29 Şubat 2016 Pazartesi

AURUM OTELLERİNİN BÜYÜK BAŞARISI !

 HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR




AURUM  OTELLERİNİN  BÜYÜK  BAŞARISI !

Aurum Otelleri ödüle doymuyor. Otelcilik sektöründe ikinci yılını yaşayan Aurum Otelleri büyük başarılara imza atmaya devam ediyor.

Otelcilik sektörüne 2014 yılında Aurum Spa&Beach Resort ile giren Aurum Markası, 2015 yılında Aurum Exclusive Club, 2016 yılında faaliyete başlayacak olan Aurum Moon Beach Resort ve 2017 yılında kapılarını ilk misafirlerine açacak olan Aurum Signature Palace otelleri ile büyümeye devam ederken;  Aurum Spa&Beach Resort faaliyete başladığı ikinci yılında misafir memnuniyetini baz alan ve misafir yorumlarıyla belirlenen HolidayCheck 2016 Ödülünün sahibi oldu. Aurum Otellerine ikinci ödül ise ''En İyi Oda'' Kategorisinde Corendon'dan geldi. Aurum Otelleri çalışanları ve yöneticileri bu büyük başarıyı hep birlikte kutladılar.

Yapılan açıklamada, Aurum Markasının koşulsuz şartsız misafir memnuniyetine odaklandığı belirtilirken, yerli ve yabancı misafirler tarafından takdir görmenin mutluluğunu yaşadıklarını, hedeflerinden hiç bir zaman ödün vermeden bu yolda yürümeye devam edeceklerini ifade ettiler.


Doğru bir ekip ve özverili bir çalışma ile bu başarıyı sahada yakaladıklarını belirten Aurum Otelleri ''Ege'nin en iyi aile oteli sloganı ile başlamış olduğumuz operasyonumuzda misafir memnuniyeti en ince ayrıntılarına kadar düşünülmüş olup sonunda Türkiye ve dünya çapında ciddi bir başarı gelmiştir.Bu ödülü bize layık gören misafirlerimize, Aurum Hotels adına teşekkür ediyoruz'' dediler.

28 Şubat 2016 Pazar

“Lux in Turkey” plaket töreni RİTZ CARLTON ’da gerçekleşti...

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Ritz Carlton İstanbul’da gerçekleşen Lüks segment Türk otellerinin üstü düzey temsilcileri ile lüks turizm pazarının Dünya lideri acenta yetkililerinin katıldığı “Lux in Turkey” plaket töreni gerçekleşti
Turizm sektöründe faaliyet gösteren markalar AIDA Turizm’in 27 Şubat  tarihinde  “Lux in Turkey” plaket töreninde  buluştu.  RİTZ CARLTON ’da gerçekleşen plaket töreninde  27 ülkeden lüks turizmin öncü acentaları ile Türkiye’nin 24 lüks otel, Türk Hava Yolları ve Turizm Kültür Bakanlığı temsilcileri katıldı.Zirve, “Lux in Turkey” kataloğunda yer alan lüks segmenteki Türk otelleri ile lüks turizm pazarının dünya lideri acentalarına açık olarak gerçekleşti. Ulaşım sponsorluğunu Türk Hava Yolları’nın yaptığı zirvede, katılımcılar Türk lüksü ile gökyüzünde Türk Havayolları ile tanıştılar. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nında desteklediği proje katılımcılardan tam not aldı.


Aida Turizm Yönetim Başkanı Adviye Bergemann, Lux in Turkey”  plaket töreninde yapmış olduğu açılış konuşmasında, “Türkiye’nin lüks turizmde önemli bir destinasyon haline gelmesi için özel ve devlet söktörüyle geniş çapta işbirliklerine ihtiyaç var. Türkiye’de turizm alanında yapılan yatırımların ve turizm ürünlerinin geliştirilerek arttırılması gerekmekte.” dedi.


 Bergemann, Türkiye’nin kültürel mirası, doğal güzelliği ve Türk halkının farkındalık ortaya koyan özelliklerinin ön plana çıkarılarak lüks turizmde bir bütün olarak önemli bir destinasyon haline gelebileceğinin altını çizdi. Bergemann, bunun için turizm alanında geniş çapta işbirlikleri yapılmasının ihtiyaç olduğunu kaydetti. “Lux in Turkey” Zirvesi’nde, 100 lüks turizmin önemli isimlerinin temsilcileri, Türkiye’nin İstanbul, Antalya, Bodrum, Marmaris, Göçek, Fethiye, İzmir, Mardin ve Kapadokya’dan gelen 24 lüks otel temsilcisi ile birebir görüşmeler yaptı

24 Şubat 2016 Çarşamba

ICVB ASYA PASİFİK KONGRE FUARINDA....


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



ICVB ASYA PASİFİK KONGRE FUARINDA

İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu (ICVB), 23-24 Şubat tarihleri arasında Avustralya’nın Melbourne şehrinde düzenlenen Asia-Pacific Incentives and Meetings Expo AIME’ya katıldı. Türkiye, bu yıl fuarda ilk kez temsil edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kuala Lumpur Müşavirliği tarafından kurulan Türkiye standında yer alan ICVB, fuar süresince stant ziyaretçilerine İstanbul’u bir kongre ve etkinlik destinasyonu olarak tanıttı.

24 Şubat Çarşamba günü ise ICVB tarafından fuar alanında gerçekleştirilen basın toplantısında, katılımcılara İstanbul sunumu yapıldı. Sunumda özellikle İstanbul’un yeni projelerine ait bilgiler verildi. 2019 yılında tamamlanması beklenen ve 150 milyon yolcu kapasitesi ile dünyanın en büyük havayolu merkezi olacak olan “3. Havalimanı Projesi” ile Asya ve Avrupa’yı Boğaz’ın altından birbirine bağlayacak olan yeni yol projesi “Avrasya Tüneli” hakkında basın mensuplarına detaylı bilgiler verildi. Ayrıca İstanbul’un turizm altyapısına ilişkin güncel istatistik bilgileri paylaşılarak, katılımcılara İstanbul’un kongre ve toplantı olanakları tanıtıldı.

Kongre ve insentif sektörünün önemli fuarlarından biri olan AIME 2016, sektörün önde gelen kurum ve kuruluşları ile temsilcilerini bir araya getirdi. Fuara bu yıl ilk kez katılan ICVB toplam 30 birebir görüşme yaparak, İstanbul’un yeni pazarlarda tanıtımına katkı sağladı.


ICVB – İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu :
ICVB, İstanbul’un kongre destinasyonu olarak uluslararası kongre sektörüne tanıtımı ve pazarlaması faaliyetlerini yürüten, kamu ve özel sektör tarafından desteklenen tarafsız bir çatı örgütüdür. Kuruluş amacı doğrultusunda uluslararası tanıtım ve pazarlama aktivitelerini sürdüren ICVB, kurulduğu tarihten bu yana İstanbul’un dünyanın önde gelen kongre şehirlerinden bir olmasına; tanıtımına ve markalaşmasına büyük katkılarda bulundu. Uluslararası pazarlarda İstanbul’u başarı ile temsil eden ICVB, birçok kongre ve toplantı organizasyonunu bizzat şehre kazandırdı, bazılarının da kazandırılmasında önemli rol oynadı. ICVB, üyesi olduğu uluslararası kongre sektörü kuruluşları aracılığı ile İstanbul’un sesini dünyaya duyurmaya devam ediyor.

23 Şubat 2016 Salı

“Howtoistanbul” ve “Oneİstanbul” Dünya Mobil Fuarı’nda...

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



İstanbul’un ilk ve tek resmi tanıtım sitesi olan Howtoistanbul.com ve İstanbul’un dijital tanıtım projesi Oneİstanbul, 22-25 Şubat 2016 tarihlerinde İspanya’nın Barselona şehrinde düzenlenen Dünya Mobil Kongresi’ne (Mobile World Congress) katılıyor. Eylül 2014’te sitenin yönetimini İstanbul Valiliği’nden devralan ICVB-İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu, Howtoistanbul.com ve Oneİstanbul’u, bu yıl 30.’su düzenlenen organizasyonda tanıtacak.
İstanbul Ticaret Odası desteğiyle fuarda yer alan
ICVB, Türkiye Milli Katılım Organizasyonu’nun Hall 5, F 61 numaralı standında yer alacak.  

“Mobil Herşeydir” sloganıyla yola çıkan organizasyonun bu yılki katılımcıları arasında Facebook’un kurucusu Mark Zuckerberg gibi dünyaca tanınmış isimler de yer alıyor. 4 gün sürecek olan organizasyon, küresel teknolojide iş kurmak isteyenler için uluslararası iş ve network oluşturmayı amaçlıyor.
Howtoistanbul.com, İstanbul seyahatlerinde uçak biletinden otel rezervasyonlarına; güncel kent etkinliklerinden yeme-içme mekânlarına; sosyal yaşamdan kültür sanata kadar kentte hayatı kolaylaştıracak tüm bilgileri ziyaretçilerine sunuyor. Günlük ziyaretçi sayısı 2.300’e ulaşan site hakkında detaylı bilgi almak için www.howtoistanbul.com’u ziyaret edebilirsiniz.
“Başka İstanbul Yok” sloganı ile yola çıkan Oneİstanbul ise, Howtoistanbul.com’un Eylül 2015’den bu yana devam ettirdiği dijital turizm projesidir. İstanbul şehri adına Twittter tarafından verilen "Verified Account" ünvanını almaya hak kazanmış olan OneIstanbul’un Twitter kanalının 1.242, Facebook kanalının 41 bin 570, Instagram kanalının ise 46 bin takipçisi bulunuyor. Ayrıca  Oneİstanbul’un yürüttüğü ve katılımcılarını İstanbul’un bütün renklerini keşfetmeye çağıran fotoğraf yarışmasına, Oneİstanbul ve İstanbul hashtag’lerini yazarak Instagram üzerinden katılım yapılabilmektedir.

