17 Ekim 2024 Perşembe

TÜRKİYE’Yİ WINDENERGY HAMBURG’DA TÜREB TEMSİL ETTİ

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


TÜRKİYE’Yİ WINDENERGY HAMBURG’DA TÜREB TEMSİL ETTİ

Rüzgar enerjisi endüstrisinin en büyük etkinliği olan WindEnergy Hamburg’da, 40 ülkeden 1.600’den fazla şirket yeniliklerini ve çözümlerini on sergi salonunda 100 ülkeden 40 bine yakın uluslararası katılımcıya sundu. Tüm kara ve açık deniz rüzgâr enerjisi değer zinciri boyunca türbin üreticileri ve tedarikçileri 75 bin metrekarelik alanda pazara kapsamlı bir genel bakış sundu. Ülkemiz adına sektörü temsil eden TÜREB( Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği) öncülüğünde kamu ve özel sektörden 100’ü aşkın rüzgar sektörü profesyoneli ve uzmanı bu uluslararası organizasyonda global sektör temsilcileri ile bir araya geldi…

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan ile Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu’nun yanı sıra Türkiye rüzgar sektöründen 100’ü aşkın kamu ve özel sektör profesyonelinin iştirak ettiği Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği WindEnergy Hamburg ziyareti işbirlikleri anlamında da yeni bağlantılar sağladı. 

WindEnergy Hamburg katılımı süresince Türkiye rüzgar sektörü adına yoğun temaslarda bulunan TÜREB Heyeti, fuar çerçevesinde yerli rüzgar sanayisinin gücünü ve küresel rüzgar tedarik zincirinde yaşanan sıkıntılara cevap verebilme kapasitesinin de gündeme getirildiği özel bir oturum düzenledi. 

‘Rüzgar Sanayisinde Güçlü Bir Gelecek: Tedarik Zincirindeki Engeller ve Çözüm Yolları’

TÜREB Başkanı İbrahim Erden’in moderatörlüğünü üstlendiği oturumda WindEurope CEO’su GilesDickson, Dentos Avrupa Enerji Grubu Eş Başkanı Dr. ChristianSchnell, Nordex / AccionaWindPower CEO’su JoseLuis Blanco, Enercon COO HeikoJuritz konuşmacı olarak yer aldı.


KURULU GÜÇTE AVRUPA’DA 5., DÜNYADA 12.’YİZ

TÜREB Başkanı İbrahim ERDEN: “Rüzgâr enerjisi şu anda Avrupa’daki elektrik talebinin yüzde 20’sini karşılamaktadır. Bu payın 2030 yılına kadar yüzde 35’e, 2050 yılına kadar ise yarıdan fazlasına çıkması hedefleniyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ülkeler için büyük önem arz ediyor. Rüzgarda uzak doğudan gelen baskının tüm dünyada hissedildiği bir dönemde kendi kabiliyetleri ve uzmanlığıyla ön plana çıkan Türk rüzgar sektörünün temsilciliğini yapmak üzere dünyanın önde gelen sektörel etkinliklerinde önemli bir görünürlük sağlamaya çalışıyoruz. Kurulu güçte Avrupa’da 5., dünyada ise 12. sırada yer alan ve 2023 yılı itibarıyla 2,2 milyar dolarlık artı değer yaratan sektörün daha çok yabancı yatırımcı çekmesi adına faaliyetlerini yoğunlaştırmaya devam edeceğiz. 

Fuar süresince birçok teknoloji ve sektör şirketinin üst düzey yöneticileriyle birebir temaslar da kuruldu. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Dr. Zafer Demircan ile Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu’nun katıldığı temaslarda TÜREB Heyeti, WindeyEnergy, kfWIpex-Bank, Nordex, Enercon, TPI, GE, Vestas ve Hitachi’nin global yöneticileri ile bir araya gelerek karşılıklı iş birliği fırsatlarını istişare etti. 


Çırağan Palace Kempinski İstanbul ve MEMEDER, Meme Kanseri Farkındalığı ve Erken Tanının Önemi İçin 10 Yıldır El Ele


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Çırağan Palace Kempinski İstanbul ve MEMEDER, Meme Kanseri Farkındalığı ve Erken Tanının Önemi İçin 10 Yıldır El Ele 

Boğaz’daki eşsiz konumu, göz alıcı mimarisi, zengin tarihi ve benzersiz güzelliğiyle şehrin en önemli simgelerinden biri olan Çırağan Sarayı; tüm dünyada meme kanseri farkındalık ayı olarak bilinen Ekim ayında çok sayıda etkinlik düzenleyerek toplumun meme kanserine olan duyarlılığını ve farkındalığını artıran, meme kanserinde erken tanının önemine dikkat çeken MEMEDER (Meme Sağlığı Derneği) ile iş birliklerinin 10. yılında el ele olmanın mutluluğunu yaşıyor. 

Osmanlı İmparatorluğu’ndan kalma Boğaz üzerindeki tek Saray ve otel olan, tarihi 17. yüzyıla dayanan Çırağan PalaceKempinski, farkındalığa özel #CiraganSarayiPembeOluyor ve #MemeSagligimElimde başlıkları altında, MEMEDER’e destek olmak ve erken tanının önemini vurgulamak üzere Ekim ayı süresince birbirinden anlamlı aktivitelere imza atıyor.

Çırağan Sarayı’nda Ekim Ayı Boyunca Gerçekleşecek Pembe Aktiviteler

Ekim ayı boyunca Çırağan Sarayı’nın Boğaz’a bakan ön cephesi ve tarihi kapısı pembe renkte aydınlatılıyor. 

Çırağan PalaceKempinski İstanbul çalışanları, Ekim ayı boyunca üniformalarının yakalarına özel tasarım pembe kurdeleler takıyor. 

Otelde konaklayan misafirlerin farkındalığa ve MEMEDER’e bağışa katılımlarını sağlamak amacıyla, konaklanan her bir gün için faturalarına isteğe bağlı olarak belli bir bağış miktarı ekleniyor. 

Ay boyunca otelin ortak alanları ve restoranlarında farkındalığı artırmak üzere bilgilendirme yazıları konumlandırılıyor.

Ay içinde MEMEDER yönetim ekibi ile Çırağan Sarayı çalışanlarına farkındalığı artırıcı eğitim toplantıları düzenleniyor.


Otelin genel alanlarında pembe çiçek aranjmanları yer alıyor.  

Farkındalığa Lezzet Katan Çalışmalar

Çırağan PalaceKempinski İstanbul’un online alışveriş sitesi Çırağan PalaceShop’ta sunulan, Çırağan Sarayı ve Tarihi Kapı şeklindeki pembe ruby madlen çikolatalar ile şeker ilavesiz tatlardan oluşan “Fit Lezzetler” kategorisinde satılan tüm ürünlerin geliri, ay sonunda MEMEDER’e bağışlanıyor.  

Yenilenen tasarımı ve konseptiyle Çırağan PalaceKempinski; lobide yer alan, Saray pastanesi şefleri tarafından tam 6 günde hazırlanan, dev boyutta ve pespembe çikolatadan yapılmış bir Çırağan Sarayı maketi ve farkındalığa özel bilgi kartları ile misafirleri karşılıyor.

Gazebo restaurant’ta tüm masalarda farkındalığı artırıcı bilgi kartları yer alıyor. Ayrıca tüm ay boyunca çayın yanında el yapımı pembe baklava, kahvenin yanında ise Çırağan Sarayı silüetinde minik pembe madlen çikolatalarla dikkat çekmeye yönelik aktiviteler destekleniyor.

“Çırağan Sarayı'nın pembe ışıkları altında, farkındalığı artırma yolunda adım atmaktan mutluluk duyuyoruz.” 

Çırağan PalaceKempinski İstanbul ve MEMEDER’in 10 yıldır devam eden iş birliğine ilişkin görüşlerini paylaşan Çırağan PalaceKempinski İstanbul Genel Müdürü ve KempinskiResidences Türkiye Bölge Direktörü RalphRadtke, “Çırağan PalaceKempinski İstanbul olarak, tam 10 yıldır MEMEDER ile meme kanseri farkındalığına destek vermekten büyük bir gurur duyuyoruz. Her yıl Ekim ayında düzenlediğimiz etkinliklerle, toplumda meme kanseri konusunda bilinç oluşturmayı ve erken tanının önemine dikkat çekmeyi hedefliyoruz. Bu iş birliği, yalnızca otelimizin dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerine değil, aynı zamanda tüm topluma ulaşarak farkındalık yaratma amacımıza hizmet ediyor. Çırağan Sarayı'nın pembe ışıkları altında, bu anlamlı projeye hem misafirlerimizi hem de çalışanlarımızı dahil ederek, farkındalığı artırma yolunda adım atmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.

“Çırağan Palace Kempinski İstanbul’da düzenlenen etkinlikler, daha fazla kadına ulaşmak ve bilgilendirmek için olağanüstü fırsatlar sunuyor.”

MEMEDER Kurucusu, Onursal Başkanı ve Senologic International Society Başkanı Prof. Dr. Vahit Özmen, meme kanserinin tüm dünyada ve Türkiye’de kadınlarda en sık görülen kanser olmasına rağmen, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir kanser olduğunu, bunun için de kadınların bunun farkında olmaları gerektiğini vurguladı. Ekim ayının 30 yılı aşkın bir süredir meme kanseri farkındalığını artırmak ve MEMEDER gibi kamuya yararlı ve meme kanseri konusunda bilimsel projeler üreten derneklere katkı sağlamak için kutlandığını belirten Prof. Dr. Vahit Özmen, “10 yıldır Çırağan PalaceKempinski, ‘Meme Kanseri Farkındalık Ayında’ kadın sağlığına çok değerli katkılar sağlayan MEMEDER ile el ele festivaller, farkındalık ve bilgilendirme toplantıları yapıyor, kadınların meme kanseri farkındalığını artırmak ve projelerini gerçekleştirmek için maddi katkı sağlıyor. Ayrıca İstanbul Boğazı’nın en güzel yapısına sahip olan Çırağan PalaceKempinski’nin Ekim ayı boyunca pembe renkte aydınlatılması, otel içinde bir ay boyunca düzenlenecek olan etkinlikler ve basın bilgilendirme toplantıları da daha fazla kadına ulaşmak ve bilgilendirmek için olağanüstü fırsatlar sunuyor. MEMEDER ve kadınlarımız adına, 10 yıldır devam eden birlikteliğimizi sağlayan, daima MEMEDER’in yanında olan ve kadınlarımızın farkındalığı adına çok önemli katkılar sunan Çırağan PalaceKempinski İstanbul yönetimine teşekkür ediyorum.” dedi. 


İstanbul esnafını e-ticaret ile güçlendirecek


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



İstanbul esnafını e-ticaret ile güçlendirecek

Yazılım sektörünün öncü firmalarından NLKSOFT, İstanbul Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkarlar Odası ile imzaladığı özel protokol ile oda üyelerine özel avantajlar sunmaya başlıyor. Bu kapsamda, esnaf ve küçük işletmeler, NLKSOFT’un sunduğu geniş yelpazedeki dijital hizmetlerden avantajlı fiyatlarla faydalanabilecek.

 Türkiye’de faaliyet gösteren esnafın dörtte birinin İstanbul’da olduğunu belirten NLKSOFT Yönetim Kurulu Başkanı Nalan Kurt, ön çalışmayı Silivri’den başlattıklarını iki yıl içinde İstanbul genelindeki esnaf odaları ile benzer protokoller imzalayarak tüm esnafa ulaşacaklarını söyledi.  Dijital dünyanın her geçen gün geliştiğini ve teknolojye uyum sağlayan işletmelerin mutlaka büyüyeceğini söyleyen Nalan Kurt, ‘’Bu protokolle İstanbul’un dijital dönüşüm yolculuğuna katkı sağlayacak ve esnafımız işleri büyüteceğiz. Tüm esnafımızı e-ticaret’e entegre edene kadar çalışmalarımız devam edecek’ diye konuştu.

 İmzalanan protokol çerçevesinde NLKSOFT, e-ticaret yazılımlarından dijital dönüşüm çözümlerine kadar çeşitli hizmetlerde indirimli fiyatlar sunarak, bölgedeki esnaf ve sanatkarların dijitalleşme süreçlerine destek olmayı amaçlıyor. Oda üyeleri, işletmelerini dijital ortama taşıma ve modern teknolojilerden faydalanma fırsatına sahip olacak.

24. Bilişim Zirvesi,“efficiency” mottosu ile sektörleri bir araya getirecek


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



BİLİŞİM ZİRVESİ’24 İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI!

