Gülnur Uluğ ve Türkolog ve Türk Mutfağı Uzmanı Sibel Topçuoğlu Dedeoğlu olacak.

Katılımcılar glutensiz mutfakla ilgili bilgi edinirken, aynı zamanda lezzetli tariflerin hazırlanışına birebir tanıklık etme şansı yakalayacaklar. Etkinliklere ücretsiz kayıt için www.guvenilirurunplatformu.com.tr ‘yi ziyaret edebilirsiniz.