ICVB – İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu :
ICVB, İstanbul’un kongre destinasyonu olarak uluslararası kongre sektörüne tanıtımı ve pazarlaması faaliyetlerini yürüten, kamu ve özel sektör tarafından desteklenen tarafsız bir çatı örgütüdür. Kuruluş amacı doğrultusunda uluslararası tanıtım ve pazarlama aktivitelerini sürdüren ICVB, kurulduğu tarihten bu yana İstanbul’un dünyanın önde gelen kongre şehirlerinden bir olmasına; tanıtımına ve markalaşmasına büyük katkılarda bulundu. Uluslararası pazarlarda İstanbul’u başarı ile temsil eden ICVB, birçok kongre ve toplantı organizasyonunu bizzat şehre kazandırdı, bazılarının da kazandırılmasında önemli rol oynadı. ICVB, üyesi olduğu uluslararası kongre sektörü kuruluşları aracılığı ile İstanbul’un sesini dünyaya duyurmaya devam ediyor.

Zam döneminde yapılan 3 kritik hata ...

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR




Herkese, eşit oranda zam yapma!

Zam döneminde yapılan 3 kritik hata

‘Herkese, eşit oranda zam yapma’ vurgusunu yapan AL Danışmanlık Genel Müdürü, Marka Yönetimi ve İnsan Kaynakları Danışmanı Ayşen Laçinel, şunları söyledi:
“İşletmelerde, öncelikle çalışanların görev tanımları ve hedefleri net olarak belirlenmelidir. Ardından, iş hedefleri doğrultusunda, takip edilmelerini sağlayacak performans sistemleri kurulmalıdır. Şuan işletmelerde, zam oranları belirlenmeye devam ediyor. Herkese, eşit oranda zam yapılmamalıdır. Çünkü bu yaklaşım, çalışanı üzecektir, çalışmayanı daha da çalışmaz hale getirecektir” dedi.
Verimli ve başarılı bir şirketin reçetesini açıklayan Ayşen Laçinel, “Şirketler, iyi çalışanların ödüllendirileceği; iyi çalışmayanların fark edileceği bir sistem ile yönetilmelidir. Verimliliği yüksek başarılı bir şirketin ‘reçetesi’ budur” diye konuştu.

Zam dönemindeki 3 kritik hata nedir?

‘Zam oranlarını doğru belirlemek, aynı zamanda mutlu çalışanlardan oluşan bir takımı oluşturmaktadır’ diyerek sözlerine devam eden Ayşen Laçinel, yapılmakta olan 3 kritik hataya ilişkin şunları kaydetti:

1-İşletmedeki herkese, asgari ücrete yapılan zam oranı ne kadar ise, aynı oranda zam yapmak.
2-İşletmede; ölçüm - değerlendirme kriterleri önceden belirlenmeden ve kimin neye göre değerlendirildiği tanımlanmadan, sadece ilgili yönetici inisiyatifiyle zam oranlarının belirlenmesi.
3)Çalışanlar; performans, satış ve müşteri memnuniyeti hedeflerine bakılmaksızın, mutlu veya mutsuz edilmektedir. Çok çalışan kişi aldığı az zamdan mutsuz olurken; az çalışan kişi aldığı zam oranından mutlu olacaktır.

İşletmelerde, adaletli bir değerlendirme sisteminin mutlaka kurulması gerektiğinin altını çizen Ayşen Laçinel, “Çalışanların gözünde, ‘-Bu şirkette, çalışanda, çalışmayanda bir’ algısını oluşturmak, işletmelerin önündeki ciddi bir risktir. Bu durumda, o şirketin başarılı ve verimli olması beklenemez” diyerek sözlerini tamamladı.

22 Şubat 2016 Pazartesi

Airbus,2016 yılına iyi bir başlangıç yaptı....





Airbus, Ocak ayında aldığı 16 siparişle, özellikle de en çok satan geniş gövde ailesi için gelen siparişlerle
2016 yılına iyi bir başlangıç yaptı

Bu siparişlerin 14 adedi kimliği açıklanmayan bir müşteriden yeni A330-900neo için ve 2 adedi de hızla büyüyen Hong Kong merkezli uçak kiralama şirketi CALC (China Aircraft Leasing Company)’den A320 ceo için alındı.2016 yılının Ocak ayında Airbus’ın öne çıkan teslimatlarından biri de, ilk A320neo’nun, dünyanın en çok satan ve en verimli tek koridorlu uçağının, ilk müşterisi Lufthansa’ya teslim edilmesi oldu. Airbus Ocak ayında, ilk A320neo da dahil olmak üzere 17’si A320 ailesinden, 4’ü A330 ailesinden ve 1 adedi de A380 olmak üzere 18 operatöre toplamda 22 adet uçak teslim etti.

 Airbus, 2016 yılının Ocak ayı için öngörülen koşulların gerçekleşmesi sonucunda Ocak ayı başında açıklanan 2015 yılı ticari rakamlarını içeren 2015 yıl sonu sipariş raporuna 44 adet ek siparişi de dahil edebilecek. Böylece Airbus’ın, 2015 yılındaki toplam brüt siparişleri 1,190’a çıkarken (159.9 milyar dolar değerinde), toplam net siparişleri ise 1,080’e (141.6 milyar doları değerinde) yükselmiş oldu. Airbus’ın 2015 yılı teslim bekleyen uçak sayısı ise 2015 liste fiyatları değeri 1,000.9 milyar dolar olan 6,831 uçaktan oluşuyor.
Fransa, Toulouse merkezli Airbus, 100-500  koltuk kapasiteli, en modern, kabiliyetli ve verimli yolcu uçağı ailesiyle lider ticari uçak üreticidir. Bünyesinde 55.000 çalışan bulunduran ve dünya genelinde 400 müşteriye 16.300 adet uçak teslim eden Airbus, yenilikçi teknolojileri desteklemeye devam etmektedir. Airbus; Amerika, Çin, Japonya, Hindistan ve Ortadoğu’daki iştiraklerinin yanı sıra tasarım ve üretim faaliyetlerini Fransa, Almanya, İngiltere ve İspanya’da yürütmektedir. Ayrıca, Airbus, genişleyen uluslararası ağı sayesinde müşteri desteği ve eğitim konusunda en yüksek standartları sunmaktadır.

19 Şubat 2016 Cuma

TUROB’un ismi Türkiye Otelciler Birliği TÜROB olarak anılacak.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR






Türkiye’de konaklama sektörünün çatı örgütü Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği’nin (TUROB) 22. Olağan Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi


Seçimli genel kurulda tek liste ile seçime gidilirken, oylama sonucunda TUROB’un yeni yönetim kurulu da belli oldu.  Yeni yönetim kurulu Timur Bayındır’ı yeniden yönetim kurulu başkanlığına seçti.Genel Kurul’da TUROB için çok önemli bir değişiklik de açıklandı. Türkiye’de konaklama sektörünün en önemli temsilcisi olan TUROB’un ismi Türkiye Otelciler Birliği olarak değişirken, birliğin kısa ismi ise bundan sonra TÜROB olarak anılacak.

Böylelikle TÜROB, Türkiye ibaresini alan çok az sayıdaki sivil toplum kuruluşundan biri oldu. Genel Kurul’da konuşan TÜROB Başkanı Timur Bayındır, “Yaşanan gelişmelerden endişe duymakla beraber,


TÜROB olarak bir kriz algısı içerisinde bulunmadığımızı özellikle belirtmek isteriz. TÜROB olarak, içinden geçtiğimiz dönemi, henüz gerçekleştirememiş olduğumuz reformları tamamlamamız için çok kıymetli bir fırsat penceresi olarak görüyoruz” dedi.
Türkiye’de konaklama sektörünün çatı örgütü Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği’nin (TUROB) 22. Olağan Genel Kurul Toplantısı, turizm sektörünün önde gelen isimlerini bir araya getirdi. Bugün (16 Şubat 2016 Salı) Swissotel’de düzenlenen Genel Kurul’a TUROB üyelerinin yanı sıra THY Genel Müdürü, Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkan Vekili Doç. Dr.Temel Kotil; Avrupa Otel, Restoran ve Kafeler Birliği (HOTREC) Başkanı Susanna KrausWinkler; İstanbul Valisi Vasip Şahin; Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Başaran Ulusoy da katıldı. Seçimli genel kurulda tek liste ile seçime gidilirken,  oylama sonucunda TUROB’un yeni yönetim kurulu da belli oldu.  Daha sonra toplanan yeni yönetim kurulu Timur Bayındır’ı yeniden yönetim kurulu başkanlığına seçti.
45’inci yılında Türkiye ismini aldı, daha da güçlendi

Genel Kurul’da TUROB için çok önemli bir değişiklik de açıklandı. Türkiye’de konaklama sektörünün en önemli temsilcisi olan TUROB’un ismi Türkiye Otelciler Birliği olarak değişirken, birliğin kısa ismi ise bundan sonra TÜROB olarak anılacak.  Bu değişiklikle TÜROB, Türkiye ibaresini alan çok az sayıdaki sivil toplum kuruluşundan biri oldu.  Genel Kurul’da bir konuşma yapan TÜROB Başkanı Timur Bayındır, turizm sektöründe kurulan ilk sivil toplum örgütleri arasında yer alan TUROB’un 45. yılında ‘Türkiye’ adını kullanmaya başlayacağını açıkladı. Bayındır, TÜROB’un, yani Türkiye Otelciler Birliği’nin önümüzdeki dönemde tüm ülkemizi kapsayacak çalışmaları hayata geçireceğini, Türkiye’nin dört bir yanında faaliyete geçen il temsilciliklerinin sayısının artacağını belirtti.
Kriz algısında değiliz

Türkiye’de turizm yatırımlarının günümüzde toplam maliyetinin yaklaşık 75 milyar dolar, yatak kapasitesinin ise yaklaşık 1.3 milyon olduğuna dikkat çeken Bayındır, “Sektörde, sadece son iki yılda yaklaşık 3.5 milyar dolarlık yeni yatırım yapıldı. 2023 yılına kadar sektöre yatırım miktarının 90 milyar dolara, çalışan sayısının ise 1.3 milyona çıkmasını öngörüyoruz” dedi. Son dönemde dünyadaki birtakım siyasi ve ekonomik gelişmelerin, terör saldırılarının gerek ülke turizmimizi gerekse global turizmi yoğun bir şekilde olumsuz olarak etkilediğini vurgulayan Bayındır, “Son dönemde yakın coğrafyamızda yaşadığımız terör, siyasi kargaşa ve insanlık dramları gibi olumsuz gelişmeler bize arz güvenliğinin jeopolitik tablodan ne kadar hızlı etkilenebileceğini göstermesinin yanında,  sektörümüzde gün be gün artar bir şekilde, endişeye yol açmaktadır. Yaşanan gelişmelerden endişe duymakla beraber, TÜROB olarak bir kriz algısı içerisinde bulunmadığımızı özellikle belirtmek isteriz. Bu olumsuz gelişmeler karşısında, sektörümüzü ve istihdamı koruyup, rekabet koşulları çerçevesinde mücadele edilmesini sağlayacak gerekli tedbirlerin de ivedi olarak alınması gerektiğinin altını çizmek isteriz. Temel dileğimiz, bu sürecin en az zarar ile atlatılarak, gelişmelerin fırsata dönüştürülmesi yönünde kararlı adımlar atılmasıdır” diye konuştu.