Bilişim dünyasının bugününe ve geleceğine teknoloji perspektifinden bakan ve bu yıl 24. kez gerçekleştirilecek Bilişim Zirvesi’24 için geri sayım başladı. Kamu, bilişim, akademi ve iş dünyasını bir araya getirerek ileri teknolojilerin yön verdiği dijital çağın geleceği, alanında uzman isimler tarafından ele alınacak. “efficiency” mottosu ve “Etkililik, Etkinlik, Verimlilik” tema ismi ile 24 Ekim 2024 tarihinde Fişekhane’de gerçekleştirilecek zirvenin açılış programında, Türkiye Zeka Vakfı Başkanı Emrehan Halıcı, “Zekaların Ortaklığı” başlıklı sunumunu gerçekleştirecek.

Bilişim teknolojilerindeki gelişmeleri 24 yıldır gelenekselden yeniliğe uzanan geniş bir perspektifle iş dünyasının gündemine taşıyan Bilişim Zirvesi için geri sayım başladı. Bilişim Zirvesi’24’te “Etkililik, Etkinlik, Verimlilik” çatısında; ‘Verimlilik için insan ve yapay zeka iş birliği’ ana gündemi oluşturacak, “efficiency” temasıyla sektörün tüm bileşenleri bir araya gelecek.

Teknoloji ve bilişimin vizyon, strateji ve yol haritasının belirlenmesi, güncellenmesi ve geliştirilmesi için 24 yıldır düzenlenen Bilişim Zirvesi, Fişekhane’de 24 Ekim 2024 tarihinde gerçekleşecek. Bu yıl başta Bulutistan, Teletek ve Turkcell olmak üzere sektörün önde gelen firmalarının sponsorluğu ile düzenlenen zirvenin bu yılki açılış konuşmacısı; Türkiye Zeka Vakfı Başkanı Emrehan Halıcı, “Zekaların Ortaklığı” başlılığında, yapay zekanın insan zekasına ve duygularına ihtiyacı konusunu ele alacak.

‘Teknoloji Liderlerinin Beklediği Verimlik’ ve onlarca konu başlığı

Zirve, BThaber Başkanı Murat Göçe’nin açılış konuşması ile başlayacak. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan’ın da katılacağı Zirve’de Google Cloud Ülke Kanal Lideri Dr. Serhan Yılmaz, Beko Veri ve Yapay Zeka Direktörü Sevgi Çakmak, Türkiye İş Bankası Yapay Zeka Bölümü Müdürü Gökhanalp Arslan, Yönetim ve Teknoloji Danışmanı Cem Tokbay, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi Siber Tehdit Yönetimi Departman Müdürü Eyüp Sercan Akgül ve Albaraka Türk Bilgi Güvenliği Direktörü Mehtap Kılıç gibi alanında uzman bir çok isim konuşmalarıyla yer alacak. 

Bilişim Zirvesi’nde yapay zeka farklı açılardan ele alınacak

Bilişim Zirvesi’24’ün Ana Panel’inde “Teknoloji Liderlerinin Beklediği Verimlilik” konusu uzmanlar tarafından ele alınacak. Hayatımızın her alanında hissettiğimiz yapay zeka,‘Yapay Zeka, İnsan ve Verimlik’ üçgeninde; verimlilikten, maliyet tasarrufuna, entegrasyondan, karar verme süreçlerine, işe alımdan, otomasyona, bulut ve siber güvenlik sektörlerindeki varlığından IoT ve M2M ile insanı güçlendiren teknolojilere kadar onlarca farklı açıdan, Türkiye ve dünyadan örneklerle ele alınacak.

Şirketlere iham olmanın yanında onları cesaretlendiren, güçlü ve sağlam iş birliklerinin oluşturulduğu bir platform olarak büyük ilgi gören Bilişim Zirvesi’nde Dr. Serhan Yılmaz yönetiminde “Yapay Zeka ve RPA ile Verimlilik Devrimi: Dijital İş Süreçlerinin Geleceği” başlıklı söyleşi ve Cem Tokbay yönetiminde “Yapay Zeka Güvenliği ve Sürdürülebilirlik” başlıklı söyleşi uzman konuklar ile gerçekleşecek.

Final, Teknoloji Kaptanları Ödül Töreni ile yapılacak

Tüm gün sürecek Bilişim Zirvesi’nin bitiminde, Türkiye’deki teknoloji yöneticilerinin, kurumlarının dijital dönüşüm ve inovasyon projelerini sergilemelerine olanak tanıyan, teknoloji alanındaki başarıların tanınmasını ve ödüllendirilmesini amaçlayan “Teknoloji Kaptanları Ödül Töreni” gerçekleştirilecek. 


Divan Grubu, zincirine bir yenisini daha ekledi White Pepper kapılarını açtı.





WHITE PEPPER RESTORAN SİYAH VE BEYAZIN BULUŞTUĞU NOKTADA AÇILDI

Beşiktaş Tüpraş Stadyumu’nda konumlanan White Pepper’da spor ve iş dünyasının önde gelen isimleri bir araya geldi. Gecede Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi M. Koç’un doğum günü de kutlandı.

Yarım asrı aşan tecrübesiyle otelcilik ve gastronomi alanında öncü adımlar atan, Koç Topluluğu çatısı altında faaliyet gösteren Divan Grubu, zincirine bir yenisini daha ekledi. Siyah ve beyazın buluştuğu noktada İstanbul’un eşsiz manzarasını yansıtan ve geçmişin mirasını, modern lezzetlerle tabaklara taşıyan White Pepper kapılarını açtı. 

Beşiktaş Jimnastik Kulübü ve Divan Grubu’nun düzenlediği, spor ve iş dünyasının önde gelen isimlerinin bir araya geldiği özel buluşmaya Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi M. Koç ve Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı Hasan Arat da katıldı. Gecede birkaç gün önce 94. yaşını kutlayan Rahmi M. Koç, kendisi için özel yaptırılan doğum günü pastasını kesti. Koç’un yeni yaşına özel olarak Divan şefleri tarafından hazırlanan pastada “Ne zaman ihtiyacımız olsa oldun yanımızda, bu büyük taraftar bunları unutmaz Rahmi Baba” sözleri yer aldı. Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı Hasan Arat, kulübün 873. ve yaşayan en eski üyesi olan Rahmi M. Koç’a 873 numaralı Beşiktaş forması hediye etti. 



White Pepper’da geçmişin izlerini taşıyan tatlar modern dokunuşlarla harmanlanıyor

Karabiberle aynı tohumdan elde edilen beyaz biber, olgunlaştıktan sonra, özenle yürütülen bir işlemle benzersiz bir tat ve karakter kazanır. White Pepper’da da aynı özenli yaklaşımla hareket eden deneyimli şefler, tanıdık lezzetleri özenle işleyerek her birine eşsiz bir kimlik kazandırıyor. Beşiktaş Tüpraş Stadyumu’nda konumlanan White Pepper’da geçmişin izlerini taşıyan tatlar, modern dokunuşlarla harmanlanarak zamansız bir deneyim yaşatıyor.

Beşiktaş’ın köklü tarihinden ve İstanbul’un büyüleyici manzarasından ilham alan White Pepper’da her damak tadına hitap eden ve etkileyici bir lezzet yolculuğuna dönüşen kapsamlı bir menü oluşturuldu. 

Türk mutfağının simge lezzetlerinden hünkarbeğendi, kuzu incik, ağır ateşte pişirilmiş dana kürek, kebap çeşitleri, taze deniz ürünleri White Pepper’ın ana yemekleri arasında yer alıyor. Sebze tercih edenler için hazırlanan bol çeşitli zeytinyağlı ve salata menüsü her öğüne ferahlık katıyor. İstanbul’un vazgeçilmez sokak lezzetlerinden balık ekmek, kokoreç taco, mangal köfte her lokmada şehrin izlerini damaklara taşıyor. Lahmacun, pide ve pizza çeşitleri ise taş fırında pişirilerek misafirlere sunuluyor. Her tabakta bambaşka bir keşif vadeden restoranın tatlı menüsü ise Antep usulü katmer, irmik helvası ve revaniden rokoko, profiterol, parfe gibi sevilen lezzetlere uzanıyor.

Muhteşem İstanbul manzarasına nazır geniş terası ile beraber 2 katta hizmet veren White Pepper, 12.00 – 00.00 saatleri arasında, şehrin tam kalbinde keyif dolu anlar yaşamak isteyen herkesi bekliyor. White Pepper’ın lezzetlerini ve ambiyansını deneyimlemek için 0212 291 39 90 numaralı telefondan rezervasyon yaptırabilirsiniz.

Beyaz Biberin Hikayesi

Dünyanın en zarif ve değerli baharatlarından biri olan beyaz biber, doğanın titizlikle işlediği bir öyküyle yolculuğuna başlar. Olgunlaşmamış yeşil meyveleri dikkatle hasat edilir, sıcak suya batırılarak kabukları yumuşatılır ve ardından temizlenip kurutulur. Bu işlem, biberin zarif beyaz rengini, narin aromasını ortaya çıkarır.

Beyaz biberin ince ve sofistike tadı, kara biberin keskin ve baharatlı tadıyla belirgin bir tezat oluşturur. Bu tezat, mutfakta her iki biberin de sağladığı farklı karakterleri ve yemeklere kattığı derinliği ortaya koyar, aralarındaki uyumu tamamlar. 


16 Ekim 2024 Çarşamba

Vakko,misafir ağırlama ve servis sektörüne yeni standartlar getiriyor.


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



VAKKO SCHOOL OF HOSPITALITY AND SERVICE, VAKKO KALİTESİ VE ÜSTÜN HİZMET ANLAYIŞIYLA SEKTÖRE YENİ PROFESYONELLER KAZANDIRIYOR

Vakko, moda ve yaşam tarzındaki uzmanlığını Ecole Hôtelière de Lausanne (EHL) ile birleştirerek, misafir ağırlama ve servis sektörüne yeni standartlar getiriyor. Vakko School of Hospitality and Service, 2024 - 2025 eğitim öğretim yılı itibarıyla sektöre yeni profesyoneller kazandırmaya başlıyor.

Vakko’nun, dünyanın en iyi otelcilik okulunun 130 yıllık deneyimi ile Vakko kültürünü ve servis kalitesini buluşturma hedefiyle faaliyete geçirdiği Vakko School of Hospitality and Service, gelecek nesillere ağırlama ve hizmet endüstrisindeki kariyerlerini inşa edebilecekleri heyecan verici bir fırsat sunmaya hazırlanıyor. 

Vakko School of Hospitality and Service, misafir ağırlama ve servis alanlarında Vakko’nun eşsiz kalite standartlarını eğitim süreçlerine taşıyarak, geleceğin profesyonellerini yetiştirmeyi hedefliyor. Bu yeni okul, yalnızca mesleki beceriler kazandırmakla kalmayacak, aynı zamanda sektörde mükemmellik standardını yükseltecek donanımlı bireyler yetiştirecek.

Üç Farklı Eğitim Modeliyle Yeni Bir Yaklaşım

Vakko School of Hospitality and Service, İsviçre’nin misafirperverlik geleneğini Türkiye’ye taşıyarak, otelcilik, yeme-içme ve servis alanlarındaki ihtiyaçları karşılamak için üç farklı eğitim modeli sunacak. Training Center, Micro-Training ve Apprenticeship programları ile eğitim verecek okul, öğrencileri uluslararası düzeyde yetkin profesyoneller olarak hizmet dünyasına kazandırmayı hedefliyor.

Sektörde mükemmellik standartlarını yeniden tanımlayarak Vakko’nun köklü misafirperverlik anlayışını geleceğe taşıyacak profesyoneller yetiştirecek olan Vakko School of Hospitality and Service’in 2024 – 2025 eğitim dönemi Eylül ayı itibariyle başlıyor. 


The Ritz-Carlton, Istanbul 23 Yıllık Başarısını Kutladı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


The Ritz-Carlton, Istanbul 23 Yıllık Başarısını Kutladı


Misafirperverlik algısıyla İstanbul’un en prestijli adreslerinden biri haline gelen The Ritz-Carlton, Istanbul, 23.Yılını özel bir kutlamayla taçlandırdı.  İstanbul’un kalbindeki konumu ve yenilikçi vizyonuyla şehrin simge lokasyonlarından biri olan otel, bu anlamlı yıla özel düzenlenen etkinlikle misafirlerine unutulmaz anlar yaşattı.


Ayrıcalıklı konaklama hizmetleriyle ‘şehrin içinde misafir olmak’ kavramını konuklarıyla paylaşanThe Ritz-Carlton, Istanbul 23.yılını kutladı. Süzer Grubu Onursal Başkanı Mustafa Süzer, Süzer Grubu Yönetim Kurulu Başkanı & CEO Sami Çakır, Süzer GrubuYönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Baran Süzer, The Ritz-Carlton, Istanbul Genel Müdürü Ela Ergin, Süzer Grubu çalışanları, otel çalışanları ve konaklayan misafirlerle bir araya gelerek bu özel günü kutladı. 


Zengin etkinlik seçkisi ve tüm gün süren gastronomi deneyimleriyle The Ritz-Carlton, Istanbul,ilham verici mekân tasarımlarına sahip AtölyeRestaurant, BleuLounge,Nobu Istanbul, ve TheRoof gibi özgün alanlarıyla şehrin gözde buluşma noktalarından biri olmayı sürdürüyor.28 Süit, 40 Club odası ve Nobu Suite olmak üzere 239 odası bulunan otel, toplantı olanakları sunan 10 toplantı odası ve 3 bölüme ayrılan balo salonu ile kent yaşantısının tüm ihtiyaçlarına tek bir çatı altında yanıt veriyor. 2019 yılında tüm odaları yenilenen otelde, İstanbul’un kozmopolit mirası, konut ortamını vurgulayan desen, mermer ve pastel tonların karışımıyla neo klasik sentez ile yansıtılıyor.İstanbul'un hızlı temposundan uzak bir dünyaya sahip olan ve kısa sürece önce yenilenen Spa Soul, huzur dolu anlara ev sahipliği yaparken bakımlar için jakuzi, sauna, buhar odası ve fitness merkezinin yanı sıra İstanbul'un en büyük kapalı havuzlarından biri ile zenginleştirilen iyileştirici bir ortam sağlıyor. 


23’üncü yılında da misafirlerine üstün hizmet vermeye devam eden The Ritz-Carlton, Istanbul, her detayında farkını hissettiren zamansız bir lüks ve modern misafirperverlik anlayışıyla, şehrin en gözde otellerinden biri olma geleneğini devam ettiriyor. 


14 Ekim 2024 Pazartesi

Orkun Petekçi yeniden TÜROB Yönetim Kurulu’nda


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Orkun Petekçi yeniden TÜROB Yönetim Kurulu’nda

Elite World Hotels Chief Executive Officer-CEO’su Orkun Petekçi, TÜROB Yönetim Kurulu Üyesi oldu. Görev değişikliği nedeniyle TÜROB Yönetim Kurulu Üyeliği’nden ayrılan Uğur Talayhan da TÜROB Başkan Danışmanı olarak kuruma katkı sunmaya devam edecek.

Elite World Hotels Chief Executive Officer-CEO’su Orkun Petekçi, Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Yönetim Kurulu Üyeliği görevine döndü. SwissotelTheBosphorus İstanbul Temsilcisi Uğur Talayhan’ın görev değişikliği nedeniyle TÜROB Yönetim Kurulu Üyeliği’nin sona ermesi sonrasında, Orkun Petekçi TÜROB’un yeni yönetim kurulu üyesi oldu.Uğur Talayhan kısa bir süre önce Rotana Hotels Türkiye, Doğu ve Orta Avrupa Ülke Müdürü olarak göreve başlamış, TÜROB Tüzüğü gereği Yönetim Kurulu Üyeliği sona ermişti.

Talayhan, Başkan Danışmanı 

TÜROB Yönetim Kurulu Üyeliği’nden ayrılan Uğur Talayhan TÜROB Başkan Danışmanı olarak kuruma katkı sunmaya devam edecek. 

Yeni atamalarla ilgili bir açıklama yapan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, “Sayın Uğur Talayhan’a TÜROB’a ve sektörümüze her zamanki destekleri ve katkıları dolayısıyla teşekkürlerimizi sunarken yeni görevinde başarılar dileriz. Kendisinin sektörel bilgi ve tecrübelerinden Başkan Danışmanı olarak yararlanmaya devam edeceğiz. Okul yıllarından itibaren sektörün her kademesinde görev yapan, son derece tecrübeli bir otelci olan Sayın Orkun Petekçi ile de daha önce Yönetim Kurulu’nda beraber çalışmış ve birçok başarılı projelere imza atmıştık, kendisini yeniden yönetim kurulumuzda görmekten memnuniyet duyuyoruz” dedi. 

Başarılı kariyer yolculuğu

İstanbul Üniversitesi Turizm ve Otelcilik ve Anadolu Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nden mezun olan Orkun Petekçi, kariyer hayatına Mim Hotel İstanbul’da başladı. Ardından Çırağan PalaceKempinski, Conrad İstanbul Bosphorus’da ön büro departmanında görev yaptıktan sonra 5 yıl Hyatt Regency İstanbul’da Ön Büro Departmanı Müdürlüğü görevini üstlendi. 2006 yılında Novotel İstanbul Zeytinburnu Otel’in açılışında Otel Müdürü olarak görev aldı, sonrasında Novotel&Ibis İstanbul Zeytinburnu Otellerinde Genel Müdürlük, son olarak AccorHotels’de Operasyonlardan Sorumlu Başkan Yardımcısı olarak 8 yıl görev yaptı. Orkun Petekçi Aralık 2021’den bu yana Elite World Hotels CEO’su olarak görev yapıyor.


BookingAgora, havayolu sektörü temsilcilerini yaza veda partisinde buluşturdu


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


BookingAgora, havayolu sektörü temsilcilerini yaza veda partisinde buluşturdu

Türkiye’nin online seyahat portalı olarak 2016 yılından bu yana hizmet veren, bugün dünya çapında 47 ülkede 5 binden fazla seyahat acentesi ve 12 binden fazla kullanıcıya seyahat çözümleri üreten BookingAgora, Sheraton İstanbul Levent Oteli’nde düzenlediği bir davette havayolu temsilcileri ve GDS sistemleri yöneticileri ile bir araya geldi

Seyahat alanında kaliteli, hızlı ve güvenilir bir çözüm ortağı olma hedefiyle Türkiye’de ve yurtdışında emin adımlarla büyüyen online B2B seyahat portalı BookingAgora, düzenlediği geleneksel sektör buluşmalarına bir yenisini ekledi; yaza veda konseptiyle gerçekleşen davete havayollarının üst düzey temsilcileri ve GDS sistemleri yöneticileri katıldı. 

BookingAgora’nın kurucu ortakları Aziz Ciga, Mahmut Ciga, Kadri Ciga, Sezgin Kara ve Murat Kahraman’ın ev sahipliği yaptığı geceye; THY, Pegasus, Lufthansa, Emirates Havayolu, QatarAirways olmak üzere 20’den fazla havayolu firmasının üst düzey temsilcileri katıldı. Sheraton İstanbul Levent Oteli’nin bahçesinde düzenlenen davette DJ performansı, barbekü, sokak lezzetleri gibi ikramlar ve özel hediye çekilişleri de gerçekleşti. 

BookingAgora Kurucu Ortağı Murat Kahraman; yaptığı konuşmada iş ortaklığı yaptıkları havacılık sektörünün değerli temsilcileri ile bir araya gelmekten gurur ve mutluluk duyduğunu belirterek şunları söyledi: ‘’İş ortaklarımızı iş stresinden kurtarmak, birlikte yaza veda etmek ve bir arada  olmak istedik. BookingAgora GDS ve NDC sistemlerini kendi altyapımıza entegre ederek havayollarını seyahat acenteleri ile buluşturan, havayolu biletlerinin satışa sunulduğu bir platform. Bunu da sadece turizm otoriteleri tarafından belgelendirilmiş lisans almış seyahat acentelerine hizmet vererek satışa sunuyoruz. Havayolu ve acenteler arasında konsolidatör bir toptancı platformuz. Yapmış olduğumuz iş bu tam anlamı ile. Bunun dışında otel, transfer, paket turlar ve vize gibi ürünlerimiz de var. Bu gece özelinde bakarsak tamamen uçak bileti üzerine olan ürünümüzdeki tedarikçilerimizi, iş ortaklarımızı, ilgili havayollarını ve GDS’leri böyle güzel bir bahçede misafir edip yaza veda etmekti amacımız. Sektörün yüzde 80-90’ı katıldı. GDS olarak Sabre ve Travelport yöneticileri de aramızdaydı. Havacılık sektörü temsilcilerine bu gece bizi yalnız bırakmadıkları ve geldikleri için her birine tek tek teşekkür ediyoruz.’’

BookingAgora Kurucu Ortağı Kadri Ciga ise davete katılan misafirlere teşekkür ederek ‘’BookingAgora 8 ülkede satış ağı olan, 47 ülkede ise aktif satış yapan küresel bir seyahat toptancısı. Yerli ve yabancı birçok tedarikçi firma ile çalışıyoruz. Bu tedarikçilerin ulaşamadıkları ağlara da ulaşarak onların kapasitelerini dolduruyoruz, bu açıdan hem tedarikçilerimizin hem de acentelerin yanındayız. Her ikisi ile de mutluyuz, onlar da bizimle mutlu. Bu gecenin amacı aslında yaptığımız işin sadece müşteri odaklı olmadığını aynı zamanda tedarikçi odaklı olduğunu onlara anlatmaktı. Birlikte güçlenerek büyüyoruz’’ dedi.


11 Ekim 2024 Cuma

Fergana Investment and Tourism Forum’ da Türkiye’yi GTD Genel Başkanı Gürkan Boztepe temsil edecek


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Fergana Investment and Tourism Forum’ da Türkiye’yi GTD Genel Başkanı Gürkan Boztepe temsil edecek!

 Tarihi Kokand şehri, dünya çapındaki yatırımcıları, endüstri liderlerini ve hükümet yetkililerini bir araya getirecek önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor: Fergana Yatırım ve Turizm Forumu. Bu forum, hızla büyüyen Fergana ekonomisindeki yeni fırsatları keşfetmek isteyenleri ağırlayacak. Bölgenin eşsiz kültürel mirası, doğal güzellikleri ve yatırım potansiyeli, sürdürülebilir kalkınmayı teşvik eden projelere önemli katkılar sağlamayı hedefliyor. Özbekistan’ın Fergana Vadisi’nde gerçekleştirilecek olan etkinlik, bölgenin pazar potansiyelini dünya sahnesine çıkarıyor.



Forum, Kokand’ın incisi olarak bilinen Hüdayar Han Sarayı’nda düzenlenecek. Bu saray, Kokand Hanlığı’nın son hükümdarı Hüdayar Han tarafından inşa edilen ve bölgenin kültürel önemini vurgulayan muazzam bir yapı. Küresel yatırım ve turizm uzmanlarını ağırlayan etkinlik, sadece sarayın mimari özelliklerini sergilemekle kalmayacak, aynı zamanda bölgenin zengin tarihini ve gelecekteki yatırım fırsatlarını da katılımcılara sunacak.


Bu prestijli etkinlikte Türkiye’yi temsilen yer alacak olan Gastronomi Turizmi Derneği Genel Başkanı Gürkan Boztepe, gastronomi turizmi konusunda tek temsilci olarak konuşma yapacak. Boztepe, dünya çapında tanınan Global Tourism Forum kapsamında gastronomi turizmi üzerine önemli bir konuşma gerçekleştirecek. Bu alandaki deneyimi ve vizyonuyla, Fergana’nın büyüyen turizm sektörüne katkı sağlamayı hedefleyen Boztepe, ülkemizi uluslararası arenada gururla temsil edecek.


Fergana Yatırım ve Turizm Forumu, tarihi, kültürel ve ekonomik değerlerin bir araya geldiği bu eşsiz ortamda, bölgenin yatırımcılar için sunduğu potansiyeli sergileyecek. Gürkan Boztepe’nin katkılarıyla, gastronomi turizmi de bu potansiyel içinde ayrı bir yer bulacak.


Teknolojide öncü marka HUAWEI,Yeni Ürünler Lansmanı’nda Türk basını ile buluştu.


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



HUAWEI,İstanbul’daki Lansmanı İle Yeni Ürünlerini Ünlü Konuklarla Tanıttı

Dünyanın ilk Ambulatuvar Kan Basıncı İzleme Özellikli Akıllı Saati Watch D2 ve Watch Ultimate serisinin en gelişmiş akıllı saati Watch Ultimate Green Edition ve en hızlı WiFi 7 destekli router HUAWEI WiFi 7 BE3 hepsi bir arada.