Fırsat penceresi olarak görüyoruz

“TÜROB olarak, içinden geçtiğimiz dönemi, henüz gerçekleştirememiş olduğumuz reformları tamamlamamız için çok kıymetli bir fırsat penceresi olarak görüyoruz” diyen Bayındır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu dönemde sektörümüzün sürdürülebilirliğine, çalışma hayatında başta esnek çalışma modelleri olmak üzere beklenen düzenlemelerin hayata geçirilmesine, yatırımların devamlılığı ve verimli kullanımını teşvik edecek şekilde düzenlemelerin kararlılıkla hayata geçirilmesine ihtiyaç duyuyoruz. Beklenen reformlar ile, 2023 hedefimiz olan, 50 milyon turist 50 milyar dolar turizm gelirine ulaşılmasının yanında, İstanbul-Antalya-Muğla üçgenine sıkışmış Türkiye turizminin, Anadolu’ya yani tüm ülkeye yaygınlaştırılması sağlanacak,  sektörün yapısal dönüşümüne duyulan ihtiyaç karşılanacaktır. Öncelikle; turizm yatırımlarının Anadolu illerimizde yaygınlaştırılması için yatırımcıları cesaretlendirici ve son derece cazip teşvik sistemi getirilmesi,  işletmelerin verimli kullanımını sağlayacak; bunun yanı sıra, sektörde öngörülebilirlik ve kamu maliyesinde de sürdürülebilirliğe katkıda bulunacaktır. Kontrolsüz olarak süren otel yatırımlarının, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Sektör Örgütlerinin katılımında oluşturulacak, “Yatırım İzleme Kurulu” gözetiminde, arz/talep dengesi dikkate alarak planlanması sonrasında verilecek izinlere göre, yönlendirilmesi için çalışma başlatılması sürdürülebilir turizm açısından önem taşımaktadır. Bu nedenle 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu günün değişen koşulları dikkate alınarak yeniden düzenlenmeli.”
“Bakan’a teşekkür ediyoruz”


“Kültür ve Turizm Bakanımız Mahir Ünal’a özel bir teşekkür etmek istiyoruz” diyen Bayındır, “Zira, kendilerinin girişimleri neticesinde, 2016 yılı Nisan-Mayıs ayları içerisinde Antalya, Alanya, Bodrum, Dalaman, İzmir ve Kütahya havalimanlarına, yurtdışından 100 kişi ve üstü sayıda turist getiren uçaklara 6 bin dolar yakıt desteği verilmesi, desteğin tüm dünyadan gelecek uçakları kapsaması sektörümüzün desteklenmesi adına son derece önemli bir adım oldu. TÜROB olarak, sürekli olarak gündeme getirdiğimiz üzere, söz konusu desteğin sağlık, kış, kültür, alışveriş ve kongre turizmi dikkate alınarak başta İstanbul, Trabzon, Ordu-Giresun, Şanlıurfa, Nevşehir, Erzurum, Kars, Van olmak üzere, ülkemizdeki tüm havalimanlarını kapsaması ve uygulama döneminin Ekim-Mayıs dönemini kapsaması sektör olarak temel beklentimiz” diye konuştu.

17 Şubat 2016 Çarşamba

Yanlış işe alım politikasının, İşletmelere yıllık kaybı 3 milyar TL’yi geçiyor ...

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR




Yanlış işe alım politikasının,
İşletmelere yıllık kaybı 3 milyar TL’yi geçiyor

AL Danışmanlık Genel Müdürü, Marka Yönetimi ve İnsan Kaynakları Danışmanı Ayşen Laçinel, yanlış işe alım politikasının, işletmelere yıllık kaybının 3 milyar TL’nin üzerinde olduğunu açıkladı.
Perakende başta olmak üzere hizmet sektöründe çalışan yılda yaklaşık 500 bin kişinin, 2 veya 3 ay bir iş yerinde çalışıp işten ayrıldığını ve bu turnoverın devam ettiğini anlatan Ayşen Laçinel, şunları söyledi:
“Bir firma, açık pozisyonu için önce ilan veriyor. Ardından, gelen özgeçmişleri inceliyor. Sonrasında, uygun gördüğü adayları görüşmeye davet ediyor. Çoğu zaman işe alınan yeni personele, ilgili departman yetkilisi tarafından oryantasyon eğitimi veriliyor. Eğer, açık pozisyona, yanlış bir işe alım yapıldıysa, kişi o alanda başarılı olmuyor ve 2- 3 ay içinde işten ayrılıyor. Bu turnover, özellikle hizmet sektöründe sürekli devam ediyor. x işletmeden ayrılan, y işletmeye geçiyor; y’den ayrılan x’te çalışmaya başlıyor. Özetle, yanlış işe alım nedeniyle işletmeler, para, zaman, emek ve itibar kaybı maliyetine katlanmak zorunda kalıyor. İşten çıkan kişiler, çoğu zaman ayrıldığı firma hakkında olumsuz konuştuğu için, firmanın marka imajına olumsuz bir etki de oluşabiliyor” dedi.

Görev tanımı ve hedefler net olarak belirlenmelidir

Doğru işe alım politikasının gerçekleşmesi için, açık pozisyona dair görev tanımının net olarak tanımlanması gerektiğinin altını çizen Ayşen Laçinel, konuşmasına şöyle devam etti:
“Görev tanımı ve hedefler, net olarak belirlenmelidir. Ardından işletmeler; iyi çalışanın ödüllendirileceği ve iyi çalışmayanın ise fark edileceği bir sistemi kurarak yönetmelidir. Verimliliği yüksek başarılı bir şirketin ‘reçetesi’ budur” diye konuştu.

Hintli Hero ezber bozdu; 5 yıl garanti ...


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Hintli Hero ezber bozdu; 5 yıl garanti      
Hindistan’ın dünyaca ünlü motosiklet markası Hero, Türkiye'de ilk defa motosikletlerde “5 yıl veya 50 bin kilometre garanti” dönemini başlattığını duyurdu. Şirketin Avrupa ve Ortadoğu Direktörü Pranchal Srivastava, 5 yıl garanti ve Türkiye’de fabrika kurup buradan Avrupa’ya da satış yapacaklarının müjdesini vermek için İstanbul’a geldi.

Hintli direktör Pranchal Srİvastava’nın Hero Türkiye yetkilileri ile birlikte yaptığı açıklama, Wyndham Grand Levent Oteli’nde yapıldı. Hintli direktör, “5 yıl garanti” müjdesini verirken bu kuralı, Türk motosiklet pazarının bir devrimi olarak yorumladı ve satışları patlatacaklarını ileri sürdü. Srİvastava şöyle konuştu;
''Hero 2015 yılın sonunda global pazarlarda 55 milyon adetin üzerinde kullanıcıya ulaştı. Yıllık 7 milyon üretimimiz, Türkiye dâhil 29 ülkede satışımız var. Türkiye de kişi başına düşen motosiklet sayısı oldukça az. Ama Türkiye pazarının 2020 yılına kadar 500 bin adetlik satışa ulaşacağını öngörüyoruz. Türkiye, Avrupa pazarına girmek isteyen Hero için son derece önemli bir ülke. Hatta ülkenizi Avrupa pazarına giriş kapısı olarak görüyoruz. Türkiye'de bir üretim tesisi planlıyor ve üretilecek modellerle sadece Türkiye değil, Avrupa pazarını da hedefliyoruz. Çünkü Türkiye'nin Avrupa Birliği ile gümrük anlaşması olması büyük bir avantaj. Türkiye'deki ortağımız Soysal Grup ile yıllık 10 bin adetlik bir satış hedefimiz var. Türkiye'de planlanan üretim tesisini 2017 yılından itibaren hayata geçirmeyi planlıyoruz. Yatırım bedeli,  üretim kapasitesi ve hedef pazar yapısına göre bu yıl belirlenecek. Türkiye'de üretilen motorları Türkiye, Yunanistan, İtalya, İspanya, Fransa ve Balkanlarda satacağız.”
 
Hero’nun Türkiye temsilcisi Soysal Grup Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Soysal da 10 yıldır motosiklet sektöründe faaliyet gösterdiklerine değindi. Soysal “Aydın Nazilli'de 25 bin metrekarelik üretim tesisimiz var. Burada kendi markamız olan Asya adı ile 12 modelin montaj ağırlıklı üretimini yapıyoruz. Şu ana kadar Asya markası ile 100 binin üzerinde kullanıcıya ulaştık. Uzakdoğu menşeli üretim yapan bir firma olarak 2010 yılından bu yana global markalarla kalite ve teknoloji konusunda rekabet zorlaştı. Kullanıcılar kalite konusunda her yıl daha bilinçli oldu. PAZAR Uzakdoğu menşeli ürünlerden uzaklaşmaya başlıyordu. Bu nedenle 2014 yılı başında Hero ile anlaştık. Anlaşmamızda Türk sürücülerinin talep ettiği, ülke coğrafyasına uyumlu modeller sunulması şartını da koyduk. Tüm operasyon, ekip ve bayi ağımızla Hero'yu 2020 yılına kadar Türkiye'de bir numara yapma hedefine odaklandık. Hero'yu Türkiye'de sadece distribütör olarak değil üretici olarak da temsil etmek istiyoruz. Markanın kalitesini, 1,5 yıl gibi kısa zamanda Türkiye benimsedi.  Bu yıl satış hedefimiz 10 bin adet. Hero’nun Türkiye'de kuracağı üretim tesisi hayata geçtiği zaman maliyet fiyatları düşecek. Üretim tesisi kurulması sonrası 2020 yılı satış hedefimiz 75 bin adet olacak'' dedi.