Teknolojide öncü marka HUAWEI, İstanbul’daki Rixos Tersane otelde gerçekleştirdiği Yeni Ürünler Lansmanı’nda Türk basını ile buluştu. Teknoloji basınının yanında lifestyle mecralar, ulusal haber mecraları ve farklı alandan influencer’ların da katıldığı kalabalık lansmanda HUAWEI; tansiyon ölçen saati Watch D2, birçok golf sahasının yüklü olarak geldiği Watch Ultimate Green Edition ve dünyanın en hızlı router’larından son teknoloji WiFi 7 destekli HUAWEI WiFi 7 BE3’nin de aralarında bulunduğu yeni ürünlerini tanıtırken aynı zamanda Acıbadem Hastaneleri ile sağlık hizmetlerinde yenilikçi çözümler sunan iş birliğini de duyurdu. 

Lansmanda HUAWEI Türkiye Tüketici İş Grubu CEO'su Wan Fei, açılış konuşmasında şunları söyledi:

"IDC'nin en son verilerine göre HUAWEI, küresel olarak bir numaralı akıllı giyilebilir marka haline geldi. Bu yıl küresel kullanıcı sayımız 500 milyonu aşmış durumda. Huawei Watch GT4 serisi geçtiğimiz yıl Türkiye'de büyük bir başarı elde etti. Bugün, Huawei yeni Watch GT5 serisinin Türkiye'de GT4 serisine kıyasla 2 kattan fazla satış artışı elde ettiğini duyurmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Moda gibi, Huawei de asla durmaz. Huawei, sınırları zorlayarak ve herkesin tarzını ifade etmesini sağlayarak yatırım yapmaya ve yenilikler getirmeye devam edecek."

Ünlü ve Sürpriz Konuklar

Türkiye'nin sevilen yıldızlarından Tuvana Türkay'ın da konuşma yaptığı lansmanda ünlü oyuncu ve şarkıcı MatePad Pro 12.2 ile olan deneyimlerinden bahsetti.İlk olarak, parlama yapmayan ve kâğıt hissi veren PaperMatte ekranından söz eden Türkay,çekimler sırasında güneşin altında bile, yazmanın ve çalışmanın hiç sorun olmadığını belirtirken ayrıca MatePad Pro 12.2'nin kalemi ve klavyesiyle beraber çok daha kompakt hale geldiğine değindi. Yeni klavyedeki kalem saklama alanını da çok beğenen yetenekli oyuncu tabletteki en eğlenceli özelliğin ise uygulamadayken izlediğiniz içerikleri dokunmadan değiştirebilmenizi sağlayan “dokunmadan kontrol” özelliği olduğunu söyledi. Sadece elinizi aşağı yukarı kaydırarak ekranı aşağı veya yukarı doğru hareket ettirebilen bu özellik, yemek yaparken izlediğiniz içerikleri değiştirmek gibi konularda kullanıcılarına büyük kolaylık sağlıyor.

HUAWEI MatePad Pro 12.2 ve MatePad 12X

HUAWEI Yeni Ürünler Lansmanı’nın gözdelerinden ikisi MatePad 12 X ve MatePad Pro 12.2 tabletler oldu. Her iki modelde de bulunan, parlamayı azaltan ve kâğıt benzeri bir his veren yenilikçi PaperMatte ekran teknolojisi deneyimleyenlere HUAWEI’nin mat ekran konusundaki öncülüğünü gösterdi. 2000 nit'e kadar parlaklık, HDR desteği ve mükemmel kontrast oranları sunan Tandem OLED ekranı ile MatePad Pro 12.2, yüksek performans ve uzun pil ömrü gerektiren profesyoneller için tasarlandı. Şık ve hafif tasarımıyla daha genç kullanıcılara ve trend belirleyicilere yönelik olan MatePad 12 Xise yine PaperMatte ekran sayesinde okuma, yazma ve yaratıcı etkinlikler için yüksek çözünürlüklü bir çözüm.

İstediğiniz her yerde tansiyonunuzu ölçen saat: WATCH D2

NMPA ve MDR tarafından onaylanan dünyanın ilk bilek tabanlı, Ambulatuvar (hareket halinde) kan basıncı izleme (ABPM) cihazı olarak çığır açan HUAWEI WATCH D2, 24 saat doğru kan basıncı ölçümü sağlıyor ve daha hızlı ve daha doğru sonuçlar için HUAWEI TruSense Sistemini kullanıyor.

HUAWEI WATCH D2, ultra dar mekanik hava yastığı ve 1,82 inç geniş ekranı ile hafif ve ince bir tasarıma sahip. Geleneksel üst kol elektronik kan basıncı monitörlerinin sadece 1/5 genişliğinde ve 1/25 hacmindedir, bu da nerede olursanız olun kan basıncı ölçümü yapmayı kolaylaştırır. Buna ek olarak, kullanıcılar tek bir dokunuşla aynı anda 9 farklı sağlık göstergesini ölçebilir ve bir Sağlığa Genel Bakış raporu oluşturabilir.

HUAWEI WATCH Ultimate Green Edition: Yeni Nesil Maceralar

Gelişmiş Golf Sahası özellikleri ve Keşif Modu ile, akıllı saatlerde paradigma değiştiren teknolojileri birinci sınıf işçilikle buluşturan HUAWEI WATCH Ultimate maceraperestler için hazırlandı. "Yeni Nesil Macera" ruhunu somutlaştıran yeşil renge sahip Green Edition serisi saat, estetik beyaz-yeşil ikilisini sunmak için karmaşık üretim süreci gerektiren özel bir çift renkli nano-teknoloji seramik çerçeveye sahip.

HUAWEI WATCH Ultimate;Golf Sahası Modu ile oyun mesafesi, atış mesafesi, AI Caddie ve daha fazlası dahil olmak üzere meraklılar için hassas analizler ve bilgiler sunuyor. Yeni eklenen Expedition Route Import özelliği ile de kullanıcılar HUAWEI Health uygulaması ile entegre olarak rotaları saatin içine aktarabiliyor.

HUAWEIWiFi 7 BE3

Lansmanın son gözdelerinden bir tanesi ise yeni HUAWEI BE3 WiFi 7 router'ı oldu.Bulunduğu mekânı tümüyle kapsayabilen gücü ve 3,6 Gbps hız performansı ile BE3, internet ne kadar yoğun kullanılırsa kullanılsın ortamda WiFi 6’ya göre %30 oranında daha stabil bağlantı sağlıyor.

6 GHz bandı desteği ve geniş bant kapasitesi, yüksek performans gerektiren işlemler için ideal bir çözüm sunarken, 8K video akışı, oyunlar ve büyük dosya transferleri gibi zorlu işlemler, BE3 ile kesintisiz ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilebiliyor.

BE3, aynı anda birden fazla cihazın bağlanmasını destekleyerek evler ve iş yerleri için pratik bir çözüm sunuyor. Gelişmiş güvenlik özellikleri ile donatılan cihaz, WPA3 şifreleme ve HUAWEI HomeSec teknolojisi sayesinde ağınızı dış tehditlere karşı koruyor.

Kullanıcı dostu arayüz ve HUAWEI AI Life uygulaması, BE3'ün kurulumunu ve yönetimini oldukça basit hale getiriyor.Uygulama üzerinden ağınızı kolayca yönetebilir ve güvenlik ayarlarını optimize edebilirsiniz. Ayrıca, misafir ağ oluşturma ve ebeveyn kontrolü gibi özelliklerle ağınızı kişiselleştirmek mümkün.


Balıkesir Üniversitesi ve Uyumsoft arasında iş birliği protokolü imzalandı


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Balıkesir Üniversitesi ve Uyumsoft arasında iş birliği protokolü imzalandı 

Balıkesir Üniversitesi ve Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ ile işbirliği protokolü 9 Ekim 2024 tarihinde imzalandı. Protokol töreninde, Balıkesir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Cevdet Avcıkurt, İktisadi ve İdari Bilimler Fakülte Dekanı aynı zamanda Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof.Dr. Suat Kara,Uyumsoft Uyum Akademi Birim Sorumlusu Lokman Tarık Dağ ile Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcıları Öğretim Görevlisi Özlem Erdil Toraman ve Dr.Öğretim Üyesi Yasemin Tekin hazır bulundu. 

İmzalanan protokol ile üniversite-sanayi işbirliği sağlanarak, üniversite bünyesinde açılacak staj okulunda Bilgisayar, Yazılım, Matematik, İşletme, Endüstri veya ilgili bölümlerde okuyan lisans öğrencilerinin hem staj yapmaları, hem de aynı anda Yaz Staj Okulu'na katılan Yazılım staj grubu öğrencilerinin C#, ASP. NET, SQL konusunda eğitim almaları; Endüstri staj grubu öğrencilerinin ise LioxERP'de Mali İşler, Malzeme Lojistik, Üretim, İnsan Kaynakları yönetimi modüllerinde eğitim almaları ve aldıkları eğitimlerinsertifikalandırılması hedefleniyor.

Öğrencilerin staj, istihdam ve kariyer yolculuğu destekleniyor 

Protokol imza töreninde,Balıkesir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Cevdet Avcıkurt, üniversite sanayi iş birliklerini geliştirmek adına önemi büyük olan protokolün, kurumlar ve Balıkesir için hayırlı olması dileklerinde bulunurken, kurum yetkililerini de imzalanan iş birliği protokolü vesilesiyle tebrik etti. Prof. Dr. Cevdet Avcıkurt, Balıkesir Üniversitesi Kariyer Geliştirme Uygulama Ve Araştırma Merkezi’nin, öğrencileri staj, istihdam ve kariyer yolculuğunda desteklediğini kaydetti. 

İktisadi ve İdari Bilimler Fakülte Dekanı aynı zamanda Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi MüdürüProf. Dr. Suat Kara,Türkiye’nin inovasyon lideri Uyumsoft firması ile imzalanan protokol kapsamında ikinci yaz staj okulunun açılacağını ve Uyum Akademi yaz staj okulunda eğitim alan öğrencilerin alacakları sertifikalı eğitim ile çalışma hayatlarına önde başlayacaklarını belirtti.

Uyumsoft bünyesindeki Uyum Akademi Birim Sorumlusu Lokman Tarık Dağ,Uyum Akademi yaz staj okulunu başarıyla tamamlayan öğrencilerin istihdam edilmesi konusunda gerekli destekleri verdiklerini anlattı. Tarık Dağ, aynı zamanda Balıkesir Üniversitesi bünyesinde verilecek derslerde Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri A.Ş. ait olan LioxERP yazılımının lisanslı ve ücretsiz kullanımının protokol hükümlerine göre sağlanacağını sözlerine ekledi. 


8.ULUSLARARASI ADANA LEZZET FESTİVALİ BU YIL ‘’KÖK’’LERE YOLCULUK YAPACAK


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


8.ULUSLARARASI ADANA LEZZET FESTİVALİ BU YIL ‘’KÖK’’LERE YOLCULUK YAPACAK

FESTİVALİN ÖN TANITIMI İSTANBUL’DA GERÇEKLEŞTİ DÜNYACA ÜNLÜ BİR FESTİVAL OLMA YOLUNDA HIZLA İLERLİYOR

Adana Valiliği himayesinde Adana Büyükşehir Belediyesi, dört merkez ilçe belediyesi ve oda başkanlarının katkılarıyla düzenlenen 8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali’nin içeriği 11 Ekim’de Feriye’de gerçekleşen basın toplantısı ile tanıtıldı. 


Köklü bir geçmişe sahip Çukurova ve Adana için bu yılın festival teması ‘’Kökleriyle Adana’’ olarak belirlendi. Her yıl büyüyerek dünyaca önemli konukları ağırlayan, gastronominin her açıdan ele alındığı festival 17-20 Ekim tarihleri arasında Adana’da Merkez Park’ta lezzet severler ile buluşmaya hazır.

Adana Valiliği ev sahipliğinde Adana Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri, meslek odaları ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla düzenlenen 8. Uluslararası Adana Lezzet Festivali tanıtımı için Feriye’de bir basın toplantısı düzenledi.



Düzenlenen basın toplantısında konuşma yapan Adana Valisi Yavuz Selim Köşger,basın mensuplarını ve misafirleri selamlayarak konuşmasına başladı. 

Vali Köşger, ‘’Adana, yalnızca eşsiz yemekleriyle değil, aynı zamanda mutfak kültürünün ardındaki hikayelerle de tanınan bir şehirdir. Yüzyıllardır bu topraklarda şekillenen yemek kültürümüz, Adana halkının hoşgörüsünü, çalışkanlığını ve yaşam enerjisini yansıtır. Misafirperverliğimiz, sofralarımızda buluşan lezzetlerle hayat bulur.