KALİTEMİZİN TEMİNATI 5 YIL GARANTİ
Hero Türkiye Direktörü Sait Orhan da 5 yıl veya 50 bin kilometre garanti ile birlikte kalite konusunda Türk sürücülere en önemli mesajı en direkt vermiş olduklarını vurguladı. Orhan konuşmasında; “Bu karar Türkiye'de bir ilk. 5 yıl ile birlikte motosiklette kalite eşiği olacağız. Hero sadece kalitesi ile değil, yakıt ekonomisi ve güvenlik konusunda dünyada iyi bilinen lider bir marka. 5 yıl garanti, motosiklet ticari yapan ve motosiklet kullanan herkes için artık bir standart olacak. Araştırmalara göre Türkiye’de kullanıcı ortalama her 2-3 yılda bir motosikletini yeniliyor. Motosikletini kısa sürede değiştirmek zorunda kalan ve bu nedenle yenileme farkı, vergi, plaka ve sigorta masrafları ödeyenler için 5 yıl garanti, ekonomik bir çözüm. 5 yıllık garanti için Türkiye genelindeki 120 servis istasyonu kullanıcıların emrinde olacak” derken, üretim, vergi maliyetlerinin düşmesi gibi avantajlarla Hero’nun Türkiye pazarında pazar lideri olmayı planlığını söyledi.
MOTOSİKLETLER HAKKINDA BİLGİLER
HERO TÜRKİYE'YE ÖZEL 2 MODEL ÜRETTİ
Hero 2016 yılında Türkiye'de satışa sunmaya başladığı 7 modelin 2’sini Türkiye'ye için özel üretti.  Bunlar Dash VX ve Duet VX. Her ikisi de şehir içi ulaşımına yönelik scooter modeli. Her iki model sınıfında yüksek hacimli modellerde yer alan özellikleri taşıyor. Tabii ki ikisi de 5 yıl garantili. Ayrıca güvenli duruş için entegre fren, telefon şarj soketi, led aydınlatma, çalınmaya karşı imobilizer, bagaj aydınlatma, kontaktan açılabilir depo kapağı, servis zamanı uyarısı, dijital ekran özelliklerine sahip. Dash başlangıç fiyatı 4 bin 563 lira, Duet başlangıç fiyatı ise 4 bin 539 lira.
HERO MODELLERİ VE FİYATLARI
Karizma 225 cc motosiklet    6 bin 590 lira.
Thriller 150 cc motosiklet    5 bin 808 lira.
Tsport 150 cc motosiklet    5 bin 626 lira.
Hunk 150 cc motosiklet    5 bin 456 lira.
Glamour 125 cc motosiklet    4 bin 690 lira.
Pleasure 102 cc scooter         4 bin 560 lira.
Dash 110 cc        scooter         4 bin 463 lira.
Duet 110 cc scooter         4 bin 539 lira.

TÜRKİYE'DE 10 MODELE ULAŞTI
2014’de Türkiye'de 3 model ile pazara giren Hero, 2016 yılında toplam 10 modele çıktı. Bunların 5'i scooter, 5'i ise vitesli modeli. 110-225 cc arasında değişen motor hacimleri olan Hero modellerinde 225 cc'lik Karizma’nın fiyatı 6 bin 590 lira.
115 SATIŞ, 125 SERVİS, 72 SAATTE PARÇA TEMİNİ
Hero’nun Türkiye genelinde 125 servis istasyonu ve 115 showroomu var. Bu mağazaların yarısı Hero konsept mağazası ve sadece Hero markalarının satışını yapıyor. Hero konsept mağazaların tümünde test sürüş imkanı sağlanıyor. Tamamına yakını satış-servis-yedek parça hizmeti sunuyor. Satış noktaların sayısı en fazla 150 ile sınırlı tutulacak. Hero Türkiye, yetkili serviste yer almayan yedek parçayı talep bildirimin yapılmasından itibaren 72 saatte temin garantisi de veriyor. Bu sürede ulaştırılamayan yedek parça müşteriye ücretsiz olarak veriliyor. Müşteri en fazla 3 iş gününde yedek parçasını temin edebiliyor. ''
GÜNDE 11 LİRAYA KİRALAMA
Hero Türkiye aynı zamanda filo kiralama hizmeti veriyor. Buna göre günde 11 lira kira ile restoranlara servis aracı sağlıyor. Sadece yakıtı kendisine ait olan kiralama yöntemi ile işletmeler motosiklet satın almak yerine kiralayarak giderlerini sabitliyor. Aracın bakım, yağ değişimi, parça, garanti, kaza, arıza gibi hiçbir detayı ile uğraşmıyor ve Hero filo ekipleri gezici donanımlı araçlarla bakım hizmetini yerinde veriyor. 12-30 aya kadar kiralanabilen servis motorları birçok zincir restoranlar tarafından kullanılıyor.

TÜRKİYE MOTOSİKLET SATIŞLARI YERLİ/İTHAL ORANI
Yerli montaj; yüzde 50 , ithal; yüzde 50

TÜRKİYE'DE MOTOSİKLET VERGİLERİ
Cc KDV ÖTV PLAKA
50-249 yüzde 18 yüzde 8 350 lira
250 üzeri yüzde 18 yüzde 37 350 lira

EN ÇOK MOTOSİKLET SATILAN İLLER
İstanbul, Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Hatay, Adana, Mersin, Gaziantep, Konya, Manisa, Balıkesir, Çanakkale, Bursa.

KİŞİ BAŞINA MOTOSİKLET SAYISI
Türkiye yüzde  3
Bulgaristan yüzde  5
Fransa             yüzde  8
Yunanistan yüzde 10
İtalya yüzde 15
Tayvan yüzde 50

TÜRKİYE YILLIK SATIŞ ADETLERİ
2004             92 bin.
2005               230 bin
2006 400 bin
2007 192 bin
2008 193 bin
2009                       142 bin
2010                       140 bin
2011                       200 bin
2012                       190 bin
2013                       185 bin
2014 180 bin
2015 170 bin
2016  (öngörülen) 175 bin

GELİRE ORANLA YAKIT HARCAMALARI
Türkiye'de bir kişinin yakıt harcaması toplam gelirinin yüzde 34'ünü oluşturuyor. Bu oran Avrupa ülkelerine göre oldukça yüksek. İtalya'da kişi başı yakıt harcaması gelirin yüzde 15,  Norveç’te kişi başı yakıt harcamasının gelire oranı yüzde 7.

HİNDİSTAN VE MOTOSİKLET
Hindistan global pazarlarda bilişim, sinema ve motosiklet sektöründe en gelişmiş ülkelerden birisi. Türkiye'de ise Hindistan deyince aklımıza ilk olarak Taç Mahal, Bollywood ve egzotik bir güney Asya ülkesi geliyor. Geçtiğimiz yıla kadar da Türkiye'de motosiklet deyince aklımıza Hindistan gelmiyordu ancak artık bu üçlüye motosiklet de eklendi. Büyük coğrafyası nedeni ile ulaşımın zor ve maliyetli olduğu Hindistan da en önemli ulaşım aracı motosiklet. Neredeyse her yaştaki kişiler motosiklet kullanılıyor. Ülkede kişi başı yıllık milli gelir 3 bin doların altında. Bu nedenle ülkede en tercih edilen ulaşım aracı motosiklet. Yakıtın litresi de ortalama 1 dolar. Dolayısı ile ulaşım maliyetleri gelir-yakıt bedeline göre oldukça yüksek. Bu da Hindistan'ın en büyük motosiklet üreticisini olan Hero’yu yakıt teknolojilerine yöneltti. Hero, FI-ATFT-ASFS gibi 3 farklı yakıt teknolojisi kullanıyor. Hero modelleri 1 litre ile günlük şartlarda 70 kilometre kadar yol gidebiliyor. Hindistan resmi kuruluşu ICAT (International Centre for Automotive Technology) 2015 onaylı testlerinde Hero mühendislerinin Ismart isimli modeli, 1 litre ile 102,5 kilometre yapıp rekora ulaştı.

15 Şubat 2016 Pazartesi

Uzakrota Turizmde Pazarlama Zirvesi 25 Mart’ta Ramada Plaza Şişli’de.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Moderatörlüğünü deneyim seyahati uzmanı Tale’den Onur Kutlu Gago ve Interfly’dan Mert Ödemiş’in yapacağı Uzakrota Turizmde Pazarlama Zirvesi 25 Mart’ta Ramada Plaza Şişli’de.

Turizm sektörünün 32 önemli isminin konuşmacı olacağı, 400 turizm profesyoneli ve bloggerların buluşacağı etkinlikte Turizm Şirketleri için Hedef Pazar Seçimi, Seyahat Arama Trendleri, Ödeme Sistemlerinin Müşteri Kazanımına Etkisi, Tüketiciye Uygun İçerikler Yaratmak ve Turizm Markalarının Sosyal Medya Deneyimleri detaylı bir şekilde ele alınacak.

İlk 100 bileti avantajlı fiyatlarla alabileceğiniz Uzakrota Travel Marketing Summit içerisinde yaratılacak mini fuar ve B2B alanları ile turizm firmaları ve için isabetli bir network imkanı oluşturacak.

Etkinlik biletlerini http://summit.uzakrota.com adresinden temin edebilirsiniz.



ZİRVE PROGRAMI

10:00 - 10:15 Zirve açılışı

10:15 - 11:00 Eskiye Elveda, Yeniye Merhaba: Turizmde Yeni Bir Marka Nasıl Oluşturulur?

11:00 - 11:40 Turizm Şirketleri için Hedef Pazar Seçimi ve Uygulamalar

11:40 - 11:45 Singapore Airlines ile Markalar ve İkonlar

11:45 - 12:00 Kahve Arası

12:00 - 12:30 Skyscanner Seyahatin Geleceği

12:30 - 13:00 Seyahat Arama Trendleri ve SEO

13:00 - 13:30 Öğle Arası

13:30 - 14:15 Reklamlar, Yeniden Hedefleme ve Kazanma

14:30 - 15:00 Ödeme Sistemlerinin Müşteri Kazanımına Etkisi

15:00 - 15:15 Kahve Arası

15:15 - 16:00 Yeni Dünya Düzeni: Bloggerlar ve Instagrammerlar

16:00 - 16:45 Tüketiciye Uygun İçerikler Yaratmak ve İçerik Pazarlaması

16:45 - 17:00 Kahve Arası

17:00 - 17:45 Turizm Markalarının Sosyal Medya Deneyimleri

17:45 - 18:30 Turizmde Ülke Pazarlaması Nasıl Olmalıdır?