Bulunduğu coğrafi konum, 10 bin yıl öncesine dayanan geçmişi ile kadim bir kültürün varisi olan Adana’mız, kendine has lezzet sentezini bugün de zenginleştirmeye devam ederek geçmiş ile bugünü bünyesinde harmanlamayı başarabilmiştir. İşte bizler de tam bu yüzden Adana’mızın derin, tarihi ve köklü mutfağını tüm dünyaya tanıtmak ve “geçmişin birikimiyle bugünümüzü inşa ederken, geleceğe doğru sağlam adımlarla ilerleme” gayemizi bir kez daha vurgulamak amacıyla bu yıl sekizincisini düzenleyeceğimiz Lezzet Festivali’mizin temasını “Kökleriyle Adana” olarak belirledik’’ diyerek konuşmasına devam etti. 

‘’HER YIL SESİMİZ DAHA DA YÜKSELİYOR’’

Vali Köşger, misafirlerin bir taraftan Adana mutfağının sahip olduğu, kökleri Çukurova’nın verimli topraklarına dayanan eşsiz lezzetleri tadarken diğer taraftan yerli ve yabancı birçok ünlü şefin gastroshowlarıyla unutulmaz anlara şahitlik edeceklerini ifade etti. 

Festivalin her yıl bir önceki yıldan çok daha fazla ses getirmesi için gayret gösterdiklerini söyleyen Vali Köşger, Adana mutfağının tanıtımının yanı sıra bu leziz mutfağı gelecek nesillere taşımayı ve Adana’nın gastronomi turizminin vazgeçilmez duraklarından biri olmasını amaçladıklarının altını çizdi. 

Vali Köşger, festival hakkında bilgi vermeye şöyle devam etti: ‘’Geçen yıl 923 bin ziyaretçiyi ağırladığımız Uluslararası Adana Lezzet Festivalimizde 1,5 milyon ziyaretçiyi ağırlamayı bekliyor ve bunun heyecanını yaşıyoruz. Festivalimizin 4 gün gibi kısa bir süre içerisinde ilimiz ekonomisine yaklaşık 3 milyar TL’lik katkı sağlayacağını düşünüyoruz.

Festivalimizin önemli bir başka amacı da Adana mutfağını sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde tanıtmak ve yaygınlaştırmaktır. Bu noktada; Adana’nın yerel ürünleri, doğal tarım yöntemleri ve geleneksel tariflerini, çevre dostu bir anlayışla geleceğe aktarmayı aynı zamanda doğaya saygıyı ve sürdürülebilir yaşamı teşvik etmeyi planlıyoruz.

Tüm bunlara ek olarak dünyada yaşanan iklim değişikliğine, su ve enerji kaynaklarındaki daralmaya, tarım, toprak ve sağlıklı gıda erişimine dikkat çekmek amacıyla Social Gastronomy Movement (Sosyal Gastronomi Hareketi) ve Ebru Baybara Demir iş birliği ile dünyanın farklı ülkelerinden Adana’ya gelecek uzmanların katılacağı, bir zirve düzenliyoruz. Uluslararası Tarım Zirvesi’nde, Çukurova-‘’ToprağınLezzeti’’ ana temasıyla düzenlenecek panellerde çiftçilerimize, gastronomi profesyonellerine ve girişimcilerine yol gösterecek paylaşımlarda bulunulacağını memnuniyetle ifade etmek isterim.



ŞEFLERİMİZ DÜNYA İLE EŞ ZAMANLI İHTİYAÇ SAHİPLERİNE YEMEK PİŞİRİP DAĞITACAK 

Sosyal Gastronomi Hareketi ile yapılacak iş birliği ile festivalimiz aynı zamanda “Universal Plate” etkinliğinin de bir parçası olacaktır. Ayrıca Birlemiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütünün (FAO) açlığın son bulması ve herkesin kaliteli gıdaya erişerek sağlıklı beslenmenin sağlanmasına dikkat çekmek amacıyla belirlediği 16 Ekim Dünya Gıda Günü kapsamında gerçekleştirilecek “Universal Plate” etkinliğinde, şeflerimiz ihtiyaç sahibi vatandaşlarımız için yemekler pişirip bunların dağıtımını gerçekleştireceklerdir.

Kökleriyle geçmişe bağlı olduğu kadar, geleceğe dönük vizyonuyla da büyüyen Adana’mızda sizlerin de katkılarıyla daha geniş kitlelere ulaşan bir Lezzet Festivali düzenleyeceğimize yürekten inanıyorum. Bu vesileyle, emeği geçen tüm ekip arkadaşlarımıza ve sponsorlarımıza teşekkürlerimi sunuyor, tüm katılımcıları ve gastronomi tutkunlarını 17-18-19-20 Ekim günlerinde Adana’nın lezzet dolu dünyasını keşfetmeye davet ediyorum’’ diyerek konuşmasını tamamladı. 

Validen sonra söz alan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar konuşmasına, Adana’da, Çukurova Üniversitesi ile birlikte bir Tarım Akademisi kuracaklarını müjdeleyerek başladı.

Başkan Zeydan Karalar şöyle devam etti: “Bu yıl festivalimizin teması Kökleriyle Adana. Adana'mız dünyanın en eski yerleşimlerinden biri. Eşsiz güzelliklere sahip; denizi, içinden geçen iki nehri, tarihi, doğası, iklimi endemik bitkileri, kültürü, tarımsal bereketi ve yaratıcı insan kaynağı ile dünyanın en önemli şehirlerinden biri olmalı. O nedenle ‘’Kökleriyle Adana’’ teması Adana’yı çok iyi ifade ediyor.

Bizim de Adana'mızın özelliklerini, güzelliklerini tanıtmaya yönelik yaptığımız her çalışma kentimizi dünya markası yapma çabasından kaynaklanıyor.  Adana'mızın geçmişten bu yana kendine has özelliklerinin hepsini, özünden koparmadan, yerelden evrensele taşımaya kararlıyız.Sayın Valimizin öncülüğünde yaptığımız Lezzet Festivali başta olmak üzere, Altın Koza Film Festivali, Portakal Çiçeği Karnavalı ve diğer festivaller Adana kent kültürünün bir parçası oldu.  Hemen yakın zamanda yapılan Teknofest kentimize bir başka zenginlik kattı.

Bu çalışmalar Adana’mızı; sanayi, ticaret ve tarım kenti olmasının yanında bir turizm kenti haline getirme çabamızdır. 

Tarihte 16 kavmin yaşadığı kentimiz, tarihini lezzete evirmiş, nefis lezzetler diyarıdır.Elbette ülkemizin her köşesi çok önemli ve farklı güzel lezzetlere sahip ama Adana başka.Verimli ovası ile besinlerin sağlıklı ve taze biçimde tarladan mutfağa taşınması çok önemli. Adana mutfağı deyince ilk akla gelen baskın lezzet Adana Kebabı olsa da Adana kebaptan ibaret değil. 400'ü aşkın önemli lezzetin diyarıdır Adana. Enfes lezzetler sizleri bekliyor.Adana'ya gelin, katıksız lezzetler diyarında enfes lezzetleri tadın. ‘Adana'ya gelin ciğerimi yiyin’ diyoruz.’’

Toplantıda konuşma yapan Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin de festivale dair yorumlarını paylaştı. 

GASTRONOMİ TURİZMİNE DÖNÜŞEN ÇOK BÜYÜK BİR FESTİVAL

Adana Lezzet Festivali her geçen yıl daha fazla katılımcı ve misafiriyle büyüyen bir gastronomi festivali. Belirlenen etkili konu başlıkları ve alanlarında uzman, yenilikçi fikirleriyle fark yaratan konuşmacıların katılacağı paneller, geleceğe tohum atma hedefine hizmet ediyor. Gastronomi turizmine dönüşen ve bu yıl 17 - 20 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek olan Adana Lezzet Festivali geçtiğimiz yıl 923 binin üzerinde kişiyi ağırlamıştı. 

17 Ekim’de Türkiye’nin ilk sosyal gastronomi odaklı Tarım Zirvesi düzenleniyor. Adana Müzesi’nde gerçekleşecek olan ve tüm gün etkinliklerle sürecek olan Tarım Konferansı Ebru Baybara Demir ve Social Gastronomy Movement (Sosyal Gastronomi Hareketi) iş birliği ile hayata geçecek. Basın toplantısında Ebru Baybara Demir zirve ile ilgili ön bilgileri paylaştı. 

Adana Valiliğin ev sahipliğinde Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyeleri, odalar ve sivil toplum kuruluşunun katkılarıyla, festival yürütme kurulunun koordinasyonuyla gerçekleşen festivalde paneller, workshoplar, gastro showlar, genç şeflerin yarışması ve tüm sahne programı içeriklerini oluşturan Gökmen Sözen’de toplantıda bir sunum yaparak bizleri festivalde nelerin beklediği konusunda bilgilendirdi. 

17-18-19-20 Ekim tarihlerinde sürecek festival Adana Merkez Park’ta yapılacak.


Türkiye kruvaziyer pazarı; kış sezonuna yeniliklerle giriyor,


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Kruvaziyer rotaları Arap Körfezi’ne kayıyor!

Türkiye kruvaziyer pazarı; kış sezonuna yeniliklerle giriyor, rotada Arap Körfezi var. Dubai başta olmak üzere yarımadayı gemiyle keşfetmek isteyenler; İstanbul’dan uçağa binerek Dubai’de cruise turuna katılabilecek

Bölgenin önemli havayolları ile işbirliği yaptıklarını kaydeden Celestyal Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz: ‘’Cruise 4 mevsimdir. Yunan Adaları turlarımız ile cruise yolculuğunu ilk kez deneyimleyen misafirlerimizi Journey gemimizle yine sıcak iklimlere taşıyacağız. Uçaklı cruise paketlerimizin avantajlı fiyatları ve program içeriğiyle talep göreceğini düşünüyoruz. Bölgeye vize almak kolay. Yüksek sezonda yurt içinde bir tatil fiyatından bile avantajlı olan bu program, yaz tatili yapamamış olanlar için de fırsat olabili

Türk gezginler cruise yolculuklarını Yunan Adaları turları ile keşfetmiş, sevmişti. Kapıda vize kolaylığı ve yakınlığı gibi nedenlerle tercih edilen bu destinasyon; son yıllarda kruvaziyere olan talebi de arttırmıştı. Şimdi Türkiye kruvaziyer pazarı gezginleri yeni bir rotayla tanıştırmaya hazırlanıyor: Arap Körfezi. Arap Körfezi’ndeki cruise turlarına katılmak için artık başka ülkelere gitmeye gerek kalmayacak. Arap Yarımadası programlarına fokus olan kruvaziyer markalarından Celestyal, uçaklı cruise paketlerini gezginlere açtı. Bölgenin önde gelen havayolları ile işbirliği yapan Celestyal, Journey gemisiyle gerçekleştireceği Arap Körfezi turlarına Kasım ayında başlayacak. İstanbul uçuşuyla Dubai’den hareket edecek 7 gecelik cruise turlarının durakları Khasab, Sir Bani Yas, Abu Dabi, Doha ve Bahreyn olacak.

Cruise seyahatinin 4 mevsim olduğuna dikkat çeken Celestyal Türkiye Direktörü Özgü Alnıtemiz; cruise’u yine sıcak iklimlere taşıyacaklarını kaydederek Arap Körfezi programını şöyle anlattı: ‘’Cruise dünyada da ülkemizde de yükselişte, yolcular artıyor. Yeni destinasyonlar ekleniyor. Türkiye’de cruise’u ilk kez Yunan Adaları turlarıyla ve bizim gemilerimizde deneyimleyenlerin oranı yüzde 77. Biz şimdi özellikle bu kitleyi yepyeni bir destinasyona taşımayı hedefliyoruz. Arap Yarımadası iklimi nedeniyle sonbahar kış mevsiminde en ideal rotalardan. Bölgenin iki önemli havayolu ile işbirliği yaparak uçaklı cruise paketleri hazırladık. Uçak biletleri, gemide yemek ve konaklama, yemeklerde alınan içecekler ve 1 kara turunun dahil olduğu 7 gecelik tur paketlerimiz yüksek sezonda yurt içinde yapacağınız tatilden çok daha uyguna geliyor, 899 Euro’dan başlıyor. Bu nedenle yaz tatilini yapamamışlar için de bir fırsat; ayrıca vize zorlukları nedeniyle yazın istediği yurtdışı planlarını gerçekleştiremeyenler için de altını çizelim, kolay vize alınan bir bölge. Hem de yeni ülkeler ve kültürler keşfetmeye olanak sunuyor.