Turizm sektörünün 32 önemli isminin konuşmacı olacağı, 400 turizm profesyoneli ve bloggerların buluşacağı etkinlikte Turizm Şirketleri için Hedef Pazar Seçimi, Seyahat Arama Trendleri, Ödeme Sistemlerinin Müşteri Kazanımına Etkisi, Tüketiciye Uygun İçerikler Yaratmak ve Turizm Markalarının Sosyal Medya Deneyimleri detaylı bir şekilde ele alınacak.

İlk 100 bileti avantajlı fiyatlarla alabileceğiniz Uzakrota Travel Marketing Summit içerisinde yaratılacak mini fuar ve B2B alanları ile turizm firmaları ve için isabetli bir network imkanı oluşturacak.

Etkinlik biletlerini http://summit.uzakrota.com adresinden temin edebilirsiniz.



ZİRVE PROGRAMI

10:00 - 10:15 Zirve açılışı

10:15 - 11:00 Eskiye Elveda, Yeniye Merhaba: Turizmde Yeni Bir Marka Nasıl Oluşturulur?

11:00 - 11:40 Turizm Şirketleri için Hedef Pazar Seçimi ve Uygulamalar

11:40 - 11:45 Singapore Airlines ile Markalar ve İkonlar

11:45 - 12:00 Kahve Arası

12:00 - 12:30 Skyscanner Seyahatin Geleceği

12:30 - 13:00 Seyahat Arama Trendleri ve SEO

13:00 - 13:30 Öğle Arası

13:30 - 14:15 Reklamlar, Yeniden Hedefleme ve Kazanma

14:30 - 15:00 Ödeme Sistemlerinin Müşteri Kazanımına Etkisi

15:00 - 15:15 Kahve Arası

15:15 - 16:00 Yeni Dünya Düzeni: Bloggerlar ve Instagrammerlar

16:00 - 16:45 Tüketiciye Uygun İçerikler Yaratmak ve İçerik Pazarlaması

16:45 - 17:00 Kahve Arası

17:00 - 17:45 Turizm Markalarının Sosyal Medya Deneyimleri

17:45 - 18:30 Turizmde Ülke Pazarlaması Nasıl Olmalıdır?

13 Şubat 2016 Cumartesi

ICVB-İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu SBE MICE Show Business Events’e katıldı.



ICVB’DEN FRANSA’DA TANITIM ATAĞI


ICVB-İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu, kongre sektörünün önemli merkezlerinden olan Fransa’ya giderek katıldığı önemli etkinliklerle İstanbul’un tanıtımını yaptı. 224’ü Paris’te olmak üzere Fransa genelinde toplam 478 dernek ve birliğin bulunduğu ülke; kongre sektörü açısından önemli bir pazar konumundadır.

ICVB ilk olarak Kültür ve Turizm Bakanlığı Paris Müşavirliği tarafından ilk olarak Paris’te düzenlenen MICE workshop’una, sonrasında ise Lyon’da gerçekleştirilen SBE MICE Show Business Events’e katıldı.
ICVB, ilk durağı olan Paris’teki workshop’a ICVB üyelerinden Haliç Kongre Merkezi, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı ve İstanbul Kongre Merkezi ile birlikte katıldı. 10 Şubat Çarşamba günü derneklere ve davetli alıcılara yönelik olarak düzenlenen workshop’ta, Paris Kültür ve Tanıtma Müşavirliği ve Türk Hava Yolları temsilcileri tarafından İstanbul’un tanıtımına yönelik iki ayrı sunum yapıldı. ICVB davetli alıcılarla bir araya gelerek İstanbul’un kongre imkanlarını tanıttı.


ICVB’nin ikinci durağı ise Lyon oldu. 2003 yılından beri Lyon’da düzenlenen Seminar Business Event’e bu yıl konuk şehir olarak İstanbul davet edildi. Etkinliğe İstanbul’u temsilen Kültür ve Turizm Bakanlığı işbirliği ile katılan ICVB, 2 gün boyunca 40’a yakın bire bir görüşme gerçekleştirdi. 11 Şubat Perşembe günü basın mensupları ve dernek temsilcilerinin katılımları ile saat 11.00’de düzenlenen basın toplantısında ise İstanbul sunumunun yanı sıra davetlilere Türk mutfağından çeşitli ikramlar yapıldığı resepsiyon verildi.


Çiftler, düğün mekanı olarak BW Citadel Hotel’i tercih ediyor

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR





Çiftler, düğün mekanı olarak BW Citadel Hotel’i tercih ediyor

BW Citadel Hotel,
en çok tercih edilen düğün mekanı oldu

İstanbul Ahırkapı’da, bir tarafta Marmara Denizi’ni diğer tarafta Ayasofya ve Sultanahmet Camisi’ni görebileceğiniz BW Citadel Hotel, en çok tercih edilen düğün mekanları arasında ilk sıralarda yer alıyor. İstanbul’un denize nazır tarihi atmosferinde ‘evet’ demek isteyen çiftler, nişan ve düğün mekanı olarak BW Citadel Hotel’i tercih ediyor. Yerli çiftlerin yanı sıra, son yıllarda yabancı çiftler de evlenmek için İstanbul’u seçiyor ve yabancı çiftlerin düğünlerine ev sahipliği yapan mekanların başında BW Citadel Hotel geliyor.

Haftasonları salonlar boş kalmıyor; yerli ve yabancı çiftlerin düğünlerine imza atıyor

Müşteri memnuniyeti odaklı çalıştıklarını ve kaliteden asla ödün vermediklerini vurgulayan BW Citadel Hotel Event Müdürü Tuğçe Gümüş, otelde herhangi bir etkinliğe katılarak memnun ayrılanların, daha sonra bir organizasyonu olduğunda, kendilerini tercih ettiğini söyledi.


2015 yılını hedeflerinin üzerinde kapattıklarını ve 2016 yılında da başarılı bir yıl öngördüklerini ifade eden Tuğçe Gümüş, şunları söyledi:
“Tarihi Yarımada’da yer alan otelimize; kına, nişan, vaftiz, sünnet ve düğün organizasyonlarında yoğun talep alıyoruz. Geçen yılı, hedeflerimizin üzerinde tamamladık. Buradaki en büyük faktör, %100 misafir memnuniyeti odaklı ve kaliteden asla ödün vermeyen hizmet anlayışımız olmaktadır. Geçtiğimiz yıl, haftasonlarında hiçbir salonumuz boş kalmadı. 2016 yılına da iyi bir başlangıç yaptık ve şimdiden birçok tarihimiz tamamen doldu. Özellikle, Nisan, Mayıs, Eylül ve Ekim aylarında müthiş bir talep söz konusudur. Bu yıl, yerli ve yabancı çiftlerin, hayatlarındaki en mutlu anılardan birisi olan düğünlerini, üstün hizmet kalitemiz ve organizasyon deneyimimiz ile gerçekleştirmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı salonlarında 29 ile 31 Ocak 2016 tarihleri arasında düzenlenen 14.Evlilik Hazırlıkları Fuarına değinen Tuğçe Gümüş, fuar sırasında, %15 indirimi içeren özel kampanyanın yoğun ilgi gördüğünü sözlerine ekledi.

9 Şubat 2016 Salı

PASHA Bank, sınır ötesi ilişkilerde köprü görevi görecek...

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


PASHA Bank, sınır ötesi ilişkilerde köprü görevi görecek

Bakü merkezli bölgesel finans kuruluşu PASHA Bank’ın Türkiye’deki iştiraki PASHA Yatırım Bankası, kurumsal bankacılık ve yatırım bankacılığı ürünleri ile kurumsal ve ticari segmentteki girişimcilere hizmet veriyor. 2016’da Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan üçgeninde faaliyetlerine hız kazandırmaya hazırlanan PASHA Bank, kurumsal ve ticari işletmelerin ihtiyaçlarına uygun çözümler üreterek yenilikçi hizmetlerle bölgesel ticaretin gelişimine katkı sağlayacak.
Çeşitli sektörlerde proje finansmanına yönelik yeni modeller geliştiren PASHA Bank Türkiye, 2015 yılını yaklaşık 9 milyon TL karla geride bıraktı. Sermaye artışı ve yurt dışı kaynaklarla beraber, aktif ve kredi büyüklüğünü geçen yıla göre beş kat arttıran bankanın toplam kredi büyüklüğü ise 400 milyon TL’ye yaklaştı.

Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan ekonomi üçgeninde faaliyetlerini sürdüren PASHA Bank Grubunun bir üyesi olan PASHA Bank Türkiye, bölgede yatırım yapan kurumsal ve ticari işletmelere kaynak ve rehberlik sağlıyor, bulunduğu stratejik konum ve grup içindeki sinerji ile işletmelerin ihtiyaçlarına uygun ve hızlı çözümler üreterek destek veriyor. Üç ülkeyi birbirine bağlayan bir finansal kapı olarak konumlanan PASHA Bank, sınır ötesi ticaret ve yatırım hacmini geliştirmek için bölgede önemli bir oyuncu olmayı hedefliyor.
2015 yılının Ocak ayında ödenmiş sermayesini 255 milyon TL’ye çıkaran PASHA Bank’ın kredi büyüklüğü; sağlanan ek kaynaklar ile beraber 2015'in sonunda 373 milyon TL’ye ulaştı. Aktif ve kredi büyüklüğü ise bir önceki yıla göre beş kat artış kaydetti.

PASHA Bank Genel Müdürü H. Cenk Eynehan: “Türkiye’de yabancı sermayeli ilk yatırım bankasıyız”
PASHA Bank OJSC’nin bankanın Aksoy Holding’e ait hisselerini 2015’te satın alarak %99,9 payla hakim hissedar olduğuna dikkat çeken PASHA Bank Türkiye Genel Müdürü H. Cenk Eynehan, bankanın unvanının PASHA Yatırım Bankası Anonim Şirketi olarak değiştiğinin altını çizdi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings tarafından bankanın ulusal para birimi cinsinden uzun vadeli kredi notunun A(tur) olarak açıklandığını belirten Eynehan, yatırım bankacılığı faaliyetlerinde önemli bir ivme yarattıklarını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bankamız, Yatırım Bank A.Ş. adıyla 1987’de Türkiye’de kurulan ilk yabancı sermayeli yatırım bankası olarak 2015 yılına kadar farklı sermaye gruplarının yönetiminde hizmet vermiştir.
Ana hissedarımızın desteği ile birlikte hem Türkiye’de hem de Azerbaycan ve Gürcistan’ın dahil olduğu üçgende büyümek isteyen kurumsal ve ticari müşterilerimize sürdürülebilir bankacılık hizmeti vermek üzere yola çıktık. PASHA Bank Türkiye olarak butik bankacılık anlayışı içerisinde kurumsal ve yatırım bankacılığı ürünlerini sunuyoruz. Hizmet sunduğumuz girişimciler ile birlikte uzun vadede sürdürülebilir işbirlikleri tesis etmek istiyoruz. Tarihimizden gelen yakın ilişkileri finansal bağlarla daha da güçlendirmek; Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasındaki bölgesel ticaretin gelişimine katkı sağlamak için çalışıyoruz” dedi.
Sınır ötesi ticarete destek
2016 yılında proje ve işletme sermayesi finansmanına yönelik çalışacaklarını ifade eden Eynehan, “Yatırım bankacılığı alanında; şirket evlilikleri ve yatırım danışmanlığı, kurumsal bankacılık alanında ise dış ticaretin finansmanı başta olmak üzere büyüme potansiyeli olan sektörler önceliklerimiz arasında yer alıyor.
Ana  ortağımız PASHA Bank Azerbaycan’ın ülkedeki en büyük özel sermayeli bankacılık grubu olmasının sağladığı avantajla, bölgede ihracat yapan müşterilerimizin satışlarını arttırmayı ve Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan arasındaki dış ticaret hacminin artmasında rol alarak ülkemizin cari açığının finansmanına katkıda bulunmayı hedefliyoruz.  
Müşterilerimizin satışlarından doğan vadeli alacaklarını PASHA Bank bünyesinde garanti altına alıp gereken finansman desteğini de sağlayarak bu üç ülkeyi kapsayan bölgede bir ilki gerçekleştiriyoruz” dedi.
Bu yıl da yüzde 4 büyüyecek
Jeopolitik risklerin devam etmesiyle birlikte 2016’nın hareketli bir yıl olmasını beklediklerini ifade eden Eynehan, İran’daki ambargonun kalkması ile dış ticaretin olumlu yönde etkileneceğini vurguladı. Merkez Bankası’nın daha sade bir para politikası izleyeceği yönündeki açıklamalarına dayanarak petrol fiyatlarındaki düşüşün enflasyon ve cari açığı iyileştireceğine dikkat çeken Eynehan, “Büyümenin yüzde 4-4,5 aralığında, enflasyonun ise yüzde 7,5-8 aralığında gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Bankacılık sektöründe kredi büyümesinin geçtiğimiz yıl olduğu gibi yüzde 15-16 aralığında gerçekleşeceğini düşünüyoruz.” diye konuştu.
3 ülke tek objektif
Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan bölgelerinin ticari ve ekonomik ilişkilerinde önemli rol oynayan PASHA Bank, Kurumsal Sosyal Sorumluluk projesi kapsamında üç ülkeyi “Sanat üçgeni” çerçevesinde birleştirecek. Belirlenecek tema üzerinden yapılacak seçkiler ile 3 ülke ortak bir sanat anlayışında buluşacak. 2016’da hayata geçecek proje ile bir sivil toplum örgütüne destek sağlanacak.
PASHA Bank Hakkında:
PASHA Yatırım Bankası A.Ş., 25 Aralık 1987’de Yatırım Bank A.Ş. unvanıyla İstanbul’da kurulmuş Türkiye’nin ilk yabancı sermayeli yatırım bankası olup, 2015 yılına kadar farklı sermaye gruplarının yönetiminde hizmet vermiştir.
Bakü merkezli bölgesel finans kuruluşu PASHA Bank OJSC’nin, 2015 yılında %99,92 oranındaki hissesini satın alması sonucunda Bankanın yeni unvanı PASHA Yatırım Bankası A.Ş., işletme adı PASHA Bank olmuştur.
PASHA Bank, İstanbul’da bulunan genel müdürlük merkezinde faaliyetlerini yürütmekte olup, şubesi bulunmamaktadır.
PASHA Bank, Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan arasındaki ticaretin gelişimine katkı sağlamak, bölgede yatırım yapan işletmelere kaynak ve rehberlik sağlamak üzere, yatırım bankacılığı ürünleri ile kurumsal ve ticari segmentteki girişimcilere hizmet vermektedir.

TATİLGO.COM’DAN SEVGİLİYE ÇİFTE HEDİYE....


HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


2016’YA HIZLI GİRİŞ YAPAN TATİLGO.COM’DAN SEVGİLİYE ÇİFTE HEDİYE ÇİFTE MUTLULUK
İşbirlikleriyle 2016’ya hızlı giriş yapan online tatil platformu tatilgo.com, Sevgililer Günü’ne özel hediyesiyle hem ekonomik hem de sürprizli bir kampanya başlattı.

14 Şubat tarihine kadar tatilini tatilgo.com’dan seçenlere kucak dolusu çiçek tatilgo.com’dan. Online platformun ciceksepeti.com ile gerçekleştirdiği işbirliği doğrultusunda geliştirilen kampanyayla tatilgo.com’dan 1.000 TL ve üzeri değerde tatil planlayanlara 50 TL’lik çiçek sepeti hediye edilecek. Rezerve edilen tatilin süresi ise Şubat ayı ile sınırlı değil. Hem çiçeğini hem tatil hediyesini alan tatil severler, tatilini 31 Aralık 2016 tarihine kadar yapabilecek.


Gelecek günlerde de sürprizlerin devam edeceğini vurgulayan tatilgo.com Genel Müdürü Atilla Mert, şöyle konuştu: “Başlattığımız bu kampanyayla aslında sevgilisini sevindirmek isteyenlere çifte hediye veriyoruz. Kampanyanın son günü Sevgililer Günü olan 14 Şubat. Ama, sevgilisini sevindirmek isteyenler kadar, sevdiklerini sevindirmek isteyenler de bu kampanyadan yararlanabilir.”
Atilla Mert, Jolly Tur’un sinerjisiyle geliştirdikleri seyahat paketlerinin de son derece avantajlı olduğuna dikkat çekti. Yerli turiste ikinci bir tatil planı yaptıracak kadar iddialı seyahat paketlerinin avantajlarını, bu kampanya dahilinde de seyahat severlere sunduklarını belirten Mert, tamamı 9 taksit olan tatil paketlerinde yurtdışı turlarda 250 euro’ya varan indirim, Kıbrıs otellerinde yüzde 35, cruise turlarında yüzde 25,  kültür turlarında yüzde 30 ve yurtiçi otellerde yüzde 50’e varan indirim olarak sıraladı ve tüm bu indirimlerden yararlanmak için www.tatilgo.com ‘u ziyaret etmenin yeterli olduğunu belirtti.

8 Şubat 2016 Pazartesi

Aurum Spa&Beach Resort HolidayCheck 2016 ödülünün sahibi oldu.

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



İKİNCİ YILDA GELEN BÜYÜK BAŞARI!

Otelcilik sektöründe ikinci yılını yaşayan Aurum Otelleri büyük bir başarıya imza attı.
2015 yılında ortalama 97.000 geceleme yapan Aurum Spa&Beach Resort, müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutarak

HolidayCheck 2016 ödülünün sahibi oldu. Ödülü, HolidayCheck Türkiye Bölge Müdürü Nermin KUTLUCAN tarafından Aurum Hotels Markası adına Genel Müdür Ertan KIRELLİ aldı.


Yapılan açıklamada, 2014 yılında otelcilik sektörüne giriş yapan Aurum Otelleri Grubunun, Didim bölgesi başta olmak üzere, Ege ve Akdeniz Bölgesinde her sene bir otel açarak toplamda 25 otel ile oteller zincirine dönüşmeyi planladıklarını ve Aurum Markasının koşulsuz, şartsız tamamiyle misafir memnuniyetine odaklandığını belirterek, yerli ve yabancı misafirlerimiz tarafından takdir görmenin mutluluğunu yaşadıklarını, hedeflerinden hiç bir zaman ödün vermeden bu yolda yürümeye devam edeceklerini ifade etti.
Doğru bir ekip ve özverili bir çalışma ile bu başarıyı sahada yakaladıklarını belirten Aurum Hotels Genel Müdürü Ertan KIRELLİ, ''Ege'nin en iyi aile oteli'' sloganı ile başlamış olduğumuz operasyonumuzda misafir memnuniyeti en ince ayrıntılarına kadar düşünülmüş olup sonunda Türkiye ve dünya çapında ciddi bir başarı gelmiştir.Bu ödülü bize layık gören misafirlerimize Aurum Hotels adına teşekkür ediyorum dedi.

7 Şubat 2016 Pazar

Etatil.com Yeni Fırsatlarıyla Sezona Farklı Girdi...

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Etatil.com Yeni Fırsatlarıyla Sezona Farklı Girdi
11 yıl önce kurulan ve bugüne kadar 1 milyon’un üzerinde konuğuna hizmet veren etatil.com bu yıl teknolojik yatırımları, ürün çeşitliliği, kalitesi,  ödeme seçenekleri ve müşteriye özel farklı promosyon kampanyalarıyla gündeme geldi.
Genel Müdürlüğü turizm sektöründe 40 yıllık tecrübeye sahip Himmet Deniz tarafından yürütülen etatil.com; yeni arayüzü, profesyonel kadrosu ve Türkiye’nin en çok tercih edilen tatil destinasyonlarını içeren hizmet ağıyla tatil severlerin gözdesi olmayı sürdürecek.ayrıca etatil.com’dan rezervasyon yapan konuklarına çekiliş ve kura olmadan Avrupaya çift kişilik uçak bileti vermektedir.
Konuyla ilgili düşüncelerini ve etatil.com’un gelecek planlarını aldığımız Himmet Deniz; İnternet teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte  online satışın çok daha fazla önem taşıdığı şu günlerde müşterilerine kolaylık sağlamak adına  Teknolojik alt yapısı ile ürün çeşitliliğini arttırdıklarına  değindi.. Bunun yanında ziyaretçilerine daha uygun fiyat ve ödeme seçeneklerini online ortamdan seçme kolaylığı sunarak hayalini kurdukları tatili en güvenli şekilde alabilmelerini amaçladıklarını belirtti. Misafirlerin Tüm bu ayrıcalıklara etatil.com online satış sitesinden ulaşabileceğini veya 0 850 2114242  nolu çağrı merkezindeki uzman ekibinin desteğiyle faydalanabileceğine değindi.