Düne, yarına, bugüne dair çok yönlü bir perspektif sunuyor!

Bölgenin tüm güzelliklerine zaman ayırmak mümkün olacak, deneyim odaklı bir cruise programı. Bölge coğrafyasını, doğasını keşfetmek, ihtişamlı mimarisine, teknoloji ve futurism duraklarına odaklanmak, geleneklerini izlemek gibi kapsamlı bir program. Bölge düne, bugüne ve yarına dair çok yönlü bir perspektif sunuyor. Çölde safari, şehrin simgelerini keşif, Kızıldeniz’de dalışın yanı sıra Dubai Alışveriş Festivali ve Noel pazarlarını da kapsayacak şekilde planlandı. Yerli turistin bu avantajları iyi değerlendireceğine ve ilgi göstereceğine kuşkum yok.’’

Özgü Alnıtemiz uçaklı cruise paketleriyle sadece Türkiye kruvaziyerinde değil bölgede de bir hareket yaratacaklarını belirterek şunları söyledi: ‘’İstanbul bir hub aynı zamanda. Bu programlarla sadece ülkemizde değil bölgede de, Türki cumhuriyetlerde de cruise’a ilgi çekmeyi hedefliyoruz. Bir kruvaziyer operasyonu sadece cruise tur paketinden ibaret değildir, gelen bir cruise turisti öncesi ve sonrası konaklamaları ile ekonomimize de önemli katma değer sağlar. Kış cruise’unun en iyi destinasyonlarından biri olan Arap Körfezi’ne ilgiyi turlarımıza ve Türkiye pazarına çekmeyi hedefliyoruz.’’


10 Ekim 2024 Perşembe

“Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali” 1-2-3 Kasım tarihleri arasında 19. kez düzenlenecek


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



AYVALIK’TA GELENEKSEL HASAT FESTİVALİ BAŞLIYOR ZEYTİNYAĞI FİYATLARINDA YÜZDE 20’LİK DÜŞÜŞ VAR 

Ayvalık Ticaret Odası tarafından ilki 1970 yılında kutlanan “Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali” 1-2-3 Kasım tarihleri arasında 19. kez düzenlenecek. Bu sene “Turizmin Değeri, Zeytinyağının Başkenti” sloganıyla düzenlenecek festival, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Ayvalık Belediyesi, Balıkesir Ticaret Borsası, Ayvalık Esnaf ve Sanatkarlar Odası ve Ayvalık Ziraat Odası’nın destekleriyle hayata geçiyor. Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar festival hakkında, “Ayvalık’ımızın eşsiz atmosferinde gerçekleşecek festival boyunca yılın ilk zeytinleri toplanıp zeytinyağı elde edilirken, sürdürülebilir turizmimizi anlatmak üzere dünyanın iki noktasından birinde olan kırmızı mercanlara dalış turu gibi birtakım etkinlikler düzenleyeceğiz” dedi. 

Ayvalık, irili ufaklı şirin koyları, doğal tarihsel ve kültürel değerleri ile yalnız Ege’nin değil, Türkiye’nin en güzel tatil merkezlerinden birisidir. İklimi, yeterli turistik alt yapısı, sayısız ve eşsiz güzellikteki koyları, berrak ve tertemiz suları ile su altı turizmi merkezi olabilecek ideal bir konumdadır. 14 bin 500 yatağa sahip konaklama kapasitesi, dalış turizmine elverişli 22 adası, dünyanın sadece iki yerinde var olan kırmızı mercanları, turizmde markalaşmış Cunda Adası ve mübadele ile gelmiş olan özellikli bir mutfak kültürüyle gastronominin yıldızı, tarihi kent dokusu, tabiat parkları, eşsiz gün batımı ve birçok özelliğiyle Türkiye’nin nadide kentlerinden Ayvalık, her mevsim ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Ayvalık aynı zamanda dünyanın en ünlü 3 zeytinyağı noktasından da biridir. Ayvalık, 2 milyon adede yaklaşan zeytin ağacı varlığı, 1 milyon 180 bin adedinin 300 yaş üzerinde olması ve 600 yaş üzeri 61’i tescilli olmak üzere 81 adet anıt ağacıyla kaliteli zeytinyağının başkentidir. Bu noktada Ayvalık Ticaret Odası, Ayvalık’ın ve turizmin önemine dikkat çekmek üzere ilki 1970 yılında gerçekleşen “Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali”ni düzenlemektedir. Bu sene 1-2-3 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek “19. Ayvalık Uluslararası Zeytin, Hasat ve Turizm Festivali”, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Ayvalık Belediyesi, Balıkesir Ticaret Borsası, Ayvalık Esnaf ve Sanatkarlar Odası ve Ayvalık Ziraat Odası’nın destekleriyle hayata geçiyor. “Turizmin Değeri, Zeytinyağının Başkenti” sloganıyla düzenlenecek festival yılın ilk hasadının gerçekleşmesinden panellere, gastronomiden turizm etkinliklerine kadar pek çok etkinliğe evsahipliği yapacak. “Mazisi asırlar öncesine uzanan zeytincilik faaliyetleri ve kültürü ile bu hususta Türkiye çapını da aşan bir üne ve öneme sahip bir kent Ayvalık. Ayvalık Zeytinyağı da Avrupa Birliği tescil süreci devam eden sınıfında 3 üründen biridir” diyen Ayvalık Ticaret Odası Başkanı Ali Uçar, zeytinyağında rekolte ve fiyatlar hakkında da bilgi verdi.

300-350 bin ton rekolte bekleniyor 

“Dünya genelinde 2024 yılında zeytinyağı üretiminde bir artış bekleniyor. Avrupa’da küresel iklim krizi sebebi ile kayba uğrayan rekoltenin, başta İspanya ve İtalya’da normal seviyesine dönmesi bekleniyor. Ülkemizde de zeytin üretiminde ‘var yılı’ görüntüsü mevcut. Toptan satışlarda ve ihracatta fiyatlar bu sebeplerden dolayı hızla geri gelmiş durumda. Yurt içi ambalajlı yağ satışlarında da yüzde 15-20 fiyatlarda gerileme mevcut” açıklamalarında bulunan Ali Uçar, “İç piyasada kişi başına olan tüketim 1,8-2,0 kg civarında sabit bulunmakta ve arttırılması gerekiyor. Ambalajlı ürünlerde de AB Gümrük Birliği kotası ihracat artışının önünde önemli bir engel. Firmalar ABD ve Uzak Doğu pazarlarında fırsat yakalamak için ciddi mücadele içindeler ve desteklenmeye ihtiyaçları var. ‘Var yılı’ olması nedeniyle 300-350 bin ton arası rekolte bekliyoruz” dedi. 

Zeytinyağı ihracatında dünya 2.’siyiz 

Ülkemiz 2022-2023 dönemi 421 bin tongerçekleşen rekolte ile dünya 2’ncisi oldu. Bunun yaklaşık 150 bin tonu iç tüketimde kullanıldı ve 150bin tonu da ihraç edildi. 150 bin tonu da dönem sonustok devretti. Bu yıl da dünya 2.’liği beklediklerini belirten Ali Uçar, lisanslı depoculuk çalışmalarının ivedilikle kurulması gerektiğini sözlerine ekledi. Uçar, “Verimliliği artıracak teknoloji yatırımları, zeytin ağaçlarının daha iyi korunmasını sağlayacak akıllı tarım uygulamaları gibi projeler, sektörü büyütme potansiyeline sahip. Ağaç varlığının arttırılması, en önemlisi zeytinyağı sektöründe kaliteyi bozan saklama koşullarının iyileştirilmesi, üreticinin, fabrikacının, tüccarın ve ihracatçının yıl boyunca ihtiyacını karşılayacak ve borsasını oluşturacak ‘Zeytinyağında Lisanslı Depoculuk’sisteminin bir an önce kurulması, gerekirse sektördeki kooperatifler ile de işbirliklerine gidilmesi önem arz etmektedir” açıklamalarında bulundu.


L'Étape Türkiye by Tour de France yarış heyecanına 10 gün kaldı...


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



L'ÉTAPE TÜRKİYE by TOUR DE FRANCE 19-20 EKİM 2024

Tour de France ruhu ve kültürü ile Türkiye’de ilk kez düzenlenecek olan L'Étape Türkiye by Tour de France yarış heyecanına 10 gün kaldı...

Tour de France’ın geleneksel sarı mayosu, kıtalar arasındaki en hızlı bisikletçinin olacak 

Tanıtım filmine link üzerinden ulaşabilirsiniz: https://we.tl/t-vtxzVXiqg8

Dünyanın en önemli spor organizasyonlarından biri olan L'Étape by Tour de France, 19-20 Ekim’de Türkiye’de ilk kez gerçekleşecek. Kültürel zenginliklerin kalbi İstanbul’da 3 özel parkurla efsanevi bisiklet deneyimini 7’den 70’e herkes yaşayacak. 

L'Étape Türkiye by Tour de France,50’den fazlaülkeden 3 binin üzerinde bisikletçiyle koşulacak. L'Étape Türkiye by Tour de France Start, Finish ve EXPO Alanı Anadolu Hisarı Küçüksu Kasrı önünde konumlanacak. Dev organizasyonun kayıtları 13 Ekim’de sona erecek.

Dünyanın en prestijli bisiklet yarışlarından biri olan Fransa Bisiklet Turu’nun resmi amatör serisiL'Étape by Tour de France, Tour de France’ın ikonik yarış atmosferini 19-20 Ekim’de İstanbul’da yaşatmaya hazırlanıyor. Bisiklet sporunun ruhu ve Tour de France’ın rekabetçi havası Türkiye’nin eşsiz coğrafyasına taşıyacak organizasyonun kayıtları 13 Ekim’de sona erecek. 

Tour de France’ın organizatörü uluslararası spor, organizasyon ve medya kuruluşu A.S.O ile birlikte spora değer katan etkinliklerle adından sıkça söz ettiren 78 Event tarafından Türkiye’de ilk kez düzenlenecek bu dev organizasyon, dünyanın dört bir yanından bisiklet tutkunlarını İstanbul’da ağırlayacak. T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) ve Türkiye Bisiklet Federasyonu’nun destekleriyle,50’den fazla ülkeden 3 binin üzerinde bisikletçi, İstanbul’un eşsiz atmosferiyle Avrupa yakasından Asya’ya doğru uzanan bir rotada pedal basacak.

İsim sponsorluğunu Visa | Maximiles Black’in üstlendiği bu prestijli etkinlikte, ana sponsorlar MG Otomotiv, Tissot, Asperox ve Black Bruin de yer alacak ve birçok değerli marka da organizasyona katkı sağlayacak. İstanbul'un ikonik noktalarında gerçekleşecek yarış, 70 ülkede 170 televizyon kanalından bisiklet tutkunlarıyla buluşacak.

Birleşmiş Milletler sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda düzenlenen dev organizasyon, bisikletin bir ulaşım aracı olarak kabul edilmesini teşvik etmeyi amaçlıyor.L'Étape Türkiye aynı zamanda Türkiye’nin doğal ve tarihi güzelliklerini spor turizmi ile tanıtırken Tour de France ruhunu ve kültürünü kıtalararası bir şölen haline getiriyor.

L'Étape Türkiye by Tour de France Start, Finish ve EXPO Alanı Anadolu Hisarı Küçüksu Kasrı önünde 

Dünyanın en güzel yerlerinde size bir Tour de France bisikletçisi gibi hissettirmek için tasarlanan L'Étape Türkiye by Tour de France’ın Start, Finish ve EXPO alanı Anadolu Hisarı’nda Küçüksu Kasrı önünde konumlanacak.  

İstanbul Boğazı’nın kıyısında, zarif mimarisi ve tarihi dokusuyla dikkat çeken Küçük Su Kasrı, L'Etape Türkiye by Tour de France yol bisikleti yarışının prestijli başlangıç̧ noktası olarak bisiklet tutkunlarına ev sahipliği yapıyor. Yarış rotasının popüler noktası Anadolu Hisarı’na uğrayan bisikletçiler Avrupa Yakası’na geçmek için Fatih Sultan Mehmet Köprüsü üzerinde pedal basacak.

Avrupa Yakası’na geçen sporcuların ilk noktası 15. yüzyılda Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul’un fetih hazırlıkları sırasında inşa edilen Rumeli Hisarı olacak. Boğaz’ın muhteşem manzaraları eşliğinde finişe ulaşmaya hazırlanan sporcular, Polonezköy’e doğru yol alacaklar. Karadeniz'in serin sularına uzanan bu doğal sahil şeridiyle göz kamaştıran Riva’dan geçerek yarışın unutulmaz durağına şahit olacak bisikletçiler, benzersiz bir yarış deneyimi yaşayacak.



Her Kilometrede Heyecan Dolu Bir Deneyim

Her kilometresi ayrı bir heyecan olan L'Étape Türkiye by Tour de France, sporculara eşsiz bir deneyim sunacak. Fiziksel ve zihinsel dayanıklılarını test etme fırsatına kavuşan bisikletçiler, uzun parkur (109 km), kısa parkur (59 km) ve aile-çocuk parkuru (20 km) olmak üzere üç farklı kategoride yarışa katılabilecek. Farklı parkurlarıyla 7’den 70’e herkese hitap eden L'Étape Türkiye by Tour de France, bisiklet tutkunlarını bir araya getirerek özel anlar yaşatacak. Dünyanın en prestijli bisiklet yarışlarından birinin parçası olmanın heyecanını yaşayan sporcular, Türkiye'nin turistik ve kültürel değerlerini de yakından görme fırsatına erişecek.

Spor turizmine yenilik kazandıran L'Etape Türkiye, küresel arenada da Türkiye’yi güçlü bir şekilde temsil edecek. Turizm sektörüne yapılan dev bir yatırım olan L'Etape Türkiye, binlerce yabancı ziyaretçiyi Türkiye'ye çekerek, Türkiye’nin hem kültürel hem de doğal güzelliklerini dünya çapında tanıtacak. Sporun dayanıklılık, azim ve dostluk değerlerini yola aktaran L'Etape Türkiye, katılımcılarına bir yarıştan fazlasını sunmaya hazırlanıyor. 

L'Étape Türkiye, Bisiklet Tutkunlarına Uluslararası Yarış Standartları Sunuyor

Tour de France bisikletçisi gibi hissettirmek için tasarlanan L'Étape Türkiye, Türkiye’de kıtalararası yarış deneyimi yaşatacak. Tour de France uzmanları tarafından titizlikle hazırlanan kapalı parkurlar, her bir bisikletçi için uluslararası yarış standartlarını karşılayarak zorlu ama keyifli bir mücadele ortamı yaratacak. Yüksek düzeyde güvenlik ve destek sağlanarak katılımcıların her an güvenli bir ortamda yarışmaları için gerekli tüm önlemler alınacak. Yarış boyunca, sağlık ekipleri ve uzmanlar her zaman hazır bulunarak sporcuların ihtiyaç duyduğu her türlü desteği anında sağlayacak. Resmi podyum töreni ile birlikte Tour de France formalarına kavuşacak bisikletçiler, büyülü bir yolculuğa çıkacak.

L'Étape Türkiye, Sürdürülebilirlikte Öncü Oluyor

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik Kalkınma Hedefleri’ne de önem veren L'Étape Türkiye, çevresel, sağlık, sosyal ve ekonomik sürdürülebilirlik konularını benimsiyor. Sürdürülebilirliğin temsilcisi olan L'Étape Türkiye by Tour de France, Sürdürülebilirlik Raporu ile şeffaflığını koruyor.

Bisikletin ana ulaşım aracı olarak kullanılması hedeflenen yarışla birlikte karbon ayak izi minimuma indirmeye özen gösteriyor. Karbon ayak izini azaltmayla birlikte atık yönetimi ve doğal alanların korunması gibi çevre dostu uygulamalar yarışın her aşamasında yer alıyor. Yarışa katılan sporcularla birlikte izleyiciler içinde toplu taşıma teşvik edilerek çevresel etki en aza indiriliyor.

Topluma ve sosyal yapıya önemli katkılar sağlamayı hedefleyen L'Étape Türkiye, yerel halkı bisiklet yarışına teşvik ederek sağlıklı yaşam ve sürdürülebilir ulaşım konusunda farkındalık yaratıyor. Kadın bisikletçilerin katılımını destekleyen L'Étape Türkiye, cinsiyet eşitliğine de önem veriyor. İstanbul’da turizmi canlandırarak yerel esnaf ve işletmelere ekonomik katkı sağlamayı hedefleri arasında bulunduran L'Étape Türkiye, sporun birleştirici gücünü kullanarak yerel halkı etkinliğe dahil etmeyi amaçlıyor. 

Tarihi ve kültürel zenginliklerin kalbi İstanbul’da düzenlenen L'Étape Türkiye, şehre turist çekerek turizmdeki yerel ekonominin canlanmasına katkıda bulunacak. Yarış kapsamında kullanılacak promosyon malzemelerinin ve ödüllerin yerel üreticiler tarafından sağlanması da yerel ekonomiye güç katmasına yardımcı olacak.

Sağlıklı yaşam tarzının en önemli parçası olan fiziksel aktiviteyi teşvik eden ve bunu misyon haline getire L'Étape Türkiye, bisikletin bir spor dalı ve çevre dostu bir ulaşım aracı olarak yer almasını vurgulayarak açık havada toplumun genel sağlığını iyileştirmeye ve hareketsiz yaşam tarzına bağlı riskleri azaltma konuları üzerinde farkındalık yaratıyor

Spor Tutkunları için Canlı Yayınlar

Canlı ve bant yayınlarıyla dünya genelinde geniş bir kitleye ulaşmayı hedefleyen L'Étape Türkiye, Bloomberg HT, HT Spor ve PowerApp aracılığıyla canlı yayınlar ve özel röportajlarla Türk izleyicileri de bisiklet tutkusuyla buluşturacak. Yüzlerce televizyon kanalı ve medya kuruluşunun yakından takip edeceği yarış, yayınlanacak özel içeriklerle birlikte en uzak coğrafyalarda bile yakından takip edilecek. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) destekleriyle 70’ten fazla ülkede 26 dakikalık özel bir özetle de izleyicilere sunulacak. 

L'Étape Türkiye by Tour de France, Destekçileriyle Gücüne Güç Katacak

T.C. Gençlik ve Spor Bakanlığı, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, T.C Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, İstanbul Valiliği, Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) ve Türkiye Bisiklet Federasyonu’nun destekleriyle 19-20 Ekim tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecek.

Yarışın ana sponsorluğunu MG Otomotiv, Asperox ve Black Bruin üstleniyor. Resmi tedarikçileri arasında ise Carrefour Sa, Liv Hospital, Züber, Juss ve Shimano, Dovido yer alıyor. Dev organizasyonun resmi yayıncıları arasında Bloomberg HT, HT Spor PowerApp bulunuyor.

Tour de France Hakkında

Tour de France, dünyanın en prestijli ve en zorlu bisiklet yarışlarından biridir. İlk kez 1903 yılında düzenlenen bu yarış, her yıl Temmuz ayında Fransa’da gerçekleştirilir ve bazen komşu ülkelerden de etaplar içerir. Üç hafta süren Tour de France, genellikle 21 etap boyunca toplamda 3.000 kilometreyi aşkın bir mesafeyi kapsar.

Yarış, düz etaplar, dağ etapları ve zamana karşı etaplar olmak üzere çeşitli zorluk seviyelerinde koşulur. En bilinen özelliklerinden biri, Alpler ve Pireneler gibi zorlu dağlık bölgelerdir. Sarı mayo (Maillot Jaune), yarış sonunda genel klasman liderine verilir ve Tour de France’ın simgesidir.

Yarışta farklı kategoriler de bulunur. Yeşil mayo en iyi sprintere, beyaz mayo en iyi genç bisikletçiye, benekli mayo ise en iyi dağcıya verilir. Tour de France, hem bisikletçiler için büyük bir kişisel başarıyı temsil eder hem de dünya çapında milyarlarca izleyiciye ulaşan büyük bir spor organizasyonudur.

L’Étape by Tour de France 

L’Étape by Tour de France, amatör bisikletçilere, profesyonel bisikletçilerin yaşadığı deneyimi sunmak amacıyla düzenlenen bir yol bisikleti yarışı serisidir. Tour de France’ın resmi bir etkinliği olan L’Étape, katılımcılara Tour de France parkurlarının bir bölümünde ya da benzer rotalarda yarışma fırsatı tanır. Bu organizasyon, dünyanın dört bir yanındaki bisiklet severlere, Tour de France’ın zorluklarını ve atmosferini deneyimleme imkanı sunar.

L’Étape, genellikle Fransa’da Tour de France rotasının bir etabında düzenlenirken, zamanla bu etkinlik uluslararası bir hale gelmiş ve dünyanın çeşitli ülkelerinde de organize edilmeye başlanmıştır. Bu yarışlar, tıpkı profesyonel Tour de France etapları gibi zorlu tırmanışlar, uzun mesafeler ve büyük rekabet içerir.

Amatör bisikletçiler için düzenlenmesine rağmen, yarışlar son derece ciddi ve rekabetçidir. Bazı katılımcılar için yarışma, bazıları içinse sadece bu benzersiz deneyimin keyfini çıkarma fırsatıdır. Yarışın uluslararası versiyonları, Fransa dışındaki ülkelerdeki bisikletçilerin de Tour de France ruhunu yaşamasını sağlar.

Özetle, L’Étape by Tour de France, bisiklet tutkunları için bir macera ve meydan okuma olup, aynı zamanda bisiklet sporunun en prestijli etkinliğinin bir parçası olma hissini yaşatır. 1993 den bugüne dünyanın 22 ülkesinde gerçekleşen organizasyonda Türkiye 23. Ülkedir. Ve ilk kez ev sahipliği yapacaktır.


Hayat güvenilir olsa dediler Üretimin Kahramanları’nı seçtiler


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Hayat güvenilir olsa dediler Üretimin Kahramanları’nı seçtiler

Güvenilir Ürün Platformu tarafından üçüncüsü düzenlenen "Güvenilir Ürün Zirvesi ve FeedtheFuture Ödül Töreni", "Türkiye'nin Kahramanları" temasıyla gerçekleşti. Zirve, gıda güvenliği ve sürdürülebilir üretim konularında önemli görüşmelere ev sahipliği yaptı. 

Güvenilir Ürün Platformu tarafından Tarım ve Orman Bakanlığı paydaşlığında üçüncüsü düzenlenen Güvenilir Ürün Zirvesi ve FeedtheFuture Ödül Töreni Crowne Plaza İstanbul Florya’da gerçekleştirildi.

Yüksek katılımın olduğu 3.GüvenilirÜrünZirvesi’nde hayatın her alanında güvenilirlik mesajı verildi ve ‘’Türkiye’nin Üretim Kahramanları’’ teması işlendi.

Açılışta konuşan Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak, “Geçen yıl Tarım Bakanlığının önerisiyle başlattığımız proje ile, deprem bölgesi; deprem üssü değil üretim üssü olmalı anlayışıyla yola çıktık. Geçen yılki zirvedebu projeninprotokolünü imzaladık ve bu imzadan sonra depremin gerçekleştiği 5 ilde etkinlikler yapıldı ve çok başarılı oldu. Oradaki insanlar üretimi hatırladı’’ diye konuştu. 

“TÜKETİCİ SAĞLIĞINI KORUMAK TEMEL GÖREVİMİZ”

Zirvenin açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanı Yardımcısı Ahmet Gümen, küresel düzeyde gıda ve tarımın hiç olmadığı kadar önemli bir konuma geldiğine vurgu yaparak, “Sürdürülebilir bir gıda sistemi için Bakanlığımız, geçtiğimiz aylarda yayınladığı Tarımsal Üretimin Planlanması ve Sözleşmeli Üretim ile yeni stratejilerini ortaya koyuyor. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak bitkisel üretimden hayvansal üretime, güvenilir gıdadan su ve sulama yatırımlarına, ormandan doğa koruma ve milli parklar ile yaban hayatına kadar çok geniş bir alanda çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.

Tüketici sağlığının önemine değinen Gümen, “Bakanlık olarak tüketici sağlığını korumak için kamunun bir görevi olan denetim mekanizmasını en etkin şekilde kullanıyoruz. Piyasadaki ürünlerin güvenilir olup olmadığına yönelik denetimler ve bu denetimler neticesinde alınan önlemler ekonominin iki büyük aktörü olan üretici ve tüketiciyi doğrudan etkiliyor. Sofralarımıza ulaşacak gıdanın üretim öncesi aşamalardan başlayan serüveninin en sağlıklı şekilde noktalanması hem sektörümüzün hem de Bakanlığımızın en değer verdiği konularun başında geliyor” şeklinde konuştu. 