Deniz tedarikçileri arasında Anıtur, Karavan Cruises, Costa Cruise, Bedsonline gibi birçok farklı şirketle iş birliğinde içinde olduklarını, 2016 sezonuyla ilgili pazarda iç ve dış faktörlere değinen Deniz bu yıl 50.000 kişiye hizmet vermeyi hedeflediklerini belirtti.
Türkiye’de turizm sektöründe kullanılan en gelişmiş altyapıya sahip etatil.com web sitesinde tüketicilere operatörlüğünü kendisinin yaptığı; Yurt İçi Oteller, Kıbrıs Turları, Kültür Turları, Yurt Dışı Turlar, Gemi Turları, Şehir Otelleri, Uçak Bileti ve Transfer Hizmetleri yanında önde gelen tur operatörlerine ait hizmetleri de sunmaktadır.

5 Şubat 2016 Cuma

Levent Özdemir’den Rus'un Oyunu 1NİSAN'da Sinemalarda....

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Türkiye’nin en önemli reklam yönetmenlerinden Levent Özdemir’in senarist ve yönetmen olarak imza attığı ilk filmi Rus’un Oyunu’nun çekimleri Asya, Avrupa ve Uzakdoğu’da gerçekti. Başrollerini Fırat Tanış, Leonid Kulagin, Anastasiya Klyeva paylaştığı filmde Levent Özdemir, çift yönlü bir karakterle oyuncu olarak da karşımıza çıkıyor.

Hikayesi, oyuncuları ve kurgusuyla Türk sinemasında fark yaratmaya hazırlanan bu yepyeni film, dağıtımcısı Warner Bros ile Türkiye’deki tüm sinema salonlarında, 1 Nisan 2016’da vizyonda olacak.

3 ülkede çekilen ilk Türk filmi olan Rus’un Oyunu’nun çekimleri İstanbul, Moskova ve Hong Kong’ta gerçekleşti. Çekimlerinin 8 hafta sürdüğü filmin kısaca konusu ise; Türkiye’nin en tanınmış iş adamlarından birine oynanan bir oyunu, şantajı ve altındaki inanılmaz sebepler… Züppe ve zengin, sınır tanımayan bir iş adamı olan Fırat Tanış’ın oynadığı Serhat Vasbi’nin, Batıkan dahil nasıl büyük bir ekip tarafından tuzağa düşüyor. Ancak bu tuzakta kim haklı, kim ne kazanıyor, kim ne kaybediyor hepsi bu şaşırtıcı senaryoda gizli. Hakkını aramanın ve intikamın en çarpıcı hikayesi Rus’un Oyunu. Ama film için şunu söyleyebiliriz! Bir palyalçonun daha maskesi düşüyor!


Filmde Rusya’nın en ünlü oyuncuları da Fırat Tanış ile başrolü paylaşıyor… Rusya’nın en sevilen oyuncularından Leonid Kulagin ve Anastasia Klyeva oyunculuklarıyla göz dolduruyor. Ayrıca kadroda ilk kez oyunculuk yapan çok farklı isimler de var. Örneğin Türkiye’nin en önemli plastic cerrahlarından Murat Topalan tasarımcı Gülce Dereli’de filmde dikkat çekiyor.

Filmin müzikleri FANİ HODARA tarafından bestelendi. senaryo ve oyunculuklar kadar ses getirecek.

Levent Özdemir’in sinema aşkının ilk eseri olan Rus’un Oyunu’nu, Türk formatları yurtdışına satarak yepyeni bir sektör yaratan İzzet Pinto ise filmin haklarını daha vizyona girmeden aldı. Pinto, filmi yurtdışına satmak ve Mart ayında Cannes fuarlarında sergilemek üzere hazırlıklarını yapıyor!

Film 1 Nisan’da tüm Türkiye’de vizyonda olacak…

Karakterler ve Oyuncular
 Serhat Vasbi (Fırat Tanış)

Genç yaşta büyük başarı ve para kazanmış bir iş adamı.. Bu kazandığı para ise onu şımartmış ve tam bir zengin züppe olarak hayatını yaşıyor. Kadınlara ve alkole zaafı olan sınırı ve duracağı yer olmayan bir kontrolsüz bir adam. Ancak bir oyunun içine düşmesinin sebepleri çok haklı!

Filmde bu karaktere tiyatro, sinema ve dizilerin ünlü ismi Fırat Tanış hayat veriyor. Aynı zamanda müzisyen tarafı da olan Fırat Tanış, ilk kez bu kadar ilginç bir karakterle başrol olarak sinema filminde rol alıyor.

Ömer Mert / Batıkan Yiğit (Levent Özdemir)

Filmin kilit kişisi… Centilmen, kontrolünü kaybetmeyen, plan ve programlı bir adam. Doğru olanı yapmak için kendini kötü duruma düşürmeyi hatta kötü göstermeyi bir göze alır. Batıkan ise kendine güvenen, vicdan sahibi bir adam. Sıradan bir tip olmasına rağmen inanılmaz işleri gizlice halletmesiyle öne çıkıyor.


Filmin senaryosunu yazan, yöneten ve en önemli karakterlerden birini hatta çift yönlü bir karakteri oynayan Levent Özdemir, rolü için 6 aydan fazla sakal uzatarak hazırlandı. Aslen bir reklamcı. 20 yılı aşkın tecrübesiyle Türkiye’nin en önemli reklam yönetmenlerinden ve fotoğrafçılarından biri olan Özdemir, uzun yıllardır kendi iletişim ve reklam hizmetleri ajansının başkanlığını yürütüyor. En büyük hayali olan sinemaya ise Rus’un Oyunu ile ‘merhaba’ diyen Özdemir’in şimdiden 3 filminin senaryosu daha hazır ve prodüksiyon için hazırlıklarına başladı.

Anastasia (Anastasiya Klueva)


Serhat Vasbi ile iş yapan ancak onun züppe karakterinden nasibini alan Rus bir iş kadını Anastasia. Başına gelenler ise filmin şifresi gibi…

Rusya’nın en sevilen oyuncularından biri olan Anastasiya Klueva, hem tiyatro, hem sinema, hem de tv dünyasında yoğun çalışmalarıyla tanınıyor. 1987 doğumlu oyuncu aynı zamanda tiyatro bölümü mezunu.

Profesör Vladimir (Leonid Kulagin)

Anastasia’nın Rusya’nın en önemli bilim adamlarından olan babası, filmde yaşadığı şok ve bununla başa çıkma çabasıyla önemli bir karakter.

Leonid Kulagin, Rusya’nın en yakışıklı ve sevilen aktörlerinden biri… Hatta kendisine Rusya’nın Cüneyt Arkın’ı deniliyor. Çok seçici bir actor olan Kulagin, senaryo ve Levent Özdemir’den çok etkilendiği için bu film ekibine katıldığını belirtiyor.

Zeliha (Nila Fırat)

Eğitimini yurtdışında tamamlamış, birden çok dil bilen akıllı bir kadın. Güzel olmasına rağmen zekasıyla akılda kalan bir karakter. Serhat’ın sekreteri olarak filmin önemli karakterlerinden biri.

Nila Fırat, sektöre sinema ve dizi oyunculuğuyla 2009’da giriş yaptı. Mert Fırat’ın kız kardeşi olan Nila, şan, tenis, binicilik, kürek, latin dansları gibi bir çok hobisiyle de ön plana çıkıyor.

Yusuf (Orkun Öztürk)

Filmin en agresif üyesi. Onun için en iyi çözüm sorunu ortadan kaldırmak! Yapılı ve kuvvetli bir adam olması da agresif kişiliğini daha da arttırıyor.

Yusuf karakterine hayat veren Orkun Öztürk ise 1988 doğumlu. Üniversiyte yıllarında temel oyunculuk dersleri almayan başlayan Orkun, ilk olarak özel tiyatrolarda rol almaya başladı. Halen tiyatro çalışmalarına devam eden oyuncu, dizi ve sinema oyunculuğu da yapıyor.

 

Yasmin (Tuğçe Dural)

Düzgün fiziği ve kadınsı haliyle her erkeği elde edebilecek bir karakter. Zekası ile hangi durumlarda nasıl davranması gerektiği ve sorunları nasıl çözeceğini çok iyi bilir.

Tuğçe Dural, 1990 doğumlu ve 2009 Best Model of Türkiye ikincisi… Oyunculuk kariyeri için çok heyecanlı olan ve her gün kendini geliştirmek için dersler ve workshoplara katılan Dural, filmde rolünün hakkını veriyor…

Nergis ( Gülce Dereli)

Başarılı, kendinden emin, kendi cannın istediği gibi davranan özgür ruhlu bir iş kadını.

1989 doğumlu Gülce Dereli’nin oyunculuk alanında ilk işi Rus’un Oyunu… Asıl işi takı tasarımcılığı olan Gülce, oyunculuğu o kadar sevdi ki şimdi kurslar ve derslerle kendini geliştiriyor. Kendi tasarım markası olan Gülce, aynı zamanda aile işi olan madencilikte de yönetim kurulu üyesi olarak iş hayatına devam ediyor.

 


Bro (Murat Topalan)

Oyunun sürpriz karakterlerinden biri. Filmde kritik sahnelerde Serhat Vaspi’nin karşısına çıkarak her defasında onu şaşırtıyor.

Bir çok kişinin plastik cerrah olarak tanıdığı Murat Topalan, Levent Özdemir’in hayalinde çizdiği karaktere tam oturunca rica üzerine kadroya dahil oldu. İlk kez oyunculuk yapan ve 2006 yılından beri İstanbul Tıp Fakültesi, Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı içinde, El Cerrahisi Bilim Dalı Başkanı olan Topalan, filmde Bro karakterine hayat verdi.



FİLM MÜZİK

Filmin müzikleri Fani Hodara tarafından hazırlandı. Bir çok uluslararası festival katılan ve ödüller kazanan dünyaca ünlü sanatçı, Rus’un Oyunu için sözü ve bestesi kendisine ait 5 şarkı hazırladı.