Tüketicinin yanıltılmasını önlemek ve geleneksel ürünleri korumak için bazı gıdalarda katkı maddesi kullanımını, nar ekşisi ve limon suyu izlenimi veren ürünlerin üretimini yasakladıklarını belirten Gümen, bal tebliğini güncellediklerini ve arı ürünlerinde gıda güvenilirliğinin kriterlerini belirleyen mevzuatı ilk kez yayınladıklarının altını çizdi. 

Bakanlık olarak yaptıkları denetimlerden de bahseden Gümen, şunları söyledi: “Bakanlık olarak 2023 yılında gıda işletmelerine yönelik 1 milyon 302 bin, 2024 yılında bugüne kadar 940 bin 238 denetim gerçekleştirdik. Rutin denetimlerimiz dışında ALO 174 Gıda Hattı’na ve Gıda Whatsapp İhbar Hattı’na yapılan tüm şikayetlere yönelik denetimler titizlikle geçekleşmektedir.”

“İSRAFLA TOPYEKÜN MÜCADELE EDİLMELİ”

Güvenilir gıdanın İstanbul Ticaret Borsası’nın (İSTİB) kırmızı çizgilerinden biri olduğunu vurgulayan İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, yıl boyunca düzenledikleri etkinliklerle güvenilir gıdayı gündemde tuttuklarını, gıdada taklit ve tağşiş konusunda farkındalık yaratmak için uluslararası katılımcıları konuk alarak toplantılar düzenlediklerini vurguladı.

Gıdaya güvenli erişim için gıda arz güvenliğinin tesis edilmesi gerektiğini söyleyen Kopuz, “Çok iyi biliyoruz ki yeterli tarımsal üretim olmazsa, güvenilir gıdaya erişim de zorlaşır. Piyasada tabiri caizse ‘ne idüğü belirsiz’ ürünler dolaşmaya başlar” dedi. 

Gıdada israfla mücadele edilmesi gerektiğine de değinen Kopuz, şunları söyledi: “Yerkürede her gün 1 milyar öğün yemek çöpe gidiyor. Bu israf, yalnızca evsel tüketimde ya da restoranlarda çöpe atılan gıdalarla sınırlı değil. Gıdada kayıp ve israfın önemli bir bölümü verimsiz sulama, ürünün hasadı, depolanması, paketlenmesi, toptancı hallerine nakliyesi ve perakende satış aşamalarında gerçekleşiyor. Refah seviyesi yüksek ülkelerde israfın çoğu mutfakta yapılırken, sanayileşmemiş ülkelerde ise üretim ve tedarik sürecinde gıdanın önemli bir kısmı heba oluyor. Bu nedenle, tüm bu süreçleri iyileştirmek için topyekün mücadele verilmesi gerekiyor."

Zirvede konuşan Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar, gıda ve üretimin her şey olduğuna vurgu yaparak, “Sanayi, teknoloji ve dijitalleşme çağında dünya ile rekabet edebilecek, gıda teknolojilerinin oluşumu, markamızla ve tüm Türkiye’nin markalarıyla güçlü bir şekilde hem bölgede hem dünyada yer alması gerektiğine inanıyorum ve sürdürülebilirliğin aslının üretimden geçtiğini düşünüyorum” diye konuştu.

Bilgi ve teknoloji üreten bir firma da olduklarının altını çizen Muratbey Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Erol, “Üretmenin artık kişiliğimizin bir parçası olduğunu düşünüyorum. Asla yetinmiyoruz ve daha güzel şeyler yapmak için çalışıyoruz. Toplumsal ve ülke ekonomisi açısından daha fazla ne yapabiliriz telaşı içindeyiz” diyerek üretimin önemine dikkat çekti.

Tarımın stratejik bir öneme sahip olduğunu söyleyen Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, “Mustafa Kemal Atatürk, ‘Ekonomik bağımsızlığımız için milli ekonominin temeli ziraattir’ diyerek üreten köylü milletin efendisidir sözü ve aynı zamanda üreticilerinden yoksun olan milletler üretenlerin esiri olur sözü hem üreticinin hem üretimin ve tarımın ne kadar stratejik önemi olduğunu vurgulamıştır. Pandemi bize bunu hatırlattı. Pandemide aynı zamanda bayram seyran demeden, cumartesi-pazar olmadan çiftçilerimiz sofralarımıza bereket ve lezzet sundular” şeklinde konuştu.

ÖDÜLLER SAHİPLERİYLE BULUŞTU

Açılış konuşmalarının ardından Türkiye genelinde uzun yıllardır üreten, istihdam sağlayan ve ülkemize yatırım yapan kurumların ödül aldığı Türkiye’nin Kahramanları ödül töreni ile devam etti. Söz alan Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak ‘’Yaptıkları il buluşmaları çalışmaları kapsamında üretimin kahramanları ile karşılaştıklarını belirterek “Herşeye rağmen üretiminden vazgeçmeyen, ülke ekonomisi için elini taşın altına koyanları selamlıyoruz. Bu nedenle Danışma Kurulumuz onların ödüllendirilmesini kararlaştırdı” bilgisini paylaştı.

Üretmekten vazgeçmeyen üreticilere ithaf edilen zirve Türkiye’nin Üretim Kahramanları’nın ödüllendirilmesi ile devam etti.

Ödül alan isimler:

Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar, Kipaş Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Öksüz, Oğuz Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Oğuz, Türkiye İş Bankası Tarım Bankacılığı Pazarlama Müdürü Zafer Arslan, Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis,Muratbey Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Necmi Erol, ARNICA Yönetim Kurulu Başkanı SenurAkın Biçer, Green Park Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Adil Üstündağ, Öztiryakiler Yönetim Kurulu Üyesi Tahsin Öztiryaki



600 başvuru değerlendirildi 55 kişi FeedtheFuture ödülünün sahibi oldu

Güvenilir Ürün Zirvesi kapsamında yapılan FeedtheFuture yarışmasının kazananları günün sonunda gerçekleştirilen ödül töreninde açıklandı. 600 ün üzerinde başvuru alınan yarışmanın kazananlarını alanında uzman isimlerden oluşan 120 jüri üyesi belirledi. 34 kategoride yapılan değelendirmelerde 55 isim ödül almaya hak kazandı. Bu isimler bir yıl boyunca FeedtheFuture logosunu ambalajlarında kullanabilecek.

Tüm gün eş zamanlı etkinliklerle süren zirve programında alanında uzman konuşmacıların yer aldığı paneller, glutensiz reçete denemeleri ile workshoplar ve 12 ülkenin kamu ve özel sektör temsilcileri ile gerçekleştirilecek ülke masası toplantıları düzenlendi.

Ayrıca programla eş zamanlı olarak depremden etkilenen tüm iller için ‘Perakende Kooperatif El Ele Masaları’, sektör profesyonellerine yönelik ‘Kariyer Toplantıları’, işini geliştirmek isteyen üreticiler için ‘Teknoloji ve İş Geliştirme Buluşmaları’ ve ‘GPD İnovasyon Yarışması’ da bu yılki zirvede yer aldı.


Martı Hotels & Marinas İTF 2024’te gözde tesisleri ile ilgi odağı oldu


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Martı Hotels & Marinas İTF 2024’te gözde tesisleri ile ilgi odağı oldu

Oya Narin: “Turizmde gidilecek daha çok yolumuz var”

Türkiye turizminin köklü markası Martı Hotels & Marinas, bu yıl ikincisi düzenlenen İstanbul Turizm Fuarı –İTF’de, sürdürülebilir turizmin öncüsü gözde tatil tesisleri ile yoğun ilgi topladı. Dünyanın dört bir yanından sektör profesyonellerini bir araya getiren fuar, 9-10 Ekim 2024 tarihlerinde Yenikapı – Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde kapılarını açtı. 

TTYD Başkanı ve Martı Hotels & Marinas Yönetim Kurulu Başkanı Oya Narin, turizmde gidecek daha çok yolunun olduğunu belirterek, “Türkiye, eşsiz tarihi ve doğal güzellikleri, renkli kültürü, benzersiz coğrafi konumu ve zengin gastronomisi ile dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından bir tanesidir. Dünya turizminde çok önemli bir konumdayız. Ancak bu zengin potansiyeli değerlendirerek turizmde çok daha iyi noktalara geleceğimize inanıyoruz” dedi.

Martı Hotels & Marinas, bu yıl ikinci kez düzenlenen ve sektörün tüm bileşenlerini buluşturan İstanbul Turizm Fuarı – ITF 2024’te yerini aldı. 9-10 Ekim 2024 tarihlerinde Yenikapı – Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen fuarda yerini alan Martı Hotels & Marinas, tanıtımını yaptığı “GSTC- Sürdürülebilir Turizm Sertifikası”na sahip gözde tatil tesisleri ile ziyaretçilerden büyük ilgi gördü.




Martı Hotels & Marinas,Türkiye’nin ilk resort oteli olan ve bu yılın “Quality Management Awards”ta “En İyi QM Marmaris Aile Oteli” ödülünü alan Martı Resort, Kemer’in muhteşem doğasında büyüleyici bir tatil deneyimi sunan Martı Myra, ‘İçmeler’in İncis’i Martı La Perla, 'Dünyanın En İyi Turizm Köyü' Şirince’de lüks butik otel konseptinin en seçkin örneklerinden Güllü Konakları ve tanrıçalardan ilham alınarak sıra dışı dokunuşlarla tasarlanan Martı Hemithea ile Ege’nin en gözde yat limanları arasında yer alan Martı Marina’nın sunduğu ayrıcalıklı tatil deneyimlerini fuar ziyaretçileri ile paylaşıyor. 

Geçen yıl 50 ülkeden turizm profesyonellerinin katıldığı ve önemli iş birliklerine zemin hazırlayan fuar kapsamında, bu sene eş zamanlı olarak iki güne yayılan “Turizm Zirvesi” ile “Gastro Travel Summit” de gerçekleştiriliyor. Turizm Zirvesi’nde, 14 farklı konu başlığında ulusal ve uluslararası konuşmacılar, değerli bilgi, tecrübe ve fikirlerini katılımcılarla paylaşıyor. Gastro Travel Summit’de ise 13 farklı oturumda gastro turizm her yönü ile ela alınırken, düzenlenen workshop’larla da katılımılar eşsiz lezzet deneyimleriyle buluşuyor. 

“Türkiye, dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından bir tanesidir”

Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği – TTYD Başkanı ve Martı Hotels & Marinas Yönetim Kurulu Başkanı Oya Narin, her koşulda hedeflerine güçlü ve istikrarlı adımlarla yürümeye devam ettiklerini vurgulayarak, şunları söyledi:

“Turizm sektöründe 5 otel ve bir marina ile hizmet veren köklü bir grup olarak, başarılı bir sezon geçiriyoruz. Ülke olarak turizmde 60 milyon turist ve 60 milyar dolar gelir hedefiyle 2024 yılına başladık. Maliyet artışları, hedef coğrafyalarımızdan kuzeyimizde ve güneyimizde yaşanan sıcak gelişmelere karşın, sektör olarak da hedeflerimize istikrarla yürümeye devam ettiğimizi söyleyebiliriz. Nitekim Kültür ve Turizm Bakanlığımızın açıkladığı 2024 yılının ilk 8 ayına ilişkin veriler de, sezondaki başarılı gidişatı işaret ediyor. Açıklanan Ocak-Ağustos 2024 dönemine ilişkin verilere göre, yılın ilk 8 ayındaki ülkemize gelen ziyaretçi sayısı 40 milyon 295 bini aşmış durumda. Bu veriler de, sezon başı hedeflerimize ulaşabileceğimizi gösteriyor. 

Türkiye turizminde yarım asırdan fazla bir süredir hizmet veren bir marka olarak sahip olduğumuz potansiyeli halen tam olarak kullanamadığımızı düşünüyoruz. Ülkemiz, dünyaca ünlü misafirperverliği, eşsiz tarihi ve doğal güzellikleri, renkli kültürü, benzersiz coğrafi konumu ve zengin gastronomisi ile dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından bir tanesidir. Küresel turizmde ilk sıralardayız ve büyük hedeflerimiz var. Turizm sektörünün aktörleri olarak bu hedeflere karalılıkla yürümeye devam ediyoruz. Ancak turizmde gidilecek daha çok yolumuz olduğunu düşünüyoruz. Özellikle turizmi 12 aya, tüm alanlara ve tüm yurda yayarak, yeni yatırımlarla yatak kapasitemizi güncelleyip artırarak ve elbette sahip olduğumuz bu eşsiz zenginliği daha iyi tanıtarak, çok daha ileriye gidebileceğimize inanıyoruz.”