Künye

Yapımcı Şirket:                 Levent Özdemir Pictures

Yönetmen:                        Levent Özdemir

Yapımcı:                   Levent Özdemir

Genel Koordinatör:   Sara Museri

Senaryo:                            Levent Özdemir

Oyuncular:               Fırat Tanış

Anastasiya Klueva

Leonid Kulagin

Levent Özdemir

Nila Fırat

Gülce Dereli

Orkun Öztürk

Görüntü Yönetmeni:         Onur Gökçe

Ses:                          Murat Şenürkmez /Ahmet Teoman Topçu  

Kurgu:                      London Post
 Saç Makyaj:              Hüseyin Aydın / Tolga Yılmaz

Müzik:                      Fani Hodara

Halkla İlişkiler:        PR Butik

Sosyal Medya:           Levent Özdemir İletişim Ajansı

Web Sitesi: www.rusunoyunu.com

Sosyal Medya Hesapları:

Facebook:                                         https://www.facebook.com/rusunoyunu/

Instagram:                                        https://www.instagram.com/rusunoyunu.arussiansgame/

Youtube:                                           https://www.youtube.com/channel/UC6d8xWsjbTzKD9HP9Uh6LJw

Twitter:                                            

https://twitter.com/rusunoyunu

Cengiz Kurtoğlu, Radisson Blu Hotel Kayseri’de sahne alıyor ..

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR



Cengiz Kurtoğlu,
Radisson Blu Hotel Kayseri’de sahne alıyor

Cengiz Kurtoğlu, 14 Şubat 2016 Sevgililer Günü’nde, Kayseri’nin en merkezi konumunda bulunan Radisson Blu Hotel Kayseri’de sahne alıyor. Otelin Balo salonunda gerçekleşecek olan 14 Şubat Sevgililer Günü programında, Cengiz Kurtoğlu birbirinden güzel şarkıları ile sevgililere unutmayacakları keyifli bir gece yaşatacak. Cengiz Kurtoğlu’nun alt kadrosunda Naim sahne alacak.

Balo Salonu’ndaki Radisson Blu Hotel Kayseri Sevgililer Günü Menüsünde;
Soğuk Tabağı, Sıcak Tabağı, Sevgililer Günü Pastası, limitli yerli içecekler yer alıyor.


Radisson Blu Hotel Kayseri Balo Salonu Sevgililer Günü;  
Sevgililer Günü ön konseptte kişi başı 350 TL
Sevgililer Günü orta ve arka konseptte kişi başı 250 TL


Rezervasyon: 0352 315 50 00

Türkiye’nin, “Siber Savaş” karşısında durumu nedir?

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR


Türkiye’nin, “Siber Savaş” karşısında durumu nedir?  
Siber Savaşta mıyız? 
Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ Bilgi Güvenliği Uzmanı Adem Şimşek, şunları söyledi: 

Türkiye aralık ayı ortalarında bazı resmi internet sitelerine erişemediği, turkiye.gov.tr ve elektronik imza altyapılarının çalışmadığı bir sabah ile güne başlamıştı. İlk başlarda lokal sistemsel bir hata sanılan olayın aslında ülkemizin bu zamana kadar karşılaştığı en büyük siber saldırı olduğu resmi olarak ODTÜ rektörünün açıklamalarıyla gün yüzüne çıkmış oldu. Saldırı siz bu yazıyı okurken devam ediyor olacak, ancak ilk günkü etkisi büyük oranda şimdilik ortadan kaldırılmış durumda…
Peki, siber savaş nedir? Nasıl bu kadar geniş kapsamlı yıkıcı etkiye sahip olabiliyor? Ülkemizin bu denli saldırıları durdurma seviyesi nedir? Son kullanıcı ve sade bir vatandaş olarak bizim bu savaşta yapabileceklerimiz nelerdir?

Kitlelerin yaşamsal faaliyetlerine direk etki yapmaktadır

Siber savaş (cyber warfare), en sade anlatımı ile gerçek bir sanal savaş ortamıdır. Günümüzde elektrik, su, doğalgaz gibi yaşamsal faaliyetlerimizin nerede ise tamamı bilgisayar merkezli sistemler tarafından dağıtımı yapılmakta ve hizmet vermektedir. Bu bilgisayar altyapılı hizmetlerin kesintiye uğraması ise buna bağımlı çalışan tüm sistemlerin etkilenmesini ve günlük yaşamı felç edebilecek noktayı test etmesi içten bile değildir. Geçtiğimiz yıl, ülkemizde yaşanan elektrik kesintisi, hala hafızalarda tazeliğini korumaktadır. Benzer durumun su ve doğalgazda, hava ve kara ulaşımında da aynı anda vuku bulduğu bir ortam, tam anlamı ile kara gün olarak tarihe geçecek bir kötü senaryo olurdu. İşte siber savaşın temel hedefi de, aslında burada ortaya çıkmaktadır. Kitlelerin yaşamsal faaliyetlerine direk etki yaparak, ülke yönetimlerine diz çöktürmeyi veya en ağır maddi hasarı ortaya çıkarmayı amaçlar. Bunu yapan kişiler, her ne kadar sosyal bir grup veya kesim olarak kendilerini duyursalar bile, aslında ülkelerin gizli servisleri ile bağlantılı oldukları çok nettir. Bu gruplar tek bir hiyerarşik yapıda olmadıkları gibi tek bir noktadan da yönetilmezler. Bu bağlamda, gizli servislerin kolayca sızabildiği ve çoğu zamanda kullanabildiği bir siber ordudan bahsedebiliriz. 

Çin’in 100 bin siber savaşçısı var 

Dünyadaki siber ordulara sahip resmi rakamları verecek olursak Amerika’nın 6.200, Kuzey Kore’nin 3.000-6.000 arası, Çin’in ise 100.000 siber savaşçısı olduğu açıklandı. Rusya, Yemen, Suriye, İran’ın bu yönde çıkan resmi rakamları, henüz olmasa da kurulu güçlerinin varlığı bilinmektedir. Artık askeri birlik anlamında ordu içerisinde, siber savaş birimleri kurulmaya başlandı. Bu birimlerde, nitelikli asker sayısı ise her geçen yıl artmakta, ayrıca bu asker sayısı yanında siber ataklara cevap verecek sistemlere de yatırım devam etmektedir.

Türkiye, siber savaşları karşılama seviyesinde oldukça düşüktür 

Ülkemizde son yıllarda kamu ve özel sektörde bilgi güvenliği olaylarına karşı alınan tedbirler artmakla birlikte, ülkemizin siber savaşları karşılama seviyesi henüz oldukça düşüktür. Canlı olarak izlenebilen atak vektörlerine baktığımızda (map.norsecorp.com) en çok Amerika bu savaşta hedef olarak gözükmektedir. Ancak, bu ülkenin nerede ise bütün sistemleri kesintisiz olarak hizmet vermeye devam etmektedir. Ülkemiz bu savaş ortamında hedeftir ancak en çok saldırı yiyen ülkeler sıralamasında ilk 10 girmiyoruz. Dolayısı ile ülkemizde siber olaylara karşı kurulan birimlerin en büyük saldırıya maruz kalsa bile bu durumda hizmetlerde minimum kesinti hedefi ile kendisini geliştirme ihtiyacı vardır. 

Bireysel bilgi güvenliğinin farkına varılmalıdır

Uluslararası siber savaş tansiyonu yıllar boyu artan bir grafik ile günümüze ulaştı. Bundan sonrada bu seviyenin daha ilerisine doğru yol alacaktır. Bugün yaşamış olduğumuz siber saldırılar günlük yaşantımızın bir parçası olacak şekilde çoğalması beklenmekte, dahası tüm özel ve kamu firmalarının kapısını mutlaka bir gün çalacaktır. Bir bilgisayar kullanıcısı olarak bizim kapımızı ise her gün aslında çalmaktadır. E-posta hesabımıza gelen tanımadığımız adresli iletiler bunun en bariz örneğidir. Dolayısı ile artık bireysel bilgi güvenliği farkındalığını kazandığımızdan, şifrelerimizin güçlü ve kullanıcı bilgilerimizin bizden istenmesi durumunda olası bir sahtekârlığa alet olmadığımızdan emin olmamız beklenmektedir.
Siber savaşları başlatanların ordusundaki askerlerin çoğu hiçbir şeyden habersiz, bizim gibi sade bilgisayar kullanıcıları olduğunu unutmayalım. Ele geçirilmiş bir bilgisayarın, kimin safında bu savaşa gireceğine, onu zombi olarak kullanan eller karar veriyor. Kullandığımız her bir elektronik alet, aslında bu savaşta kullanılabilecek bir asker mesabesindedir. Farkındalık seviyemizi yükseltecek aksiyonlar alma zamanı geldi ve geçiyor bile. İlk yapacağınız şey, kaç tane elektronik eşyaya sahip olduğunuzu bilin, sonra bunları gerçekten siz mi yönetiyorsunuz bunun peşinden gidin.

BW Citadel Hotel’de, 14 Şubat Sevgililer Günü ...

HABER-ARTİN ŞİRİNPINAR




BW Citadel Hotel’de, 
14 Şubat Sevgililer Günü 

BW Citadel Hotel 14 Şubat Sevgililer Günü’nde, Gitar ve Keman eşliğinde en güzel aşk melodileriyle, romantik bir akşam yemeği ve konaklama paketi hazırladı. 
İstanbul Ahırkapı’da, bir tarafta Marmara Denizi’ni diğer tarafta Ayasofya ve Sultanahmet Camisi’ni görebileceğiniz BW Citadel Hotel, sevginizi tazeleyeceğiniz romantik bir geceye davet ediyor.


Otelin Sevgililer Günü menüsünde; 

-Soğuk İştah Açıcı Tabağı (Zeytinyağlı Dolma, Eski Kaşar Peyniri, Acılı Ezme, Haydari, Beyaz Peynir, Patlıcan Salata, Humus, Domates, Salatalık); 
-Zeytinyağı ve Limon sos eşliğinde Bahçıvan Salata; 
-Mantar Soslu Biftek; 
-Sevgililer Günü özel pastası; 
-2 kadeh yerli içki; 
-Çay veya kahve;  


2 kişilik Sevgililer Günü yemeği 159 TL (KDV dahil) 
2 kişilik Sevgililer Günü yemeği & konaklama ve kahvaltı 338 TL (KDV dahil) 


Rezervasyon için: 0212 516 23 13 
www.citadelhotel.com